Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

“DÖNGÜ” sergisinin açılışı bugün gerçekleştirildi

Published

on

8 Ekim Gardiyanlar Günü nedeniyle Bayrak Radyo Televizyon Kurumu’nda, toplumsal farkındalık yaratmak amacıyla projesini BRTK Müdürü Meryem Özkurt’un yaptığı, Merkezi Cevaevi’ni konu alan fotoğraf sergisi açıldı.

Küratörlüğünü Ayhatun Ateşin’in yaptığı sergide Gardiyan Hüseyin Çekirdek’e ait 40 adet fotoğraf yer alıyor. “Döngü” isimli Fotoğraf sergisi; mahkum, gardiyan ve bir hapishane hikayesini konu alıyor.

Mehmet Gökyiğit’in fotoğraf editörlüğünü yaptığı sergi; BRTK HD Stüdyoları giriş salonunda yer alıyor.
Fotoğraf sergisi; Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanlığı, Kültür Dairesi, Kamu Çalışanları Sendikası, Lefkoşa Başkent Lions ve BRT-KOOP sponsorluğunda gerçekleştirildi.

Açılışta konuşan BRTK Müdürü Meryem Özkurt, Cezaevi’ne karşı bir farkındalık oluştuğunu ifade etti.
Cezaevine karşı toplumun da farkındalığının artması gerektiğini belirten Özkurt, oradaki yaşamı 40 fotoğraf ile topluma göstermek için serginin yapıldığını anlattı.

Özkurt, sergi için izin alınarak uzun zamandır yoğun bir şekilde çalışıldığını belirterek, emeği geçen herkese teşekkür etti.
Cumhurbaşkan Vekili Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre de, sergide emeği geçen herkese teşekkür etti.

Cezaevi’ndeki yaşamın sıkıntılı ve üzüntülü olduğunu kaydeden Töre, içeridekilerin şartlı tahliye ve af beklentisi içerisinde olduklarını anlattı.

“Yüz kızartıcı suç işleyenler tabi ki kamu vicdanında mahkum olan insanlardır. Yüz kızartıcı suç olmayan suçlardan içeride olanlar da af veya şartlı tahliyeden yararlanır mıyım diye düşünenler vardır. Çünkü şartlı tahliyeye çıkıp da yararlanamayanlar da vardır. İkinci kez şartlı tahliyeye çıkanların istemeye çok fazla hakkı yoktur” diyen Töre, kıs süre önce Cezaevini ziyaret ettiğini, mahkumların sorunlarını dinlediğini ve beklentilerine saygı duyduğunu ifade etti.

Töre, özgürlüğün güzel olduğunu, ancak suç da işlememek gerektiğini, yüz kızartıcı ve cinayet suçları işleyenlere de ‘özgürlük senin hakkıdır’ şeklinde kampanya yapılamayacağını söyledi.

Töre, KKTC’de yargı sürecinin daha da hızlanması ve şartlı tahliyeden daha fazla yararlanılabilmesi gerektiğine işaret etti.
Meclis Başkanı Töre, yeni Cezaevinin taşınma aşamasına geldiğini ancak 750 civarında tutuklu bulunduğunu ve titiz davranılmaması halinde yeni cezaevinin de dolacağını, bu yüzden yeni tedbirler alınması gerektiğini kaydetti.

Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu da, serginin açılmasında emeği geçen herkesi kutladı.
Ataoğlu, resimlerin her yerde, her koşulda ve en zor şartlarda bile istenilenin yapılabileceğinin göstergesi olduğunu belirtti.

Yeni Cezaevi’ne geçileceği önümüzdeki süreçte mahkumların daha rahat koşullarda yer alabileceğini kaydeden Ataoğlu, daha rahat bir şekilde resmedecekleri ve sanata dökecekleri olayları önümüzdeki günlerde de hep birlikte görebileceğiz” dedi.
Ataoğlu, mahkumlara sabır ve geçmiş oldun dileğinde de bulundu.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hasan Taçoy da, sergiyi düzenleyen herkesin vermek ve almak istediği mesajlar olduğunu ifade etti.

Taçoy, Döngü, neyin döngüsü; bir kişinin rehabilite edilip tekrardan sosyal yaşantıya kazandırılması.. İnsanoğlu geçirmiş olduğu istenmeyen olaydan dolayı rehabilite edilip tekrar yaşantıya kazandırılması hepimizin boynunun borcudur” şeklinde konuştu.

