Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Ekonomi ve Enerji Bakanlığı bütçesi oy çokluğuyla kabul edildi… Amcaoğlu: “Reel sektör çalışanı, işletme sayısı ve asgari ücrette artış var”

Published

on

Ekonomi ve Enerji Bakanlığı’nın 419 milyon 967 bin TL’lik 2025 bütçesi, Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda oy çokluğuyla kabul edildi.

Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu, milletvekillerinin eleştirilerine yanıt vererek, reel sektör çalışanı, işletme sayısı ve asgari ücrette yaşanan artışı rakamlarla açıkladı.

Muhalefet vekilleri tarafından yapılan eleştirileri hatırlatan Bakan Amcaoğlu, 2024’te sıkıntıların olduğunun doğru olduğunu söyledi.
-“Pandemide 88 bine düşen reel sektör çalışanı bugün 156 bine çıktı”
Geçmişin ve bugünün rakamlarını karşılaştıran Amcaoğlu, pandemi öncesi 102 bin olan reel sektör çalışanının pandemide 88 bine düştüğünü bugün ise 156 bine çıktığını söyledi. Amcaoğlu, 20 bin 548 olan işletme sayısının ise bugün 22 bin 15’e yükseldiğine dikkat çekti.

Ocak 2022’de asgari ücretin 7 bin TL olduğunu dile getiren Amcaoğlu, bugün ise 40 bin 436 TL’ye yükseldiğini söyleyerek, asgari ücretteki artışın da yüzde 480 olduğuna dikkat çekti.

Amcaoğlu, asgari ücretin Ocak 2022 yılında dolar bazında 514 dolar olduğunu bugün ise asgari ücretin bin 184 dolara tekabül ettiğini yani yüzde yüz 30 arttığını kaydetti.

2023 yılında 2.8 milyar dolar ithalatın bugün 3.4 milyara çıktığına dikkat çeken Amcaoğlu, ithalatta da yaklaşık yüzde 15 artış olduğunu söyledi.

Ekonomi ve Enerji Bakanı Amcaoğlu, Kuzey’den Güney’e geçişleri de dikkate alan Amcaoğlu, Güney’de başta kırmızı et olmak kaydıyla hijyen malzemelerinin de ucuz olduğunun farkında olduklarını dile getirdi.

“Ebetteki ekonomik sıkıntılar dünyada olduğu gibi ülkede de yaşanıyor” diyen Amcaoğlu, kara sınır kapılarında geçen yıl 3.1 milyon Güney Kıbrıs Rum vatandaşının geçişinin olduğunu, bu yıl ise geçişlerde yüzde 5.5’lik bir daralama olduğunu söyledi.
-“Elektronik etiket kriterlerini yakında yayımlayacağız”
Amcaoğlu, ilgili paydaşlarla görüşmelerin tamamlandığını ve elektronik etiket kriterlerinin yakında yayınlayacaklarını dile getirerek etiketlere istenildiği kadar bilgi yüklenebileceğini söyledi.

Organize Sanayi Bölgeleri Yasası’nın 2022 Aralık ayında Meclis’ten geçtiğini hatırlatan Amcaoğlu, yasa çerçevesinde imzalanan altı maddelik protokole değindi.

Amcaoğlu, kiralama usulleriyle ilgili maddeyi okuyarak, bakanın değil komisyonun kiralama yapabilme yetkisine sahip olduğunu kaydetti. Yasanın kiralamalarla ilgili yolunun çok net olduğunu vurgulayan Amcaoğlu, “Kriterlere, ihtiyaç analiz raporuna göre sektörler bazında kiralama yapılacak” diye konuştu.
Amcaoğlu, ihtiyaç fazlası üretime yatırım yapmanın üreticiyi sıkıntı sokmak anlamına geldiğini belirtti.

Muhalefet vekillerinin yerinden sorduğu sorulara da yanıt veren Bakan Amcaoğlu, özel ve özellikli sanayi bölgelerinin farkını açıkladı.

Amcaoğlu, organize sanayi bölgelerinde mülkiyetin devlette olduğunu dile getirdi.
Konuşmaların ardından Ekonomi ve Enerji Bakanlığı bütçesi oylandı ve oy çokluğuyla kabul edildi.

Daha sonra bakanlığa bağlı kurumların bütçelerine geçildi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Tarım Dairesi: Son 5 yılda yerli ürünlerde yüzde 5,27’ye, ithal ürünlerde yüzde 6,53’e varan kirlilik tespit edildi

Published

on

By

Tarım Dairesi, son beş yılda yapılan pestisit kalıntı analizlerine göre yerli ürünlerde kirlilik oranının yüzde 4,01 ile 5,27, ithal ürünlerde ise yüzde 4,04 ile 6,53 arasında değiştiğini açıkladı.

Tarım Dairesi’nden yapılan açıklamada, “Tarladan sofraya gıda güvenilirliği” yaklaşımı çerçevesinde, üretimden tüketime kadar uluslararası standartlara uygun denetimlerin titizlikle sürdürüldüğü belirtildi. Açıklamada, her yıl 2 bin 500 ile 3 bin 750 arasında numune alınarak Devlet Laboratuvarı’nda pestisit kalıntı analizlerinin yapıldığı ifade edildi.

Açıklamada yurt içinde üretilen ürünlerden tarla ve bahçelerden örnekler alınarak, analiz sonuçları temiz çıkanların tüketime sunulduğu, yurt dışından getirilen yaş meyve ve sebzelerin ise giriş noktalarındaki tarım teftiş memurları tarafından örneklenip analiz edildiği kaydedildi. Limit üstü ilaç kalıntısı tespit edilen ithal ürünlerin ülkeye girişine izin verilmediği de vurgulandı.

