Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Dr. Burhan Nalbantoğlu, ölümünün 42’nci yıl dönümünde anıldı

Published

on

Kıbrıs Türk mücadele ve siyasi tarihinde önemli izler bırakan, çok yönlü kişiliğiyle tanınan Dr. Burhan Nalbantoğlu, ölümünün 42’nci yıl dönümünde anıldı.

Saat 11.00’de Nalbantoğlu’nun Lefkoşa Mezarlığı’ndaki kabri başında yer alan anma törenine, Nalbantoğlu’nun sevenleri ve ailesinin yanında, 4. Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve eşi Meral Akıncı, bazı milletvekilleri, dernek ve örgüt yetkilileri katıldı.
Saygı duruşu ile başlayan törende, Nalbantoğlu’nun kabrine çiçekler konuldu. Ardından UBP milletvekili Zorlu Töre ve eski TDP milletvekili Hüseyin Angolemli konuşma yaptı. Kabri başında dua okunması ve Burhan Nalbantoğlu’nun oğlu Bora Nalbantoğlu’nun katılanlara teşekkür etmesiyle anma töreni sona erdi.

TÖRE: “BURHAN NALBANTOĞLU’NU KIBRIS TÜRK HALKI DAHA İYİ ÖĞRENMELİDİR”

Törende konuşma yapan UBP Milletvekili Zorlu Töre, Burhan Nalbantoğlu gibi Kıbrıs Türk halkının kurtuluş mücadelesinde ve devletin kurumsallaşmasında önemli görevler yapmış, tarihe adını yazdırmış isimlerin unutulmaması gerektiğini, çok daha iyi bir organizasyonla, devlet törenleriyle anılması gerektiğini belirtti.

“Onlar yaşatılırsa ancak Kıbrıs Türk halkının yaşamı da daha güzel olur. Tarihini unutan insanlar, milletler, tarih sahnesinde de silinmeye mahkum olurlar. Kazandıkları zaferleri ve özgürlükleri koruyamazlar” diyen Töre, bu kişilerin hiçbir şeyin olmadığı yıllarda organize olup, mücadele başlattıklarını ve Kıbrıs Türk halkının bugünlere gelmelerini sağladıklarını hatırlattı.
Kıbrıs Türk halkının Nalbantoğlu’na minnet borçlu olduğunu ve onu daha iyi öğrenmesi gerektiğini kaydeden Töre, “Yattığı yer nur olsun, mekanı cennet olsun” diyerek, ailesi ve sevenlerine başsağlığı diledi.

ANGOLEMLİ: “GİDERKEN BİZE DÜRÜSTLÜĞÜ, DOĞRULUĞU VE FEDAKARLIĞI BIRAKTI”
Eski milletvekili Hüseyin Angolemli de, konuşmasında, Burhan Nalbantoğlu denildiğinde, kendisinin ve çoğu insanın aklına gelen dürüstlük ve doğruluk olduğunu ifade ederek, “Herkes giderken bir şeyler bırakır, Burhan Bey giderken bize dürüstlüğü, doğruluğu ve fedakarlığı bıraktı” dedi.

Nalbantoğlu’yla Erenköy mücadelesi sırasında tanıştığını, yaralandığında ilk tedavisini Nalbantoğlu’nun yaptığını belirten Angolemli, o dönemde doktor sıkıntısı yaşandığını, Nalbantoğlu’nun ailesini bırakarak Erenköy’e geldiğini anımsattı.
Mağusa ve Lefkoşa’daki devlet hastanelerini de yaptıranın Nalbantoğlu olduğunun altını çizen Angolemli, “O her konuda toplumunun yanındaydı. Nur içinde yatsın. Bir onun her zaman izindeyiz” dedi.

DR. BURHAN NALBANTOĞLU
6 Şubat 1980’de hayatını kaybeden Nalbantoğlu, toplumsal direniş yıllarının tüm aşamalarında öncü rol oynamış, Erenköy dahil birçok cephede görev yaparak Kıbrıs Türk milli mücadelesine damga vurmuştur.

