Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Hasipoğlu:İnsanlık dışı zihniyetleri değişmedi!

UBP Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, sosyal medya hesabı üzerinden Rum Bakanlar Kurulu’nun kararını değerlendirdi. Hasipoğlu “Rum yönetiminin ırkçı, köhnemiş ve insanlık dışı zihniyetleri değişmedi!” dedi.

Published

on

Hasipoğlu:İnsanlık dışı zihniyetleri değişmedi!

UBP Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, sosyal medya hesabı üzerinden Rum Bakanlar Kurulu’nun kararını değerlendirdi.

Hasipoğlu “Rum yönetiminin ırkçı, köhnemiş ve insanlık dışı zihniyetleri değişmedi!” dedi.

UBP Genel Sekreteri Hasipoğlu, açıklamasının devamında şunları söyledi:

Rum Bakanlar Kurulu, “KKTC Bakanlar Kurulu’nda yer alan ve Maraş açılımında ön plana çıkanların, Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportunu iptal etmeye, yenilemeyi reddetmeye veya Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportu vermemeye karar verdiğini” açıkladı.
Rum yönetimi, silah zoru ile gasp ettiği, eşit kurucu ortağı olduğumuz Kıbrıs Cumhuriyetinin pasaportunu aslında iptal etmiştir. Bu kararın hukuki bir geçerliliği olmadığını düşünmekteyim. Pasaport iptali konusundaki tartışmalar bir yana, bu iptalin Maraş’ı açmamıza bir tepki olarak verilmesi enteresandır!

Güney Kıbrıs Rum yönetimi Maraş açılımından ne murat ettiğimizi, ya anlayamadı ya da anlamak istemiyor. Maalesef Rum yönetiminin Irkçı, köhnemiş ve insanlık dışı zihniyetleri değişmedi!

47 yıldır kapalı kalmasının her iki halka ne faydası olduğunu bir türlü anlayamıyorlar.
Bunca yıldır yapılan görüşmelerde, Kıbrıs Türk tarafı olarak Maraş’ı Güney Kıbrıs Rum yönetimine bırakmayı önermedik mi?

Karşılığında, son derece makul, insani önerilerimiz vardı; Kıbrıs Türk halkına uygulanmakta olan izolasyonlar, ambargoların kaldırılması konusunda ısrarcı olmaktan vazgeçsinler, Ercan havaalanı direk uçuşlara başlasın, kapsamlı çözüm müzakereler bağlamında ise, çok özetle, bu adanın yönetimini siyasal eşitlik parametresi çerçevesinde bizimle paylaşsınlar.
En basit insan hakkı olan izolasyonlar konusunda esneklik göstermeyen Rum yönetiminin daha fazla keyfini beklemeyip, geç bile kaldığımız Maraş açılımını gerçekleştirdik.

Tüm önerilerimizi müzakere masasında reddeden bir zihniyetin esiri daha fazla olamazdık. Halbuki Rum yönetimi bu önerilerimizden birini kabul etseydi, bugün her iki taraf için de kazan kazan olmayacak mıydı? Biz izolasyonlar altında olmayacaktık, onlar da Maraş’ın egemen sahibi olacaklardı!

Onların yıllarca kapalı kalmasına sebep oldukları bu bölgeyi tüm adanın menfaatine olacak şekilde açıyoruz, açmaya da devam edeceğiz

Sanırım Rum yönetiminin esas karın ağrısı, birçok Kıbrıslı Rum’un bizim yönetimimiz altında Maraş’a dönmek isteyişidir

Rum tarafının yönetimi ile olmasa da, belki de tarihte ilk kez Rum halkı ile KKTC yönetiminin Maraş zemininde ortak bir anlayış birliğine varabilme ihtimalinden rahatsız oldular. Belki de bu anlayış birliğinin ileride bizi iki egemen halk temelinde bir işbirliğine götürecek olmasından endişe duydular. İşte bu pasaport iptali de bu endişelerinin bir tezahürüdür.”

