Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Ertuğruloğlu, Rum tarafının ara bölge ihlalleri, Kızılyürek’in kampanyası ve Dipkarpaz’daki Rum okullarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu

Published

on

Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Kıbrıs Rum tarafının uzun zamandan beri ara bölgeyi ihlal eden tek yanlı faaliyetlerde bulunduğunu söyledi.

Ertuğruloğlu, Avrupa Parlamentosu seçimleri için yeniden aday olan Niyazi Kızılyürek’in KKTC’de yürüttüğü seçim kampanyasına itibar edilmemesini de istedi.

Bakan Ertuğruloğlu, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından Karpaz’daki Rum okullarında yapılan denetimde, 2015 yılından bu yana, içerikleri sakıncalı bulunmasından ötürü KKTC’de okutulmasına izin verilmeyen ders kitaplarının söz konusu okullarda okutulduğunun da tespit edildiğini de ifade etti.

Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu gündemdeki bazı konularla ilgili Türk Ajansı Kıbrıs’a (TAK) değerlendirmelerde bulundu.

-“Kıbrıs Rum tarafının uzun zamandan beri ara bölgeyi ihlal eden tek yanlı faaliyetlerde bulunuyor. Son olarak Astomerit-Evrihu arasında ara bölgeyi ihlal eden bir yol inşa etmeye başladılar”

Güney Kıbrıs Rum Yönetiminin uzun zamandan bu yana ara bölgeyi ihlal eden tek yanlı faaliyetlerde bulunduğunu ifade eden Ertuğruloğlu, “Rum tarafının tüm itirazlarımıza rağmen oldu-bittiler yaratarak inşa ettiği ve Kıbrıs Türklerinin malları üzerinden geçen Larnaka-Dikelya-Aya Napa yolu; Pile-Kingsfield yolu ve Pile-Oroklini yolu, ara bölge ihlallerinden sadece birkaçıdır. Bu ihlallerin tümü Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün gözü önünde ve bilgisi dahilinde gerçekleştirilmekte, Birleşmiş Milletler ise Rum tarafının ara bölge ihlallerine tepkisiz kalarak, tarafsız bir görev ifa etmekten uzak yanlı bir tutum sergilemektedir” dedi

Ertuğruloğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Rum tarafı son olarak Astomerit-Evrihu arasında ara bölgeyi ihlal eden bir yol inşa etmeye başlamış ve hatta, googlemaps üzerinden haritada değişiklik yaparak, yolu Kıbrıs Rum tarafının içinde göstermek üzere girişim yapacak kadar ileriye gitmiştir. Dahası, ara bölgede Birleşmiş Milletler Barış Gücü’ne ait askeri bir bina, Kıbrıs Rumlarına sandalye fabrikası olarak kullanılmak üzere tahsis edilmiştir. Tüm bu ihlalleri engellemekle görevli Birleşmiş Milletler Barış Gücü ise durumu ‘raporlamaktan’ öteye gidememektedir. Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün, tamamen insancıl nedenlerle yola çıktığımız Yiğitler-Pile yolunun inşasını fiziki olarak engellenmeye çalışması ve vatandaşlarımıza karşı güç kullanmayı tercih etmiş olması ise, Birleşmiş Milletlerin utancıdır. Adadaki iki tarafa karşı bariz yanlı tutumu günden güne artan Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün adadaki 60. yılına girdiği günümüzde, görev ve sorumluluklarını ve ne derece etkin bir görev yaptığını sorgulamasının zamanı gelmiştir. BM Barış Gücü’nün Kıbrıs Türk halkı nezdinde sarsılan güvenini yeniden kazanmak için somut adımlar atması beklentimizdir.”

– “Kızılyürek’in KKTC topraklarında yürüttüğü seçim kampanyasına itibar edilmemelidir”

Dışişleri Bakanı Ertuğruloğlu, Avrupa Parlamentosu seçimleri için yeniden aday olan Niyazi Kızılyürek’in KKTC’de yürüttüğü seçim kampanyasına itibar edilmemesi gerektiğini de ifade etti.

