Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Haspolat Gülen Tüfekçi İlkokulu için imzalar atıldı

Published

on

Milli Eğitim Bakanlığı ile Tüfekçi Ltd. arasında Haspolat’a yapılacak yeni ilkokul binasının inşaatına ilişkin protokol imzalandı.

Milli Eğitim Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre protokole, Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu ile Tüfekçi Ltd. Direktörü Hüseyin Tüfekçi ile eşi Gülen Tüfekçi imza koydu.

İmza töreni öncesi Tüfekçi Ltd. mühendisleri tarafından hazırlanan okul planları Bakan Çavuşoğlu ve konuklara sunuldu.

Protokol kapsamında Tüfekçi Ltd. Haspolat İlkokulu’nu eğitimi aksatmayacak şekilde yeniden inşa edecek. Yeni okulun ismi ise Haspolat Gülen Tüfekçi İlkokulu olacak.

-Çavuşoğlu: “Bu kampanya, toplumun ayağa kalkışıdır”

İmza töreninin ardından konuşan Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu, Haspolat’a yeni okul yapılması noktasında düşüncelerinin olduğunu ve Tüfekçi ailesinin bu düşünceyle kendilerine ulaştığını belirterek, hazırlanan projenin kendileri için çok değerli olduğuna dikkat çekti.

“6 Şubat’ta yaşanan olağanüstü felaket sonrası okullarımızın yenilenmesinin, tadil edilmesinin ve çağdaş okulların ülkeye kazandırılmasının zorunluluk ve ihtiyaç olduğu da açıkça ortaya çıkmıştır.” diyen Çavuşoğlu, bu kapsamda “Bir Okul da Sen Yap” kampanyasını başlattıklarını açıkladı.

Yaşanılan felaket ve kaybedilen canların ardından toplum olarak derin üzüntü yaşadıklarını ancak tek yürek olduklarını ifade eden Çavuşoğlu, “Bir Okul da Sen Yap” kampanyası ile de tek yumruk olunacağına ve bu ülkeyi geleceğe taşıyacaklarına inandığını belirterek, bu kampanyayı, toplumun ayağa kalkışı olarak nitelendirdi.

Can güvenliğine verdikleri değerden dolayı bazı okullarda eğitime çadırda devam etme kararı aldıklarını da söyleyen Çavuşoğlu, “Güvenliğimizi artırmak ve eğitimde geleceğimizi daha güçlü hale getirmek için fedakarlık yapan Tüfekçi ailesini selamlıyor, teşekkürlerimi iletiyorum.” diye konuştu.

Sahip olunan imkanlara göre ülke genelinde bulunan 160 aktif okulun elden geçirilmesinin mümkün olmadığına da dikkat çeken Çavuşoğlu, Tüfekçi ailesi gibi ülkesine sahip çıkan insanlarla dayanışma duygusu içerisinde hareket edeceklerini kaydetti.

-Tüfekçi

Tüfekçi Ltd. Direktörü Hüseyin Tüfekçi ve Gülen Tüfekçi de yaptıkları konuşmada, iş bölgesi olarak Haspolat’ta bulunduklarını, Haspolat’ın nüfusunu, çocukların ve ailelerin yapısını bildikleri ifade ederek, bu çocuklara dokunmak için yeni bir okul yapma kararı aldıklarını söyledi.

“Bu çocuklar bizimdir ve geleceğimizdir.” diye konuşan Tüfekçi, aldıkları karar doğrultusunda yola çıktıklarını ve kalıcı bir eser bırakacak olmaktan dolayı onur ve mutluluk duyduklarını ifade etti.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Üstel 20 Temmuz mesajında vurguladı: “Bu topraklarda eşit, egemen ve özgür biçimde yaşamak bizim için vazgeçilmezdir”

Published

on

By

Başbakan Ünal Üstel, Kıbrıs Türk halkının kendi devletini kurduğunu, egemenliğini dünyaya ilan ettiğini kaydederek, “Bu topraklarda eşit, egemen ve özgür biçimde yaşamak bizim için vazgeçilmezdir” dedi.

Üstel, uluslararası toplumu adadaki gerçekleri görmeye, yıllardır denenmesine rağmen Kıbrıs sorununu sonuca götürmeyen parametreleri gözden geçirmeye, insanlık dışı izolasyonları kaldırıp Kıbrıs Türk halkının varlığını tescil etmeye çağırdı.

Başbakan Üstel, iki devletli çözüm vizyonunun bu tarihsel gerçekliğin devamı ve siyasal yansıması olduğunu da vurguladı.

