Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Dışişleri Bakanlığı bütçesi görüşülmeye devam ediyor

Published

on

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda 897 milyon 914 bin TL’lik Dışişleri Bakanlığı bütçesi görüşülmeye devam ediyor.

– Uluçay

Bütçe üzerine söz alan CTP Milletvekili Teberrüken Uluçay, Dışişleri Bakanlığı bürokrat ve temsilcilerini, bölgede gelişen olaylar çerçevesinde daha yoğun bir süreç beklediğini dile getirdi.

Dışişleri Bakanlığı’nın kaynak ihtiyacının geçmişe kıyasla arttığını kaydeden Uluçay, kısa ve orta vadeli çalışma programına uygun şekilde kaynak sağlanmasının önemli olduğunu kaydetti.

Türkiye Cumhuriyeti’nin uluslararası ilişkilerde üstlendiği rol ve önümüzdeki süreçte bölgede yaşanacaklara da değinen Uluçay bunların ekonomiyle de ilişkili olduğunu kaydetti.

Kısa vadede yeni geçiş noktaları açılması için liderlerin görüşmesiyle ilgili olarak da Uluçay, geçmişte her seferinde, her iki tarafının talep ettiği birer geçiş noktası açıldığını hatırlatarak, iki liderin bir araya gelerek bu konuda atılacak adımlar için takvim oluşturmasının beklendiğini söyledi.

Uluçay, bu ve 5’li görüşme açıklamalarının bölgedeki gelişmeler çerçevesinde ele alınması gerektiğini söyledi.

Müzakerelerin donmuş durumda olduğunu, bu süreçle birlikte yeniden müzakere süreci başlatılırsa, müzakerelerin sonuç alıcı olmasının en önemli unsur olduğunu ifade eden Uluçay, Kıbrıs sorununun sonuç odaklı bir süreçle çözüme kavuşturulması gerektiğini belirtti.

Müzakere süreci, yeni geçiş noktaların açılması meselesi ve beşli görüşme konularıyla ilgili olarak ise Uluçay, “Hem aktif rol almalıyız, hem de özne olmalıyız.” diye konuştu.

Kıbrıs Türk halkının hem ekonomik hem de siyasi açıdan çözüme ihtiyaç duyduğunu dile getiren Uluçay, Kıbrıs Türk halkının beklentisinin geleceğe dönük olduğunu söyledi.

“Kıbrıs Türk halkın açısından dört yılı boşuna harcadık.” diyen Uluçay, halkın sonuç odaklı bir müzakere beklediğini dile getirdi.

Uluçay, kısa vadede atılabilecek adımlar çerçevesinde yeni geçiş noktaların açılmasının, buna paralel Güney Kıbrıs ile ilişkilerin geliştirilmesinin , özellikle iki taraf arasındaki ticaretin önünün açılmasının Kıbrıs Türk halkı açısından önemine işaret etti ve bunların gündeme alınmasını istedi.

“Doğrudan ticaret bizim en doğal hakkımızdır.” diyen Uluçay, kısa ve orta vadede ele alınacak adımlarla ilgili görüşlerini aktardı.

– Derya

CTP Milletvekili Doğuş Derya da dünyada yaşanan gelişmelere değinerek sözlerine başladı.

1990’lı yıllardan itibaren soğuk savaşın içinde bulunan ülkelerin ordularında önce ciddi bir küçülmeye gidildiğini kaydeden Derya, bu küçülme sonrasında birçok ordu mensubu ve istihbarat çalışanının o dönemlerde işsiz kaldığını dile getirdi.

Bu işsiz kalan kişilerin 90’ların ortasından itibaren özel askeri güvenlik şirketleri kurmaya başladığını ifade eden Derya, özel askeri güvenlik şirketlerinin bugün dünyanın en yoksul ülkelerinde ülkenin yurttaşı olmayan kişileri alıp savaştırdığını kaydetti.

