Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Dış Basın Birliği 18. Genel Kurulu gerçekleştirildi, başkan Burhan Canbaz oldu

Published

on

Dış Basın Birliği’nin(DBB) 18. Olağan Genel Kurulu, dernek lokalinde yoğun katılımla gerçekleştirildi. Divan kurulunun seçilmesiyle başlayan genel kurul, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla devam etti.

Kurulun Divan Başkanlığını duayen Gazeteci Akay Cemal üstlenirken, yardımcılıklarını Emir Ersoy ve Emine Sivri Karahan yaptı.

Genel Kurul’un başında Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler, Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Türkiye Gazeteciler Federasyonu Genel Başkanı Yılmaz Karaca, Türkiye Basın Federasyonu Genel Başkanı Sinan Burhan, Türk İnternet Medya Birliği Başkanı Süleyman Basa ve Çukurova Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Cafer Esendemir’in mesajları okundu.

Ardından Dış Basın Birliği Genel Sekreteri Taner Gönül, mali raporu okuyarak kurulun onayına sundu. Rapor, oybirliğiyle kabul edildi.
Faaliyet raporunu ise dönemin Genel Başkanı Selim Sayarı sundu ve ardından üyelere hitap etti.

Sayarı, konuşmasında göreve geldiğinde, “33 yılın getirdiği yapısal yorgunluğu derneğin üzerinden atma, yepyeni ve güçlü bir şekilde derneğin yoluna devam etmesini sağlama” sözü verdiğini anımsatarak, bu sözünü yerine getirmenin mutluluğu içinde bayrağı yeni seçilecek olanlara devretmenin heyecanını yaşadığını söyledi.

Sayarı “DBB kimseye ihtiyaç duymadan, kimseye muhtaç olmadan kendi ayakları üzerinde durabilen bir maddi güce sahiptir.” dedi.
6 Şubat depremlerinde, yardım için ilk hamleyi Dış Basın Birliğinin yaptığını dile getiren Sayarı, toplanan yardımları AFAD aracılığıyla depremzedelere ulaştırdıklarını kaydetti.

Yine aynı dönemlerde yeni medya düzeninin ihtiyaçlarına cevap verecek çağdaş yasaların oluşmasına öncülük ettiklerini belirten Sayarı, Basın Kartı Komisyonu Temsilcisi Fevzi Tanpınar’ın öncülüğünde yeni basın kartı tüzüğü tasarısının da hazırlandığını söyledi.

Sayarı, Anadolu’daki kardeş meslek örgütleriyle ilişkileri tarihin en yüksek seviyesine çıkardıklarına değinerek yeni yönetimin bu bayrağı daha da yücelteceğine inandığını dile getirdi ve: “Kıbrıs’ta mesleki ustalığın yanı sıra toplumda sağduyunun, birlik ve beraberliğin simgesi olan Dış Basın Birliği’nin onurlu yürüyüşünü sürdüreceklerdir.” dedi.

Genel Kurul’da yapılan oylama sonucu Burhan Canbaz, Dış Basın Birliği’nin yeni Genel Başkanı seçildi.

Teşekkür konuşmasında Canbaz, “Yıllarca bu derneğin çeşitli kademelerinde görev yaptım. Bugün ise bu kıymetli görevi, kurucularımızdan ve değerli büyüklerimizden devralıyorum. Derneğimizi daha da ileri taşımak için elimden gelen gayreti göstereceğim,” dedi.

Konuşmasında Kıbrıs adasının tarihi süreçlerine Dış Basın Birliği’nin aktif katkılarını vurgulayan Canbaz, Kıbrıs sorunu, Doğu Akdeniz’deki gelişmeler ve yaklaşan Cumhurbaşkanlığı seçimlerine değindi.
Canbaz, Birliğin ana misyonunun Kıbrıs Türk halkının sesini dünyaya duyurmak olduğunu hatırlatarak, “Ana vatanımızın garantörlüğünün ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin adadaki varlığının her zaman savunucusu olacağız,” ifadelerini kullandı.
Yeni dönemde yönetim kurulunda iki kadın üyenin yer aldığını belirten Canbaz, tüm ekip arkadaşlarıyla birlikte daha etkin bir dönem hedeflediklerini vurguladı. Konuşmasının sonunda geçmiş başkanlara ve merhum üyelere teşekkür ederek onları saygıyla andı.
Toplantının dilek ve temenniler bölümünde bazı üyeler de söz alarak görüşlerini paylaştı.

