Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Hasipoğlu, Özgür Özel’in açıklamalarına tepki gösterdi: ‘Talihsiz ve zamansız bir açıklama olmuştur’

Published

on

Ulusal Birlik Partisi Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, Türkiye Anamuhalefet Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel’in, “Cumhuriyetçi Türk Partisi bizim kardeş partimiz ve adayı Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde önde” sözlerine tepki gösterdi.

Hasipoğlu, “Özel’in CTP’nin adayı Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde önde mesajı talihsiz ve zamansız bir açıklama olmuştur. Hem Kıbrıs siyasetine müdahale edilmemesi yönünde açıklama yapıyorlar, hem de daha Cumhurbaşkanlığı seçimlerine 11 ay varken CTP’nin adayı önde şeklinde beyanat veriyorlar. Bu tezat pozisyonu kabul etmemiz mümkün değil” şeklinde konuştu.

Türkiye’de yayın yapan Ulusal Kanal’da Gün Ortası programına katılarak gazeteci Yeşim Eryılmaz’ın sorularını yanıtlayan Hasipoğlu, “ CHP’nin açıklamalarını doğru bulmuyoruz. Kıbrıs Türk Halkı kime ne şekilde ne zaman oy vereceğini iyi bilir” diyerek tepkisini dile getirdi…

Cumhuriyet Halk Partisi’nin Cumhuriyetçi Türk Partisi’ni ideolojik olarak kardeş parti olarak görmesinde bir sorun olmadığını belirten Hasipoğlu, Kıbrıs meselesinin Türkiye’de milli dava olarak görüldüğünü 20 Temmuz Mutlu Barış Harekatı’nın yıl dönümünde TBMM’de oy birliği ile iki devletli çözüme ve KKTC’nin tanıtılması yönünde karar çıktığını anımsattı.

Hasipoğlu, “ TBMM Genel Kurulu’nda oybirliğiyle kabul edilen Meclis Başkanlığı Tezkeresi’nde, Ada’da tek ve kesin çözümün, Kıbrıs Türk halkının özden gelen haklarının teslim edilmesi, egemen eşitliğinin ve eşit uluslararası statüsünün tescil edilmesi olduğu vurgulanmış ve iki Devletli çözüm siyasetinin Akdeniz bölgesinde istikrar ve kalıcı barışı sağlamanın yegane yolu olduğu kaydedilmiştir. Milli iradenin tecelli ettiği TBMM bir kez daha her koşulda Kıbrıs Türk halkının yanında olduğunu göstermiştir” dedi…

CHP’nin de bu tezkere de imzası olduğunu hatırlatan Ulusal Birlik Partisi Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, “Siz CTP’ye destek verip kardeş parti diyebilirsiniz ancak CTP’nin de vizyonunu ve misyonunu bilerek hareket etmeniz gerekir. Anavatan Türkiye’de Kıbrıs meselesi milli davadır ve tek ses iki devletli çözüm yönündedir. Egemen eşitliğimiz ve eşit uluslararası statümüz kabul edilmeden masaya oturmayacağımız tezkerede belirtilmiştir. Bir taraftan federasyon isteyen bir partinin adayına destek vereceksiniz, diğer yandan TBMM’de oy birliği alınan iki devletli çözüm tezkeresine olumlu oy kullanacaksınız. Burada tezatlık var” şeklinde konuştu.

Ana muhalefet Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin “Kıbrıs’ta tek alternatif federasyon” sözlerini de eleştiren Hasipoğlu, tek alternatif federasyon demenin Güney Kıbrıs’ın ekmeğine yağ ve bal sürmek anlamına geldiğini söyledi…

Hasipoğlu, “Bu pozisyon aslında ‘siz Kıbrıslı Türkler alternatifsizsiniz’ anlamına gelmektedir. Federasyonu Rum tarafını anladığı şekilde onunla anlaşmaktan başka alternatifiniz yok demektir. Nasıl ki Türkiye ve Güney Kıbrıs, kendi içinde Kıbrıs siyasetinde tek ses olabiliyor, aynı sesi bizim de verebilmemiz gerekmektedir” dedi

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Üstel: “Cumhurbaşkanımızın zirvede ortaya koyduğu vizyonu ve kararlı duruşu takdirle karşılıyoruz”

Published

on

By

Başbakan Ünal Üstel, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın New York’ta düzenlenen 5+1 formatındaki Kıbrıs konulu zirve toplantılarında ortaya koyduğu vizyonu ve kararlı duruşu hükümet olarak takdirle karşıladıklarını belirtti.