“Küresel kapitalizm, para söz konusu olduğunda vitrinde bir takım politik doğrucu sözler söylese de, aslında arka planda nereden kar ediyorsa o bağlamda kan dökmekten, toprak bölmekten ve istiladan çekinmiyor.” diyen Derya, eleştirilerde bulundu.

Dünyada giderek ırkçılığın yükselttiğini kaydeden Derya, bu sağ popülist iktidarların dünyayı akıl dışı bir yerden yönetmeye başladığını dile getirdi.

Siyaset parçalanırken, onun yerini gruplaştırıcı bir dil ve bunun üzerinden düşmanlık yayan ötekileştirici bir politikanın yer aldığını ifade eden Derya, “Bunun tabii ki en temel karşılığı ülkelerde karşılaştığımız ırkçılık oluyor.” ifadesini kullandı.

Derya, “Kıbrıs Türk halkı olarak, biz bu süreçlerin neresindeyiz? Dışişleri Bakanlığı olarak veya Kıbrıs Türk halkı olarak hiçbir yerinde değiliz. Uzunca bir süredir bizim adımıza konuşan bir Türkiye Dışişleri Bakanlığı var.” diye konuştu.

“Son dönemlerde Silikon Vadisi tartışmalarında da çok öne çıkan bir Yapay Zeka süreci var ki hem askeri anlamda hem de istihbarat anlamında çok yaygınlaşmaya başladı.” şeklinde konuşan Derya, artık akıllı telefonlarındaki verilerin Yapay Zeka tarafından çeşitli şekillerde toplandığını gördüklerini söyledi. Derya Akkuyu Nükleer Santraliyle ilgili de konuşarak Amerika’nın yükselen bir dünya gücü olan Çin’e karşı alternatif oluşturmaya çalıştığını ifade etti.

Derya, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğuruloğlu’na yönelik eleştirilerde bulundu.

Federal çözümü savunanları Rumcu, barış isteyen insanları da vatan haini ilan eden bir kesim olduğunu dile getiren Derya, Kıbrıs meselesindeki sürece değindi.

Derya, “Toprak ve mülkiyet yapısı değiştirilirken içine kapatıldığımız hapishane içerisinde nefes almamız bekleniyor. Bu nefessizlik içerisinde birçok gencimizle ülkeden göç ediyor.” ifadelerine yer verdi.

Yürütülen politikaları eleştiren Derya, “KKTC’nin yurt dışı temsiciliklerinin ne yaptığını” sordu.

Ülkede bir gazetenin insan ticaretiyle ilgili yayınlar yaptığını kaydeden Derya, bu konuda alınan önlemelerin neler olduğuna yönelik sorular yöneltti, yanıt istedi.

Yeni geçiş kapıları açılmasının ekonomik olarak önemli olduğunu vurgulayan Derya, Kıbrıs Türk ekonomisinin bu kapılara ihtiyacı olduğunu dile getirdi.

Adanın nefes alabilmesi için atılacak adımların engellendiğini kaydeden Derya, “Siz ülkeye nefes aldıracak adımları atmıyorsunuz, atılması için herhangi bir girişim yapmıyorsunuz. Atacak olana da karşı çıkıyorsunuz.” şeklinde konuştu.

Derya, “Biz insan haysiyetine uygun, barış demokrasi ve insan haklarına uygun bir Kıbrıs yaratabilmek için uğraşıyoruz. Bu vizyon ekseninde bir toplumsal mutabakat sağlanmaz.” dedi.

– Öztürk

UBP Milletvekili Yasemi Öztürk de Dışişleri Bakanlığı’nın önemli bir bakanlık olduğunu belirterek sözlerine başladı.

Güney Kıbrıs’ın NATO’ya girmesiyle ilgili görüşmelere değinen Öztürk, bazı eleştirilerde bulundu.

“Bunun nedeni Türkiye’ye gözdağı vermek, yani Türkiye’yi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden vazgeçirmek de olabilir.” diyen Öztürk, bu tür küresel planlar kapılarına gelmeden gerekli tedbirlerin alınması gerektiğini dile getirdi.

