Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Erhürman:Kıbrıs Türk halkının değişim iradesi nettir

Published

on

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Kıbrıs Türk halkının değişim iradesinin net bir şekilde görülebileceğini kaydetti.

CTP’den yapılan açıklamaya göre, katıldığı programda soruları yanıtlayan Erhürman, “Ekim ayından sonra Kıbrıs Türk halkının çözüm iradesi masada olacak.” ifadelerini kullandı.

“Şengen” meselesinin esasen bir vize meselesi olduğunu kaydeden Erhürman, AB ülkelerinin büyük çoğunluğunun da bu sisteme üye olduğunu kaydetti. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin Şengen’e üye olma durumuyla ilgili konuşan Erhürman, “Bu, AB açısından yapılması gereken bir iştir, bunu görüyoruz ve anlıyoruz. Ancak esas mesele, Kıbrıslı Türklerin giderek görünmez hale gelmesidir. ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’ Anayasası’ndan söz ediyorsak, Kıbrıslı Türkler bu Cumhuriyetin kurucu ortaklarından biridir.” dedi.

Bu gelişmelerin, Kıbrıslı Türkler açısından olumsuz sonuçlar doğurma potansiyeli taşıdığını kaydeden Erhürman, şunları söyledi:

“Bizde bu konuyla ilgilenen herhangi bir makam var mı? Bu konudan haberdar dahi olmadıklarından eminim. AB burada bir hata yapmaktadır. Bizim taraftan ses çıkmaması da buranın sanki ‘normal bir yer’ olduğu izlenimini yaratıyor. Bu anlayışla da ‘Şengen’i buraya da getirelim.’ yaklaşımı sergileniyor. Oysa durum böyle değil ve bunu AB’ye anlatmak gerekiyordu zaten. Doğru düzgün bir görüşme bile yok. Bu konuyu anlatacak bir makam da yok. AB’ye yönelik algı da negatif yönde geliştiği için bu tür girişimlerde bulunma refleksi tamamen ortadan kalkmış durumda.”

– “Sarayönü’nden nutuk atarak sesimizi duyuramayız”

“Şengen meselesi bu haliyle geçerse, ‘karma evliliklerden’ doğan yurttaşlarımızın Güney Kıbrıs’a geçişinde sorun yaşanacağı çok açık.” diyen Erhürman, bu nedenle girişimlerde bulunulması gerektiğine işaret etti. Bu girişimleri yapabilecek tek makamın ise Cumhurbaşkanlığı makamı olduğunun altını çizen Erhürman, şöyle konuştu:

“AB ile düzenli temas içerisinde olursanız, bu gelişmelerden haberdar olursunuz. Aksi halde, atı alan Üsküdar’ı geçer. Tehditlerle, bağırarak, Sarayönü’nde konuşmalar yaparak bu halkın sorunlarını çözemezsiniz. Bu halkın sorunları diyalog ve diplomasiyle çözülür.”

Erhürman, “Ekim ayından sonra mülkiyet, karma evlilikler ve kapsamlı çözüm konularında, Kıbrıs Türk halkının çözüm iradesi masada olacak.” dedi ve ekimden sonra hızlı bir diplomasi süreci yaşanacağını savundu.

“Sarayönü’nden nutuk atarak sesimizi duyuramayız.” diyen Erhürman, onlarca yıllık müzakerelerden çıkarılması gereken dersler olduğunu belirtti. “Kıbrıs Türk halkının hak ve çıkarlarını yeniden masaya koymamız gerekir.” diye konuşan Erhürman, bunun yolunun diyalog ve diplomasi olduğunu yineledi. Mülkiyet meselesinde de aynı şekilde, Güney’de mal bırakan Kıbrıslı Türklerin olduğu gerçeğinin unutulmaması gerektiğine vurgu yapan Erhürman, son dört buçuk yılda dünya ile ilişkilerin koptuğunu ileri sürdü.

– “Çözümsüzlük çözümdür mesajı veriliyor”

Erhürman, “AB ile kurulmuş onlarca ilişki ortadan kalktı. BM ile ilişkiler asgari düzeye indi. Esas mesele, bu ilişkilerin yeniden kurulmasıdır. Kıbrıs Türk halkının çözüm iradesi yeniden gösterilmelidir.” diye konuştu.

Mülkiyet konusuyla ilgili konuşan Erhürman, ortada salt hukuki değil, siyasi bir mesele olduğunu savundu. Önceki yıllarda çözüm iradesinin, Kıbrıs Türk tarafında olduğunu söyleyen Erhürman, “Karşı taraf müzakereden kaçıyorsa, bu taraftaki bireyleri tek tek hedef haline getiremezsiniz diyorduk. Çözümsüzlüğün bedeli halka ödetilemez diyorduk. Şimdi çözüm iradesi yok.” dedi.

