Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

El-Sen, bugün Teknecik Elektrik Santrali’nde basın açıklaması yapacak

Published

on

Kamu İhale Yasası’nda değişikliğe karşı 2 haftadır eylemini sürdüren Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu Çalışanları Sendikası EL-SEN, AKSA’dan 10 kişilik bir teknik ekibin girmesinin ardından, Teknecik Santrali’nde eylem başlattı.

Elektrik Santrali’nin önünde toplanan EL-SEN üyeleri, eylem ateşi yaktı, o sırada Teknecik Elektrik santralinde polis çevik kuvvet ve özel harekat ekipleri geniş güvenlik önlemi aldı.

Eyleme bazı sendikalar ve siyasi partiler de destek verdi.

EL-Sen Başkanı Çağlayan Cesurer, AKSA’dan 10 kişilik teknik personelin, polis eşliğinde santrale girmesinin ardından sendika üyelerinin santral önünde toplanarak, her ne pahasına olursa olsun, ülkenin değerlerine sahip çıkacakları mesajını vermeye başladığını söyledi.

Yaşanan sıkıntıların ortadan kalkması ve sorunun çözülmesi için yapılacak tek şeyin gündemde olan Kamu İhale Yasası’nın geri çekilmesi olduğunu vurgulayan Cesurer, yaşanan arızalar ve kesintilerin tek sorumlusunun KIB-TEK Yönetim Kurulu ve Genel Müdürü olduğunu savundu.

Eyleme başında, uzun süreli kesintilere müdahale edileceği açıklamasını yapmalarına rağmen, özel sektörden yetkisiz kişilerin arızalara müdahalesi nedeniyle sahadan çekildiklerini kaydeden Cesurer, bu sorun nedeniyle Lefkoşa Bölge Amiri Emin Topel Arıca’nın görevi bıraktığını anımsattı.

Bugün yapılmak istenenlerin bir benzerinin 2012 yılında da yaşandığını anımsatarak, “Ya geldikleri gibi gidecekler ya da bu ülke bu kaosu yaşayacak” diyen Cesurer, kurumun bütününün, yaratılan bu durumla birlikte geri dönülemez noktalara getirileceğini öne sürdü.

Cesurer, Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu ile yaptıkları toplantıda oluşturduklarını önerilerin, bakanlar kurulunun önüne gitmesiyle masanın hemen dağılmasını da eleştirdi.

Baş koydukları davanın El-Sen’in değil, tüm ülkenin ve geleceğinin davası olduğunu, sorunlardan tek çıkışın da yasanın geri çekilmesiyle mümkün olabileceğini vurgulayan Cesurer, bugünden itibaren sürecin farklı işleyeceğini ve bu dava uğruna ne gerekiyorsa yapacaklarını söyledi.

TÜRK-SEN Başkanı Arslan Bıçaklı hükümet edenlerin yıllardır KIB-TEK’e yatırım yapmayarak, zarar ettirdiğini, halkın malını satmaya çalışarak, enerji gibi kritik bir konuda halkı AKSA’ya mahkum etmeye çalıştığını savundu.

AKSA ile mevcut sözleşmede daha 4 yıllık bir süreç varken, 15 yıllık yeni bir sözleşme için acele edilmesinin düşündürücü olduğunu kaydeden Bıçaklı, toplumu ülkede yapılmaya çalışılanlar konusunda dikkatli olmaya davet etti.

KIB-TEK’in rakibi şirket olan AKSA’dan teknik ekibin, arızalara müdahale edileceği gerekçesiyle, polis eşliğinde santrale sokulmasını eleştiren Bıçaklı, ilk günden beri elektirk kesintilerin sorumlusunun hükümet olduğunu öne sürdü.

Hükümete yasayı geri çekerek, sendika ve taraflarla diyalog içinde enerji konusunda yapılacaklarla ilgili ortak bir yol bulmaları çağrısında bulunan Bıçaklı, zorlamalarla bir yere varılamayacağını dile getirdi.

Ana Muhalafet CTP Başkanı Tufan Erhürman da, ülkenin dört bir yanında vatandaşların üreticilerin enerji sorunu nedeniyle sıkıntı yaşadığını belirterek bunun hükümet edenlerden kaynaklandığını söyledi.

Hükümet edenlerin, fizibilite çalışması ortaya koymadan enterkonnekteden bahsettiğini, nasıl bir sözleşme imzalayacaklarını topluma açıklamadan, yasa geçirerek, ihale yapmadan AKSA ile sözleşme imzalamaya çalıştığını dile getiren Erhürman, hükümet edenlerin toplumu aydınlatması gerektiğini vurguladı.