Güney Kıbrıs’taki silahlanma konusuna da değinen Öztürk, “Kıbrıs adasında barış varsa bunun tek sebebi ve tek nedeni ülkemizdeki varlığımızın bir parçası olan Türk askerleri ve Türkiye Cumhuriyetidir.” dedi.

– Özuslu

CTP Milletvekili Sami Özuslu da, dış politikada izlenen yol konusunda eleştirilerde bulunarak sözlerine başladı.

Dış politikada tutulan yolun yanlış olduğunu, bu yol nedeniyle dünyadan kopmaya devam ettiklerini kaydeden Özuslu, “Özellikle Cumhurbaşkanlığı düzeyinde Brüksel’e gidip orada sadece Türk gazeteciler ve Türk bürokrasisi ile görüşmek ve dönmek, New York’ta doğru düzgün bir temas yapamamak…” diye konuştu.

Cumhurbaşkanlığı ile Dışişleri Bakanlığı’nın ne kadar koordineli olduğuyla ilgili şüpheleri olduğunu dile getiren Özuslu, eleştirilerde bulundu.

Geçiş noktaları konusuna değinen Özuslu, Cumhurbaşkanlığı ile hükümet arasında farklı görüşler olduğunu savundu.

Hem Kıbrıslı Türkler hem Rumların hem de yabancıların yeni geçiş noktalarının açılmasının turizm için çok önemli olduğunu söylediğine vurgu yapan Özuslu, bu hususta Cumhurbaşkanı ve Dışişleri Bakanı’na yönelik eleştirilerde bulundu.

Doğrudan uçuş ve fedaral çözüm konularına değinen Özuslu, “geçişler konusunda izlenen siyasetin ne olduğunu” sordu.

Yeşil Hat Tüzüğü konusuna değinen Özuslu, “Siz neden son günlerde 3-5 kilo et alanları baskı altına alıyorsunuz. Bir karar mı aldınız? Dışişleri Bakanlığı’nın bundan haberi var mı? İnsanları Güney’den ticaretten caydırmaya mı yöneliktir?” şeklinde sorular yöneltti.

Pile’deki son durumun ne olduğunu soran Özuslu, süreçle ilgili bilgi istedi.

Karma evlilikten doğan çocukların yaşadığı sıkıntılara değinen Özuslu, “Bu konuda girişim yapanların desteklenmesi gerekmez mi? Bu konuda herhangi bir desteğiniz var mı? Hükümet bu konuda ne yapıyor?” ifadelerini kullandı.

Basında yer alan bazı belge ve fotoğrafları paylaşan Özuslu, Kıbrıslı Türkler’in uluslararası toplantılarda çekilmiş bu fotoğrafların neresinde olduğunu sordu.

“Sayın Erdoğan, diplomatik olarak Yunanistan başbakanı ile bir araya geliyorsa ve bu fotoğrafı bilerek isteyerek medyaya veriyorsa, uluslararası medyada bunun bir anlamı vardır.” diyen Özuslu, bazı eleştirilerde bulundu.

Özuslu, bu toplumun yaşanan gelişmeler karşısında kendisini dışlanmış hissettiğini vurguladı.

Özuslu, “Türkiye Cumhuriyeti ile Kıbrıs Cumhuriyeti arasında ciddi bir ticaret hacmi var. Bu rakamlarla artık ortaya çıkmış durumdadır O yüzden biz, bu fotoğrafların neresindeyiz?” dedi.

“Ortadoğu fokur fokur kaynar, yeni planlar var.” diyen Özuslu, bölgede yaşananlara değindi.

“Hiçbir şey, bu coğrafyada barıştan daha değerli değildir.” diyen Özuslu, barış söylemlerine sonuna kadar sahip çıkacaklarını ifade etti.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

19 Mayıs Girne Antik Liman’da etkinliklerle kutlanacak

Published

on

By

19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla Girne Antik Liman’da etkinlikler düzenlenecek.

Girne Belediyesi’nden yapılan açıklamaya göre, program, 19 Mayıs Pazartesi günü saat 12.00’de stantların açılmasıyla başlayacak ve akşam saat 22.00’de sona erecek.

