Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Doğu Avrupa: Rusya’ya karşı en iyi caydırıcılık ABD’nin askeri varlığı

Polonya’da bir araya gelen Doğu Avrupalı Savunma Bakanları, bölgedeki güvenlik dengesinin kurulması ve Rusya’nın agresif politikalarına karşı caydırıcılık açısından en iyi yolun ABD’nin askeri varlığını artırması olduğu görüşünü paylaştı.

Published

on

Polonya’daki 7. Varşova Güvenlik Forumu’nda bölgenin savunma bakanlarının katılımıyla “Rusya’nın gölgesinde yaşamak: Rusya’nın agresif politikası nasıl caydırılır?” başlıklı bir panel düzenlendi.

Panelde Polonya Savunma Bakanı Mariusz Blaszczak, Avrupa’nın güvenliğinin Rusya’nın militarist politikası nedeniyle gözle görülür şekilde kötüleştiğini söyledi.

Rusya’nın uluslararası konumunu askeri güce, doğrudan ve dolaylı tehditlere ve uluslararası toplumu baskı altına almak için çeşitli araçlara dayandırdığını belirten Blaszczak, Rus ordusunun Baltık, Karadeniz ve Kuzey Kutbu’ndaki artan askeri varlığına dikkati çekti.

“Avrupa’nın etkili bir savunma stratejisine ihtiyacı var”

Blaszczak, buna karşı koymak ve Rusya’nın bundan sonra ne yapacağına ilişkin belirsizliği gidermek için Avrupa’nın etkili bir savunma stratejisine ihtiyacı olduğunu dile getirdi.

Polonyalı Bakan, “Bu durumun nasıl gelişeceğinden emin değiliz ama tam da bu nedenle zor ve istenmeyenler dahil çeşitli senaryolara hazırlıklı olmalıyız” ifadelerini kullandı.

Estonya Savunma Bakanı Kalle Laanet ülkesi için Rusya karşısında en iyi caydırıcılığın “daha fazla ABD askeri varlığı” olduğunu söyledi.

“Mesajımız ortak, güçlü, birlik içinde olmalı”

Laanet, “Elbette Rusya, ABD’nin dikkatinin bizim bölgemizde değil, başka uzak bir yerde, Pasifik’te bir yerde olmasını istiyor. (Rusya’ya) ne tür bir mesaj gönderdiğimizi konuşmamız gerekiyor ve mesajımız ortak, güçlü, birlik içinde olmalı” değerlendirmesinin yaptı.

Karadağ Savunma Bakanı Olivera Injac da NATO içinde Rusya’ya yönelik politika açısından farklılıklar olduğunu, ancak ABD’nin bölge ülkelerinin savunma sanayisine destek olması gerektiğini vurguladı.

Romanya adına konuşan Savunma Bakanlığı yetkilisi Simona Cojocaru da ülkesi için Rusya’ya karşı en iyi koruma yönetiminin ABD askeri varlığı olduğunu, Karadeniz’de daha fazla savunma gücünün bulunmasının Rusya’ya mesaj göndereceğini, aynı zamanda ABD için de bölgedeki misyonu açısından stratejik esneklik sağlayacağını savundu.

“Karadeniz’de güvenlik dengesi yeniden sağlanmalı”

Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmytro Kuleba, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun da katılımıyla gerçekleştirilen “Baltık’tan Karadeniz’e: Bölgenin Stratejik Potansiyelini Ortaya Çıkarmak” başlıklı panelde yaptığı konuşmada, Türkiye, Finlandiya ve Polonya Dışişleri Bakanlarına Rusya’nın yasa dışı ilhak ettiği Kırım’ı uluslararası gündeme taşımak için oluşturulan Kırım Platformu’na katkıları için teşekkür etti.

Kuleba, “Karadeniz Rusya’nın eylemleri nedeniyle tehdit altında. Karadeniz’deki güvenlik dengesinin yeniden sağlanması ticaretin korunması için de gerekli” dedi.

Panelde konuşan Finlandiya Dışişleri Bakanı Pekka Haavisto da “Rusya’nın Kırım’ı işgali ve militarizasyonu, güvenlik durumunu yok etti ve Karadeniz’de ticaretin önünde engeller yarattı. Ancak Ukrayna ile Karadeniz bölgesindeki NATO ülkeleri arasındaki yakın işbirliği güvenlik dengesini yeniden sağlayabilir” ifadelerini kullandı.

