Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

“Gol Atan Cepheye” adlı belgeselin galası yapıldı

Published

on

“Gol Atan Cepheye” adlı belgeselin galası gerçekleştirildi.

Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı’nın katkıları ile çekilen belgesel, 1955-1974 yılları arasında Kıbrıslı Türkler’in futbol kulüpleri aracılığı ile direniş ve mücadele öykülerini anlatıyor.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Meclis Başkanı Zorlu Töre, Başbakan Ünal Üstel ve Türkiye Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un yanı sıra çok sayıda konuğun katıldığı gösterim YDÜ Atatürk Kültür ve Kongre Merkezi’nde yer aldı.

Galada ilk konuşmayı yönetmen Erdal Hoş yaptı.

Hoş, “belgesel fikri ilk bana getirildiğinde Kıbrıs’ta futbol ile ilgili bu kadar büyük ne hikaye olabilir ki diye düşünmüştüm. Buraya geldiğimde çok mahcup oldum. Dünyanın birçok yerinde futbol hikayelerini araştıran biri olarak yanı başımızda kendi hikayemizi bilmiyor olmaktan utanç duyduk ve bütün kahramanlardan özür diliyorum” dedi.

Belgeseli kurgularken Türkiye’de Kıbrıs meselesinin bilinmediğini fark ettiğini kaydeden Hoş, yeni neslin neler yaşandığını bilmesi adına bu tür çalışmalara ihtiyaç olduğunu vurguladı.

Türkiye Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy ise, belgeselin Kıbrıs davasının yeni kuşaklara anlatılması açısından önemine işaret etti, belgesele katkı koyan herkesi kutladı.

“Bugün Kıbrıs Türkü’nün yanında olmak aynı zamanda dünü doğru bilmeyi gerektirir” diyen Ersoy, Kıbrıs Türünün geçmişte çok büyük zorluklar yaşadığını ama özgürlüğünden ve bağımsız duruşundan asla taviz vermediğini söyledi.

Kıbrıs’taki adalet mücadelesinin kahramanlarını hiçbir zaman unutmayacaklarını vurgulayan Bakan Ersoy, “bizler bu isimlerin yaşatılmasına katkı sağlamak, Kıbrıs davasının eksiksiz ve doğru bir şekilde dünya kamuoyuna anlatılması için farklı alanlarda çalışmalarımızı sürdürmeye devam edeceğiz” dedi.

1950’lerde Kıbrıs Türklerine yönelik saldırılara karşı futbolun hem bir motivasyon hem de bir örgütlenme aracı olarak görüldüğünü anlatan Ersoy, belgeselde dönemin efsane olmuş birçok futbolcusu ile görüşüldüğünü söyledi.

Bakan Ersoy, “Gol Atan Cepheye” belgeselinin uluslararası alanda gösterilmesinin hedeflendiğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar da konuşmasında bu tür filmlerin önemine vurgu yaptı.

Kıbrıs Türk halkı arasından çok önemli futbolcuların yetiştiğini belirten Cumhurbaşkanı Tatar, “İsmi Türk olduğu için Çetinkaya Türk Spor Kulübü, Lefke Türk Spor Kulübü, Mağusa Türk Gücü, Türk Ocağı, ismi Türk olduğu için Rumlarla birlikte yaşadığımız o günlerde Türk kelimesinin silinmesi amacıyla bizim kulüplerimiz ligden dışlanmış, Kıbrıs Türk futbol Federasyonunun kurarak mücadelemize devam etmiştik” dedi.

“Futbol aynı zamanda Rum’un siyasetinin yansımalarıydı. Kıbrıs Türk halkı olarak kendi varlığımızın sürdürme adına yaptığımız mücadelede futbolun ayrı bir yeri var” diyen Cumhurbaşkanı, sözlerine şöyle devam etti;

“Önemli olanın Türkiye’nin de desteği ile üzerimizdeki haksız ambargoların nasıl kalkacağı noktasında mücadelemizi devam ettirebilmektir. Bu kolay değildir”

Kıbrıslı Türk gençlerin dünya gençleri ile buluşturabilmek için arayışların devam ettiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, “yılmadık, yılmayacağız, çalışacağız. Ama bunu yaparken birlik ve beraberliğimizi koruyacağız, biri birimizi suçlamakla hiçbir yere varamayız” dedi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Karadeniz Kültür Derneği, Yeniboğaziçi ve LAÇ belediyelerinden eş zamanlı plaj temizliği

Published

on

By

Karadeniz Kültür Derneği, Yeniboğaziçi Belediyesi ve Lapta Alsancak Çamlıbel (LAÇ) Belediyesi iş birliğiyle çevre kirliliğine dikkat çekmek amacıyla eş zamanlı bir plaj temizliği etkinliği yaptı. 

