Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Dünya genelinde her 8 kişiden 1’i obeziteyle yaşıyor

Published

on

 

 

 

 

Dünya genelinde her 8 kişiden 1’i obeziteyle yaşıyor, yetişkinlerde aşırı kiloluların oranı 1990’dan bu yana yaklaşık 2 kat arttı. Öyle ki, 1990’da 5-19 yaş aralığındaki çocuk ve ergenlerin sadece yüzde 2’si obezken 2022’ye gelindiğinde bu oran 4 kat artışa yüzde 8’e yükseldi.

Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin en önemli sağlık sorunlarından obezite, genel olarak “bedenin yağ kütlesinin yağsız kütleye oranının aşırı artması sonucu boy uzunluğuna göre vücut ağırlığının arzu edilen düzeyin üstüne çıkması” olarak tanımlanıyor.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), aşırı kiloyu “vücutta aşırı yağ birikmesi durumu” olarak tanımlıyor.

Obezite ise aşırı yağ birikimiyle tanımlanan kronik ve karmaşık sağlık problemi olarak ifade ediliyor, aşırı kilo ve enerji alımı ile harcanması arasındaki dengesizlikten kaynaklandığı belirtiliyor.

DSÖ, vücut kitle endeksine göre 25’in üstünü aşırı kilolu, 30’un üstünü ise obezite olarak kabul ediyor.

Obezite, tip 2 diyabet ve kalp hastalığı riskini artırırken kemik sağlığını ve üremeyi de olumsuz etkileyebiliyor, bazı kanser türlerinin riskini çoğaltırken uyku bozukluğuna veya hareket kabiliyetinde azalmaya neden olup yaşam kalitesine olumsuz tesir ediyor.

Daha önce yüksek gelirli ülke sorunu olarak kabul edilen aşırı kilo ve obezite, düşük ve orta gelirli ülkelerde de artış göstermeye başladı.

DSÖ’nün 2022 yılı verilerine göre, dünya genelinde 18 yaş ve üzeri 2,5 milyar yetişkin aşırı kilolu, 890 milyondan fazlası ise obez.

18 yaş ve üzeri yetişkinlerin yüzde 43’ü aşırı kilolu, bu oran 1990’a göre yaklaşık iki kat arttı.

5 yaş altı tahminen 37 milyon çocuk aşırı kilolu, Afrika’da ise bu oran 2000’den bu yana neredeyse yüzde 23 arttı.

Aşırı kilolu veya obez 5 yaş altı çocukların neredeyse yarısı Asya’da yaşıyor, 5-19 yaş aralığındaki 390 milyondan fazla çocuk ve ergen aşırı kilolu.

1990’da 5-19 yaş aralığındaki çocuk ve ergenlerin sadece yüzde 2’si obezken 2022’ye gelindiğinde bu oran 4 kat artışla yüzde 8’e yükseldi.

Küresel obezite oranları, kız çocuklarında yüzde 1,7’den 6,9’a, erkeklerde ise yüzde 2,1’den 9,3’e çıktı.

Yetişkinlerde en fazla obezite ada ülkelerinde görüldü
İngiltere merkezli The Lancet dergisi tarafından DSÖ’nün katkılarıyla geçen yıl yayımlanan, 2022 verilerine dayandırılan başka bir rapora göre kadınlar için obezitenin en yaygın görüldüğü ülkelerin Tonga ve Amerikan Samoası, erkekler için ise yetişkin nüfusun yüzde 60’ından fazlasının obeziteyle yaşadığı Amerikan Samoası ve Nauru’nun olduğu bildirildi.

İngiltere, obezite yaygınlığı açısından kadınlarda dünyada 87’nci, erkeklerde 55’inci sırada, ABD ise kadınlarda 36’ncı, erkeklerde 10’uncu sırada yer aldı.

2022’de obezite, kız ve erkek çocuklarında en fazla Niue ve Cook Adaları’nda görüldü, burada çocuk ve ergen nüfusunun yüzde 30’undan fazlası obeziteyle yaşıyor.

İngiltere, obezite yaygınlığı açısından kız çocuklarında 72’nci, erkeklerde ise 91’inci sırada yer aldı.

Türkiye, 200 ülke arasında obezite oranları açısından kadınlarda 42’nci, erkeklerde ise 60’ıncı sırada bulunuyor.

Öte yandan Türkiye’de de obezite vakaları artmaya devam ediyor.

Sağlık Bakanlığının yayımladığı “Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırması-2017” raporunda 15 yaş ve üzeri kişilerde obezite sıklığının yüzde 31,5 olduğu kaydedildi, bu oran kadınlarda yüzde 39,1 ve erkeklerde 24,6 olarak tespit edildi.

