Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Erhürman: “Kıbrıs Türk halkının iradesini, Kıbrıs Türk halkıyla birlikte temsil edecek ve koruyacağız”

Published

on

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, “Kıbrıs Türk halkının iradesini, Kıbrıs Türk halkıyla birlikte temsil edecek ve koruyacağız” dedi.

TC – KKTC ilişkilerinin doğru zeminde iyi ilişkiler olması gerektiğine dikkat çeken Erhürman, iradenin tek yanlı olmaması gerektiğini vurguladı.

Katıldıģı programda soruları yanıtlayan Tufan Erhürman, “İspata ihtiyacımız yok. Kendi kimliğimizi kendimiz tanımlarız” ifadelerini kullandı.

-“Yapay bir sorunu bu hale getirdiler”

Eğitimde yaşanan sorunlardan bahseden Erhürman, tartışmaların okullardaki bazı öğrencilerin veya ailelerin bir talebi üzerine başladığını hatırlattı. Eğitimde öğrencilerin ve velilerin taleplerinin karşılanması gerektiğini fakat senenin ortasında her talebin karşılanmasının mümkün olmadığını belirten Erhürman, dönemin ortasında köklü bir mevzuat değişimine gidilemeyeceğini kaydetti.

Erhürman, eğitimde köklü ve toplumsal sorun yaratacak değişimlerin bir gecede yapılamayacağını belirtti ve “Bu halkı zerrece tanıyor olsaydınız, umursasaydınız, bunu yapmazdınız ve bunlar da yaşanmazdı” şeklinde konuştu.

Tüzük değiştirilmeden çalıştay düzenleneceğinin söylendiğini belirten Erhürman, “Kendileri önermiş olmasına rağmen, kendi önerilerini de hayata geçiremediler. İrsen Küçük Ortaokulu’ndaki talep, Hala Sultan İlahiyat Koleji ile çözüldü. Neden en başında bunu yapmadınız ve bu sorunları yarattınız? Bu yapay bir sorundur. Eğitimin zaten bin sorunu var dedik. Çocukları birbirine kırdırmayın diye çaba gösterdik, getirdikleri hal bu oldu” dedi.

UBP Parti Meclisinin konuyla ilgili açıklamasına değinen Erhürman, kaleme alınan metinde de söz konusu sorunun yapay bir sorun olduğunun belirtildiğini savundu. Erhürman, “Suni bir soruna mevzuatı değiştirerek çözüm üretmeye çalışmazsınız. İradeniz yok. İradeniz olmadığı için memleketi bu hale getirdiniz” diye konuştu.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanın açıklamalarına da dikkat çeken Erhürman, “Bu memleketi Rumluktan kurtaramadık, diyor. ‘Rumculuk’ üzerinden bir tartışma yürütülüyor. Rum olmak, İngiliz olmak, Fransız olmak hakaret değil. Ama biz, Kıbrıslı Türklere neden ‘Rum’ denildiğini anlayacak zekâya sahibiz. Kıbrıslı Türkleri yeterince Müslüman, Türk olmayan diye tanımlıyor birileri. O yüzden böyle söyleniyor” dedi.

Erhürman, söz konusu hakaretlerin ve söylemlerin sebebinin “iradesiz davranmanın yarattığı boşluk” olduğunu savundu ve bundan dolayı bazı kesimlerin bunları söyleme cüreti gösterdiği görüşünü ifade etti.

-“Kimse Kıbrıslı Türklere hakaret etme cüreti gösteremez”

“Hangi makamda olursa olsun hiç kimse Kıbrıslı Türklere hakaret etme cüretini gösteremez” diyen Erhürman, “Kimin haddine düşmüş kendi kimliğimi belirleme hakkım üzerinden bana ayar vermek? Ben sana soruyor muyum nereden geldin? Ben seni sorguluyor muyum yeterince Türk müsün, Müslüman mısın diye? Yaratılan zeminde bunlar söylenebiliyor” diye konuştu.

-“Ben bu topluma irade vaat ediyorum”

TC-KKTC arasındaki ilişkilerin, doğru zeminde, iyi ilişkiler olması gerektiğinin altını çizen Erhürman, “Bu zemini berhava ettiler. İradeyi tek yanlı bir hale döndürdüler” iddiasında bulundu.

Kıbrıs Türk halkının özgüvenini zedelemek için her taraftan çok çaba gösterildiğini vurgulayan Erhürman, “İradenin asli sahibi, özgüvenle kendi iradesini ortaya koyacak” dedi.

“Bizim ispata ihtiyacımız yok. Kendi kimliğimizi kendimiz tanımlarız” diyen Erhürman, Türkiye Cumhuriyeti’nde herkesin Kıbrıs’ı ve Kıbrıs sorununu çok önemsediğini belirtti.

Erhürman, “Bir şeyi önemsemek, sevdiğini söylemek başka bir şeydir, bilmek başka bir şeydir. Kıbrıs sorunuyla ilgili en temel unsurlar bilinmeden yorum yapılıyor” şeklinde konuştu.

