Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Halkın Partisi 6. kuruluş yıl dönümünü kutladı, aday tanıtımını yaptı

Published

on

 

Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, geçmişte hükümette kararlı, muhalefette ise sorumlu bir tutum sergilediklerini, seçimlerin ardından hükümette mutlaka Halkın Partisi’nin yeniden yer alacağını ve kararlı duruşlarını devam ettireceklerini söyledi.

23 Ocak seçimlerinin ardından hükümeti halkın kuracağını ve iktidarda halkın olacağını vurgulayan Özersay, genç bir parti olduklarını ancak yaşanılan süreçlerin kendilerini çok ciddi deneyim sahibi yaptığının altını çizdi.

Partiden yapılan açıklamaya göre Halkın Partisi, 6. kuruluş yıl dönümü resepsiyonunu ve aday tanıtım şölenini dün akşam Lefkoşa’da düzenlenen organizasyonla gerçekleştirdi.

Artan Covid-19 vakaları düşünülerek adaylar ve çok kısıtlı bir ekiple düzenlenen etkinlikte Halkın Partisi’nin milletvekili adayları canlı yayınlarla Kıbrıs Türk halkına tanıtıldı.

Halkın Partisi Genel Sekreteri Tolga Atakan ve Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay’ın birer konuşma yaptığı etkinlikte aynı zamanda Halkın Partisi’nin seçim kampanya videoları ve seçim şarkısı da ilk kez Kıbrıs Türk halkıyla paylaşıldı.

“Biz Halk için varız” sloganıyla gerçekleştirilen etkinlikte konuşan Özersay’ın “Biz Halk için varız, biz var olduğumuz sürece bu memleketi sahipsiz, bu halkı yalnız ve yarınsız bırakmayacağımıza dair buradan herkese söz veriyoruz” diye konuştu.

Etkinlikte ilk konuşmayı HP Genel Sekreteri Tolga Atakan yaptı.

 

3 yılı hükümette son bir yılı da muhalefette çok büyük tecrübe kazandıklarını belirten Atakan, kemikleşmiş statüko ile mücadelenin ne kadar meşşakatli olduğunun farkında olduklarını belirtti.

“Çelme yedik, engel gördük ama asla bizi biz yapan ilkelerimizden vazgeçmedik” diyen Atakan, parti ilkelerine sahip çıkmak adına, göz kırpmadan makam koltuklarından kalkabildiklerine dikkat çekti.

Meclise en fazla katılım gösteren ve devamlılık sağlayan vekillerin HP’li vekiller olduğunu anımsatan Atakan, HP’nin bulunduğu iktidarlar döneminde yapılan icraatları söz etti.

Atakan’ın konuşmasının ardından büyük bir coşkuyla konuşmasını yapmak üzere kürsüye Kudret Özersay çağrıldı. Özersay’ın konuşmasında şu vurgular dikkat çekti:

 

“6 yıl önce böyle bir gündü yine. Bulutlu, güneşin ara ara göründüğü ama her zaman aydınlığın ve umudun içimizde olduğu bir gündü” diyerek sözlerine başlayan Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, 6 yıl önce bu yola çıktıklarında hayatın hiç kolay olmadığını belirtti.

Siyasi bir miras bulmadıklarını, miras yedi olmadıklarını, mirasa konmadıklarının altını çizen Özersy, sözlerini şöyle sürdürdü:

 