20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı ile Kıbrıs Barış Harekatı’nın 51’inci yıl dönümü dolayısıyla mesaj yayımlayan Başbakan Ünal Üstel, “20 Temmuz 1974, Kıbrıs Türk halkının yeniden doğduğu, tarihin seyrini değiştiren; adaya barışı, halkımıza ise özgürlüğü getiren gündür” dedi.

Bu tarihi günün askeri harekatın ötesinde olduğunu kaydeden Üstel, 20 Temmuz’un insanlık onurunun, özgürlük arayışının ve direniş ruhunun da zaferi olduğunu vurguladı.

-“Kıbrıs Türk halkı varoluş mücadelesini zirveye taşıdı”

1963 yılıyla birlikte başlayan ve 11 yıl boyunca Kıbrıslı Türklere karşı sistematik biçimde devam eden saldırılar, katliamlar, soykırımlar, köy baskınları, toplu mezarlar, göçler ve yok etme planlarının 15 Temmuz 1974’teki faşist Yunan cuntasının gerçekleştirdiği darbe ile bambaşka bir noktaya ulaştığını söyleyen Üstel, şunları kaydetti:

“İşte tam da bu süreçte, varoluş mücadelesini zirveye taşıyan Kıbrıs Türk halkı; varlığının tehdit altında olduğu bu kanla dolu karanlık dönemde, Anavatan Türkiye’nin uluslararası hukuk ve garantörlük hakkı çerçevesinde gerçekleştirdiği Barış Harekatı ile özgürlüğüne ve güvenliğine kavuşmuştur.

O gün, dönemin Türkiye Başbakanı merhum Bülent Ecevit’in ifade ettiği şu sözler, harekatın insani ve ahlaki boyutunu en güzel şekilde yansıtmaktadır: ‘Biz adaya sadece Türklere değil, Rumlara da barış götürmek için gidiyoruz.’

Bu sözler, 20 Temmuz’un sadece Kıbrıs Türk halkı için değil; tüm ada halkı için bir barış kapısı araladığını ortaya koymuş ve gerçekten de adaya barışı getirmiştir.

Bu vesileyle dönemin Türkiye Başbakanı merhum Bülent Ecevit’i, Başbakan Yardımcısı merhum Necmettin Erbakan’ı, dönemin Türkiye Hükümeti’ni ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin muzaffer komutanlarını şükran ve rahmetle anıyorum.”

-“Küçük ve Denktaş’ı saygı, sevgi, hasret ve minnetle anıyoruz”

Bu mücadelenin temellerinin daha 1950’li yıllarda atıldığını ifade eden Üstel, toplum lideri Dr. Fazıl Küçük ve Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’ın sesi olduğu Kıbrıs Türk halkını uluslararası platformlarda da temsil ettiğini söyledi.

Siyasal mücadeleye yön veren Küçük ve Denktaş’ın ortaya koyduğu liderlikle mücadele ateşini yanık tuttuğunu kaydeden Üstel, “Bu anlamlı günde onları da saygı, sevgi, hasret ve minnetle anıyoruz” dedi.

-“Ne azınlık oluruz ne de başka bir iradeye tabi oluruz”

Başbakan Üstel, mesajında şunları da ifade etti:

“Bugün özgürce yaşadığımız bu topraklar; şehitlerimizin fedakarlığı, mücahitlerimizin ve Mehmetçiklerimizin cesareti sayesinde bizlere vatan olmuştur. Hepsine minnettarız, hepsine borçluyuz.

Kıbrıs Türk halkı, kendi devletini kurmuş ve egemenliğini dünyaya ilan etmiştir. Ne azınlık oluruz ne de başka bir iradeye tabi oluruz. Bu topraklarda eşit, egemen ve özgür biçimde yaşama hakkımız bizim için vazgeçilmezdir.”

-Üstel’den uluslararası topluma çağrı

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Türkiye Cumhuriyeti devleti ile birlikte yürüttüğü iki devletli çözüm vizyonun bu tarihsel gerçekliğin devamı ve siyasal yansıması olduğunu da ifade eden Başbakan Üstel, şöyle devam etti:

“Bu vizyon; hem adamızın hem de bölgemizin geleceği için en gerçekçi, en adil ve en sürdürülebilir yoldur. Uluslararası toplumu da artık adadaki gerçekleri görerek, yıllardır denenmiş ve bizi bir sonuca götürmeyen parametreleri gözden geçirmeye; Kıbrıs Türk halkına karşı uygulanan insanlık dışı izolasyonları bir an önce kaldırıp varlığımızı tescil etmeye çağırıyoruz.