İki devletlilik söylemiyle dünyaya “çözümsüzlük çözümdür.” mesajı verildiğini ileri süren Erhürman, Rum lider Nikos Hristodulidis’in açtırdığı davaların ise hukukun bir araç olarak kullanılması olduğunun altını çizdi.

Erhürman, “Bu siyasi bir hamle gerektirir. Çözüm iradesini masaya koyacak ve dersinize çalışacaksınız.” dedi. Bir dönem Cumhurbaşkanlığı’nda düzenli toplanan mülkiyet masası bulunduğuna işaret eden Erhürman, şöyle devam etti:

“Sayın Talat döneminde kayıplar konusunda dava açtık. O güne kadar sadece Kıbrıslı Rumların kaybı olduğu sanılıyordu. Karşı davalara ihtiyaç kalmayacak şekilde çözüm iradesi devam etseydi, bugünlere gelmezdik. 2005’te hangi karşı davalar açılabilir diye makale yazdım. Ne yapmak istediğimizi biliyoruz. Müzakere masası vardı, mülkiyet masası vardı. Şimdi müzakere masası da yok, mülkiyet masası da.” dedi.

– “Planlama yok, yönetim yok”

İstişarenin tek taraflı bir şey olmadığını belirten Erhürman, “Doğru zeminde kurulan iyi ilişkiler ortadan kalktı. Türkiye açısından baktığımızda da özne olma sorunumuz var. Özne olmak, konuna hâkim olmak ve Türkiye Cumhuriyeti ile bu temelde istişare yürütmektir.” dedi ve “Son dört buçuk yıldır ne BM, ne AB, ne de Türkiye nezdinde özne olma durumu var.” ifadelerini kullandı.

Diyalog ve diplomasinin her zaman iyi olduğuna dikkat çeken Erhürman; inşaat, turizm, sanayi, eğitim ve sağlık hizmetlerindeki sıkıntılara değinerek, kılını kıpırdatmayan bir yapı ile karşı karşıya olunduğunu savundu.

“Planlama yok, yönetim yok. Mesele sandıkta çözülür. Sahada gördüğümüz net bir şekilde Kıbrıs Türk halkının değişim iradesidir. Bu değişim iradesiyle bu sorunlar çözülmeye başlanacaktır.” diyen Erhürman, ülkeyi yönettiğini iddia edenlerin memlekete geri döndürülemez zararlar verdiğini ileri sürdü.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar: Bu zihniyet değişmedi, değişmeyecek

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Rum lider Nikos Hristodulidis’in, KKTC mahkemelerinin yasalar kapsamında aldığı kararı “korsanlık” diye nitelemesinin, Kıbrıs Türk Halkına ve bağımsız yargısına yapılmış açık bir hakaret olduğunu söyledi.

Hristodulidis’in açıklamlarına sert şekilde yanıt veren Cumhurbaşkanı Tatar, “Bu tür açıklamalar, karşılıklı saygıyı, eşitliği ve hukuk zeminini reddeden bir zihniyetin dışavurumudur. Gerginliği, tasarladığı gündemlerle yaratıp tırmandıran Rum lider, özellikle Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri ile gerçekleştirdiğimiz her yapıcı temasın hemen ardından tutuklama ve korku yayma siyasetini bilinçli şekilde devreye sokmaktadır. Kıbrıs Türk Halkını toptan tehdit eden ve yargımızı hedef alan bu yaklaşım, muhatabımızın gerçek niyetini açıkça ortaya koymaktadır” dedi.

“Rum liderliğinin uzun süredir düşmanlık siyasetlerini ileriye götürmek için ülkemizden yasa dışı yollarla bilgi, belge ve teknik ölçümlerle veri topladığı bilinen bir gerçektir” ifadesini kullanan Tatar, bu verilerin, Rum polis teşkilatı aracılığıyla kendi mahkemelerinde delil olarak sunulduğunu vurguladı.  Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, şimdi verilen tepkilerin, Rum liderin bu hukuk dışı faaliyetlerinin açığa çıkmasından ve yargı önünde sorgulanmaya başlanmasından kaynaklandığını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Tatar açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Açık söylüyoruz, uluslararası polis mekanizmalarını Kıbrıslı Türklere karşı baskı aracı gibi kullanan bu düşmanca anlayış, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından tanınan Taşınmaz Mal Komisyonu’nu da yok saymaya çalışmaktadır. Hukuki çözüm yollarını görmezden gelerek bunu hazmedemeyen, karşılığında ise Kıbrıs Türk Halkını hedef alan bu siyaset, yeni değildir.