“Başka siyasi partilerden istifa ettirilerek gelen vekillerle parti kurmadık. Biz sıfırdan halkın içerisinden azimle cesaretle ve bir takım riskleri göğüsleyerek bu yola çıktık. Hepimiz partimizi bu noktaya taşımak için büyük fedakarlıklar verdik. Geçici bir hevestir sözlerine ve söyleyenlere inat Halkın Partisi Kıbrıs Türk siyasi hayatına damgasını vurmuştur. 6 yıl gibi kısa bir süreyi yoğunlaştırılmış bir siyasi tecrübe olarak yaşadık. 4 yıl mecliste bulunduk 2 ayrı hükümette yer aldık 1 yıl muhalefet tecrübemiz oldu. Her tür doğal afeti ve felaketi halkımızla birlikte yaşadık. Ama havlu atmadık. Daha önce söylediğim gibi herşeyin güllük gülüstanlık olduğu bir dönemde memleketi yönetmek marifet değildir. Marifet, zor zamanda memleketi iyi yönetebilmektir, havlu atmadan vatandaşı ve halkı koruyabilmektir. Halkın Partisi krizleri yöneterek halkı endişe içinde bırakmamıştır. Krizleri iyi yöneterek, dünya can kaybı yaşarken, kendi vatandaşının canını korumuştur. Krizleri yönetme konusunda halkın partisinin eline su dökebilecek bir parti yoktur.”

 

“Meclisteki bütün siyasi partilerle hükümette yer aldık. Artık tümünü çok iyi tanıyoruz. Bundan böyle bu geçen sürede yaşadıklarımızı dikkate alarak bundan sonraki kararlarımızı alacağız ve çabamızı ortaya koyacağız. Tüm bu yaşadıklarımızla Halkın Partisi artık genç ama aynı zamanda tecrübeli bir partiye dönüşmüştür” şeklinde konuşmasını sürdüren Özersay, bir konuda asla soğukkanlı olamayacaklarını belirtti.

Özersay konuşmasına şöyle devam etti:

“Halkın Partisi bir konuda soğukkanlı olamaz. Mevzubahis olan halka hizmetse, Halkın Partisi ilk günkü kadar heyecanlıdır. Mevzubahis olan memleket sevgisiyse, Halkın Partisi ilk günkü kadar heyecanlıdır ve bu heyecanını hiçbir zaman yitirmeyecektir.

 

Halkın Partisi hükümetteyken hırsızlık görmediniz, yolsuzluk görmediniz. Arsızlık görmediniz, hukuksuzluk görmediniz. Mahkemeden dönen kararları görmediniz. Meclisin toplanamadığını göremediniz. Yeni müşavir yaratılmasını da halkın partisi döneminde göremediniz. Vekillerin başbakana şantaj yaptığını, istediğimizi yapmazsan meclise gelmem diye tehdit savurduğunu görmediniz. Halkın Partisi hükümetteyken kurultay kavgalarıyla halkın perişan olduğunu da görmediniz. Halkın Partisi hükümetteyken, hayat pahalılığı nedeniyle, ilgili bakanın önce istifa ettiğini, sonra tekrar göreve geldiğini ve hayat pahalılığının daha sonra da onaylandığını size yaşatmadık. Halkın Partisi hükümetteyken ‘Ayşe abla ile Fatma abla gitsin da fiyatları denetlesin’ diyen bir hükümet de görmediniz. Zamlar arka arkaya gelirken, pahalıyı değil, ucuz olanı alın diyen bir hükümet de görmediniz. Halkın Partisi bunları halka yaşatmamıştır.”

 

Özersay, laiklik, yargı bağımsızlığı, demokrasi ve insan hakları mevzubahis olduğunda bundan zerre taviz vermediklerini ve asla vermeyeceklerine dikkat çekerek, konuşmasına şöyle devam etti:

“Koalisyon dönemlerinde Halkın Partisi, halkın hak ve menfaatlerinin sigortası olmuştur. Zaman zaman bu sigorta atmıştır. Ve bu sigortanın atması da normaldir. Halk ve insanlar zarar görmesin diye zaman zaman bizim de sigortamız atmıştır. Halkın Partisi muhaleffetteydi ama yurt dışında yaşayan ve çalışan gençlerin bedelli askerlik yasasının geçmesi için destek verdik ve bu yasanın yürürlüğe girmesini sağladık. Çünkü biz gençlerimiz için varız.  Halkın Partisi muhalefetteydi, tarımda kuraklık tazminatları ödenebilsin diye meclise girdi, destek verdi ve kuraklık ödemeleri ödendi. Çünkü Halkın Partisi çiftçimiz için vardır. Halkın Partisi muhalefetteydi, muhaceret affı geldi. Buna destek verdik. Çünkü biz çalışma barışı için varız. Halkın Partisi muhalefetteydi, nisabı olmayan hükümete bütçeyi geçirebilsin ve vatandaş eziyet çekmesin diye bütçeye destek verdi. Çünkü biz devlet için varız, çünkü biz halkımız için varız. Halkın Partisi muhalefetteyken herkes yapıcı muhalefetin nasıl olduğunu çok net olarak gördü. Halkın Partisi hükümette kararlı, muhalefette sorumlu bir duruş göstermeyi başarmıştır. Ocak 2021’de, olağanüstü kongre yapmıştık. Halkın Partisi geçici bir heves değildir demiştik. Kurumsallaşacak demiştik. Örgütlenmeye gidecek demiştik. Tüm bu dediklerimizi de gerçekleştirdik.

Ekonomide, kısa vadede halkı pahalılıktan korumak gerekir. Gümrükte kur sabitlenmesi, akaryakıtta FİF kullanarak fiyatların bir süre sabitlenmesi ve fiyatlardaki denetimin yapılması gerektiğini belirttik. Asgari ücretin pazarlık konusundan çıkarılması gerektiğini söyledik. Halkın Partisi olarak biz, asgari ücretin kamudaki en düşük maaşa eşitleneceği bir dönemi vaadediyoruz. Ancak buna paralel olaraki özel sektörün de sadece prim desteğiyle değil, enflasyon hesaplamasıyla ve peşin KDV alınmasına son verecek bir vizyon sunuyoruz.  Önümüzdeki dönemde hem devletin gelirlerini artıracak ama aynı zamanda da tasarrufa gidecek bir vizyon ortaya koyduk. Önümüzdeki dönemde bizi çok büyük tehlike beklemektedir. O da sosyal adaletin zarara uğramasıdır. O da konut edinme noktasındadır. Gençlerimizin konut sahibi olabileceği, kira öder gibi ev sahibi olacağı, başlattığımız sosyal konut projelerimizi hayata geçireceğiz.”

Halkın Partisi’nin sadece krizleri yönetme değil, olası krizleri de önleme noktasında güçlü bir yanı vardır.  Bu ülkeyi seven, bu devlete sahip çıkan, bu memleket içi canla başla çalışan Halkın Partisi’ne sahip çıkınız. Çıkınız ki, Halkın Partisi de memlekete sahip çıksın. Biz hepimiz memleketimize sahip çıkacağız. Gelin bu memleketi, yeni nesillerin, bu onurlu ve dürüst sesine kulak verin. Bu mücadeleye ve yolculuğa sahip çıkın. Halkın Partisi, halkı yarınsız bırakmayacaktır. Halkın Partisi halkın çıkarlarının sigortası olacaktır. Halkın gücü Halkın Partisi’ne yeter.”

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Friedrich Merz, Almanya’nın yeni başbakanı oldu

Published

on

By

Almanya’da Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) Partisinin Genel Başbakanı Friedrich Merz, Federal Meclis’te ikinci tur oylamada başbakan seçildi.

Federal Meclis Başkanı Julia Klöckner başkanlığında toplanan genel kurulda yapılan gizli oylamada Merz, ikinci tur oylamaya katılan 618 milletvekilinden 325’inin oyunu aldı.

Oylamada 289 milletvekili “hayır” oyu kullanılırken, 1 milletvekili çekimser kaldı, 3 oy da geçersiz sayıldı.

Merz, ​​​​​​​böylece İkinci Dünya Savaşı sonrası dönemde Almanya’nın 10. Başbakanı oldu.

Merz, bugün ilk tur oylamada 310 milletvekilinin desteğini alsa da başbakan seçilmesi için gereken 316 oya ulaşmamıştı.

Merz’in eşi Charlotte Merz ile kızları Constanze ve Carola oylamayı tribünden izledi. Eski Başkan Angela Merkel ilk tur oylamada tribünde yer alırken, ikinci tura gelmedi.