Öte yandan El-Sen, bugün saat 10.00’da Teknecik Elektrik Santralinde basın açıklaması yapacak.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Gülbahar:KKTC ile TMT ruhunu yaşatmak zorundayız

Published

on

By

Milli Mücadele Vakfı Başkanı Aziz Gülbahar, Rum-Yunan ikilisinin, İsrail’le birlikte ne hayaller kurduğunun ortaya çıktığına işaret ederek, tüm partileri bölgede yaşananları iyi değerlendirerek Türkiye’nin adadaki varlığının kalıcılığı ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tanınması ve ekonomik kalkınmasının sağlanması noktalarında birleşmeye davet etti.

Aziz Gülbahar, 1 Ağustos Toplumsal Direniş Bayramı mesajında, Türk Mukavemet Teşkilatı’nın adayı Yunan yapmak isteyen terör örgütü EOKA ile aynı olan bir örgüt olarak göstermek isteyen “zaman ve zemin kavramını, tarihi gerçekleri bilmeyen talihsiz kişiler” olarak niteledi.

Gülbahar, “TMT, Atatürkçü , özgürlükçü bir örgüttü; Tıpkı Türk Kurtuluş Savaşı’ndaki Kuvva-yi- Milliye gibi Yunan yayılmacılığı ile emperyalizme karşı mücadele verdi. Bugün de İsrail ve Rum kesiminin hayalleri, AB ve ABD’nin onlara kol kanat germesi nedeniyle TMT ruhunu yaşatmak zorundayız” dedi.

Milli Mücadele Vakfı Başkanı Gülbahar, şöyle devam etti:

“Kıbrıs Türk Halkı Rum-Yunan ikilisinin Kıbrıs’ı Yunan yapma hayalleri dolayısı ile çok sıkıntılı dönemler yaşadı. Çok bedeller ödenerek, acılar çekilerek bugünlere gelindi. Oysa, Kıbrıs’taki Türk varlığı bundan tam 454 yıl önce başladı ve adanın Osmanlı İmparatorluğu’nun eline geçmesi ile Ortodoks Rumlar hem dini hem de mali açıdan rahata kavuştular. Buna rağmen İngiliz’in bir oyunla Ada’yı Osmanlı’dan kapması sonrası, Türk milletine düşmanlık gütmeye başlayan Kıbrıs Rumları adayı Yunan hegemonyasına sokmak için akla gelen her türlü şiddete, entrikaya başvurdular. Bazı isyan girişimlerinden netice alamayan Rumlar 1950 yılında AKEL ve Kilise’nin önderliğinde adanın Yunanistan’a bağlanması için plebisit yaptı. Plebisit kabul görmeyince 1 Nisan 1955’te, adanın Yunan yapılmasını amaçlayan silahlı mücadele için EOKA terör örgütünu kuruldular. Kıbrıs Türkü buna tepkisiz kalamazdı. 9 Eylül, Karaçete ve Volkan gibi örgütlerle Rumlara yanıt verilmeye çalışılmasından sonra 1 Ağustos 1958’de Türk Mukavemet Teşkilatı vücuda getirildi. TMT’nin kuruluşu Kıbrıs Türk Halkı için tarihi bir dönüm noktasıdır. TMT kurulmasaydı Rum hedefine ulaşacaktı. TMT kurulmasaydı Rum Kıbrıs Türkü kendi kaderini tayin hakkını, özgürlüğünü elde edemeyecek Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olgusuna ulaşamayacaktı. Dolayısı ile tarihimizi iyi bilmek durumundayız. Özgürlüğümüze, egemenliğimize, güvenliğimize, kısacası devletimize sahip çıkmamız gerekir. Aksi takdirde gün gele yeni bir kurtuluş mücadelesi vermek zorunda kalacağız”

Dünyadaki pek çok devlet gibi KKTC’nin de ekonomik, sosyal ve siyasal sorunları olabildiğini ancak bu sorunlardan dolayı devletten vazgeçmenin sözkonusu olmadığını söyleyen Gülbahar, “Rum-Yunan ikilisinin insanlık suçu işleyerek yüz binlerce masum Filistinliyi katleden İsrail ile işbirliğinin amacının Türkiye’yi Kıbrıs’tan çıkarmak, Kıbrıs Türkü’nü Gazze ve Batı-Şeria’daki Filistinlilerin durumuna düşürmek olduğu artık ortaya çıkmıştır. Fransa ve Amerika Birleşik Devletleri’ne Güney Kıbrıs’ta ek üsler sağlanması da Rum-Yunan -İsrail üçlüsünün kötü niyetlerinin bir ürünüdür” dedi.