Kıbrıs Türk halkının demokratikleşme sürecinde ön safta yer alan; KKTC’nin tüm sağlık altyapısında imzası olan, TMT kurucularından eski Sağlık Bakanı ve milletvekili Dr. Burhan Nalbantoğlu, meclis komitesindeki bir tartışma sonrasında beyin kanaması geçirerek 55 yaşında hayatını kaybetmiştir.

Nalbantoğlu, bugün ülkenin en büyük hastanesi olan ve adını taşıyan Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nin yapımına da öncülük etmiştir.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Güneş Sistemi’nin kıyısında garip bir ‘fosil dünya’ keşfedildi

Published

on

By

Gökbilimciler, Güneş Sistemi’nin uzak sınırlarında “Ammonite” adı verilen gizemli bir gökcismi keşfetti.

Ammonite, Neptün’ün ötesinde yer alan ve Trans-Neptunian Object (TNO) olarak sınıflandırılan bir cisim. Ancak onu özel kılan, yörüngesinin son derece eliptik olması.

Bu özelliğiyle, tıpkı Sedna gibi yalnızca üç benzeri daha bulunan Sednoid grubuna dahil edildi. Sednoid’ler, Güneş’e en yakın geçiş noktaları (perihelion) 60 astronomik birimin (au) çok üzerinde olan nadir nesneler.

Gökbilimciler, bu nesnelerin yörüngelerini açıklamak için Gezegen Dokuz adını verdikleri, henüz keşfedilmemiş büyük bir gezegenin varlığını öne sürüyor. Ancak Ammonite’in yörüngesi, mevcut Sednoid’lerden farklılık gösteriyor. Araştırmacılara göre bu durum, Gezegen Dokuz hipotezini daha da karmaşık hâle getiriyor.

4.5 milyar yıldır değişmeyen yörünge

Ammonite’in yörüngesi, bilgisayar simülasyonlarına göre Güneş Sistemi’nin oluşumundan bu yana, yaklaşık 4.5 milyar yıldır kararlı bir şekilde seyrediyor. Nesne ilk kez 2023 yılında Subaru Teleskobu’yla tespit edildi, ancak kesin tanımlama 2024’te Kanada-Fransa-Hawaii Teleskobu ve arşiv verileriyle doğrulandı.

Keşif, FOSSIL (Formation of the Outer Solar System: An Icy Legacy) adlı gözlem programı kapsamında yapıldı. Program, Güneş Sistemi’nin uzak bölgelerindeki buzul nesneleri araştırmayı amaçlıyor.

“Q-boşluğu”nu dolduran ilk nesne

Ammonite, şimdiye kadar gözlemlenememiş bir yörünge bölgesinde yer alıyor. Bu bölge, gökbilimcilerin “q-gap” adını verdiği ve neden boş kaldığı bilinmeyen bir yörünge aralığını temsil ediyordu. Araştırmanın yazarlarına göre, Ammonite bu boşluğu doldurarak önemli bir eksik halkayı tamamladı.

Yeni sorular doğuruyor

Çalışmanın ortak yazarı Dr. Yukun Huang’a göre, Ammonite’in yörüngesinin diğer Sednoid’lerle uyuşmaması, Gezegen Dokuz’un varlığını sorgulayan bir durum olabilir. Huang, bu nesnelerin oluşumunda, zamanında Güneş Sistemi’nde bulunan ama sonra dışarı atılan bir gezegenin etkili olabileceğini öne sürdü.

Ayrıca, bazı teorilere göre bu tür uzak nesneler; Güneş’in yıldız kümesi içindeki erken döneminde başka yıldızlarla yaşanan etkileşimler, hatta başka sistemlerden yakalanmış cisimler sonucu oluşmuş olabilir.

Gezegen Dokuz ortaya çıkabilir mi?