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Haspolat Arıtma Tesisi Güneş Enerjisi Sistemi ihalesi imza töreni gerçekleştirilecek

Published

on

By

Avrupa Birliği mali desteği ile BM Kalkınma Programı (UNDP) tarafından yürütülen Haspolat Arıtma Tesisi Güneş Enerjisi Sistemi ihale sürecinin tamamlanması sebebiyle, yarın UNDP tarafından sembolik imza töreni düzenlenecek.

Lefkoşa Türk Belediyesi tarafından verilen bilgiye göre, saat 11:30’da ara bölgede bulunan Home for Cooperation-Dayanışma Evi’nde düzenlenecek törene, Lefkoşa Türk Belediyesi Başkanı Mehmet Harmancı ve Güney Lefkoşa Yerel İlçe Yönetim Kurumu Başkanı Konstantinos Yorgacis katılacak.

 

Devamını Oku

Kıbrıs

Üstel: İsrail Dışişleri Bakanı’nın ifadeleri, açık birer iftira ve çarpıtma örneğidir

Published

on

By

Başbakan Ünal Üstel, İsrail Dışişleri Bakanı tarafından yapılan paylaşımın, diplomasiyle ve uluslararası hukukla bağdaşmadığını belirterek, “Ülkemize ve Anavatan Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a yöneltilen ifadeler, açık birer iftira ve çarpıtma örneğidir” dedi.

Başbakanlıktan verilen bilgiye göre, Başbakan Ünal Üstel, İsrail Dışişleri Bakanı’nın ifadelerini eleştirerek, İsrailli yetkililerin, Erdoğan’ı her açıklamalarında gündeme getirmelerinin, “onun dünya vicdanında ne denli güçlü bir lider olduğunu” ve dile getirdiği gerçeklerin etkisini teyit ettiğini söyledi.

-“Erdoğan’ın liderliğinde yürütülen bu adalet mücadelesine tam destek veriyoruz”

Üstel, İsrail yönetimi ve özellikle Netanyahu hükümetinin, savaş suçu ve insanlığa karşı suçlar işlemekle itham edildiklerini ve uluslararası mahkemelerde yargılanmalarının talep edildiğini hatırlatarak, “Bu talebin en güçlü savunucularından biri de Sayın Erdoğan’dır” dedi.

“Anavatan Türkiye’nin durduğu yer, insanlığın tarafıdır. Kıbrıs Türk halkı olarak, Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde yürütülen bu adalet mücadelesine tam destek verdiğimizi bir kez daha kararlılıkla vurguluyorum.” diyen Üstel, sadece Filistin halkının değil, Kıbrıs Türk halkının da her daim yanında oldukları, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk milleti ve Türkiye Cumhuriyeti’ne şükranlarını sundu.

– “Erdoğan’ın İsrail zulmüne karşı sergilediği duruş, tüm vicdan sahibi halkların sesi olmuştur”

Başbakan Üstel açıklamasında “İsrail hükümeti Gazze’de çocukları, kadınları ve sivilleri hedef alan saldırılarıyla, çağdaş dünyanın gözleri önünde bir utanç tablosu sergilemektedir. Savaş uçaklarıyla hastaneleri, okulları vuran; temel yaşam hakkını ayaklar altına alan bir rejimin temsilcilerinin ahlak ve hukuk adına konuşmaya kalkışması tam anlamıyla ikiyüzlülüktür.

Sayın Erdoğan’ın İsrail zulmüne karşı sergilediği duruş, yalnızca Türkiye’nin değil, tüm vicdan sahibi halkların sesi olmuştur. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak bizler, bu onurlu duruşun arkasında dimdik durmaya, haklının yanında olmaya devam edeceğiz.

Bizler çok iyi biliriz ki, özgürlük ancak güçlü bir irade ve dirayetle korunur. Kıbrıs Türk halkı, 1974’te Anavatan Türkiye’nin gerçekleştirdiği Mutlu Barış Harekâtı ile varlığını güvence altına almış, bugün özgürce nefes alabiliyorsa, bunu Anavatan’ın kararlı müdahalesine borçludur.

O günden bugüne Türkiye ile aramızda oluşan bağ gönülden gönüle kurulu bir kader ortaklığıdır. Bizim için Anavatan sevgisi lafla değil, tarihle, mücadeleyle, canla ve kanla yazılmış bir gerçektir” ifadelerine yer verdi.

