Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Dışişleri Bakanlığı:60 yıldır Kıbrıs’ta bulunan Barış Gücü statüko bekçiliğinden öteye gidemedi…4 Mart bizim açımızdan övgüyle kutlanılacak bir gün değil

Published

on

Dışişleri Bakanlığı, Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün Adaya konuşlanmasının 60’ıncı yılı dolayısıyla yazılı açıklama yaptı.

Bakanlık açıklamasında şu ifadelere yer verildi;

Kıbrıs Rumlarının kan gölüne çevirdiği Kıbrıs adasında “barışı tesis etmek” ve Kıbrıs Türk halkına karşı uygulanan mezalime son vermek hedefiyle Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 4 Mart 1964 tarih ve 186 sayılı kararı ile görevlendirilen Birleşmiş Milletler Barış Gücü, 60 yılın ardından dünyadaki en uzun “Barış Gücü” misyonu olmuş, bu süre zarfında barışı tesis etmek veya taraflar arasında bir uzlaşı sağlamaktan ziyade, statüko bekçiliğinden öteye gidememiştir.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 186 sayılı kararı, hükümet ortaklarından birinin silah zoruyla Devletin tüm organlarından dışlanmış olduğu, meşrutiyetini yitirmiş ve Rumların tekeline girmiş yapının, yani “Kıbrıs Hükümeti”nin “rızasını” almış olduğundan dolayı, Kıbrıs meselesine yanlış bir teşhis konmasına ve bu meselenin bugüne kadar devam etmesine neden olmuştur. Kıbrıs meselesinin özünü oluşturan statü meselesi 186 sayılı kararın eseridir. 4 Mart 1964 tarihinden sonra uluslararası toplum, Kıbrıs Rumlarına adadaki tek meşru hükümet, Kıbrıs Türklerine ise “azınlık bir toplum” muamelesi göstererek, Kıbrıs meselesinin karmaşık ve içinden çıkılmaz hale gelmesine vesile olmuştur.

Kıbrıs Türk halkı, Kıbrıs tarihinin en karanlık dönemi olan 1963-1974 yılları arasında kuşatılmış küçük bölgelerde yaşamaya zorlanmış, 103 Kıbrıs Türk köyü, sahadaki BM Barış Gücü de dahil olmak üzere uluslararası toplumun gözü önünde yok edilmiştir. Dolayısıyla, Kıbrıs Türklerinin yaşadığı mezalimi “gözlemleme ve raporlamanın” ötesine gidemeyen BM Barış Gücü’nün adadaki varlığının yıldönümü bizim açımızdan övgüyle kutlanılacak bir gün değil, aksine özden gelen ve meşru haklarımızın elimizden alındığı tarihin simgesidir.

Kıbrıs Türk halkının 11 yıl boyunca yaşadığı mezalime son veren ve bugün hala barışı sağlayan ve koruyan yegane taraf, 1974 yılında 1960 Uluslararası Antlaşmalarından kaynaklanan meşru hakları çerçevesinde adaya müdahale eden Anavatan Türkiye Cumhuriyeti’dir.

BM Barış Gücü’nün görev süresinin uzatılmasına ilişkin alınan Güvenlik Konseyi kararlarında 60 yıldan bu yana hala meşruluğunu yitirmiş olan “Kıbrıs Hükümeti”ne atıfta bulunulmaktadır. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin rızası alınmamasına rağmen, iyi niyet ve misafirperverlik çerçevesinde ülkemizdeki faaliyetlerine izin verdiğimiz Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün bundan böyle faaliyetlerini yasal bir zeminde yürütmesi konusunda girişimlerimiz devam edecektir.”

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Koop-Sen yarın Koop-Süt ile Zirai Levazım ve Binboğa Yem Kooperatifi’nde süresiz genel greve gidiyor

Published

on

By

Kooperatif Görevlileri Sendikası (Koop-Sen) yarın, Koop-Süt, Zirai Levazım Kooperatifi ve Binboğa Yem Kooperatifi’nde süresiz genel greve gidiyor.