Başbakanlıktan yapılan açıklamaya göre, Başbakan Üstel, Cumhurbaşkanı Tatar’ın, Anavatan Türkiye ile birlikte Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliğini, eşit uluslar arası statüsünü ve dünya ile bütünleşme hakkını en üst düzeyde savunduğunu vurguladı.

Üstel açıklamasına şöyle devam etti:

“Türk tarafının sunduğu 6 maddelik iş birliği önerisi, barışa ve sürdürülebilir geleceğe yönelik samimi yaklaşımımızın bir yansımasıdır. Ancak buna karşın Rum Yönetimi süreci tıkayan, güven inşasını sabote eden ve Kıbrıs Türk halkını yalnızlaştırmaya yönelik tutumunu sürdürmektedir.

Rum tarafı, olmayacak taleplerle süreci bilinçli şekilde tıkamakta, müzakereleri çözümün değil, statükonun devamının aracı olarak görmektedir. Masada oturmak onlar için bir çözüm değil, Kıbrıs Türk halkını müzakereye mahkum etme aracına dönüşmüştür.

Ayrıca mülkiyet davalarıyla ekonomimize saldırılması, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun hiçe sayılması, geçiş kapılarıyla ilgili yapıcı çağrıların görmezden gelinmesi ve yabancı yetkililerle temasların engellenmeye çalışılması, iyi niyeti zedeleyen diğer adımlardır.

Uluslararası camia bilmelidir ki; tehdit, baskı, izolasyon ve itibarsızlaştırma politikalarıyla Kıbrıs Türk halkının iradesini yok saymak mümkün değildir. Egemen eşitlik teyit edilmeden ve karşılıklı saygı sağlanmadan ne iş birliği olur ne de kalıcı çözüm mümkündür.

Cumhurbaşkanımız Sayın Ersin Tatar’a kararlı duruşu için teşekkür ediyor; Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ve Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan’a halkımızın haklı davasına verdikleri destekten ötürü şükranlarımızı sunuyoruz.

Kıbrıs Türk halkı çözümden ve barıştan yanadır. Ancak çözüm egemen eşitliğin tanındığı, hakların teslim edildiği ve güvenin inşa edildiği gerçek bir zemin inşası ile mümkündür.

Duruşumuz nettir: Egemenliğimizden asla taviz vermeden, halkımızın haklarını savunmaya, devletimizi güçlendirmeye ve Anavatan Türkiye ile geleceğe emin adımlarla yürümeye devam edeceğiz.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Türkiye ile KKTC arasında öğretmen adaylarına yönelik Akademik İş Birliği Protokolü imzalandı

Published

on

By

TC Millî Eğitim Akademisi ile Atatürk Öğretmen Akademisi arasında, öğretmen adaylarının mesleki gelişimini desteklemeye yönelik bir iş birliği protokolü imzalandı.

Milli Eğitim Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, protokol dün TC Milli Eğitim Bakanlığı AB ve Dış İlişkiler Genel Müdürü Ünal Eryılmaz’ın ev sahipliğinde, Millî Eğitim Akademisi Başkanı Cevdet Vural ve Atatürk Öğretmen Akademisi Başkanı Prof. Dr. Güner Konedralı tarafından imzalandı.

Törene, TC Yükseköğretim ve Yurt Dışı Eğitim Genel Müdürü Fethi Fahri Kaya ile Talim ve Terbiye Dairesi Müdürü Murad Aktuğ da katılım sağladı.

Protokol kapsamında eğitim faaliyetleri, seminer ve çalıştaylar, dijital içerik üretimi ve uzaktan eğitim uygulamaları gibi çeşitli alanlarda ortak çalışmalar yürütülmesi amaçlanıyor. Ayrıca, öğretmen adaylarına yönelik yapay zeka uygulamaları ile değişen ve gelişen yeni öğretim yaklaşımları konusunda akademik iş birliği ve mesleki gelişim faaliyetlerinin desteklenmesi hedefleniyor.

Türkiye ve KKTC arasındaki bu protokol, iki ülkenin eğitim alanındaki ilişkilerini güçlendirmeyi ve öğretmen yetiştirme süreçlerine nitelikli katkı sunmayı hedefliyor.