Çocukların bu şartlarda yaşamak istemediğinin altını çizen Erhürman, “Bizim üstümüze düşen görev, burayı çocuklarımız için yaşanabilir bir hale getirmektir. Burada bir halk vardır. Bu toplumda yıllardır uygulanan kurallar var. Bölünmeyecek, parçalanmayacağız” dedi.

Cumhurbaşkanı seçilmesi durumunda vaatlerinin ne olduğu sorusunu yanıtlayan Erhürman, “Ben bu topluma irade vaat ediyorum. Kendi iradesine, kendisiyle birlikte sahip çıkmayı vaat ediyorum. Kıbrıs Türk halkının iradesini, Kıbrıs Türk halkıyla birlikte temsil etmeyi ve korumayı vaat ediyorum. Bu halka bölünmemeyi, parçalanmamayı vaat ediyorum” dedi.

Kıbrıs Türk halkının, Türkiye Cumhuriyeti halkını kardeş olarak gördüğünü vurgulayan Erhürman, “Orası sevindiğinde burası da sevinir. TC-KKTC ilişkileri doğru zeminde, kardeşlik zemini üzerinde yürümelidir. İrade tek yanlı olmamalıdır. Bunu sağlayacak olan en önde gelen makam cumhurbaşkanlığı makamıdır” diye sözlerine ekledi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Üstel: “Cumhurbaşkanımızın zirvede ortaya koyduğu vizyonu ve kararlı duruşu takdirle karşılıyoruz”

Published

on

By

Başbakan Ünal Üstel, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın New York’ta düzenlenen 5+1 formatındaki Kıbrıs konulu zirve toplantılarında ortaya koyduğu vizyonu ve kararlı duruşu hükümet olarak takdirle karşıladıklarını belirtti.

Başbakanlıktan yapılan açıklamaya göre, Başbakan Üstel, Cumhurbaşkanı Tatar’ın, Anavatan Türkiye ile birlikte Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliğini, eşit uluslar arası statüsünü ve dünya ile bütünleşme hakkını en üst düzeyde savunduğunu vurguladı.

Üstel açıklamasına şöyle devam etti:

“Türk tarafının sunduğu 6 maddelik iş birliği önerisi, barışa ve sürdürülebilir geleceğe yönelik samimi yaklaşımımızın bir yansımasıdır. Ancak buna karşın Rum Yönetimi süreci tıkayan, güven inşasını sabote eden ve Kıbrıs Türk halkını yalnızlaştırmaya yönelik tutumunu sürdürmektedir.

Rum tarafı, olmayacak taleplerle süreci bilinçli şekilde tıkamakta, müzakereleri çözümün değil, statükonun devamının aracı olarak görmektedir. Masada oturmak onlar için bir çözüm değil, Kıbrıs Türk halkını müzakereye mahkum etme aracına dönüşmüştür.

Ayrıca mülkiyet davalarıyla ekonomimize saldırılması, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun hiçe sayılması, geçiş kapılarıyla ilgili yapıcı çağrıların görmezden gelinmesi ve yabancı yetkililerle temasların engellenmeye çalışılması, iyi niyeti zedeleyen diğer adımlardır.

Uluslararası camia bilmelidir ki; tehdit, baskı, izolasyon ve itibarsızlaştırma politikalarıyla Kıbrıs Türk halkının iradesini yok saymak mümkün değildir. Egemen eşitlik teyit edilmeden ve karşılıklı saygı sağlanmadan ne iş birliği olur ne de kalıcı çözüm mümkündür.

Cumhurbaşkanımız Sayın Ersin Tatar’a kararlı duruşu için teşekkür ediyor; Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ve Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan’a halkımızın haklı davasına verdikleri destekten ötürü şükranlarımızı sunuyoruz.

Kıbrıs Türk halkı çözümden ve barıştan yanadır. Ancak çözüm egemen eşitliğin tanındığı, hakların teslim edildiği ve güvenin inşa edildiği gerçek bir zemin inşası ile mümkündür.

Duruşumuz nettir: Egemenliğimizden asla taviz vermeden, halkımızın haklarını savunmaya, devletimizi güçlendirmeye ve Anavatan Türkiye ile geleceğe emin adımlarla yürümeye devam edeceğiz.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Türkiye ile KKTC arasında öğretmen adaylarına yönelik Akademik İş Birliği Protokolü imzalandı

Published

on

By

TC Millî Eğitim Akademisi ile Atatürk Öğretmen Akademisi arasında, öğretmen adaylarının mesleki gelişimini desteklemeye yönelik bir iş birliği protokolü imzalandı.

Milli Eğitim Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, protokol dün TC Milli Eğitim Bakanlığı AB ve Dış İlişkiler Genel Müdürü Ünal Eryılmaz’ın ev sahipliğinde, Millî Eğitim Akademisi Başkanı Cevdet Vural ve Atatürk Öğretmen Akademisi Başkanı Prof. Dr. Güner Konedralı tarafından imzalandı.

Törene, TC Yükseköğretim ve Yurt Dışı Eğitim Genel Müdürü Fethi Fahri Kaya ile Talim ve Terbiye Dairesi Müdürü Murad Aktuğ da katılım sağladı.