Taçoy, mahkumları tekrar hayata kavuşturmanın görevleri olduğunu vurguladı.

UBP Milletvekili Resmiye Canaltay da, serginin oluşmasında emeği geçenlere teşekkür etti.

Canaltay, “yıllardır hapishaneyi ziyaret eden birisiyim. Yıllardır oradaki mahkumların acısını bire bir yaşayan, oradaki hikayeleri dinleyen ve gardiyanların orada neler yaşadığını bire bir tanık olmuş biriyim. Bu gördüğümüz fotoğrafların arkasında hepsinin bir hikayesi vardır ve inşallah bundan sonraki projede bu hikayeler olsun. Çünkü biz yıllar önce Meryem Hanım ile bizden hikayeler diye bir proje başlatmıştık. Buradaki hikayeler de ibretlik hikayeler ve aslında oradaki unutulmuş insanlardır ” dedi.

Kültür Dairesi Müdürü Şirin Zaimağaoğlu, Cezaevi’nde yaşamlarını sürdürenlerin insan olma özelliğinin altının çizilmesi gerektiğini belirterek, Cezaevindekilerin toplumun ve devletin onlara sundukları faaliyetlerden yararlandıklarını kaydetti.

Serginin Küratörü Ayhatun Ateş de, ‘Döngü’ adlı fotoğraf sergisinin, hapishanedeki gardiyan ve mahkum hikayesini konu aldığını anlattı.

BRT Kurumu’nun emek ve belleğe çok önem verdiğine işaret eden Ateş, bu döngüyü yaşar ve yaşatırken çok teşekkür ederiz” dedi.
Konuşmaların ardından sponsorlar Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanlığı, Kültür Dairesi, Kamu Çalışanları Sendikası, Lefkoşa Başkent Lions ve BRT-KOOP’a teşekkür plaketleri verildi.

Eski İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars’a da, Yeni Cezaevi’ne katkılarından dolayı sergiden bir fotoğraf takdim edildi.BRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Published

on

By

Basın Emekçileri Sendikası Başkanı ve gazeteci Ali Kişmir hakkında açılan, 10 yıla kadar hapis cezası öngören davada yargı süreci bugün görülen duruşma ile devam etti.

Mahkemede dosyanın görüşülmesi sürerken, heyet bir sonraki duruşmada savcılığın dinlenmesine karar verdi. Buna göre davanın 4 Aralık’ta yeniden ele alınacağı belirtildi. Bu nedenle duruşma 4 Aralık 2025 tarihine ertelendi.


Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Başbakan Yardımcısı ve Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, KKTC’ye hep beraber sahip çıkılması gerektiğini vurgulayarak, “Esas bizim isteğimiz, başka ülkelerde yaşayan insanların o topraklarda mülk ya da konut sahibi olması değil, ana vatan Türkiye’de yaşayan kardeşlerimizin o topraklardan mülk ve konut sahibi olmasıdır.” dedi.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı himayelerinde İstanbul’da düzenlenen “11. Dünya Helal Zirvesi ve Helal Expo Uluslararası Ticaret Fuarı”nda AA muhabirine açıklamalarda bulunan Ataoğlu, KKTC’nin bütün sanayi ve ticaret odalarının, üreticileriyle birlikte stant kurduğunu ve burada KKTC’deki potansiyeli anlatmaya çalıştıklarını söyledi.

Ataoğlu, fuar kapsamında B2B görüşmelerle, karşılıklı iş birliği ve ticaret anlaşmalarının nasıl yapılacağına dair görüşmelerin gerçekleştirildiğini dile getirdi.

KKTC’de son 11 yılda sağlık turizmi için çok ciddi çalışmalar yapıldığını belirten Ataoğlu, şu anda ülkedeki sağlık turizminin oldukça iyi durumda olduğunu ve her geçen gün bu amaçla gelen turistlerin arttığını vurguladı.