Cumhurbaşkanı olarak daha önce de ifade ettim. Kıbrıs Türk Halkını hedef alan, sistematik baskı kurmaya çalışan bu anlayış, korkuya ve yıldırmaya dayalı bir terör siyasetidir. Bu siyaset, ne hukukla ne insanlıkla bağdaşır. Halkımızı korkutarak bir yere varabileceklerini zannedenler, büyük bir yanılgı içerisindedirler.

Şimdi aynı zihniyet bir kez daha devrededir. Mahkemelerimizi hedef almakta, kurumlarımızı itibarsızlaştırmaya çalışmaktadır. Kıbrıs Türk Halkını topluca tehdit eden, her gelişmeyi bir düşmanlık fırsatına çeviren bu tutumu reddediyoruz. Bu saldırgan dili esefle kınıyor ve aynen iade ediyorum.”

 

Devamını Oku

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ı kabul etti

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ı kabul ederek görüştü.

Cumhurbaşkanlığı Yerleşkesinde gerçekleşen görüşmede, Başbakan Ünal Üstel, TC İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaloğlu, Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri, Cumhurbaşkanı Müsteşarı Okan Donangil ve AFAD Başkanı Ali Hamza Pehlivan yer aldı.

Devamını Oku

Kıbrıs

Cumhurbaşkanlığı Yerleşkesi, “Türk Dünyası Lefkoşa Şiir Akşamları” etkinliklerine ev sahipliği yapacak

Published

on

By

Türk Edebiyatı Vakfının, Türk Dünyası’nın kültürel bağlarını güçlendirmek ve ortak edebi mirası yaşatmak amacıyla düzenlediği “Türk Dünyası Lefkoşa Şiir Akşamları”, bu yıl 1-3 Ağustos 2025 tarihleri arasında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde gerçekleştiriliyor. 

Etkinliğin 3’üncü günü, 3 Ağustos günü  Cumhurbaşkanlığı Yerleşkesinde gerçekleştirilecek üç özel bölümden oluşacak.

Etkinlik programı şu şekilde:

16.00 – “Türk Dünyası Dede Korkut Sergisi” Açılışı
Türk halklarının ortak kültür mirası olan Dede Korkut anlatılarını görsel ve yazılı belgelerle tanıtan bu sergi, Oktay Öksüzoğlu ve Saba Jafari Kabaklı’nın katkılarıyla açılacak. Sergi, Türk dünyasının geçmişten günümüze uzanan hikâye anlatıcılığı geleneğine ışık tutacak.

16.30 – Türk Dünyası Şairleri Şiir Takdimleri
Türk dünyasından gelen seçkin şairler, kendi ülkelerinin diliyle şiirlerini seslendirecek. Bu bölümde şiir aracılığıyla kurulan duygusal bağlar ve ortak hafızanın izleri dinleyicilerimize sunulacak. Etkinlik, Cumhurbaşkanlığı Yerleşkesi Konferans Salonu’nda gerçekleşecek.

18.30 – Bünyamin Aksungur Konseri Türk dünyasının sevilen sanatçısı Bünyamin Aksungur, vereceği konserle etkinliğin finalini taçlandıracak. Müzik aracılığıyla kültürel birliktelik duygusunun daha da güçleneceği bu anlar, konuklara unutulmaz bir akşam yaşatacak.

Etkinliğe katılacak şairler ve ülkeleri ise şöyle:

Aysel Hanlarkızı– Azerbaycan
Assel Ospan – Kazakistan
Fazıl Ahmet Bahadır – Türkiye
İmdat Avşar – Türkiye
İnci Okumuş – Türkiye
Kemal Deniz – Türkiye
Kenan Çarboğa – Türkiye
Hurşit Davronov – Özbekistan
Kojogeldi Kültekin  – Kırgızistan
Leyla Şerif Emin – Makedonya
Mehmet Ali Kalkan – Türkiye
Mehmet Ömer Kazancı – Kerkük
Nurali Kholbutaev – Özbekistan
Şemsiye Cihangiriova – Tataristan
Solmaz Jafari – Güney Azerbaycan
Tarana Abdullayeva – Azerbaycan
Tarık Özcan – Türkiye
Tanzilia Davletberdina – Başkurdistan
Talat Ülker – Türkiye
Zekeriyya Bican – Türkiye
Zeynel Beksac – Kosova
Huraman Muradova – Azerbaycan
Feyzan Korur – KKTC

Devamını Oku

Trending

Reklam