Bayram kutlamaları çerçevesinde saat 12.15’te Oğuz Veli Ortaokulu, dans gösterisi sunacak. Ardından 12.40’ta Dr. Suat Günsel Müzik Grubu, 13.10’da ise Osman Nejat Konuk Ortaokulu Korosu sahne alacak.

Saat 13.30’da Girne Amerikan Koleji Müzik Grubu, 14.00’te Turizm Meslek Lisesi Anonhym’s Müzik Grubu izleyicilerle buluşacak. 14.20’de ise Anafartalar Lisesi, halk dansları gösterisi sunacak.

Etkinlikler, 14.30’da sahne alacak Grup ODDA ile devam edecek. Ardından 15.45’te Doğa International School Rus Korosu, 16.00’da ise Doğa International School dans gösterisi izleyicilerle buluşacak.

Saat 16.30’da 19 Mayıs TMK’dan Grup Detone, 17.00’de aynı okuldan Grup Cloverduser sahne alacak. 17.15’de ise 19 Mayıs TMK Modern Dans Gösterisi sunacak.

Etkinlikler kapsamında saat 17.40’da English School of Kyrenia Müzik Grubu, 18.15’te Grup Super Nova sahne alacak. Gecenin finalinde, saat 18.45’te Niyal Öztürk, 20.00’de ise Ahmet Evan konser verecek.

Tüm gün sürecek program halka açık ve ücretsiz olacak.

Ayrıca gün boyunca Girne Amerikan Üniversitesi, Girne Üniversitesi, ARUCAD ve Kıbrıs Aydın Üniversitesi stantlarında etkinlikler yapılacak.

Program boyunca, hediyelik eşya ile yiyecek-içecek stantları da yer alacak.

 

Devamını Oku

Kıbrıs

Merkez Teşhis ve Araştırma Laboratuvarları denetlemeden başarıyla geçti

Published

on

By

 Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı’na bağlı Veteriner Dairesi Müdürlüğü bünyesindeki Merkez Teşhis ve Araştırma Laboratuvarları (MTAL), yeterlilik denetlemesinden geçti.

Bakanlık’tan verilen bilgiye göre, MTAL Türkiye Akreditasyon Kurumu (TÜRKAK) tarafından 13 ve 14 Mayıs’ta Deney ve Kalibrasyon Laboratuvarlarının Yeterliliği İçin Genel Şartlar (TS EN ISO/IEC 17025) standardı çerçevesinde yapılan denetlemeden başarıyla çıktı.

Hayvan Sağlığı Laboratuvarı ve Ulusal Gıda Referans Laboratuvarının kapsamının da genişletildiği, 74 faaliyet/deney/analiz içerisinde 14 deney metodu daha akreditasyon kapsamına dahil edildiği belirtildi.

MTAL’ın “Çiftlikten sofraya” gıda güvenliği zincirinde hem hayvan sağlığı hem de halk sağlığının korunmasına katkıda bulunduğu, MTAL’ın bahse konu alanda ISO 17025 sertifikasına sahip devlettin tek laboratuvarı olduğu da kaydedildi.

Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığının, laboratuvar altyapısını güçlendirmeye, veteriner hizmetlerinin kalitesini artırmaya ve kamu sağlığını korumaya önem verdiği belirtildi.

MTAL’ın deney metotlarını akreditasyon kapsamına almaya 2019’da başladığı, 2022 yılında akreditasyonunu başarıyla yenileyerek 2027 yılına kadar geçerliliğini sağladığı ifade edildi.

 

 

Devamını Oku

Kıbrıs

Tabipler Birliği: Sağlık sistemi yeniden yapılandırılmalı

Published

on

By

 Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği (KTTB), sağlık sisteminin, yeniden yapılandırılarak etkin bir organizasyon kurulması gerektiğini kaydetti.

Birlik, kalite ve denetim sistemi ile basamak hekimliği kurulması, hizmet içi eğitimlerin planlı ve sürdürülebilir hale getirilmesi, koruyucu sağlık hizmetlerinin devreye sokulması gerektiğini belirtti.