“Ada Kıbrıs” ile gelen turist sayısı yüzde 30-40 arttı”

Başbakan Yardımcısı Ataoğlu, KKTC’nin turizmde markalaşması amacıyla başlatılan “Ada Kıbrıs” projesini hatırlatarak, “Türkiye’nin en ücra köşesine dahi çağrıda bulunduk. Bizim Kuzey Kıbrıs dediğimiz bir adamız var. Aynı dili, aynı dini ve aynı para birimini paylaştığımız bir adamız var. Buradan gelen vatandaşlarımızın yatırımlarını başka ülkeler ya da başka adalar yerine, kendi adamız olan, kendi ülkemiz olan KKTC’de yapılmasına dair çağrımız var.” ifadelerini kullandı.

Ada Kıbrıs lansmanı ile çıkılan yolda turist ve yatırımcı sayısında artış olduğunu bildiren Ataoğlu, “Ada Kıbrıs lansmanı tanıtımlarıyla, televizyonlardaki reklamlarla, Türk Hava Yolları (THY) ve Pegasus’un uçak bileti fiyatlarına dokunuşu önem arz etti. Geçen yıl ile bu yıl arasında gelen kişi sayısında yüzde 30-40 arasında bir artışa neden oldu. Bu da bizi mutlu etti açıkçası ve bu reklamların televizyonlarda tanıtılması, gösterilmesi ve Ada’nın tanıtılması elbette ki önemli.” değerlendirmesinde bulundu.

Söz konusu kişi sayısında yüzde 30-40’lık artışın getirmiş olduğu tüketime değinen Ataoğlu, şunları kaydetti:

“Bu artış üretilen ürünlerin tüketileceği nokta turizm ise o zaman turizm yüzde 30 yüzde 40 daha fazla tüketecek demektir. Bu sadece bizim kendi üreticilerimizle kalmayıp ana vatan Türkiye’de yapılan ihracatın bize gelmesiyle ve onları tüketmelerimizle hem ana vatan Türkiye’mizde bir katma değer yapmış oluruz hem de KKTC’ye dolaylı olarak bir katma değer sağlamış oluyoruz. Sadece limanlarımızdan değil, kara sınır kapılarından da günübirlik gelen turistler de var. Günübirlik gelen turistlerin yanı sıra ana vatan Türkiye’deki kardeşlerimizle nasıl ki 1974’te gerçekleştirilen Mutlu Barış Harekatı’nda hep beraber oradaysak o günden sonra da o topraklara hep beraber sahip çıkmamız gerekiyor. Esas bizim isteğimiz, başka ülkelerde yaşayan insanların o topraklarda mülk ya da konut sahibi olması değil, ana vatan Türkiye’de yaşayan kardeşlerimizin o topraklardan mülk ve konut sahibi olmasıdır. Bir defa konut alındığında geri dönüşün sürekli hale geldiğini biliyoruz. Bu konular bizim için önemli ve bunları devamlı işliyoruz, elimizden gelen kolaylığı, bütün yardımı da yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz.”

“KKTC’nin önemini anlatmakla değil, yaşamakla daha iyi anlaşılacağını düşünüyorum”

Başbakan Yardımcısı Ataoğlu, şu an inşaat sektöründe ciddi hareketlilik için çalışmaların sürdüğünü belirterek, “İnşaat sektörünün yanı sıra eğitim sektörünün de değerli olduğu ve eğitim sektöründe yer alan öğrencilerimizin yüzde 50’si yüzde 60’ı Türkiye Cumhuriyeti’nden ise yine aynı şekilde konutlarda yapılan yatırımların da aynı değerde hatta daha da fazla bir değerde Türkiye Cumhuriyeti’nden olmasıdır.” ifadelerini kullandı.

1974 Kıbrıs Barış Harekatı’na da vurgu yapan Ataoğlu, “Aynı duygular içerisinde yaşayan iki kardeş ülke olduğumuzun da bilinci içinde hareket ediyoruz. Anavatan Türkiye’deki bütün kardeşlerimizi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne davet ediyoruz. KKTC’nin önemini anlatmakla değil, yaşamakla daha iyi anlaşılacağını düşünüyorum.” dedi.

 

Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Kıbrıslı Türk İş İnsanı Halil Falyalı’nın 8 Şubat 2022 tarihinde suikaste kurban gitmesinin ardından yaklaşık 4 yıl geçti. “Falyalı Suikast” davası olarak İstanbul ve KKTC’de eş zamanlı sürdürülen davalar sonuçlandı. Uzun namlulu silahlarla aracı taranarak öldürülen Kıbrıslı Türk İş İnsanı Halil Falyalı’nın katil zanlılarından biri olan Musa Çiçek ise yeniden Girne Kaza Mahkemesine çıkarıldı.