Federal Meclis’te başbakan seçilen Merz, Bellevue Sarayı’na giderek Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’den atama belgesini alacak ve tekrar Federal Meclis’e dönerek yemin edecek.

Merz, mecliste yemin ettikten sonra kabinen yeni üyeleriyle Bellevue Sarayı’na gidecek. Yeni bakanlar burada Cumhurbaşkanı Steinmeier’den atama belgelerini alacak. Daha sonra meclise dönecek olan bakanlar burada yemin ettikten sonra resmen göreve başlayacak.

Hristiyan Birlik partileri (CDU/CSU) ve Sosyal Demokrat Parti (SPD), 23 Şubat’ta düzenlenen erken genel seçimden 45 gün sonra 9 Nisan’da hükümeti kurmak için koalisyon protokolü üzerinde anlaşmıştı.

Ardından CDU, CSU ve SPD ilgili kurullarda koalisyon protokolüne onay verdikten sonra dün koalisyon protokolü söz konusu partilerin lideri tarafından imzalanmıştı.

23 Şubat’ta yapılan erken genel seçimden sonra hükümeti kurmak için anlaşan CDU/CSU partileri ve SPD’nin mecliste toplam 328 sandalyesi bulunuyor.

Devamını Oku

Dünya

Avrupa Parlamentosu Genel Kurulu’nda, Gazze’deki son gelişmelerin görüşülmesi talebi reddedildi

Published

on

By

Avrupa Parlamentosunda (AP) yer alan Sol Grup Milletvekili Per Clausen, Strazburg kentinde devam eden oturumlarda Gazze’ye yardım götüren gemiye yönelik saldırılar ile İsrail’in saldırılarını genişletme planına ilişkin oturum yapılması taleplerinin oy çokluğuyla reddedildiğini bildirdi.

Clausen, X hesabından yaptığı paylaşımda, “Gazze kan ağlıyor. İsrail, tüm Gazze’yi işgal etmekle tehdit ediyor. Yardım taşıyan gemiler saldırıya uğruyor ancak bu durum AP’yi etkilemiyor.” ifadelerine yer verdi.

Clausen, Sol Grup’un Özgürlük Filosu Koalisyonu’na ait “Conscience” gemisinin Gazze’ye insani yardım ulaştırmak üzere yola çıktıktan sonra Malta açıklarında insansız hava araçlarının (İHA) saldırısına uğraması, Yeşiller/Avrupa Özgür İttifakının ise İsrail’in Gazze Şeridi’ne geniş çaplı saldırılar başlatma planı hakkında oturum yapılmasını önerdiğini aktardı.

Bu iki önerinin aşırı sağcı, Avrupa Muhafazakarları ve Reformistleri (ECR) ve liberal Avrupa’yı Yenile (Renew Europe) gruplarından oluşan çoğunluk tarafından reddedildiğini belirten Clausen, “ECR, İsrail’in Gazze’yi işgal tehditlerini 14 gün içinde tartışabileceğimizi, bu genel kurul oturumunda bunu tartışmak için zamanımız olmadığını düşünüyordu. Uluslararası hukuka ve insan haklarına saygı buraya kadarmış.” sözleriyle tepki gösterdi.

Fransa’nın Strazburg kentinde dün başlayan AP Genel Kurulu, 8 Mayıs’a kadar devam edecek. Genel Kurul kapsamında yapılan oturumlarda yalnızca Avrupa Birliği’ni (AB) doğrudan ilgilendiren başlıklara değil aynı zamanda küresel gelişmelere ilişkin tartışmalara da yer veriliyor.

– Özgürlük Filosu Koalisyonu’nun Malta açıklarındaki “Conscience” gemisine İHA saldırısı

İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını sona erdirmek için dünyanın farklı yerlerinden kampanya ve inisiyatiflerin bir araya gelmesiyle oluşturulan ve olası tehlikelere karşı gizli tutulan Özgürlük Filosu Koalisyonu (Freedom Flotilla Coalition-FFC) yardım gemisi, 2 Mayıs’ta yerel saatle 00.23’te insansız hava araçlarının saldırısına uğramıştı.