“Avrupa Parlamentosu seçimleri için yeniden aday olan Niyazi Kızılyürek, nasıl ve nereden aday olup seçim kazanmış olduğunu unutmuş olacak ki, ülkemizde de seçim propagandası yürütme gayretine girmiştir” diyen Ertuğruloğlu, şu açıklamada bulundu:

“1960 uluslararası anlaşmalarının dahi, Kıbrıs Türkleri ve Kıbrıs Rumlarına kendi temsilcilerini ayrı ayrı seçtikleri bir sistem sunmasına rağmen, Niyazi Kızılyürek, 1963 yılında sadece bir Kıbrıs Rum Yönetimine dönüşmüş olan ve kendini dünyaya sözde ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’ olarak pazarlayan yapıyı, tüm adanın tek egemen temsilcisi olarak kabul ederek, tarihte görülmeyen şekilde hem Kıbrıs Türkleri hem de Kıbrıs Rumlarından oy toplayacağı yeni bir örnek yaratma çabasındadır.”

Avrupa Birliği’nin 2004 yılında adadaki iki taraf arasında açıkça bir seçim yaptığını, bugün adada sadece Kıbrıs Rum halkını temsil eden Güney Kıbrıs Rum yönetiminin tek yanlı olarak AB üyesi kabul edildiğini hatırlatan Ertuğruloğlu, “Ülkeler arası dayanışma kisvesi altında Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum yönetiminin yörüngesinden çıkmayan Avrupa Birliği’nin hangi ülkelerin çıkarlarına hizmet ettiği ortadadır. Bu anlayıştan medet uman bir zihniyetin hareketleri sadece kendilerini bağlamaktadır” dedi.

Bakan Ertuğruloğu, “Adada Rum egemenliğine inanan bu zihniyetin, Kıbrıs Rum yönetiminin halkımıza bir ‘lütuf’ olarak sunacağı ‘merhamet kırıntılarından’ beslenmesi, belli ki Kızılyürek’in kendisine yakıştırdığı bir yöntemdir. Kişisel çıkarları için halkımızı kullanarak yanlış yönlendirme çabası içinde olan Kızılyürek’in ülkemizdeki faaliyetlerine halkımızın itibar etmemesi temennimdir” şeklinde konuştu.

– “Dipkarpaz’daki Rum okullarında yapılan denetimde, içerikleri sakıncalı kitaplar tespit edildi”

Dışişleri Bakanı Ertuğruloğlu, Dipkarpaz’daki Rum okullarıyla ilgili Rum basınında yer alan iddialara da açıklık getirdi.

Ertuğruloğlu, 1975 yılında Kıbrıs Türk tarafı ve Kıbrıs Rum tarafı arasında varılan nüfus mübadelesi anlaşması çerçevesinde, Kıbrıs Türk tarafında ikamet etmeye devam etmek isteyen Kıbrıs Rumlarına belirli haklar tanındığını hatırlattı. Ertuğruloğlu, bu çerçevede, bölgedeki Rumların eğitim, dolaşım özgürlüğü, sağlık ve ibadet gibi haklarını rahatlıkla yerine getirmelerinin güvence altına alındığını vurguladı.

Dışişleri Bakanı Ertuğruloğlu, “1975 yılından bu yana tamamen gönüllülük ilkesi uyarınca Kıbrıs Türk tarafında ikamet etmeyi tercih etmiş Kıbrıs Rumlarının barış ve huzur içinde bu topraklarda yaşayabilmeleri için gerekli tüm hassasiyet Devletimiz tarafından sergilenmektedir.” dedi.

KKTC Milli Eğitim Bakanlığı denetiminde faaliyet gösteren Özel Statülü Rum Okulları, ülkemizde ikamet eden Kıbrıs Rumlarının eğitim haklarından faydalanmasını temin etmektedir” diyen Ertuğruloğlu, bu okulların, KKTC Milli Eğitim Bakanlığı denetiminde faaliyet gösterdiğini, okullardaki öğretmenler ve ders kitaplarının ise Güney Kıbrıs Rum Yönetimi tarafından gönderildiğini kaydetti. Ertuğruloğlu, öğretmenlerin atanması ve ders kitaplarının okullara ulaştırılmasının ise Birleşmiş Milletler Barış Gücü koordinasyonunda gerçekleştirildiğini belirtti.