Dış Basın Birliği Yeni Yönetim Kurulu şu şekilde oluştu:

Genel Başkan: Burhan Canbaz, İkinci Başkan: Taner Gönül, Genel Sekreter: Hüseyin Turan, Dış İlişkiler Sekreteri: Metin Ziya Güngör, Mali Sekreter: Züleyha Karaman, Eğitim Sekreteri: Didem Gürses, Örgütlenme Sekreteri: Osman Sabırlı, Eş Üyeler: Rıza Açıkgöz, Ali Ruhluel, Disiplin Kurulu: Akay Cemal, Emir Ersoy, Denetleme Kurulu: Fehmi Gürdallı, Birol Bebek, Selim Sayarı, Yüksek İstişare Kurulu Üyesi: Mesut Günsev, Basın Kartı Komisyonu Temsilcileri: Fevzi Tanpınar, Taner Gönül

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Kurban Bayramı’nın üçüncü günü…

Published

on

By

Kurban Bayramı’nın üçüncü gününde de kutlamalar devam ediyor.

İslam aleminin iki büyük bayramından biri olan 4 günlük Kurban Bayramı’nın bugün üçüncü günü… Bayramlarda aile büyükleri ziyaret ediliyor, eş dost akraba bir araya geliyor, bayram şekerleri, tatlılar ikram ediliyor. Bayram sofraları kuruluyor.

Hayatta olmayan aile büyükleri mezarlarında ziyaret edilerek, dualar ediliyor, tütsüler yakılıyor, çiçek bırakılıyor.

Çocuklar için bayram yerleri ilgi görürken, havanın ani ısınmasıyla plajlar da hem serinlemek hem de eş dost ailenin bir araya geldiği cazip buluşma yeri haline gelmiş durumda…

Tüm uyarılara rağmen bazı trafik kazaları dışında, huzur bozucu önemli bir olay yaşanmazken, Polis Genel Müdürlüğü, halkın bayramı huzur ve güven ortamı içerisinde geçirebilmesi için bayram tatili boyunca 24 saat kesintisiz halkın hizmetinde olacağını duyurmuştu.

Açıklamada, şikayet ve yardım taleplerini değerlendirmek üzere, her zaman olduğu gibi bayram tatili süresince de, “155 Polis İmdat, 199 İtfaiye, 156 Narkotik” ve diğer telefon hatları ile kesintisiz olarak 24 saat halkın hizmetinde olunacağı belirtilmişti.

Belediyeler de, her bayram olduğu gibi bu bayram da hizmetlerin aralıksız sürdürülebilmesi için tedbirlerini aldığını duyurmuştu.

Devamını Oku

Kıbrıs

Üretici Ahmet Uzunkaya özellikle lezzetli karpuz seçiminde dikkat edilmesi gerekenleri anlattı

Published

on

By

Rengarenk, sulu sulu birbirinden farklı lezzetlerde yaz meyveleri artık tezgahlarda..

En çok tercih edilen yaz meyvelerinin başında ise hiç şüphesiz kavun, karpuz geliyor ..

Tabii işin püf noktası en lezzetlisini seçebilmekte ..

Kavun, karpuz üreticisi Ahmet Uzunkaya’ya özellikle lezzetli karpuz seçiminde dikkat edilmesi gerekenleri sorduk..

Devamını Oku

Kıbrıs

Başbakan Üstel: Bir zamanlar yoksulluğumuzu bahane eden Rum liderliği, şimdi ekonomik gücümüzden korkuyor

Published

on

By

Başbakan Ünal Ünal Üstel, Kıbrıs sorunu konusunda yazılı bir değerlendirme yaptı.