Ammonite’in keşfi, Gezegen Dokuz’un yörüngesini daraltıyor ve muhtemel saklanma alanlarını azaltıyor. Gökbilimciler henüz bu varsayımsal gezegeni gözlemleyemedi, ancak umutlar yeni nesil teleskoplarda.

Vera Rubin Gözlemevi, yakında on yıl sürecek LSST (Legacy Survey of Space and Time) projesine başlayacak. Bu teleskop, Güneş Sistemi’ndeki en karanlık ve zor tespit edilen nesneleri gözlemlemek için tasarlandı. Eğer Gezegen Dokuz gerçekten varsa, Rubin bu bilinmeyen devi ortaya çıkarabilecek en güçlü aday olabilir.

Devamını Oku

Dünya

Madrid’de devam eden orman yangınlarından kaynaklanan duman gökyüzünü kapladı

Published

on

By

İspanya’nın başkenti Madrid’de henüz kontrol altına alınamayan orman yangınlarından kaynaklanan duman, gökyüzünü kapladı.

Madrid’in 50 kilometre güneybatısında yer alan Mentrida kasabası civarında orman yangını çıktı.

Yaklaşık 3 bin hektarlık alanın kül olduğu yangından kaynaklanan duman, Madrid’de gökyüzünün tamamen kaplanıp turuncu bir görüntünün oluşmasına yol açtı.

Yangınların henüz kontrol altına alınamadığını belirten yetkililer, vatandaşlara evlerinde kalmalarını ve pencerelerini kapatmalarını tavsiye etti.

Devamını Oku

Dünya

BM: 18 Mart’tan bu yana Gazze’de 737 binden fazla kişi yerinden edildi

Published

on

By

Birleşmiş Milletler (BM), mart ayında İsrail’in ateşkesi bozmasından bu yana Gazze’de 737 binden fazla kişinin yerinden edildiğini bildirdi.

BM Genel Sekreter Sözcü Yardımcısı Stephanie Tremblay, günlük basın toplantısında gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Bölgedeki meslektaşlarından edindiği bilgiyi aktaran Tremblay, sadece 8-15 Temmuz’da Gazze’de 11 bin 500 kişinin yerinden edildiğini belirtti.

Tremblay, diğer taraftan 18 Mart’ta İsrail’in ateşkesi bozmasından bu yana Gazze’de 737 binden fazla kişinin yerinden edildiğini söyledi.

Gazze’de hemen hemen herkesin yerinden edildiğine dikkati çeken Tremblay, bazı kişilerin birkaç kez yerinden edildiğini vurguladı.

– “İbadethanelere yönelik saldırılar kabul edilemez”

Tremblay, BM Genel Sekreteri’nin Gazze kentinin kuzeyinde yerinden edilen Filistinlilerin sığındığı Kutsal Aile Kilisesi’ne (Latin Manastırı) yönelik saldırıyı şiddetle kınadığını bildirdi.

İbadethanelere yönelik saldırıların kabul edilemez olduğunun altını çizen Tremblay, aynı zamanda sığınan insanların hedef alınmaması gerektiğini söyledi.

Tremblay, AA muhabirinin, “Genel Sekreter İsrail tarafından, El-Halil kentindeki Harem-i İbrahim Camisi’nin statüsünün değiştirilmesine ne tepki veriyor?” sorusuna ise bu konuya ilişkin gelişmelerden henüz haberdar olmadığını ifade etti.

BM Sözcü Yardımcısı, “Ancak her zaman tüm ibadethanelerin korunması çağrısında bulunuyoruz.” dedi.

Israel Hayom gazetesinde yer alan haberde, Tel Aviv yönetiminin El Halil kentindeki Harem-i İbrahim Camisi üzerindeki yetkileri El Halil Belediyesinden alarak bölgedeki yasa dışı yerleşim birimlerinden “Kiryat Arba” yönetimine verildiği belirtilmişti.

Devamını Oku

Trending

Reklam