Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Haiti Başbakanı Henry, Devlet Başkanı Moise suikastıyla ilgili görüşmeye çağrıldı

Haiti’nin başkenti Port-au-Prince’ın Başsavcısı Bedford Claude, Başbakan Ariel Henry’yi, Devlet Başkanı Jovenel Moise suikastına ilişkin yürütülen soruşturmayla ilgili görüşmeye çağırdı.

Published

on

Haiti’de başkent Port-au-Prince’ın Başsavcısı Bedford Claude’un Başbakan Ariel Henry’ye gönderdiği davette, Henry’nin soruşturmadaki baş şüphelilerden eski Haiti Adalet Bakanlığı yetkilisi Joseph Felix Badio ile Devlet Başkanı Jovenel Moise’nin öldürülmesinden 7 saat sonra yerel saatle 04.03 ve 04.20’de telefonda görüştüğünü belirtti.

Claude, görüşmelerin yapıldığı sırada Henry’nin Devlet Başkanı Moise’nin evinin yakınında olduğuna dair kanıtlar olduğunu ifade etti.

Görüşmelerin içeriğinin doğrulanmasına ilişkin görüşmek istediğini vurgulayan Claude, bunun mecburi olmadığına işaret etti.

Henry, Badio’nun olayla ilgisi olduğuna inanmamıştı

Başbakan Henry, daha önce yerel bir radyoda yaptığı açıklamada, Badio’yu tanıdığını ve onun olaya dahil olduğuna inanmadığını vurgulamıştı.

Ulusal Polis Müdürü Jorge Luis Vargas, 16 Temmuz’da yaptığı basın açıklamasında, Moise’nin öldürülme emrini Badio’nun verdiğini söylemişti.

Gözaltına alınan Kolombiyalı eski askerler işkence gördüklerini öne sürdü

Haiti’de suikastla ilgili gözaltına alınan Kolombiyalı eski 18 askerin imzasıyla, Kolombiya Devlet Başkanı Ivan Duque ile diğer üst düzey yetkililere, Amerikalılar Arası İnsan Hakları Mahkemesi ve Uluslararası Kızılhaç Komitesine hitaben yazılan mektupta, Haiti polisinin işkence yaptığı iddia edildi.

Söz konusu eski askerlerin adlarının açıklanmasını istemeyen akrabaları, 6 Eylül tarihli mektubun bir kopyasını Associated Press (AP) ajansına gönderdi.

Askerler mektupta, 7 Temmuz’daki suikasttan saatler sonra teslim olduklarını ve gözaltındayken işkence gördüklerini öne sürdü.

Mektupta, “Sorumlu olmadığımız eylemlerden dolayı bizi suçlamak isteyen ABD ve Haiti’deki kişiler ve şirketler tarafından kandırıldık. Bir adaletsizlik yapılmasına izin vermeyin.” ifadeleri kullanıldı.

Haiti Cumhurbaşkanlığı, Dışişleri Bakanlığı ve Ulusal Polis’ten konuyla ilgili henüz bir açıklama yapılmadı.

Moise suikastı

Haiti’nin 53 yaşındaki Cumhurbaşkanı Moise, 7 Temmuz’da silahlı kişilerce evine düzenlenen saldırıda hayatını kaybetmiş, eşi Martine Moise ise yaralanmıştı.

Durumu kritik olan Moise, ambulans uçakla ABD’nin Miami kentindeki Baptist Hastanesi’ne götürülmüştü.

First lady Moise tedavisinin ardından 18 Temmuz’da ülkesine dönmüştü.

Moise’nin uğradığı suikast sonucu yaşamını yitirmesinin ardından geçici Başbakan Claude Joseph, ülkede “acil durum” ilan etmişti.

Ulusal Polis Müdürü Leon Charles, suikastın 26 Kolombiyalı ve 2 Haiti asıllı ABD vatandaşının içinde olduğu komando birliğince düzenlendiğini söylemişti.

Suikasta ilişkin toplamda en az 40 kişi gözaltına alınmıştı.

Moise’yi öldüren paralı askerlerin, “DEA (ABD Uyuşturucuyla Mücadele Dairesi) operasyonu” şeklinde bağırdığının ortaya çıkmasının ardından Haiti kamuoyunun suikastta ABD’nin parmağı olduğu yönündeki şüpheleri artmıştı.

TRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Hristodulidis Guterres’le görüştü

Published

on

By

Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis, Fransa’nın Nice kentinde gerçekleştirilen BM Okyanus Konferansı çerçevesinde bu sabah BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’le görüştü.

“Philenews” haber sitesine göre, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hrsitodulidis ile BM Genel Sekreteri Antonio Guterres arasında bu sabah gerçekleştirilen görüşmede, New York’ta yapılması planlanan genişletilmiş konferansa ilişkin gelişmeler ele alındı.

Habere göre, Hristodulidis ve Guterres, genişletilmiş konferansın başarıyla sonuçlanması dileklerini ifade ettiler.

Haberde ayrıca, Guterres’in, Kıbrıs Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguin’in Türkiye temasları hakkında Hristodulidis’e bilgi verdiği de vurgulandı.

Devamını Oku

Dünya

Los Angeles’taki sınır protestoları 3. gününde

Published

on

By

ABD’nin Los Angeles kentinde gözaltına alınan düzensiz göçmenlere destek amacıyla başlatılan gösterilerde 3. gün geride kalırken, Ulusal Muhafızların da görev yapmaya başladığı kentteki gösteriler zaman zaman şiddetleniyor.

Los Angeles kentinde 3 gündür devam eden sınır protestolarında göstericiler ile güvenlik güçleri karşı karşıya gelmeye devam ediyor.

ABD Başkanı Donald Trump’ın talimatıyla birlikte kente ilk etapta 300 kadar Ulusal Muhafız gönderilirken, yönetimin bu sayıyı artırabileceği belirtildi.

Yerel güvenlik güçlerinin yanı sıra Ulusal Muhafızların da görev yapmaya başladığı kentin belirli bölgelerinde kalabalığın azalmadığı, aksine zaman zaman göstericiler ile polis arasındaki çatışmaların şiddetlendiği belirtildi.

Gümrük muhafaza ekiplerinin çok sayıda düzensiz göçmeni gözaltında tuttuğu Los Angeles şehir merkezindeki Metropolitan Cezaevi gösterilerin odak noktası olurken, halen bu bölgedeki çatışmaların sürdüğü ifade edildi.

Los Angeles Polis Departmanı (LAPD), izinsiz toplanmaların “yasa dışı” sayılacağını ve bu göstericilerin gözaltına alınacağını duyurdu.

Öte yandan, güvenlik güçlerinin göstericilere zaman zaman göz yaşartıcı gaz attığı ve plastik mermi kullandığı anlar kameralara yansıdı.

Los Angeles’ta devam eden ICE karşıtı protestolarda çok sayıda gösterici gözaltına alınmış, zaman zaman güvenlik güçleri ile protestocular arasında çatışmalar yaşanmıştı.

ABD Başkanı Trump, Los Angeles’taki durumu kontrol altına almak amacıyla Ulusal Muhafızları görevlendirdiğini açıklamış ve bölgedeki olaylardan dolayı Demokrat yöneticileri suçlamıştı.

Devamını Oku

Dünya

Okinava Adası’ndaki Amerikan üssünde patlama

Published

on

By

Japonya’nın Okinava Adası’nda bulunan ABD’nin Kadena Hava Üssü’nde patlama meydana geldiği bildirildi.

Kyodo’nun haberine göre, üssün Japon Öz Savunma Kuvvetlerine ait mühimmat deposunda patlama meydana geldi.

Bomba tasfiye işlemi sırasında gerçekleşen patlamada, 4 Japon askeri hafif yaralandı.

Yerel basındaki haberlere göre ise patlamanın ardından çevredeki yerleşim yerlerine ilişkin herhangi bir tahliye duyurusu yapılmadı.

ABD ile Japonya arasında İkinci Dünya Savaşı’nın en kanlı muharebelerine sahne olan Okinava Adası, Japonya’nın 1952’de yeniden bağımsızlığını kazanmasının ardından ABD tarafından ilhak edilmiş, ardından 1972’de Japonya’ya iade edilmişti.

Ada, halen ABD’nin Japonya’daki askeri varlığının büyük bölümüne ev sahipliği yapıyor.

Devamını Oku

Trending

Reklam