Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Ertuğruloğlu: “KKTC-AB ilişkileri ile AB’nin ülkemizdeki ofisinin diplomatik statüsü masaya yatırılmalı”

Published

on

Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, “Kıbrıs Rum tarafının, bir yandan KKTC’nin siyasi tanınma girişimlerini engellemek için Avrupa Birliği’ni kullandığını itiraf ettiğini, diğer yandan da büyük bir pişkinlikle, Kıbrıs konusundaki girişimlerde AB’nin aktif bir rol üstlenmesini talep ettiğini” kaydetti.

Yazılı açıklamasında AB’nin tanımadığı KKTC’de diplomatik dokunulmazlığı olan bir ofis bulundurmasının tutarsızlığına ve çelişkisine dikkati çeken Ertuğruloğlu, “KKTC-AB ilişkileri ile AB’nin ülkemizdeki Ofisi’nin diplomatik statüsü masaya yatırılmalıdır” dedi.

Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu’nun konuyla ilgili açıklaması şöyle:

“Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin uluslararası alanda görünürlüğünü artırma, statüsünü yükseltme ve siyasi tanınma girişimlerini engellemek için Avrupa Birliği’ni kullandıklarını itiraf eden Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) Dışişleri Bakanı Konstantinos Kombos, şunu açıklamıştır:

‘Çabalar çerçevesinde, KKTC’nin yükseltilmesi çabalarına dahil olan veya bunlardan etkilenen birçok ülkeyle geniş bir yelpazede ilişkileri bulunan AB’yi siyasi diyalog, ticaret anlaşmaları veya başka bir düzeyde muhatap olarak kullanıyoruz.

Bu ülkelerin AB ile aralarındaki ilişkilere büyük önem veriyorlar, biz de sürekli olarak Türk tarafının harcadığı çabalardan bazılarını AB aracılığıyla engellemeye çalışıyoruz… Aldığımız önleyici tedbirlerin reklamını yapmıyoruz…’

GKRY, AB kozunu açık açık KKTC’nin aleyhine kullandığını itiraf ederken, büyük bir pişkinlikle Kıbrıs konusundaki girişimlerde AB’nin aktif bir rol üstlenmesini talep etmekten de çekinmiyor, utanmıyor.

Diğer yandan da AB, devlet olarak tanımadığı KKTC’de, diplomatik dokunulmazlığı olan bir sözde ‘destek ofisi’ bulunduruyor. Bu ofis de her faaliyetiyle KKTC’nin statüsünü ve temellerini sabote ediyor. AB de bundan utanmıyor.

Tanımadığı bir ülkede diplomatik misyon bulundurma tutarsızlığının ve çelişkisinin izahını AB nasıl verebiliyor?

Tüm bunlar yaşanırken, KKTC’de bir ‘AB hayranlığı’ ve ‘AB denince akan sular durur’ sevdası almış başını gidiyor… Kişilerin beslenmesi, devletin sabote edilmesi kabul görüyor.

KKTC-AB ilişkileri ile AB’nin ülkemizdeki ofisinin diplomatik statüsü masaya yatırılmalıdır.”

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Kıbrıs Türk İzcilik Federasyonu 2 yaşında

Published

on

By

Kıbrıs Türk İzcilik Federasyonu, ikinci yılını kutluyor.

Federasyon Başkanı Hakan İnce yaptığı yazılı açıklamada, iki yıl boyunca yalnızca kamplar düzenlemediklerini, aynı zamanda izciliğin birleştirici, dönüştürücü ve evrensel ruhunu ülkenin dört bir yanında yaşatmaya gayret ettiklerini belirtti.

Kıbrıs Türk izciliğinin, köklerini yerelden alan ama gözünü evrensel değerlere diken, katılımcı ve kapsayıcı bir yapıyla ilerlediğine işaret eden İnce, “Dayanışma ve iş birliği içinde büyüyen bu yapı, her geçen gün daha fazla izciye ilham veriyor” dedi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Baṣbakan Üstel: KKTC’nin hukuku, haysiyeti ve devleti vardır

Published

on

By

Başbakan Ünal Üstel, KKTC’nin bir hukuk devleti ve demokratik meşruiyetin gücünü halkından alan, kurumsal yapısıyla işleyen bir devlet olduğunu kaydetti.

Üstel, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin askeri üs politikaları ve Rum lider Nikos Hristodulidis’in son açıklamalarıyla ilgili yaptığı değerlendirmede, KKTC’nin egemenliğini, hukuk devleti kimliğini ve bölgesel barışa katkı sağlayan duruşunu vurguladı.

Üstel, Doğu Akdeniz’de yaşanan gelişmelerin bölgeyi istikrarsızlaştırdığını belirterek, İsrail’in Filistin halkına yönelik saldırgan tutumunun ve Güney Kıbrıs’ın başka ülkelere askeri üs olanağı sunmasının adayı doğrudan bir tehdit haline getirdiğini ifade etti.

Bu durumun Ada’da yaşayan halkın ulusal güvenliğini tehlikeye attığını söyleyen Üstel, KKTC’nin Türkiye ile eşgüdüm içinde yürüttüğü akılcı ve dengeli dış politika sayesinde istikrarın temsilcisi olduğunu kaydetti.

TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye’nin bölgesel sorunları tetikleyen değil, çözümleri şekillendiren küresel bir aktör haline geldiğini belirten Üstel, Rum yönetiminin ise hâlâ “Megali İdea” anlayışının etkisinde kalarak Ada’daki barışı sabote ettiğini dile getirdi.

