Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Hasipoğlu’ndan CTP’nin eleştirilerine Meclis Kürsüsü’nden yanıt

Published

on

UBP Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, Kamu İhale (Değişiklik) Yasası sırasında, Ana Muhalefetin konunun dışına çıktığını ve yorum yaptığını söyledi.

Meclis Genel Kurulu sırasında, CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman’ın konuyla ilgili eleştirileri üzerine söz alan UBP Genel Sekreteri ve Gazimağusa Milletvekili Oğuzhan Hasipoğlu, hükümetin Güney Kıbrıs’taki tutuklamaları için adım atmadığı yönündeki söylemlere karşı çıktı; konunun tamamen Rum Tarafı’nın tek taraflı ve olumsuz tutumundan kaynaklandığını,Rum tarafının uluslarası hukuku bir kez daha ihlal ettiğini söyledi.

“Haksız tutuklamalar konusunda hem fikir olmak gerekir” diyen Hasipoğlu, Kıbrıs Konusu bağlamında yanlış politika yürütülyor diye bu tutuklamaların yapılmadığını, tek amacın inşaat sektörünün çökertilerek ekonominin ilerlemesini engellemek olduğunu vurguladı.

Federal çözüm süreci yürüten 2. Cumhurbaşkanı Talat döneminde de Orams Davası açılarak benzer tutumun sergilendiğini hatırlatan Hasipoğlu, “ Masada ne görüşürsek görüşelim , Rum tarafı bu tür davaları açmaya devam etmiştir . Onlar için siyasi çözüm önemli değildir , önemli olan KKTC ekonomisinin güçlenmemesidir” dedi

Bu konuyu geçen hafta AKPA’nın Hukuk ve İnsan Hakları Komitesi’nde de gündeme getirdiğini ve Rum Vekillere sorular yönelttiğini hatırlatan Hasipoğlu, “ Rum vekiller Aihm davalarının etkin uygulaması konusunda sunum yaptılar. Madem sunum yaptınız o zaman herkes bilsin ki KKTC olarak AİHM kararlarının icrası için uygulama gerçekleştiriyoruz. Taşınmaz Mal Komisyonu kurulmuştur. 67/2005 sayılı yasamız da ortada” diye ekledi

Rum Tarafı’nın bir yandan Avrupa Mahkeme kararlarının daha etkin çalışmasını isterken diğer yandan tutuklamalar yapmasının ne anlama geldiğini Rum Vekilere ve Meşhur Avukatları AhileasDimitridis’e sorduğunu vurgulayan Hasipoğlu, “ Bana cevap veremediler. Aynı soruları Avrupa Hukuk komitesi toplantısında İngiliz milletvekilleri de sordu . Rum yönetiminin tutuklamalar yapması ve AİHM’in etkin bir iç hukuk olarak kabul ettiği TMK kararlarını hiçe sayması uluslararası hukukun açık bir ihlalidir. Kıbrıs’taki mülkiyet sorunu ile ilgili olarak AİHM bir yandan TMK vasıtasıyla bir iç hukuk benimserken, diğer yandan Avrupa Konseyi’nin üye kabul ettiği GKRY, kuzeyde ihtilaflı mülkler iddiası ile insanlara hürriyeti bağlayıcı tedbirler almasına izin vermemelidir. Biz Rumlar’a uluslararası hukuka uygun çareler sunarken GKRY güneydeki Kıbrıslı Türklerin mallarını ödemeden kamulaştıyor, izinsiz kiralıyor ve tasarruf hakkını kısıtlıyor. GKRY’nin bu çifte standardını AİHM açısından en ilgili komite olan Hukuk ve İnsan Hakları komitesinde geçen hafta gündeme getirdim, ana muhalefet herhalde bu konuyu da gözden kaçırdı” şeklinde konuştu

Üstel Hükümeti’nin TMK’ya önemli bir gelir aktardığını, son 1 ayda 68 Milyon STG ödeme yapıldığını hatırlatan Hasipoğlu, bu konuda Cumhurbaşkanlığı ve hükümetin gerekli girişimleri sürdüreceğini, biz de ilgili platformlarda söz almaya devam edeceklerini sözlerine ekledi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

HP Parti Meclisi Özersay’ın cumhurbaşkanı adaylığını oylamak amacıyla toplanacak

Published

on

By

Halkın Partisi (HP) Parti Meclisi Genel Başkan Kudret Özersay’ın cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, aday olup olmayacağını oylamak amacıyla toplanacak.

HP’den verilen bilgiye göre 30 Temmuz Çarşamba akşamı yapılacak toplantı Yakın Doğu Üniversitesi Kütüphanesi Konferans Salonu’nda yer alacak. Oylamanın ardından saat 21.00’de kararla ilgili basına açıklama yapılacak.

Devamını Oku

Kıbrıs

Asaf Şenol yarın toprağa verilecek

Published

on

By

Sağlık Bakanlığı eski müsteşarlarından Asaf Şenol yarın İsmail Safa Camii’nde kılınacak öğle namazından sonra Lefkoşa Kabristanlığı’nda defnedilecek.

1956 doğumlu Asaf Şenol bugün hayatını kaybetti. Şenol’un bir süredir tedavi gördüğü öğrenildi.

Veteriner hekim olan Asaf Şenol, Lefkoşa Kaymakamlığı ve Sağlık Bakanlığı Müsteşarlığı yapmıştı.