KTTB’den yapılan açıklamada, kanser ve kalp damar hastalığı tarama programlarının tüm nüfusu kapsayacak şekilde organize edilmesi gerektiği ifade edildi.

Sağlık sisteminin, “ciddi bir kaos içinde olduğu” iddia edilen açıklamada, Sağlık Bakanlığı’nın, “en temel yükümlülüklerini yerine getirmediği, sistemin bütününü başıboş şekilde kendi haline bıraktığı” ileri sürüldü.

-“Ne kamu ne de özel hastanelerde etkin bir denetim yapılıyor”

“Ne kamu ne de özel hastanelerde etkin bir denetim yapılmaktadır” denilen açıklamada, Bakanlığın, sahip olduğu yasal yetkileri kullanmadığı, hizmet kalitesi, hasta güvenliği ve çalışan standartları hakkında hiçbir alanda kontrol sağlamadığı iddia edildi.

Denetimsizliğin, sağlık kurumlarında hâkim hale geldiği ve bu durumun halk sağlığını doğrudan tehdit eder boyuta ulaştığı öne sürülen açıklamada, “Kalite sistemi kurulmamış, bu yönde sonuç alıcı bir adım da atılmamıştır. Bu eksiklik, hem hasta güvenliğini hem de sağlık çalışanı motivasyonunu olumsuz etkilemekte ve sistemin sürdürülebilirliğini imkansız kılmaktadır” denildi.

Hizmet içi eğitimlerin sağlanmadığı, sağlık çalışanlarının desteklenmediği ve güncellenmediği ileri sürülen açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:

 “Modern tıp uygulamalarına ayak uydurulamamakta, mesleki gelişim tamamen bireysel çabaya bırakılmış, herhangi bir destek verilmemektedir. Bakanlığın bir hizmet içi eğitim plan, program ve gailesi bulunmamaktadır.”

-“Sağlıkta organizasyon yoktur”

Sağlıkta organizasyon olmadığı savunulan açıklamada, “Planlama, kaynak yönetimi ve hizmet sunumu dağınık ve düzensizdir. Hangi kurumun, neyi, nasıl ve kimle yaptığı belirsizdir” denildi.

Sağlık Bakanlığı’nın, “sağlığı yönetme görevini yerine getiremediği iddia edilen açıklamada, halk sağlığının, ihmal edildiği, önemsenmediği, sağlık çalışanlarının ise yalnız bırakıldığı, desteklenmediği, sistemin çökmeye terk edildiği” ileri sürüldü.

-Talepler

Tabipler Birliği’nin üzerine düşeni yaparak, kalite standartları oluşturulmuş, denetlenen, erişebilir bir sağlık sistemi için mücadeleye devam edeceği kaydedilen açıklamada, talepler şöyle sıralandı:

“Kalite ve denetim sistemi derhal kurulmalıdır. Hizmet içi eğitimler planlı ve sürdürülebilir hale getirilmelidir. Sağlık sistemi, yeniden yapılandırılarak etkin bir organizasyon kurulmalıdır.

Artık basamak hekimliği kurulmalı, koruyucu sağlık hizmetleri devreye sokulmalı ve kanser ve kalp damar hastalığı tarama programları tüm nüfusu kapsayacak şekilde organize edilmelidir.”

-“Bu ülkenin insanı, sağlıklı, güvenli, eşit ve erişebilir bir sağlık hizmetini hak ediyor”

Ülke insanının, sağlıklı, güvenli, eşit ve erişebilir bir sağlık hizmetini hak ettiği vurgulanan açıklamada, Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği’nin, bu hakkın takipçisi ve savunucusu olmaya devam edeceği kaydedildi.

Açıklamada, Birliğin, gerek mesleki eğitim gerekse akreditasyon ve sağlık sisteminde yapılacak iyileştirmeler için her türlü desteği vermeye ve çalışmaya hazır olduğu belirtildi.

 

Devamını Oku

Trending

Reklam