Açıklamada, analizlerde yerli ürünlerde limit üstü kalıntı veya tavsiye dışı ilaç kullanımı tespit edilmesi halinde hasat öteleme veya imha kararı alındığı, ithal ürünlerde ise ürünlerin firmanın talebine göre imha edildiği veya menşe ülkesine iade edildiği belirtildi.

Tarım Dairesi, Devlet Laboratuvarı’nda taranan pestisit etken madde sayısının 2020 yılında 317 iken, 20 Mart 2025 itibarıyla 617’ye çıkarıldığı kaydedilen açıklamada, bu artışla gıda güvenliğinde hassasiyetin en üst seviyeye taşındığı ifade edildi.

Numune sonuçlarının her hafta isim bazında basınla paylaşıldığı ve dairenin web ile Facebook sayfalarında yayımlandığı kaydedilen açıklamada, her bölgede üretici ve tüketicilere eğitimler verilerek gıda güvenliğinde bilinç oluşturulmaya çalışıldığı bildirildi.

Ayrıca, KKTC’ye ithal edilen tarımsal ilaçların Tarımsal İlaçlar Denetim Kurulu tarafından ruhsatlandırıldığı, satış ve kullanım izinleri verildiği, denetimler yapıldığı ve ruhsat kayıtlarının mukayyitlik tarafından tutulduğu belirtildi. İthal edilecek tarımsal ilaçların ön ithal izinlerinin kurul mukayyidi onayından sonra Tarım Dairesi tarafından verildiği, ithali durdurulan veya kullanımı sonlandırılan bitki koruma ürünlerinin aktif madde listesinin dairenin internet sitesinde yayımlandığı ifade edildi. Bitkisel ürünlerle ilgili teknik talimatların ise Türkiye Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Bitki Koruma Ürünleri veri tabanına göre sürekli güncellenerek Tarım Dairesi web sitesinde yayımlandığı kaydedildi.

Devamını Oku

Kıbrıs

HÜR-İŞ, İhtiyat Sandığı Dairesi önünde basın açıklaması yaptı…

Published

on

By

Hür İşçi Sendikaları Federasyonu (HÜR-İŞ), İhtiyat Sandığı Dairesi sistemine yetkisiz giriş yapılması (hack) konusuyla ilgili örtbas, ihmal ve görevi kötüye kullanma bulunduğu gerekçesiyle daire önünde basın açıklaması yaptı.

HÜR-İŞ Genel Başkanı Ahmet Serdaroğlu, bir danışmanın 8 bin Euro maaşla işe alınması girişiminde olduğu gibi keyfi ve usulsüz uygulamaların devam ettiğine işaret ederek, şimdi de Rum kesiminde çalıştığı öğrenilen bir kişinin izinsiz ve yetkisiz şekilde İhtiyat Sandığı Sistemi’ne girişi konusunun polise intikal ettirilmemesini eleştirdi.

Daha önce HÜR-İŞ’in çalışanlar vasıtasıyla bilgisine gelen güvenlik zafiyetinin, müdürün bilgisi dahilinde olmasına rağmen yönetim kuruluna götürülmediğini kaydeden Serdaroğlu, HÜR-İŞ’in aynı masada temsil edildiği ortamda buna seyirci kalamayacağını söyledi. Serdaroğlu, İhtiyat Sandığı Yönetim Kurulu Başkanını da eleştirerek, daire müdürüne de soruşturma açılması gerektiğini belirtti.

Toplantılardaki ses kayıtlarının kendilerine verilmesi için defalarca talepte bulunmalarına rağmen bunun yapılmadığını aktaran Serdaroğlu, bugün bir kez daha yazılı talepte bulunacaklarını, aynı zamanda basın açıklamasının ardından Mali Polise gidip “ülkede tek ayakta kalan fon” olarak nitelediği İstihdam Destek Fonu hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını da aktardı.

Serdaroğlu, söz konusu fonun yerli istihdamının desteklenmesi için kullanılması gerekirken, üçüncü ülke vatandaşları için işverenlere verildiğini iddia ederek, İhtiyat Sandığı Dairesi’nin gerçek sahipleri olan çalışanlarla halkın fondan ayda 200 milyon TL’den fazla rakamın nereye gittiğini bilmesi gerektiğini söyledi.

Serdaroğlu, bahsedilen sorunların çözümü için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu’na çağrıda bulundu.

Devamını Oku

Kıbrıs

“Etiket Her Şeyi Söyler” Podyumda Farkındalık ve Diyalog etkinliği gerçekleşti

Published

on

By

KAYAD Derneği ev sahipliğinde “Etiket Her Şeyi Söyler” Podyumda Farkındalık ve Diyalog etkinliği gerçekleşti.

AB Piyasa Gözetimi Kapasite Geliştirme (MSCD) Projesi tarafından yapılan açıklamaya göre, Lefkoşa Surlariçi’nde Avrupa Birliği tarafından finanse edilen MSCD Projesi kapsamında gerçekleştirilen etkinlik, moda sektöründeki aktörleri, tasarımcıları, sektör temsilcilerini ve tüketicileri bir araya getirdi.

Etkinlikte tüm bireylerin, özellikle de çocukların cildiyle doğrudan temas eden tekstil ürünlerinin güvenliğine vurgu yapılarak bu alandaki standartlar ve sorunlar ele alındı.

Katılımcılara, tekstil güvenliğini düzenleyen yasal çerçeve hem Avrupa Birliği hem de yerel gereklilikler doğrultusunda tanıtıldı. Etiketleme ve etiketlerin taşıması gereken temel unsurlar vurgulandı.

Etkinlikte, hem yerel olarak üretilen hem de ithal giysiler sergilendi.

Devamını Oku

Trending

Reklam