-Mesajlar

Sağlık Bakanı Dr. Hakan Dinçyürek, Şenol’un vefatı nedeniyle mesaj yayımladı. Dinçyürek mesajında, “Sağlık Bakanlığı eski müsteşarlarından Asaf Şenol’un vefatını derin bir üzüntüyle öğrenmiş bulunmaktayım. Kendisine Allah’tan rahmet, kederli ailesine, yakınlarına başsağlığı diliyorum” ifadeleri yer aldı.

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) Başkanı Cafer Gürcafer de Şenol’un vefatı nedeniyle yayımladığı başsağlığı mesajında, “Memleketine sevdalı, örnek bir yurtsever olarak yaşamını sürdürmüş, değerli dostumuz Asaf Şenol’u kaybetmiş olmanın derin üzüntüsü içerisindeyiz. Işıklar içerisinde, huzurla uyusun” ifadelerini kullandı.

Devamını Oku

Kıbrıs

Baybars, Rogers ve Manavoğlu’ndan Erhürman’a destek

Published

on

By

Gazimağusa Bağımsız Milletvekili Ayşegül Baybars, Girne Bağımsız Milletvekili Jale Refik Rogers ve eski milletvekili Gülşah Sanver Manavoğlu, Cumhurbaşkanlığı seçiminde CTP’nin adayı CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman’a destek vereceğini açıkladı.

Baybars, Rogers ve Manavoğlu tarafından yapılan ortak açıklamada, ülkenin son dönemde, iç ve dış politik krizlerin, belirsizliklerin ve güvensizliklerin hakim olduğu bir siyasi iklimden geçtiği ifade edildi. “Kötü yönetimin etkisiyle oluşan bu ortam; toplumsal adalet duygusunu aşındırmış, demokratik değerleri yıpratmış, kurumsal yapıyı çökme noktasına getirmiştir” denilen açıklamada, bu süreçte Kıbrıs Türk halkının, iradesinin gölgelendiğini, geleceğe dair umutlarının zayıfladığını derinden hissettiği kaydedildi.

Genç kuşakların, bu topraklarda yaşam kurma umudundan uzaklaştığı, gözlerini göç yollarına çevirdiği ifade edilen açıklamada, “Uluslararası hukukla uyumlu kapsayıcı ve vizyoner bir siyasi anlayışın eksikliği halkımızın dünyayla bütünleşmesini zorlaştırmış, toplumu dışa kapalı ve yalnız bir konuma itmiştir. Sürdürülebilir olmadığı artık açıkça ortada olan bu siyasi anlayışın terk edilmesi kaçınılmazdır” denildi.

Açıklamada, Kıbrıs Türk halkının, artık günü kurtaran değil, geleceği inşa etmeyi öncelik edinen bir yönetişim anlayışına geçmesi gerektiği belirtildi. Ülkenin, bir yandan içeride kurumsal yapısını yeniden inşa etme, diğer yandan ise dış dünyada görünürlüğünü ve meşruiyetini artırma zorunluluğuyla karşı karşıya olunduğu ileri sürülen açıklamada, “Yaklaşan Cumhurbaşkanlığı seçimi, kişilere veya partilere indirgenmiş bir tercihten öte halkımızın geleceğini tayin edecek tarihi bir yol ayrımıdır.” denildi.

Anayasa’da devletin başı olarak Cumhurbaşkanının, halkının birliğini temsil etme görevi olmasına rağmen bu dönemin, halkın kutuplaştırıldığı ve birleştirici bir iradenin sergilenmediği bir dönem olduğu savunuldu.

– Kıbrıs meselesi

Kıbrıs meselesinde çözümsüzlüğün kalıcılaşmasına karşı olunduğu ifade edilen açıklamada, adil, sürdürülebilir ve her iki halkın da siyasi eşitliğini ve güvenliğini gözeten kapsamlı bir çözüm iradesiyle; diplomasi masasından kaçmayan, yapıcı ve kararlı bir liderliğin arkasında durulması gerektiğine inanç belirtildi.

Açıklamada, “Rum liderliğinin mülkiyet konusunda yarattığı kriz karşısında somut ve etkili bir girişimde bulunulmamış, karma evliliklerden doğan çocukların temel hakları ve diğer haklarımızla ilgili net ve kararlı bir duruş sergilenememiş, Rum liderliğinin attığı adımlara karşı proaktif bir siyaset üretilememiştir.” eleştirisi yapıldı.

-“Sayın Tufan Erhürman’a açık ve samimi desteğimizi kamuoyuyla paylaşıyoruz”

İhtiyaç duyulan şeyin, birleştiricilik misyonunu hayata geçirecek, kriz anlarında sorumluluk alan, halkın hak ve çıkarlarını cesaretle savunan, hukuki donanımı yüksek, güven duyulan bir liderlik olduğu belirtilen açıklamada, halkın hak ve çıkarları doğrultusunda, hakikatin ve tarihin doğru tarafında durma sorumluluğuyla hareket edildiği ifade edildi.

Açıklama şöyle devam etti:

“Kıbrıslı Türklerin; Kıbrıs Türk halkının demokratik iradesine saygılı, hukuk devleti ilkelerinden ve kurumsallıktan sapmayan, kutuplaşma yerine birlik ve toplumsal uzlaşıyı esas alan, şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkesiyle hareket eden, halkımızın siyasi eşitliği ve uluslararası temsiliyeti için kararlılıkla mücadele eden, diyalog ve diplomasi zeminini her koşulda önceleyen, dış politikada saygın ve akılcı bir çizgiyi temsil eden liderlik anlayışıyla yönetilmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu nedenle yaklaşan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Sayın Tufan Erhürman’a açık ve samimi desteğimizi kamuoyuyla paylaşıyoruz”

Devamını Oku

Trending

Reklam