Haavisto “Şimdi Karadeniz ülkeleri arasında daha yakın iş birliğin yanı sıra, Karadeniz’de daha büyük bir NATO varlığına ihtiyacımız var. Ortak eylemler ve yakın iş birliği içinde güvenlik dengesini yeniden kurabiliriz” değerlendirmesini yaptı.

Varşova Güvenlik Forumu

Casimir Pulaski Vakfı tarafından 2014’te başlatılan Varşova Güvenlik Forumu, NATO, Ulusal Güvenlik Bürosu ile Polonya Cumhurbaşkanlığının ortaklığıyla, Polonya Dışişleri Bakanlığının himayesinde organize ediliyor. Etkinlik, 2020’den bu yana ABD’deki Alman Marshall Fonu ile ortaklaşa düzenleniyor.

Forum, enerji güvenliği, Çin rekabeti, Rusya’nın Batı ile ilişkilerin geleceği, ABD’nin küresel liderliğini yeniden inşa etmek üzerine düzenlenecek panellerle devam edecek.

TRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

İsrail’in Gazze’ye saldırılarında can kaybı son 24 saatte 61 artarak 55 bin 493’e yükseldi

Published

on

By

İsrail ordusunun Gazze Şeridi’ne 7 Ekim 2023’ten bu yana düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı son 24 saatte 61 artarak 55 bin 493’e çıktı.

Gazze’deki Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail’in devam eden saldırılarında yaşanan can kayıpları ve yaralanmalara ilişkin son bilgiler paylaşıldı.

Son 24 saatte Gazze’deki hastanelere 61 ölü ve 397 yaralının getirildiği kaydedildi.

İsrail ordusunun Gazze’de 19 Ocak’ta varılan ateşkesi bozarak 18 Mart’tan bu yana düzenlediği saldırılarda 5 bin 194 Filistinlinin hayatını kaybettiği, 17 bin 729 kişinin yaralandığı belirtildi.

İsrail’in Gazze Şeridi’ne 7 Ekim 2023’ten beri düzenlediği saldırılarda yaşamını yitirenlerin sayısının ise 55 bin 493’e, yaralıların sayısının da 129 bin 320’ye yükseldiği bildirildi.

Açıklamada ayrıca 27 Mayıs’tan bu yana İsrail-ABD güdümlü “Gazze İnsani Yardım Vakfı” tarafından insani yardım adı altında kurulan dağıtım bölgelerinde Filistinlilerin hedef alındığı sistematik saldırılarda ölenlerin sayısının 397’ye yükseldiği, en az 3 bin 31 kişinin yaralandığı bilgisi paylaşıldı.

Gazze Şeridi’nde enkaz altında hâlâ binlerce ölü olduğu belirtiliyor.

Devamını Oku

Dünya

İran, MOSSAD karargahını vurdu

Published

on

By

İran Devrim Muhafızları Ordusu, Tel Aviv’deki MOSSAD ve Askeri İstihbarat Müdürlüğünün hedef aldığını duyurdu. “Operasyon başarıyla gerçekleşti, merkez şu an yanıyor” dedi.

İsrail İran’a 5 gündür saldırıyor. Karşılığında Tahran, füzelerle misilleme yapıyor. İsrail’in pek çok noktasında sirenler çaldı. “Sığınaklara girin” uyarısı yapıldı.

İran, MOSSAD karargahını vurduğunu duyurdu. Açıklama, İran Devrim Muhafızları Ordusu tarafından yapıldı.

İsrail ordusuna ait İstihbarat Birimi Aman(AMAN) ve MOSSAD Karargahı vurulduğu ifade edildi.

İran Devrim Muhafızları Ordusu açıklamasında, “MOSSAD Karargahı yanıyor” dedi.

Açıklama, İran Devlet Radyosu’ndan duyuruldu, tekbirlerle kutlandı. İsrail’den ise henüz bir açıklama gelmedi.

İsrail, üst düzey komutanını öldürdüğünü iddia etti
İsrail ordusu, Tahran’a düzenlediği bir saldırıda İran Devrim Muhafızları Ordusu’nun (IRGC) Khatam el-Enbiya Merkez Karargâhı Başkanı Ali Shadmani’yi suikastla öldürdüğünü açıkladı.

Ordu açıklamasında, Shadmani “İran’ın en üst düzey askeri komutanı” ve “İran Dini Lideri Ayetullah Ali Hamaney’e en yakın isim” olarak tanımlandı.

İran’dan ise konuyla ilgili henüz resmi bir açıklama gelmedi.

Shadmani, aynı karargâhın bir önceki başkanı Gholamali Rashid’in hafta başında İsrail tarafından suikastla öldürülmesinin ardından bu göreve getirilmişti.