Kıbrıslı Türkler’in, tümünün kendini bildi bileli Kıbrıs sorunuyla yaşadığını , Kıbrıs sorununun siyasal çözümsüzlüğünün, haksız – adaletsiz ambargoların mağduriyetini yaşadığını kaydeden Başbakan üstel, Kıbrıs Türk tarafının, her zaman Kıbrıs Sorununun çözümünde, istediklerini net olarak ortaya koyarak katkı koyduğunu kaydetti.

Bu konuda vatandaşlardan sürekli sorular aldığını ifade eden Başbakan Üstel ,Kıbrıs Türk tarafının hiçbir zaman müzakere masasını devirmediğinin altını çizdi.

Üstel değerlendirmesinde şu ifadelere yer verdi:

‘Çözüme yaklaşıldığı zaman müzakere masasını deviren, fırsatları kurşunlayan Rum tarafı olmuştur.
KKTC ekonomisinin güçlenmesi, global tüm sorunlara rağmen ayakta durup ilerlememiz Rum liderliğini rahatsız etmektedir.
Yıllar evvel, ‘ Fakir, yoksul Kıbrıslı Türklerle çözüm için anlaşırsak, ekonomik bedelini biz ödeyeceğiz’ diyen Rum liderliği şimdi, ekonomik yeterliliğimizden korkmaktadır.
Rum lider Hristodulidis’in talimatı ve yönlendirmesiyle KKTC’deki yatırımcılara mülkiyet konusunda başlatılan saldırı tam da bu nedenledir.

Başbakanı olduğum UBP – DP – YDP koalisyon hükümeti, gelişmeleri tribünlerden izlemiyor. Gerekli her türlü adımı Anavatan Türkiye’nin de desteğini alarak atma konusunda hiçbir tereddütümüz yoktur.
Halkımız, iş dünyamız rahat olsun.
Egemen eşitlik ve eşit uluslararası ilişki ve devamında iki devletli çözüm, çözüme engel değil tam tersi çözüme destektir.
Toplumlararası görüşmelerde, Rum tarafı dış dünyaya, nüfus farklılığından hareketle, sayısal eşit olmayan tarafların eşitliğinin nasıl olacağını, sorup, kendi üstünlüklerini savunmaya çalışıyor.
Halbuki iki devletli çözümden önce, iki devlet temelli müzakere, çok daha fazla eşitler arası müzakere özelliği taşır ve her türlü eşitlikçi çözüme daha uygundur..
Devletler değil, nüfus esas olsaydı Avrupa Birliği’nin en önemli karar organlarında, karar mekanizmalarında nüfusu çok az ülkelerle, çok fazla olan ülkelerin eşitliği olamazdı.
Ulusal Birlik Partisi ve partimizin büyük ortak olduğu koalisyonumuz, iç meseleler kadar Kıbrıs sorununun çözümüyle de yakıdan, katkı koyucu bir anlayışla ilgilenmektedir.
1963 – 1974 arası çok zor dönemlerden geçerken, diz çökmeyen Kıbrıs Türkü, KKTC çatısı altında asla diz çökmeden, çok daha güzel günlere, geleceğe yürüyecektir.
Hristodulidis’in, mülkiyet konusundaki, saldırgan, terörist karakterli tutumu ortadadır.
Hristodulidis, siyasetin sorumluluk ilkesini ihmal etmektedir.
Bu bir tehdit değil, hakikatin bir beyanıdır. Her eylemin bir bedeli vardır ve bu bedel, zamanı geldiğinde hem Rum toplumu hem de uluslararası kamuoyu tarafından görülüp anlaşılacaktır.
Biz, adaletsizliğe göz yumanlardan olmayacağımız gibi, adaletin ve insan haklarının tarafında olup ve yapılanlara karşı sessiz kalmayacağız.’

Devamını Oku

Trending

Reklam