KKTC’de ikamet eden Rumların 2003’ten beri kara sınır kapıları aracılığı ile Güney Kıbrıs Rum kesimini ziyaret edebildiğini söyleyen Ertuğruloğlu, “Ülkemizde güven ve huzur ortamında hayatını sürdüren Kıbrıs Rumları, ne yazık ki Kıbrıs Rum liderliği tarafından siyaset malzemesi olarak kullanılmakta, sözde ‘enklav’ altında yaşadıkları öne sürülerek, uluslararası platformlarda istismar edilme pahasına siyasi emellere alet edilmektedirler” dedi.

Ertuğruloğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

“Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, ülkemizde ikamet eden gencecik Kıbrıs Rum çocukların beyinlerini yıkamak ve her zaman yaptığı gibi Türk düşmanlığı aşılamak amacıyla Güney Kıbrıs Rum Yönetiminde kullanımda olan, ırkçı ve nefret söylemleri içeren ders kitaplarını ülkemizdeki Rum okullarına da göndermeye çalışmaktadır. Birleşmiş Milletler Barış gücü aracılığıyla Bakanlığımıza iletilen söz konusu kitaplar makamlarımız tarafından incelenmekte ve nefret içerikli kitapların ülkemizde okutulmasına itiraz edilmektedir. Elbette ki, kendi ülkemizde ikamet eden bireylerin nefret ve ırkçılıkla yetişmemesi için gerekli tedbirleri almak, Devletimizin görev ve sorumluluğudur. Milli Eğitim Bakanlığımız tarafından Karpaz’daki Rum okullarda yapılan denetimde, 2015 yılından bu yana, içerikleri sakıncalı bulunmasından ötürü ülkemizde okutulmasına izin vermediğimiz ders kitaplarının anılan okullarda okutulduğu tespit edilmiştir.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde ikamet etme konusunda hiçbir sorunları bulunmayan Kıbrıs Rumlarının, ülkemizde ‘mahsur’ kaldığı izlenimini yaratmak için tek çareyi genç beyinleri zehirlemekte bulan Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin, ders kitapları aracılığı ile oynadığı oyunun ortaya çıkması sadece ve sadece utanç kaynağı olmalıdır. Bu hareketlerinden utanç duyacakları yerde Rum siyasilerin uluslararası platformlarda pişkinlik taslamaları tam bir iki yüzlülüktür. Anılan ders kitaplarının Rum okullarına ulaştırılmasında aracılık rolü üstlenen Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün yetersizliği ise böylece bir kez daha gözler önüne serilmiştir.”

Dışişleri Bakanı Ertuğruloğlu, bununla birlikte, Güney Kıbrıs Rum kesiminde hayatını sürdürmeyi tercih eden Kıbrıs Türkleri için benzer adımların hiçbir zaman atılmadığını, Kıbrıs Rum yönetimince, Güney Kıbrıs’ta faaliyet gösteren herhangi bir Türk okulu açılmadığını da hatırlattı.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Sıcak hava etkili olmaya devam edecek

Published

on

By

Hafta süresince KKTC genelinde alçak basınç sistemi ile birlikte sıcak hava kütlesinin etkili olacağı bildirildi.

Meteoroloji Dairesi’nden 9-15 Ağustos’u kapsayacak dönemle ilgili verilen bilgiye göre, yarın hava açık ve az bulutlu öteki günler açık olacak.

En yüksek hava sıcaklığı iç kesimlerde 41–44, sahillerde 36–39 derece santigrat dolaylarında seyredecek.

Rüzgâr genellikle kuzey ve batı yönlerden orta kuvvette, zaman zaman kuvvetli esecek.