Obezite, ekonomiye de zarar veriyor
Obezitenin sağlığa olduğu gibi ekonomiye de olumsuz etkileri bulunuyor.

DSÖ’ye göre, herhangi bir çözüm bulunmaması halinde aşırı kilo ve obezitenin küresel maliyetlerinin 2030’a kadar yılda 3 trilyon, 2060’a ise kadar 18 trilyon dolardan fazlasına ulaşması öngörülüyor.

Düşük ve orta gelirli ülkelerde obezite oranlarındaki artış, bir zamanlar yalnızca yüksek gelirli ülkelerle ilişkilendirilen bu sorunun hızla küreselleşmesine neden oluyor.

Bu ülkeler, bulaşıcı hastalıklar ve yetersiz beslenme sorunlarıyla boğuşurken obezite ve aşırı kilo gibi bulaşıcı olmayan risk faktörlerinde de hızlı artış yaşıyor.

Bazı düşük ve orta gelirli ülkelerde aynı anda yetersiz beslenme ve obezitenin bir arada bulunduğu yaygın durumlar da görülüyor.

Obezite, büyük ölçüde önlenebiliyor
DSÖ’ye göre aşırı kilo, obezite ve bunlara bağlı bulaşıcı olmayan hastalıkların büyük ölçüde önlenebilir ve yönetilebilir olduğu belirtiliyor.

Bireyler, yaşam döngüsünün her aşamasında önleyici müdahaleleri benimseyerek risklerini azaltabilir.

Bunların arasında “hamilelik döneminde uygun kilo alımı”, “doğumdan sonraki ilk 6 ay boyunca sadece anne sütüyle beslenmenin sağlanması”, “çocukların sağlıklı beslenmesi”, “düzenli fiziksel aktivite”, “ekran süresinin sınırlanması”, “şekerli içeceklerin ve enerji yoğun gıdaların tüketiminin sınırlanması” ve “sağlıklı beslenme davranışlarının teşvik edilmesi” yer alıyor.

Obeziteyle mücadelenin bireyselin yanı sıra toplumsal sorumluluk olduğu belirtiliyor. Çözümlerin, sağlıklı diyet ve düzenli fiziksel aktivite gibi günlük yaşamın en erişilebilir ve uygun ücretli davranışlarla olabileceği ifade ediliyor.

DSÖ’ye göre obeziteye karşı küresel eylem gerekiyor
DSÖ, yıllardır küresel obezite krizine acilen müdahale edilmesi gerektiğini belirtiyor.

Dünya Sağlık Asamblesi (DSA) Küresel Beslenme Hedefleri ile 2025’e kadar diyabet ve obezitenin artışını durdurmayı da içeren “bulaşıcı olmayan hastalıklarla ilgili hedefler”, DSÖ üyesi ülkeler tarafından onaylanmıştı.

DSA da yaygın yetersiz beslenme sorununu ele almak için hızlandırılmış küresel eyleme ihtiyaç duyulduğunu kabul etmişti.

2022’de düzenlenen 75. Dünya Sağlık Asamblesi’nde üye ülkeler, obezitenin önlenmesi ve yönetimi için yeni önerileri kabul etmiş, obeziteyi durdurmak amacıyla DSÖ Hızlandırma Planı’nı onaylamıştı.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Venezuela’nın batısındaki şiddetli yağışlardan binlerce kişi etkilendi

Published

on

By

Venezuela’nın batısında şiddetli yağışların yol açtığı sellerden binlerce kişi etkilendi ve onlarca ev zarar gördü.

Ulusal basında çıkan habere göre, ülkenin batısındaki Merida, Trujillo ve Tachira eyaletlerinde birkaç gündür etkili olan sağanak yağışlar sele neden oldu.

Yetkililer, seller sebebiyle 8 bin 400 kişinin tahliye edildiğini, 25 civarında köprünün yıkıldığını ve 150’yi aşkın evin de ciddi zarar gördüğünü bildirdi.

Devlet Başkanı Nicolas Maduro, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, askeri ve sivil kaynakların afet bölgesine sevk edildiğini ve halka gerekli yardımların ulaştırıldığını söyledi.

Bu arada, ülkenin batı eyaletlerini birbirine bağlayan ve ekonomik açıdan son derece stratejik kabul edilen Jose Antonio Paez otoyolunun ise sel felaketi kaynaklı ulaşıma kapandığı bilgisi paylaşıldı.

Bazı kasabalarda tarım arazilerinin sular altında kaldığı ve halkın maddi zararının büyük olduğu belirtildi.

Devamını Oku

Dünya

Trump, Fed Başkanlığına faiz oranlarını düşürmek isteyen birini seçeceğini söyledi

Published

on

By

ABD Başkanı Donald Trump, ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell’ın yerine, faiz oranlarını düşürecek birini getireceğini belirterek faiz oranlarını mevcut seviyelerde tutacak bir başkan istemediğini kaydetti.