Protokol kapsamında eğitim faaliyetleri, seminer ve çalıştaylar, dijital içerik üretimi ve uzaktan eğitim uygulamaları gibi çeşitli alanlarda ortak çalışmalar yürütülmesi amaçlanıyor. Ayrıca, öğretmen adaylarına yönelik yapay zeka uygulamaları ile değişen ve gelişen yeni öğretim yaklaşımları konusunda akademik iş birliği ve mesleki gelişim faaliyetlerinin desteklenmesi hedefleniyor.

Türkiye ve KKTC arasındaki bu protokol, iki ülkenin eğitim alanındaki ilişkilerini güçlendirmeyi ve öğretmen yetiştirme süreçlerine nitelikli katkı sunmayı hedefliyor.

Devamını Oku

Kıbrıs

Tatar: Egemen eşitliğimiz kabul edilemedikçe bir müzakere sürecine geçilmeyecek

Published

on

By

New York’ta düzenlenen Kıbrıs konulu genişletilmiş 5+1 formatlı Kıbrıs konulu toplantının sona ermesinin ardından ülkeye dönen Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Ercan Havalimanı’nda açıklamalarda bulundu. Tatar, toplantıda ele alınan başlıklar, uzlaşı sağlanamayan konular ve Kıbrıs Türk tarafının ortaya koyduğu öneriler hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu.

Birleşmiş Milletler ev sahipliğinde New York’ta gerçekleşen Kıbrıs konulu genişletilmiş 5+1 formatlı gayriresmi toplantı tamamlandı. 2 gün süren toplantının ardından temaslarını tamamlayan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar adaya döndü.

Ercan Havalimanı’nda kameralar karşına geçen Tatar New York temaslarını değerlendirdi.

Ortak zemin oluşana kadar ve resmi müzakereler başlayana kadar iki halkın yararına olacak şekilde işbirliklerinin ele alındığını belirten Tatar, zirvede 6 başlığın ele alındığını ancak iki başlıkta anlaşmanın sağlanamadığını söyledi.

Tatar, uzlaşma sağlanamayan iki başlığın ise enerji ve kapılar konusu olduğunu dile getirdi;
Tatar, Türk tarafı olarak Haspolat ve Akıncılar bölgelerinde yeni geçiş kapılarının açılması yönünde önerilerde bulunduklarını belirterek, “ Rum tarafı ilk etapta olumlu yaklaşsa da sonrasında ara bölgeden geçişte ısrarcı oldular. Biz ise güvenlik ve egemenlik hassasiyetlerimiz gereği bu öneriyi kabul etmedik” dedi.

Tatar, Rum tarafının 5 kilometrelik bir yolun Türk tarafı topraklarından geçirilmesine karşı çıkarak, ara bölgeden geçmekte ısrar ettiğini ve bu nedenle sürecin tıkandığını ifade etti.

Amaçlarının hem Kıbrıslı Türk hem de Kıbrıslı rumların gidiş gelişlerini rahatlatmak olduğunu kaydeden Tatar, 2024 yılı içerisinde yaklaşık 8,5 milyon geçişin yapıldığını söyledi.

Enerji konusuna değinen Tatar, Rum tarafının üretilen enerjiyi kendi sistemi içine almak istediğini ve KKTC’ye ise payını vereceğini ancak bunu kabul etmeyeceklerini vurguladı.

Cumhurbaşkanı Tatar, Rum lider Nikos Hristodulidis’in, Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’la New York’ta bir saatlik görüşme yaptıkları yönündeki açıklamalarına da değindi.

Tatar “Orada yalnızca bir nezaket sohbeti oldu, resmi bir toplantı yapılmadı. Bu tür beyanlar gerçeği yansıtmıyor” dedi.

Diplomasi ve temastan asla kaçınmadıklarını vurgulayan Tatar,”Egemen eşitliğimiz ve eşit uluslararası statümüz kabul edilemedikçe bir müzakere sürecine geçilmeyecek. Bu siyaset yerleşmiş ve kökleşmiştir.” dedi.

Kıbrıslı Türklerin ambargo ve izolasyonlarla insan haklarına aykırı şekilde mağdur edildiğini belirten Tatar, mal mülk meselesini de gündeme getirdiğini ifade etti.

Tatar, Taşınmaz Mal Komisyonuna da işaret ederek, Rum tarafının tutumunun gerginlik yarattığını kaydetti.
Tatar, Kıbrıs Türk tarafının, uyuşturucu ticaretiyle mücadele konusunda iki tarafın polis güçlerinin iş birliği yapmasına yönelik önerisinin Rum tarafınca reddedildiğini açıkladı.

Tatar, “Bu öneri kabul edilseydi, hem kuzeyde hem de güneyde gençliği tehdit eden bu belaya karşı ortak mücadele edilebilirdi” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Tatar, Eylül ayında BM Genel Kurulu çerçevesinde yeniden bir görüşmenin planlandığını, yıl sonuna kadar da benzer formatta bir toplantının daha yapılabileceğini de sözlerine ekledi.

Devamını Oku

Trending

Reklam