 

 

Devamını Oku

Kıbrıs

Üstel: Türk Devletleri Teşkilatında gözlemci üyelikten çıkıp, asil üyeliğe geçmeyi hedefliyoruz

Published

on

By

Başbakanı Ünal Üstel, Türk Devletleri Teşkilatında (TDT) gözlemci üyelikten çıkıp, asil üyeliğe geçmeyi hedeflediklerini söyleyerek “Yalnız Azerbaycan’la değil, TDT üyesi diğer ülkelerle de ilişkilerimizi pekiştirmeyi arzu ediyoruz. Tarihten gelen sıkı bağlarımızı daha güçlü sinerjiye dönüştürebiliriz.” dedi.

Türk dünyasına KKTC’ye sahip çıkma çağrısında bulunan Başbakanı Üstel, “KKTC’nin tanınması yalnızca diplomatik mesele değildir. Bu, tarihi bir adaletin yerine gelmesi, Türk milletinin kendi kaderini tayin etme hakkına sahip çıkmasıdır. Bu, Türk dünyasının tarihi sorumluluğudur.” ifadelerini kullandı.

Başbakan Üstel, KKTC’nin TDT kapsamındaki hedeflerini ve beklentilerini AA muhabirine değerlendirdi. Kıbrıs Türklerinin 1950’lerden 1970’lere kadar varoluş mücadelesi verdiğini, bu mücadele anavatan Türkiye’nin hep yanlarında olduğunu belirten Üstel, Kıbrıs Barış Harekatı sonrasında Kıbrıs Türklerinin kendi devletini kurduğunu ve bu devletin kurumlarının dünyaya adapte olması için büyük gayret içerisinde olduklarını vurguladı.

Ünal Üstel, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın üst üste üç Birleşmiş Milletler (BM) toplantısında tüm dünyaya “KKTC’yi tanıyın” çağrısı yaptığını hatırlatarak Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in de KKTC’nin tanınması gerektiğini açıkça ifade etmesinin, kendilerini memnun ettiğini dile getirdi.

Erdoğan ve Aliyev’in destekleriyle KKTC’nin TDT’ye gözlemci üye olduğunu anımsatan Üstel, “Hedefimiz, TDT içerisinde gözlemci üyelikten çıkarak asil üyeliğe geçmek ve halklarımız arasındaki ilişkileri daha üst düzeye götürmek.” diye konuştu.

Başbakan Üstel, TDT ülkeleri ile ticari ve turizm ilişkilerinin geliştirilmesi gerektiğini vurgulayarak “İnsanlarımızın artık sözde değil, özde kaynaşmasını istiyoruz. Yalnız Azerbaycan’la değil, TDT üyesi diğer ülkelerle de ilişkilerimizi pekiştirmeyi arzu ediyoruz. Tarihten gelen sıkı bağlarımızı daha güçlü sinerjiye dönüştürebiliriz.” ifadelerini kullandı.

İsrail’in Gazze’ye ve İran’a saldırıları ile Rusya-Ukrayna savaşına değinen Üstel, “Bunlar hoş olaylar değil. Dünyadan adalet, barış ve huzur istiyoruz. Milletlerin savaşlarla değil, görüşmelerle, bir araya gelmekle sorunlarını çözmesini arzu ediyoruz.” dedi.

Üstel, Türk devletlerine KKTC konusunda ciddi baskılar geldiğini, kardeş devletlerin bu baskılara boyun eğmeyeceğinden emin olduklarını dile getirdi. Türk dünyasına KKTC’ye sahip çıkma çağrısında bulunan Başbakanı Üstel, şunları kaydetti:

“Birlikte olursak kimse bize boyun eğdiremez. KKTC’ye sahip çıkmanızı ve tanımanızı istiyoruz. KKTC’nin tanınması yalnızca diplomatik mesele değildir. Bu, tarihi bir adaletin yerine gelmesi, Türk milletinin kendi kaderini tayin etme hakkına sahip çıkmasıdır. Bu, Türk dünyasının tarihi sorumluluğudur.”

 

Devamını Oku

Trending

Reklam