İsrail’in İran’a şiddetli saldırılarıyla başlayan çatışma
İsrail, 13 Haziran’da İran’ın farklı kentlerindeki nükleer tesisler başta olmak üzere ordunun üst komuta kademesini de hedef olan geniş çaplı saldırılar düzenledi.

İran Genelkurmay Başkanı, Devrim Muhafızları Genel Komutanı ve bazı üst düzey komutanlar ile 9 nükleer bilim insanı saldırılarda ölürken, toplam sivil kaybı 224 olarak açıklandı.

İran ordusunun İsrail’e balistik füzelerle yaptığı misillemede 24 kişinin öldüğü, 500’den fazla kişinin yaralandığı aktarıldı.

Türkiye başta olmak üzere çok sayıda ülke İsrail’i kınadı.

Devamını Oku

Dünya

Arap ve İslam ülkeleri, İsrail’in saldırılarını kınadı

Published

on

By

Arap ve İslam ülkeleri, İsrail’in İran’a yönelik saldırılarını kınadı ve bölgesel sükunet ve nükleer silahsızlanma çağrısı yaptı.

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati’nin farklı ülkelerden mevkidaşlarıyla gerçekleştirdiği diplomasi trafiğinin ardından 21 Arap ve İslam ülkesinin dışişleri bakanları tarafından ortak yazılı açıklama yapıldı.

Mısır haber ajansı MENA’ya göre, ortak açıklamaya, Ürdün, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Pakistan, Bahreyn, Brunei, Türkiye, Çad, Gambiya, Cezayir, Komorlar, Cibuti, Suudi Arabistan, Sudan, Somali, Irak, Umman, Katar, Kuveyt, Libya, Mısır ve Moritanya imza attı.

Ortak açıklamada, İsrail’in, 13 Haziran’dan bu yana İran’a düzenlediği saldırılar ile uluslararası hukuku ve Birleşmiş Milletlerin ilke ve amaçlarını ihlal eden her türlü eylem kınananarak, devletlerin egemenliğine, toprak bütünlüğüne, iyi komşuluk ilkelerine ve anlaşmazlıkların barışçıl yollarla çözülmesine saygı gösterilmesi gerektiği kaydedildi.

Tüm bölgenin güvenliği ve istikrarı için ciddi sonuçlar doğurabilecek bu gerilimden derin endişe duyulduğu belirtilen açıklamada, İsrail’in İran’a yönelik saldırılarının durması gerektiği, gerginliğin azaltılması ve kapsamlı sükunet sağlanması için de çalışılmasının önemli olduğu vurgulandı.

Açıklamada, nükleer silahlardan ve diğer kitle imha silahlarından arındırılmış bir Orta Doğu inşasının önemine dikkati çekilerek, bölge ülkelerinin tamamının hızlıca Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması’na taraf olması gerektiği ifade edildi.

Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) tarafından teminat altına alınmış olan nükleer tesislerin hedef alınmaması gerektiği vurgulanan açıklamada, bunun 1949 Cenevre Sözleşmesi uyarınca uluslararası hukukun ve uluslararası insancıl hukukun açık bir ihlali olduğuna işaret edildi.

Açıklamada, İran’ın nükleer programı konusunda sürdürülebilir bir anlaşmaya varmanın tek yolunun mümkün olan en kısa sürede müzakere masasına geri dönmek olduğunun altı çizildi.

Bölgedeki krizleri çözmenin tek yolunun diplomasi, diyalog ve uluslararası hukuk kuralları olduğu ifade edilen açıklamada, mevcut krizin de askeri yollarla çözülemeyeceği vurgulandı.

⁠İsrail’in İran’a şiddetli saldırılarıyla başlayan çatışma
İsrail, 13 Haziran’da İran’ın farklı kentlerindeki nükleer tesisler başta olmak üzere ordunun üst komuta kademesini de hedef alan geniş çaplı saldırılar düzenledi.

İran Genelkurmay Başkanı, Devrim Muhafızları Genel Komutanı ve bazı üst düzey komutanlar ile 9 nükleer bilim insanı saldırılarda ölürken, toplam sivil kaybı da 224 olarak açıklandı.

İran ordusunun İsrail’e balistik füzelerle yaptığı misillemede 24 kişinin öldüğü, 500’den fazla kişinin yaralandığı aktarıldı.

Türkiye başta olmak üzere çok sayıda ülke İsrail’i kınadı.

Devamını Oku

Trending

Reklam