Devamını Oku

Kıbrıs

Özdemir Tokel: Erenköy Direnişi, Kıbrıs Türk halkının varoluş kararlılığının sembolüdür

Published

on

By

Bayrak Radyo Televizyon Kurumu (BRTK) Yönetim Kurulu Başkanı Özdemir Tokel, Erenköy Direnişi’nin 61. yıldönümü dolayısıyla yayımladığı mesajda, Kıbrıs Türk halkının bağımsızlık ve özgürlük uğruna verdiği mücadelenin unutulmaması gerektiğini vurguladı.

Tokel, 8 Ağustos 1964 tarihinde yaşanan ve Kıbrıs Türk halkının tarihinde önemli bir dönüm noktası olan Erenköy Direnişi’nin 61. yıldönümü nedeniyle yazılı bir açıklama yaptı. Tokel, mesajında direnişe katılan mücahitleri, gençleri ve şehitleri rahmet ve minnetle andı.

Tokel açıklamasında, Erenköy Direnişi’nin yalnızca bir askeri mücadele değil, aynı zamanda bir halkın topyekûn varoluş kararlılığının da simgesi olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Erenköy; bir inancın, bir direnişin ve bir halkın kararlılıkla ayakta duruşunun adıdır. Üniversite sıralarını bırakarak cepheye koşan Kıbrıs Türk gençliği, büyük bir fedakârlık ve cesaretle bir destan yazmıştır. Bu mücadele, tarihimize altın harflerle kazınmış, özgürlük meşalemizin sönmeyecek kıvılcımı olmuştur.”

Açıklamasında, Erenköy Direnişi sırasında şehit düşen Hava Kuvvetleri Pilot Yüzbaşı Cengiz Topel’e de özel olarak değinen Tokel, Topel’in Türk milletinin gönlünde ölümsüzleştiğini ifade etti:

“Cengiz Topel, bu destanın gökyüzündeki onurlu sayfasıdır. Cesareti, fedakârlığı ve vatan sevgisi ile milletimizin hafızasında silinmez bir iz bırakmıştır.”

BRTK olarak, bu mücadelenin hatırasını yaşatmayı ve gelecek nesillere aktarmayı bir görev kabul ettiklerini vurgulayan Tokel, “Erenköy Direnişi’ni unutmadan ve unutturmadan; birlik ve kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz” dedi.

Mesajının sonunda Tokel, başta Erenköy şehitleri ve Cengiz Topel olmak üzere tüm mücahit ve mehmetçiklere Allah’tan rahmet dileyerek, gazileri saygı ve minnetle selamladı.

Devamını Oku

Kıbrıs

Dinçyürek:Erenköy Direnişi bu topraklarda var olduğumuzun haykırışıdır

Published

on

By

Sağlık Bakanı Hakanı Dinçyürek, Erenköy Direnişi’nin 61. yıl dönümünde, “Erenköy Direnişi, tarih boyunca kimliğine, özgürlüğüne sahip çıkan Kıbrıs Türkü’nün kararlı duruşunun, Anavatan Türkiye ile olan güçlü tarihi bağının, bu topraklarda var olduğumuzun ve var olmaya devam edeceğimizin haykırışıdır” ifadelerini kullandı.

Dinçyürek, mesajında, “Kıbrıs Türkü, 61 yıl önce eğitimlerini yarıda bırakarak vatan savunmasına koşan üniversite öğrencilerimiz , bir avuç köylüsü ve az sayıda Mücahidi ile tek yürek olmuş, Kıbrıs Türkü’nün bu topraklarda var olmaya devam edeceğini altın harflerle tarih sayfalarına yazmıştır. Vatan topraklarını savunmak için verdikleri mücadele ile destan yazan bu gençlerin inanç ve kararlılığı Kıbrıs Türkünün varoluş tarihinde hep takdirle anılacaktır.” dedi.

Dinçyürek, Erenköy şehitleri başta olmak üzere, Şehit Yüzbaşı Cengiz Topel ve tüm şehitleri rahmetle andı, gazilere sağlık ve esenlik diledi.

Devamını Oku

Trending

Reklam