Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

“HÜKÜMETİN DERDİ YÖNETMEK DEĞİL”

Published

on

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, hükümetin ülkenin sadece bugününe değil, geleceğine de zarar verdiğini savundu.

CTP’den yapılan açıklamaya göre Erhürman, Zirve Kıbrıs Web TV’de Bala Kayadelen’in konuğu oldu. Ülke gündemi hakkında değerlendirmelerde bulunan Erhürman, mevcut hükümetin sorunlara karşı “vurdumduymaz davrandığını” ileri sürdü.
Alım gücünün giderek düştüğünü söyleyen Erhürman, hükümetin gitmesi gerektiğini iddia etti.

“HÜKÜMETİN DERDİ YÖNETMEK DEĞİL”
Ülkenin gündeminin yoğun olduğunu söyleyen Erhürman, “yapması gereken işleri yapmayıp hamasetle bunların üzerini örtmeye çalışan bir hükümetin” olduğunu savundu.
“Hükümetin bir an önce gitmesi gerektiğini” ileri süren Erhürman, hükümetin memleket meselelerine konsantre olamadığını iddia etti.
Hükümetteki partilerin kendi iç meselelerine yoğunlaştığını savunan Erhürman, “UBP kurultayla meşgul, YDP’de bölünme sancıları devam ediyor, DP’de genel sekreteri istifa etti” diye konuştu.
Hükümetin bir bütün olmadığını ileri süren Erhürman, dertlerinin yönetmek olmadığını iddia etti.
“EKONOMİ BAKANI SADECE TEŞEKKÜR EDEN KONUMDA”
Elektrik akaryakıtı konusunda da konuşan ana muhalefet CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, akaryakıtın biteceğinin öngörülemeyen bir durum olmadığını belirtti.
Her kurumun “ayrı bir derebeylik haline dönüştüğünü” savunan Erhürman, “Başbakanlığın ortada olmadığını” iddia ederek, tüm kurumları ve bakanlıkları koordine etmesi gereken mecranın Başbakanlık olduğunu söyledi.
Yaşanan sorunlarda hükümetin bir bütün olarak “kabahatli olduğunu” savunan Erhürman, akaryakıt konusunda bu kadar zamandır ihale yapılamadığını belirterek “Tuhaf yöntemlerle yakıt getiriliyor” iddiasında bulundu.
Ekonomi ve Enerji Bakanı’nın “sadece teşekkür eden konumunda olduğunu” savunan Erhürman, yaşanan sorunların ‘başarı hikayesine’ çevrilmeye çalışıldığını kaydetti.
Tarihte ilk kez vatandaşın ‘acaba akaryakıt gelecek mi?’ diye konuşmaya başladığını ileri süren Erhürman, “Arkadaşlar o tören senin, bu tören benim geziyor. Kurultayla ilgili yemekler, toplantılar yapıyor. Başbakan olmak, bakan olmak resmi araca binmekten ibaret bir yere dönüştürüldü” iddiasında bulundu.
“ARTIK ORTADA BİR HÜKÜMET KALMADI”
Hükümetin “tarihte benzeri olmayan sorunlar yarattığını” iddia eden Erhürman, artık ortada bir hükümetin kalmadığını ileri sürdü.
Hükümete çağrıda bulunan Erhürman, “Çekin gidin, biz bıktık usandık” dedi.
Mevcut hükümetin her gün yeni sorunlar yarattığını belirten Erhürman, “Bu hükümet öyle bir hükümet ki sadece bugünü mahvetmiyor. Geleceğe de zarar veriyor” iddiasında bulundu.
Geçtiğimiz Haziran ayında yapılması gereken ara seçimin yapılmadığını hatırlatan Erhürman, “Ağustos ayı geldi ve Anayasa’ya aykırılığın düzeltilmesi artık mümkün değil. Bu da bir kara leke olarak tarihe geçti” diye konuştu.
“ALGI OPERASYONLARI DEVAM EDİYOR”
“Türkiye’den parayı ‘en iyi ben koparırım’ demeyi tercih edenlerin algı operasyonu yapmaya devam ettiğini” iddia eden Erhürman, söz konusu durumun sürdürülebilir olmadığını ileri sürdü.
Başbakan Ersan Saner’in “Elektrik zammını basından öğrendim” sözlerine de değinen Erhürman, “Özrü kabahatinden büyük. Elektrik zammını basından öğreniyorsa Başbakan, zaten memleketin çivisi çıkmış demektir” iddiasında bulundu.
Yapılan hatalara devam edildiğini savunan Erhürman, hükümet yetkililerinin tören tören gezmekten başka bir şey yapmadığını iddia etti.
Tarihte hiçbir başbakanın Kıbrıs sorunuyla ilgili bu kadar açıklama yapmadığını savunan Erhürman, “Başbakan hamaset üzerinden açıklamalar yapıyor” dedi.
“İŞÇİYİ, İŞVERENLE KORUMAMIZ GEREK”
İstikrarlı bir hükümet yapısına ihtiyaç duyulduğunun altını çizen Tufan Erhürman, koalisyon büyüdükçe alınacak kararların da sınırlandığını söyledi.
Mevcut asgari ücretin geçim sağlayacak bir ücret olmadığını kaydeden Erhürman, asgari ücretin nefes alabilecek yere taşınması gerektiğini vurguladı.
Yeni işsizler ve yeni kayıt dışılıkların da yaratılmaması gerektiğine dikkat çeken Erhürman, işçiyi işverenle birlikte korumak gerektiğini söyledi.
Pandemi süresince dünyadaki birinci hedefin istihdamı koruma olduğuna vurgu yapan Erhürman, “Taşıma suyla değirmen dönmez. Uçağa binip gidiliyor, Türkiye bir şey gönderir mi diye bekleniyor. Ülke böyle yönetilmez” diye konuştu.
“İNSANLAR ARTIK GÜNÜ KURTARMA PEŞİNDE”
Gündemdeki diğer bir konu olan tarih kitaplarıyla ilgili de konuşan Erhürman, “Bugünkü milliyetçiler başka tarih kitapları mı okudu da tarih kitapları eksik bulunuyor?” dedi.
Erhürman, kendi ayakları üzerinde duran bir ülke yaratmak gerektiğini ancak bu şekilde Türkiye Cumhuriyeti ile ilişkilerin ‘doğru raya’ oturabileceğini kaydetti.
Ülkenin kendi kaynaklarına yönelmek zorunda olduğuna vurgu yapan Erhürman, “Ülkeyi birbirine kattılar. Halkı cepheleştirmeye çalışıyorlar” diyerek hükümeti eleştirdi.
Esnafın da zor durumda olduğunu söyleyen Erhürman, kasaptan 10 liralık kıyma alan vatandaşlar olduğunu söyledi.
İnsanların artık günü kurtarma peşinde olduğunu ifade eden Erhürman, hükümetin tüm sorunlara “vurdumduymaz davrandığını” savundu.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Erhürman başkanlığındaki CTP heyeti TDP’yi ziyaret etti