Tarihten gelen sarsılmaz bağlarımızın bir tezahürü olarak, her daim ve her koşulda Kıbrıs Türk halkının yanında dimdik duran; başta TC Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, tüm Türk milletine ve Anavatan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne en içten şükranlarımı sunuyorum.

Bu anlamlı günde bir kez daha tüm şehitlerimizi rahmetle; mücahitlerimizi, Mehmetçiklerimizi, gazilerimizi saygı, sevgi, minnet ve dualarla anıyor; halkımızın Barış ve Özgürlük Bayramı’nı yürekten kutluyorum.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar, Yeni Azerbaycan Partisi heyetini kabul etti

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı dolayısıyla ülkede bulunan Musa Quliyev başkanlığındaki Yeni Azerbaycan Partisi heyetini kabul etti.

Cumhurbaşkanlığından verilen bilgiye göre Tatar, Azerbaycan ile devletten devlete görüşme noktasına geldiklerini ve ilişkileri geliştirmek adına yürütülen çalışmaların önemine vurgu yaptı.

Cumhurbaşkanı Tatar, Azerbaycan ile “Bir millet üç devlet” olduklarını ifade ederek, başta Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’e, kendisine ve KKTC’ye gösterdiği yakın ilgiye ve verdiği desteğe teşekkür etti.

Cumhurbaşkanı Tatar kabulde, New York’ta gerçekleştirilen gayriresmi Kıbrıs konferansı hakkında da değerlendirmelerde bulundu.

Musa Quliyev de, KKTC halkının 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramını kutlayarak yeni Cumhurbaşkanlığı yerleşkesinde Cumhurbaşkanı Tatar’ı ziyaret etmekten memnuniyet duyduğunu ifade etti. Türk ve İslam dünyasının Kıbrıs Türk halkını öne çıkaracaklarına inanç belirten Quliyev, “KKTC’nin tanınma süreci artık başlamıştır. Azerbaycan sizin yanınızdadır” dedi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Gardiyanoğlu’nun 20 Temmuz mesajı…

Published

on

By

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu, 20 Temmuz’un Kıbrıs Türk halkının onurlu varoluş mücadelesinin simgesi olduğunu vurguladı.

Gardiyanoğlu, “Kıbrıs Türk halkının kaderini değiştiren, onurlu varoluş mücadelesinin dönüm noktası olan 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı’nın 51. yıl dönümünü büyük bir gurur ve coşkuyla kutluyoruz.” dedi.

20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı nedeniyle mesaj yayımlayan Gardiyanoğlu şu ifadelere yer verdi;

“1950’li yıllardan itibaren Kıbrıs Türk halkı, Rumlar tarafından uygulanan sistematik saldırılar karşısında toplumsal varlığını korumak adına büyük bir direniş göstermiş, tüm baskı ve zorluklara rağmen yılmamış, haklarından asla vazgeçmemiştir.

1963-1974 yılları arasında verilen varoluş mücadelesi, Anavatan Türkiye’nin garantörlük hakkına dayanarak gerçekleştirdiği 20 Temmuz 1974 Barış Harekâtı ile yeni bir safhaya ulaşmıştır. 20 Temmuz Barış Harekatı sayesinde Kıbrıs Türk halkı, kendi kimliğiyle güven içinde yaşayabileceği bir coğrafyaya kavuşmuş; bağımsızlığına ve özgürlüğüne kavuşmuştur.

20 Temmuz, Kıbrıs Türk halkının kendi geleceğini belirleme iradesinin, özgürlük ve güvenlik içinde yaşama hakkının simgesidir. Bu tarih, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kuruluşuna giden yolu açan tarihi bir dönüm noktasıdır.

Bugün, Kıbrıs Türk halkı Anavatan Türkiye’nin güçlü desteğiyle barış, huzur ve güven ortamında yaşamını sürdürmekte; toplumsal, ekonomik ve siyasal gelişimini kararlılıkla devam ettirmektedir. Bizlere düşen görev, şehitlerimizin emaneti olan KKTC’yi ilelebet yaşatmak, Türkiye’nin etkin ve fiili garantörlüğüne dört elle sarılarak devletimizi daha aydınlık yarınlara taşımaktır.

Bu duygu ve düşüncelerle, başta Anavatan Türkiye olmak üzere bu mücadelede emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyor, aziz şehitlerimizi rahmetle anıyor, gazilerimize sevgi ve saygılarımı iletiyorum.

Kıbrıs Türk halkının 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı’nı en içten dileklerimle kutluyorum”.

Devamını Oku

Trending

Reklam