Koalisyonun yardım gemisine yapılan saldırıda geminin gövdesinde gedik açılmış, pruvasında yangın çıkmıştı.

– Gazze’de işgali genişleten plan

İsrail güvenlik kabinesi, Gazze’ye yönelik saldırıların genişletilmesi planını kabul etmişti. Söz konusu plan, Gazze’de daha fazla bölgenin işgal edilmesini ve “tampon bölgelerin” genişletilmesini içeriyor.

Ayrıca İsrail ordusunun işgal ettiği bölgelerden geri çekilmemesi ve Filistinlilerin zorla Gazze’nin güneyine göç ettirilmesi de yer alıyor.

Planın kabul edilmesi sonrası yerel basına konuşan İsrail’in aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Gazze’yi kalıcı olarak işgal edeceklerini söylemişti.

Devamını Oku

Dünya

AB, Rusya’dan gaz almayı sonlandıracak

Published

on

By

Avrupa Birliği (AB), 2027 sonuna kadar Rusya’dan doğal gaz ithalatını tamamen bitirmeye hazırlanıyor.

AB Komisyonu, Rusya’dan enerji ithalatının aşamalı olarak sonlandırılmasına yönelik hazırlandığı yol haritasını yayımladı.

Buna göre, AB, Rusya’dan doğal gaz ve petrol ithalatını durduracak.

Rus nükleer enerjisi de aşamalı olarak sonlandırılacak. Böylece, Rus enerjisine olan bağımlılığı sona erecek.​​​​​​​ AB, güvenli biçimde enerji tedarikini sağlayacak önlemler alacak.

Komisyon, Rus enerji ithalatının aşamalı ve koordineli bir şekilde sonlandırılmasını sağlamak için üye ülkelerle birlikte çalışacak. Üye ülkeler, bu yılın sonuna kadar Rus gazı, nükleer enerjisi ve petrol ithalatını aşamalı olarak bitirmeye yönelik ulusal planlar hazırlayacak.

AB pazarlarında Rus gazının şeffaflığı, takibi ve izlenebilirliği iyileştirilecek.

Rus gaz tedarikçileriyle boru hattı ve sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) tedariki ile ilgili yeni sözleşmeler engellenecek. Mevcut tüm spot piyasa anlaşmaları 2025 yılı bitiminde sonlandırılacak. Böylece Rusya’nın AB’ye gaz gönderimi daha da azaltılacak.

AB Komisyonu, 2027 yılı sonuna kadar kalan tüm Rus gazı ithalatını durdurmaya yönelik yasa teklifi sunacak.

Rusya’nın AB’nin petrol yaptırımlarını aşmak ve belirlenen fiyat sınırının üzerinde satış yapmak için kurduğu gölge filosuna karşı yeni tedbirler alınacak.

Rusya’dan zenginleştirilmiş uranyum ithalatına yönelik önlemler ile Euratom Tedarik Ajansı tarafından Rusya’dan sağlanan uranyum, zenginleştirilmiş uranyum ve diğer nükleer malzemelere yönelik tedarik sözleşmeleri kısıtlamaları içeren düzenleme teklifi gelecek ay açıklanacak.

AB’nin tıbbi radyoizotop tedarikini güvence altına almak için bir Avrupa Radyoizotop Vadisi Girişimi kurulacak.

AB, 2021 yılında gazının yüzde 45’ini Rusya’dan tedarik ediyordu. AB’nin Rusya’dan gaz tedarik oranı geçen yıl yüzde 19’a geriledi.

AB’nin petrol ithalatında Rusya’nın payı da 2022 yılında yüzde 27 seviyesindeyken son dönemde yüzde 3’e kadar geriledi.

Öte yandan, Rus kömürünün AB’ye ithalatı tamamen yasaklandı. AB ülkelerinde Rus tasarımlı nükleer reaktörleri işletenler alternatif tedarikçilerle nükleer yakıt için sözleşmeler imzaladı.

Devamını Oku

Trending

Reklam