Karadeniz Kültür Derneğinden verilen bilgiye göre gönüllüler ile belediye ekiplerinin katıldığı etkinlikte bu sabah eş zamanlı olarak iki farklı bölgede  Yeniboğaziçi Belediyesi Plajı ve LAÇ Belediyesine bağlı plajların temizliği yapıldı.

Etkinlikte konuşan Temiz Kumsallar Komitesi Sözcüsü Emin Yazıcı, bugünkü temizlik kampanyasıyla farkındalık oluşturmak istediklerini  belirterek, “Amacımız, gelecek nesillere daha temiz bir çevre bırakmak ve bu konuda sürdürülebilir projeler üretmek” dedi.

Halkın bu tür etkinliklere destek vermesinin çevre bilincinin gelişmesi açısından önemli olduğuna da dikkat çeken Yazıcı, “Temiz bir dünya, hepimizin ortak sorumluluğudur. Bu projemize ortak olan LAÇ Belediyesi, Yeniboğaziçi Belediyesi, Cittaslow ekibi, sosyal gençlik derneğine ve Karadeniz Kültür Derneği yönetimine, üyelerine ve katkı sağlayan tüm duyarlı vatandaşlarımıza teşekkür ederiz.” dedi.

 

TAK/BRT

Devamını Oku

Kıbrıs

KKTC’deki öğrencilik yıllarında tadından etkilendiği yaban mersininin Zonguldak’ta üreticisi oldu

Published

on

By

Zonguldak’ın Çaycuma ilçesinde yaşayan psikolog Selçuk Kaymak, öğrencilik yıllarında tadından etkilendiği tıbbi ve aromatik bitkilerden yaban mersini (mavi yemiş) yetiştirmeye başladı.

Kentte bir kurumda psikolog olarak görev yapan 31 yaşındaki Kaymak, KKTC’de üniversite eğitimi aldığı yıllarda ilk kez yediği yaban mersininin tadını beğendi.

Çocukluk yıllarından bu yana doğa ve toprakla iç içe büyüyen Kaymak, zaman içerisinde eğitimini tamamlayıp mesleğini eline almasının ardından belirli zamanlarda şehir stresinden uzak kalmak, toprak ve hayvancılıkla uğraşan ailesine katkı sağlamak amacıyla yaban mersini yetiştirmeye karar verdi.

Araştırmalar yapan Kaymak, bu meyveyi yetiştirmek için Litvanya’dan özel olarak toprak, İstanbul’dan da fidanları getirtti. Babasına ait iki dönümlük bahçede üretime başlayan Kaymak, ilk hasadını geçen yıl yaptı.

İşten kalan zamanlarını bahçede geçiren ve bahçeye gelenlere mahsulü doğrudan toplama imkanı da sunan Kaymak, gayretiyle gençlere örnek olmayı hedefliyor.

– “Kesinlikle ticari amaç gütmüyorum”

Selçuk Kaymak, AA muhabirine, köyde doğup büyüdüğünü, doğaya ve toprağa karşı her zaman ilgisinin olduğunu söyledi.

Yaban mersinini ilk kez KKTC’de tükettiğini ve tadını beğendiğini aktaran Kaymak, daha sonraları bununla ilgili araştırmalar yaptığını, mesleğini eline aldıktan sonra da babasının bahçesinde bu işi yapmaya karar verdiğini anlattı.

Kaymak, iki dönümlük arazide çalışmalara başladığını belirterek, “Bin fidanım var. Yaklaşık 2,5 yıldır bu işi tamamen doğal, kendi imkanlarımla, otomasyon sistemim olmadan yapmaya çalışıyorum. Bu yıl ikinci kez hasat ediyorum. Severek yapıp bu işte olmaya çalışıyorum.” dedi.