Trump, Oval Ofis’te düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Kanada ile ticaret müzakerelerini neden sonlandırdığı ve hangi oranda tarife belirlemeyi planlandığı sorulan Trump, şöyle konuştu:

“Ekonomik olarak Kanada üzerinde çok büyük bir gücümüz var. Bunu kullanmamayı tercih ederdim ama Avrupa’yı kopyalamaya çalışarak teknoloji şirketlerimizle çok kötü bir şey (dijital hizmet vergisi) yaptılar. Bu, Avrupa için de iyi olmayacak, Kanada için de iyi olmayacak. Bunu yapmakla aptallık ettiler. Bu yüzden Kanada ile tüm müzakereleri onlar kendilerine çeki düzen verene kadar durduracağımızı söyledim.”

Trump, bu konudaki fikrinin değişmesi için Kanada’nın ne yapabileceğine dair soruya da “Amerikalı şirketlere çok ağır bir vergi koydular. Sanırım bunu kaldırabilirler. Kaldıracaklar ama benim için fark etmez. Bütün kartlar bizde.” değerlendirmesinde bulundu.

Avrupa Birliğinin (AB) ticaret konusunda ABD’den “faydalanmak” için kurulduğunu öne süren Trump, AB’nin yıllardır ABD’ye kötü davrandığını ancak “sistemi anladığı için” kendisine iyi davrandığını savundu.

Trump, AB’nin yüzde 50 gümrük vergisi tehdidine kadar ticaret müzakerelerine yanaşmadığını ifade ederek “Ben bunu söyler söylemez masaya geldiler.” diye konuştu.

AB’nin çok adaletsiz vergiler uyguladığını savunan Trump, ABD’li şirketlere davalar açtıklarını ve para cezaları verdiklerini söyledi.

Trump, “Bunların ABD şirketlerini etkilemelerini istemiyorum. Eğer bir ABD şirketini etkileyecek biri varsa bu, biz olmalıyız ve bir para cezası ödeyeceklerse, bu bize olsun. AB çok kötü, buna şüphe yok ama çok yakında bu kadar kötü olmamayı öğrenecekler. Bunun olacağını biliyorlar.” dedi.

– “Powell’ın istifa etmesini çok isterim”

Fed Başkanı Powell’a yönelik eleştirilerine devam eden Trump, “Eğer isterse istifa etmesini çok isterim, berbat bir iş çıkardı.” ifadesini kullandı.

Trump, ülkede kısa sürede enflasyon konusunda da çok iş başardıklarını ve ülkede neredeyse hiç enflasyon olmadığını kaydetti.

Powell’a yönelik Trump, “Bir kalem darbesiyle faiz oranlarını düşürebilecek ve bize yılda 100 milyarlarca dolar kazandırabilecek bir adam var ama o aptalın teki.” diye konuştu.

Trump, bazı ülkelerin ABD’den çok daha az faiz ödediğini belirterek şöyle devam etti:

“Ama elimizde inatçı bir katır ve büyük bir hata yapan aptal bir adam var. Bir hata yapıyor ve bu yıllarca sürüyor. Yerine kim gelirse oranları düşürecek. Eğer birinin faiz oranlarını olduğu yerde tutacağını düşünürsem onu atamayacağım. Faizleri düşürmek isteyen birini getireceğim. Onlardan dışarıda bir sürü var.”

Devamını Oku

Dünya

Suudi Arabistan, İsrail’in Batı Şeria ve Gazze’deki saldırılarını kınadı

Published

on

By

Suudi Arabistan, Filistin topraklarını gasbeden İsrailliler ile İsrail askerlerinin işgal altındaki Batı Şeria ve Gazze’deki saldırılarını kınadı ve uluslararası topluma sivilleri korumak için harekete geçme çağrısında bulundu.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Ramallah kenti yakınlarındaki Kefr Malik köyünde 3 Filistinlinin öldürülmesi dahil, Batı Şeria ve Gazze’de Filistinli sivillere yönelik şiddet eylemlerinin kınandığı belirtildi.

Açıklamada, uluslararası topluma, Filistinlilere yönelik ihlallerin son bulması, koruma sağlanması ve Filistin halkının meşru haklarını elde etmesi için çalışma çağrısı yapıldı.

Filistin topraklarını gasbeden İsrailli bir grup, 25 Haziran’da, Ramallah’ın doğusundaki Kefr Malik kasabasında Filistinlilere saldırmış, evleri ve araçları ateşe vermişti.

Kendilerine karşı koymaya çalışan Filistinlilere ateş açan İsrailli saldırganlar, 3 kişiyi öldürmüş, 7 kişiyi de yaralamıştı.

Devamını Oku

Trending

Reklam