Türkiye İstanbul Çağlayan Adliyesinde 2022 yılından 2024 yılına kadar devam eden dava sürecinde sunulan ses dosyaları ve watsap yazışmasının bulunduğu video kaydı KKTC’ye ulaştı.

Katil zanlısı, Musa Çiçek Girne Kaza Mahkemesine cezaevinden getirilerek çıkarıldı. ,

Savcılığın açtığı davada zanlı Musa Çiçek alt mahkemede itham edildi.

Alt Mahkemede davaya bakan yargıç Mine Gündüz “sunulan emareler tahkikat yapılmaksızın Girne Ağır Ceza Mahkemesine sevk edilmesi için yeterlidir” ifadelerini kullandı.

Zanlı Musa Çiçek, bu kapsamda , suç işlemek için gizli ittifakta bulunmak, 2021 yılı Eylül ayı içinde Girne’de Mustafa Söylemez Ferdi Altuntaş ve Ömer Akıncı ile birlikte merhum Halil Falyalı’ya karşı ağır bir suç işlemek için gizli ittifakta bulunmak, Mustafa Söylemez, Ferdi Altuntaş ve Ömer Akıncı ile birlikte yasadışı yollardan ve tespit edilemeyen bir deniz sahilinden KKTC’ye giriş yapmak, adam öldürmek için gizli ittifak kurmak suçlamalarından itham edildi.

Öte yandan,zanlı Musa Çiçek, 2021 yılı Ekim ayı içinde Girne’de Mustafa Söylemez, Ferdi Altuntaş ve Ömer Akıncı ile birlikte Hüsnü Falyalı’yı ava gittiği zaman öldürmek için gizli ittifakta bulunmak suçlamaları ile da itham edildi.

Mahkemede Musa Çiçek’in gönüllü ifadesi, tanıkların ifadeleri, ses dosyalarının ve bir adet video Whatsapp yazışmasının bulunduğu CD emare olarak sunuldu.

Mahkeme, tahkikat yapılmaksızın, emarelerin duruşmanın Ağır Ceza Mahkemesi’ne sevk edilmesi için yeterli buldu.Dava Girne Ağır Ceza Mahkemesi’ne sevk edildi.Girne Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşma 11 Aralık 2025 tarihinde gerçekleşecek.

Ne olmuştu?

8 Şubat 2022’de Kıbrıslı Türk iş insanı Halil Falyalı’nın sokak ortasında uzun namlulu silahlarla taranarak hayattan koparılmasına neden olan suikastın KKTC’de tutuklu bulunan sanıkları Ömer Tunç, Veysel Sare ve Musa Çiçek, Girne Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmıştı. Suikast zanlıları, 7 Ağustos 2024 tarihinde hapis cezasına çarptırılarak hüküm almışlardı. Hatırlanacağı üzere suikast davasında zanlı Ömer Tunç ömür boyu hapis cezası, Veysel Sare 35 yıl, Musa Çiçek ise 20 yıl hapis cezası alarak mahkeme tarafından suçlu bulunmuştu. Zanlılar aleyhlerine getirilen 17 dava ile ilgili detayları da aktararak suçları Türkye’de hüküm alan ele başı Mustafa Söylemez ile birlikte işlediklerine karar verildiğini duyurdu.

Öte Yandan İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada Mustafa Söylemez’i Halil Falyalı ve Murat Demirtaş cinayetinde “tasarlayarak kasten öldürme” suçundan 2 kez müebbet hapis cezasına çarptırarak tutukluluğunun devamına hükmetti. Mustafa Söylemez “suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetme” suçundan ise beraat etmişti.

Sanık Abdurrahim Çelik, Cengiz Şener ve Ender Yıldız hakkında da Halil Falyalı ve Murat Demirtaş’a yönelik öldürme suçlarından dolayı “Tasarlayarak adam öldürmeye yardım” suçundan ayrı ayrı 12 yıl 6’şar ay hapis cezası olmak üzere toplam 25’er yıl hapis cezası verilerek tutukluluk hallerinin devamına hükmedilmişti.

Kaynak: Gündem Kıbrıs

Devamını Oku

Trending

Reklam