Devamını Oku

Kıbrıs

Tatar: Egemen eşitliğimiz kabul edilemedikçe bir müzakere sürecine geçilmeyecek

Published

on

By

New York’ta düzenlenen Kıbrıs konulu genişletilmiş 5+1 formatlı Kıbrıs konulu toplantının sona ermesinin ardından ülkeye dönen Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Ercan Havalimanı’nda açıklamalarda bulundu. Tatar, toplantıda ele alınan başlıklar, uzlaşı sağlanamayan konular ve Kıbrıs Türk tarafının ortaya koyduğu öneriler hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu.

Birleşmiş Milletler ev sahipliğinde New York’ta gerçekleşen Kıbrıs konulu genişletilmiş 5+1 formatlı gayriresmi toplantı tamamlandı. 2 gün süren toplantının ardından temaslarını tamamlayan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar adaya döndü.

Ercan Havalimanı’nda kameralar karşına geçen Tatar New York temaslarını değerlendirdi.

Ortak zemin oluşana kadar ve resmi müzakereler başlayana kadar iki halkın yararına olacak şekilde işbirliklerinin ele alındığını belirten Tatar, zirvede 6 başlığın ele alındığını ancak iki başlıkta anlaşmanın sağlanamadığını söyledi.

Tatar, uzlaşma sağlanamayan iki başlığın ise enerji ve kapılar konusu olduğunu dile getirdi;
Tatar, Türk tarafı olarak Haspolat ve Akıncılar bölgelerinde yeni geçiş kapılarının açılması yönünde önerilerde bulunduklarını belirterek, “ Rum tarafı ilk etapta olumlu yaklaşsa da sonrasında ara bölgeden geçişte ısrarcı oldular. Biz ise güvenlik ve egemenlik hassasiyetlerimiz gereği bu öneriyi kabul etmedik” dedi.

Tatar, Rum tarafının 5 kilometrelik bir yolun Türk tarafı topraklarından geçirilmesine karşı çıkarak, ara bölgeden geçmekte ısrar ettiğini ve bu nedenle sürecin tıkandığını ifade etti.

Amaçlarının hem Kıbrıslı Türk hem de Kıbrıslı rumların gidiş gelişlerini rahatlatmak olduğunu kaydeden Tatar, 2024 yılı içerisinde yaklaşık 8,5 milyon geçişin yapıldığını söyledi.

Enerji konusuna değinen Tatar, Rum tarafının üretilen enerjiyi kendi sistemi içine almak istediğini ve KKTC’ye ise payını vereceğini ancak bunu kabul etmeyeceklerini vurguladı.

Cumhurbaşkanı Tatar, Rum lider Nikos Hristodulidis’in, Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’la New York’ta bir saatlik görüşme yaptıkları yönündeki açıklamalarına da değindi.

Tatar “Orada yalnızca bir nezaket sohbeti oldu, resmi bir toplantı yapılmadı. Bu tür beyanlar gerçeği yansıtmıyor” dedi.

Diplomasi ve temastan asla kaçınmadıklarını vurgulayan Tatar,”Egemen eşitliğimiz ve eşit uluslararası statümüz kabul edilemedikçe bir müzakere sürecine geçilmeyecek. Bu siyaset yerleşmiş ve kökleşmiştir.” dedi.

Kıbrıslı Türklerin ambargo ve izolasyonlarla insan haklarına aykırı şekilde mağdur edildiğini belirten Tatar, mal mülk meselesini de gündeme getirdiğini ifade etti.

Tatar, Taşınmaz Mal Komisyonuna da işaret ederek, Rum tarafının tutumunun gerginlik yarattığını kaydetti.
Tatar, Kıbrıs Türk tarafının, uyuşturucu ticaretiyle mücadele konusunda iki tarafın polis güçlerinin iş birliği yapmasına yönelik önerisinin Rum tarafınca reddedildiğini açıkladı.

Tatar, “Bu öneri kabul edilseydi, hem kuzeyde hem de güneyde gençliği tehdit eden bu belaya karşı ortak mücadele edilebilirdi” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Tatar, Eylül ayında BM Genel Kurulu çerçevesinde yeniden bir görüşmenin planlandığını, yıl sonuna kadar da benzer formatta bir toplantının daha yapılabileceğini de sözlerine ekledi.

Devamını Oku

Trending

Reklam