Gülbahar, şöyle devam etti:

“Bunun için bizler birlik-beraberliğimizi pekiştirecek, TMT ruhunu yaşatarak Devletimize sahip çıkacak, iki Devletin işbirliği yapacakları bir anlaşma istediğimizi net olarak ortaya koyacak ve Anavatan Türkiye ile birlikte yürümeye devam edeceğiz. Bir anlaşma olsun. Kimse olmasın demiyor. Ama yaşanan gelişmeler hele hele son olarak bir İsrail gazetesinin ifşa ettiği hayaller ortadayken Kıbrıs’ta artık federasyon olamaz, Kıbrıs Türkü federasyon oyunu altında egemenliğinden geri adım atamaz, Türkiye buradaki askeri varlığını hayal kuranların bizler için tehdit oluşturacakları seviyeye indiremez.

Türkiye’nin tek yanlı müdahale hakkını içeren etkin ve fiili garantisinin devamı bizim için vazgeçilmezdir. Egemen eşitliğimizin devamı bizim için yaşamsaldır. Anlaşma olacaksa iki egemen Devlet’in işbirliği, iki Halkın ekonomik ve sosyal ilerlemesi için olacak; yani iki Halk kendi Devletleri’nde kendi seçtikleri yönetimlerde yaşayacaklar ama anlaştıkları alanlarda iş birliği yapacaklar.

Bu duygu ve düşüncelerle, Millî Mücadele Vakfı olarak Toplumsal Direniş Bayramımızı candan kutlar, bugünlere gelmemizi sağlayan tüm şehitlerimizi rahmet, gazilerimizi saygı ve şükranla anarız.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Nobel ödüllü bilim insanı Aziz Sancar, KKTC vatandaşı oldu

Published

on

By

KKTC Bakanlar Kurulu, aldığı kararla Nobel Kimya Ödülü sahibi Prof. Dr. Aziz Sancar’ı vatandaşlığa kabul etti.

Resmi Gazetede yayımlanan Bakanlar Kurulu kararında, Aziz Sancar’ın KKTC’ye “bilim, teknik ve kültür alanında” hizmet vereceği ve yurt dışında tanıtımına katkı sağlayacağı belirtilerek, “Bakanlar Kurulu, 25/1993 sayılı Yurttaşlık Yasası’nın 9’uncu maddesinin 1’inci fıkrasının B bendi uyarınca Aziz Sancar’ın KKTC yurttaşlığına alınmasına karar verdi.” ifadesi kullanıldı.

Resmi Gazete’de yayımlanan kararda Nobel Kimya Ödülü sahibi Sancar’ın geniş biyografisine de yer verilerek, KKTC vatandaşlığına alınmasında, dünya çapında bilim insanı kimliği ile insanlığa yaptığı hizmetlerin de etkili olduğu belirtildi.

Nobel Kimya Ödülü sahibi Prof. Dr. Aziz Sancar daha önce üzerinde “KKTC tanınmalıdır” yazılı tişört giyerek, uluslararası kamuoyunda KKTC’nin tanınması için yürütülen çalışmalara destek vermişti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Oğuz, Gaziveren Sahil Yolu’yla ilgili çalışmaları inceledi

Published

on

By

İçişleri Bakanı Dursun Oğuz, yeni bir güzergâh oluşturularak halkın sahile erişimini yeniden sağlayacak Gaziveren Sahil Yolu’yla ilgili çalışmaları görmek için bölgeyi ziyaret etti.

İçişleri Bakanlığından verilen bilgiye göre, İçişleri Bakanlığı ile Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı iş birliğinde sürdürülen çalışmaları inceleme sırasında Oğuz’a Lefke Kaymakamı Savaş Orakçıoğlu, Bakanlık Müsteşarı Hüseyin Gültekin ve köy muhtarı Zekiye Akarsular eşlik etti.

İçişleri Bakanı Dursun Oğuz, ziyarette yaptığı açıklamada, yıllardır süren mağduriyetin giderilmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Yeni yolun tamamlanmasıyla yalnızca ulaşımın değil, sosyal yaşamın ve bölge turizminin de canlanacağını belirten Bakan Oğuz, “Halkımızın denize güvenli ve konforlu bir şekilde ulaşması temel önceliğimizdir” dedi.

Gaziveren Köy Muhtarı Zekiye Akarsular ise, uzun yıllardır halkın bu yolun kapalı olmasından dolayı büyük mağduriyet yaşadığını ifade ederek, “Bugün burada atılan bu adım, sadece bir yolun açılması değil; köyümüzün geleceği açısından çok önemli bir adımdır.” dedi. Akarsular, sorunu çözüme kavuşturan Başbakan Ünal Üstel ve İçişleri Bakanı Dursun Oğuz’a teşekkürlerini iletti.

Devamını Oku

Trending

Reklam