Başbakan Üstel, Kıbrıs Türk tarafının kalıcı çözüm için egemen eşitliğe dayalı iki devletli yapıyı savunduğunu ve bu yaklaşımın hem gerçekçi hem de sürdürülebilir tek seçenek olduğunu vurgulayarak, 1974 sonrası oluşan fiili durumun sadece bir “mevcut durum” değil, aynı zamanda barışın ve istikrarın temeli olduğunu ifade etti. Üstel, çözümün bu gerçeklik üzerine inşa edilmesi gerektiğini söyledi.

Rum lider Hristodulidis’in KKTC yargısına yönelik ifadelerini “diplomatik nezaket kurallarını ve uluslararası hukuk ilkelerini ihlal eden bir tutum” olarak değerlendiren Üstel, KKTC yargısının bağımsızlığı ve tarafsızlığıyla yüksek standartta çalıştığını, hiçbir baskı ya da yönlendirmeye açık olmadığını da belirterek, “Kimsenin haddine değildir, dil uzatamaz.” ifadelerini kullandı.

Kıbrıs Türk halkının kendi siyasi geleceğine sahip çıkma iradesine sahip olduğunu ifade eden Üstel, Anavatan Türkiye’nin etkin ve fiili garantörlüğü, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Ada’daki mevcudiyeti ve Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’nın disipliniyle halkın Mücahit ruhunun birleştiğini ve barışın teminatı haline geldiğini söyledi.

Üstel, KKTC’nin sadece askeri değil; siyasi, diplomatik ve hukuki alanlarda da güçlü ve dirayetli olduğunu belirterek, “Bugün kapalı kapılar ardında haklılığımızı teslim eden dünya, yarın açıkça bunu dile getirmek zorunda kalacaktır.” dedi.

Kıbrıs adasında iki bölgeli, iki toplumlu, iki egemen devletin varlığının artık yadsınamaz bir gerçek olduğunu vurgulayan Üstel, bu yapının tanınmasının Adada sürdürülebilir barışın önünü açacak tek gerçekçi adım olduğunu ifade etti.

Rum liderliğini provokatif söylemlerden uzaklaşmaya ve halkına barışçıl vizyonu anlatmaya davet eden Üstel, “Barış; güçsüzlüğün değil, medeniyetin ve adaletin tercihidir.” dedi.

Başbakan Üstel, KKTC’nin güvenliğini hedef alan her türlü girişime karşı kurumların ve özellikle bağımsız yargının görev başında olduğunu, beşinci kol faaliyetlerine karşı gerekli tüm tedbirlerin alındığını ve alınmaya devam ettiğini de ekledi.

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile yaşanan tüm sorunların uzlaşı ve barışçıl yöntemlerle çözülmesi arzusunda olduklarını ifade eden Üstel, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın sunduğu güven artırıcı iş birliği önerilerini samimiyetle desteklediklerini de vurguladı.

Devamını Oku

Kıbrıs

11. Patates Festivali ve 8. Uluslararası Halk Dansları Festivali devam ediyor.. Festivalde dün akşam Yeni Türkü sahne aldı

Published

on

By

Beyarmudu Belediyesi tarafından düzenlenen 11. Patates Festivali ve 8. Uluslararası Halk Dansları Festivali kapsamında bu gece Grup Reva ve Dedublüman konser verecek.

Belediyeden verilen bilgiye göre, festivalde dün akşam Yeni Türkü grubu sahne aldı.

Konserde “Yedikule”, “Telli Telli” ve “Aşk Yeniden” gibi klasikleşmiş parçaların yanı sıra Kıbrıs türkülerini de seslendirdi.

Gecenin sonunda Beyarmudu Belediye Başkanı Bülent Bebek, grubun solisti Derya Köroğlu’na bir teşekkür plaketi takdim etti.

Konser öncesinde ise Beyarmudu Belediyesi bünyesinde faaliyet gösteren Türk Sanat Müziği Korosu, Şef Cem Kafkas yönetiminde sahne aldı. Bu performansın ardından Şef Cem Kafkas’a da bir plaket sunuldu.

Festivalin önceki günkü etkinliklerinde ise,  yemek yarışması  ve sahne  gösterileri düzenlendi.  Beyarmudu Belediyesi Judo Takımı performans sergiledi.

Beyarmudu Belediye Başkanı Bülent Bebek, yaptığı konuşmada 1 Ağustos Toplumsal Direniş Bayramı’nın anlam ve önemine vurgu yaparak, birlik ve beraberlik mesajı verdi.

Bebek’in ardından sahneye çıkan CIOFF Kuzey Kıbrıs Başkanı Özlem Kadirağa, özel organizasyonda yer almanın kendileri için büyük anlam taşıdığını belirtti ve Belediye Başkanı Bebek’e teşekkür etti. Kadirağa’ya, Başkan Bebek tarafından günün anısına plaket takdim edildi.

Gecede Beyarmudu Belediyesi Star Dans Grubu sahneye çıktı. Ardından festivalde yer alan tüm dans grupları izleyicilere performanslarını sundu. Bu yıl festivale ilk kez katılan İran ve Filipinler’den gelen halk dansları grupları da kendi kültürlerini yansıttıkları gösterileriler gerçekleştirdi.

Etkinlikte, kardeş şehir Çorum’un Belediye Başkanı  Halil İbrahim Aşkın da yer aldı.

Gecenin finalinde Ahmet Evan, konser verdi.

Devamını Oku

Trending

Reklam