Koop-Sen’den verilen bilgiye göre, çalışanların maaşlarının ödenmediği gerekçesiyle yapılacak süresiz genel greve ek olarak yarın 09.30’da Kooperatif Merkez Bankası Genel Müdürlüğü önünde basın açıklaması yapılacak.

Devamını Oku

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar, Londra Rauf Raif Denktaş Türk Okulu Müdürünü ve beraberindeki heyeti kabul etti

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Londra Rauf Raif Denktaş Türk Okulu Müdürü Meryem Biricik ve beraberindeki heyeti kabul ederek, görüştü.

Kabulde yaptığı konuşmada duyduğu memnuniyeti ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, öğretmenlerin, Londra’daki çocukların Türkçe öğrenmesi için yaptığı özverili çalışmaları ve ailelerin ülkelerine bağlılıklarının takdir edildiğini ifade etti.

Dünyanın birçok yerinde ve özellikle Londra’da Kıbrıs Türkleri’nin yaşadığına işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, buradaki insanların çocuklarını kendi okullarına götürmesinin ve Kıbrıs Türk Dernekleri’nin faaliyetlerine katılmalarını sağlamasının, kültür ve geleneklerin bir sonraki nesillere aktarıldığı için kendisi mutlu ettiğini dile getirdi.

Londra Rauf Raif Denktaş Türk Okulu Müdürü Meryem Biricik de konuşmasında, okulun faaliyetleri hakkında bilgi vererek, verilen destekten dolayı teşekkürlerini sundu.

Devamını Oku

Kıbrıs

Özersay, seçim yasakları konusundaki uygulamaları eleştirdi

Published

on

By

Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay, geçici öğretmen alımının önü açılması için, kritere bağlı, sınavla, münhalle yapılacak sınavların bilinçli bir biçimde seçim yasaklarına sokulduğunu savundu.

HP’den yapılan açıklamaya göre Özersay, seçim yasakları konusundaki uygulamaları eleştirdi.

Özersay, Meclis’teki muhalefet ile hükümetin, seçim yasaklarının 60 günden 45 güne indirilmemesi konusunda uzlaştığını belirterek, “Bu iyi bir gelişme çünkü hükümet 60 gün boyunca atama ve benzeri işlemleri yapamayacak” dedi. Özersay, ancak bu durumda okullara alınması gereken yeni öğretmenlerin seçim yasaklarına takılacağını söyledi.

“Belki İlkokullardaki öğretmen atamaları yetişecek ama ortaokul ve liselere alınacak yeni öğretmenler seçim yasaklarına takılacağı için atamaları Kasım ayına kalacak. Tabi hükümet de seçim süreci devam ederken geçici öğretmen alma şansına sahip olacak ve bunu da siyasi bir yatırım olarak kullanacak.” diyen Özersay, eğitim, sağlık ve bazı elzem konularda sınavları önceden ilan edilmiş olan KHK sınavlarının yapılması ve atamalarının da bekletilmemesi konusunda Seçim ve Halk Oylaması Yasası’nda gerekli değişikliğin yapılabileceğini kaydetti.

“Kırsal kesim arsası dağıtımı gibi seçim yatırımı işlemlerini seçim yasaklarına dahil ediyoruz da ne oluyor?” diye soran Özersay, bu arazilerin seçim yasakları yürürlüğe girmeden dağıtıldığı veya “hak sahipliği belgesi” verilerek umut tacirliği ile seçime yatırım yapıldığını ileri sürdü.

Özersay, “Özetle kırsal kesim arsası ya da hak sahipliği belgesi dağıtımı seçim yasağı tarihi gelmeden ‘halledilirken’, kritere bağlı, sınavla, münhalle yapılacak sınavlar biraz da bilinçli bir biçimde seçim yasaklarına sokuluyor ki geçici öğretmen alımının önü açılsın ve bir başka şekilde seçim yatırımı yapılabilsin. ” ifadelerini kullandı.

Devamını Oku

Trending

Reklam