Toprakla uğraşmayı sevdiğini dile getiren Kaymak, şöyle devam etti:

“Bu işi yapabilir miyim diye düşündüm. Büyük emekler sonucunda bahçeyi kurdum. Bahçeyi kurarken de ailem ve yakınlarımdan destek aldım. Yaban mersini içerisinde zaten bin adet, ‘hobi amaçlı üretim’ olarak geçer çünkü genelde büyük bahçelerde 20-25 bin fidan bulunur. Kesinlikle ticari amaç gütmüyorum. Aileme kazancı oluyor. Benimki hobi, zaman geçirme. Doğayla, toprakla buluşarak kendimi deşarj etme yöntemi olarak bu bahçeyi kullanıyorum. Mesleki olarak söylersem, benim terapi yöntemim. Doğa bizi gerçekten tamir ediyor. Buna her zaman inanırım.”

Kaymak, yaban mersininin, içerdiği yüksek antioksidan, vitamin ve mineral değerleri sayesinde faydalı olduğunu aktardı.

Yaban mersininin özel besleme ve bakım koşulları olduğunu, özel toprak istediğini anlatan Kaymak, meyvenin bakımıyla sabırla ve özenle ilgilendiğini dile getirdi.

Kaymak, bir işi gerçekleştirmek için istekli olmanın önemine işaret ederek, “Bir şeyi yapabilme gücü insanların içinde varsa kesinlikle bırakmasınlar çünkü ben bunu hissettim ve isteyerek başladım. Fidanlarımı İstanbul’dan getirtip evimin önüne koyduğumda, ‘Bunlar ne?’ diye söylenenler muhakkak olmuştur. Bu hale gelebileceğine kimse inanmamıştır ama ben inanıyordum.” ifadelerini kullandı.

İnanmanın başarmanın yarısı olduğunu vurgulayan Kaymak, “Bu işin severek yapılması gerekiyor. Sadece ticari amaçla bu işi yapacaklarsa yapmasınlar. Bahçemdeki her fidanı tanıyorum. Onların ne durumda olduğunu takip etmeye çalışıyorum.” diye konuştu.

 

Devamını Oku

Kıbrıs

Tatar, Melbourne’daki 20 Temmuz etkinliğine canlı bağlantı ile katıldı

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Avustralya’nın Melbourne kentinde North Cyprus Turkish Community of Victoria (Viktorya Kuzey Kıbrıs Türk Cemiyeti) ve bu derneğin Yaşlılar Kolu tarafından düzenlenen 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı törenine canlı bağlantı ile katılarak Kıbrıs Türk toplumuna seslendi.

Cumhurbaşkanlığından verilen bilgiye göre etkinlikte, Cumhurbaşkanı Tatar’ın mesajı, salonda bulunan konuklar tarafından ilgiyle karşılandı.

Cumhurbaşkanı Tatar, mesajında, Kıbrıs Türk halkının özgürlük mücadelesinin önemine vurgu yaparak, Barış Harekatı’nın 51. yıl dönümünü gururla andıklarını belirtti. Törende katılımcılara, “20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı’nız kutlu olsun” mesajı iletildi.

Törene, Melbourne KKTC Fahri Temsilcisi Hasan Sayar, Türkiye Cumhuriyeti Melbourne Başkonsolosu Doğan Ferhat Işık, geçmişte Melbourne Başkonsolosluğu ve Lefkoşa Büyükelçiliği Müsteşarlığı görevlerinde bulunan Mehmet Seyit Apak, North Cyprus Turkish Community of Victoria Başkanı  Lütfiye Ali, Yaşlılar Kolu Başkanı Emel Hüseyin, Viktorya Kıbrıs Türk Gaziler Derneği Başkanı Hüseyin Sonuç, Cumhurbaşkanlığı Yurt Dışı Kıbrıslı Türkler Komitesi Avustralya üyesi ve Kıbrıs Türk Profesyoneller Odası Başkanı Nevin Hüseyin, iş insanları Yüksel Kemal ve Soner Hüseyin, Kıbrıs Türk asıllı futbolcu Aziz Behic’in babası Yaşar Behic, ve cemiyet mensuplarından Numan Atılgan Turan da katıldı.

Törenin devamında, “geçmişin acı dolu hatıraları paylaşıldı” belirtilen açıklamada, “Mücahitler, esaret ve zulümle geçen yıllardaki yaşanmışlıklarını anlatarak duygu dolu anlar yaşattı. Emel Hüseyin’in kendi yazdığı ‘Karaoğlan’ adlı şiiri okuması ise büyük beğeni topladı” denildi.

Etkinlik, Barış Harekatı’nın 51. yıl dönümüne özel hazırlanan pastanın kesilmesi ve ikramlarla sona erdi.

 

Devamını Oku

Trending

Reklam