Published

on

By

CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, parti MYK üyeleri ile birlikte Toplumcu Demokrasi Partisi’ni ziyaret etti.
Ziyarette, Meclis başkanlığı seçimi, erken seçim talebi ve ülke gündemindeki diğer konular ele alındı.
Toplumcu Demokrasi Partisi Genel Başkanı Zeki Çeler, görüşme öncesi yaptığı açıklamaya, Meclisin toplumdan kopuk olduğunu savundu.
Hükümetin kararlarının artık sözde kararlar olduğunu iddia eden Çeler, Meclisin bir an önce seçim kararı alması gerektiğini savundu.
Meclis Başkanlığı seçiminin 10 günlük Anayasal süreç içerisinde seçilemediğini dile getiren Çeler, “Şu anda Anayasa çiğneniyor” dedi.
Ülkenin ciddi anlamda sosyolojik sıkıntılar içerisinde olduğunu savunan Zeki Çeler, Toplumcu Demokrasi Partisi’nin, Cumhuriyetçi Türk Partisi ile birlikte, toplumda umut yaratacak işbirliği çabasında olduğunu söyledi.
Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Başkanı Tufan Erhürman da, kendilerinin, Meclis olaylarından çok önce erken seçim çağrısı yaptığını hatırlatarak, sıkıntıların uzun süre önce başladığını iddia etti.
Hükümet ortaklarının Meclis’te yarattığı tablonun kötü durumun sadece açık bir göstergesi olduğunu savunan Erhürman, Ziya Öztürkler’in iddia edilen Meclis Başkanlığı’nın da kendileri nazarında yok hükmünde olduğunu kaydetti.
Hükümeti yönetememekle suçlayan Erhürman, “29 Milletvekilleri vardır, ama aslında yoktur” dedi.
Mevcut durumun bir toplumsal mesele olduğunu ileri süren Erhürman, bunun tek çözüm yolunun ise erken seçim olduğunu kaydetti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Yükseköğrenim burs başvuruları için son tarih 31 Ekim…

Published

on

By

Burs Tüzüğü’nün 6. maddesi uyarınca 2024-2025 Eğitim Öğretim Yılı Güz Dönemi yükseköğrenim burslarından yararlanmak isteyen öğrencilerin, müracaatlarını http://yobis.mebnet.net adresinden yapabilecekleri bildirildi.

Yükseköğrenim ve Dış İlişkiler Dairesi Müdürü Behcet Çelebi imzasıyla yayımlanan duyuruda, burs başvuruları için son tarihinin 31 Ekim olduğu belirtildi.

2024-2025 Öğretim Yılı Yüksek Lisans-Doktora İleri Alan ve İhtiyaç Alanları, Burs Kapsamında Yer Almayan Bölümler Listesi ve Burs Tüzüğü:

ek-1-2024-2025-ogretim-yili-burs-kapsaminda-yer-almayan-bolumler-listesi

ek-2-2024-2025-ogretim-yili-yuksek-lisans-doktora-ileri-alan-ve-ihtiyac-alanlari-listesi

ek-3-burs-tuzugu

Devamını Oku

Kıbrıs

UBP PM oy birliğiyle kararlar aldı… “Meclis Başkanlık seçimi tamamlandı”

Published

on

By

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Parti Meclisi bugün UBP Genel Başkanı ve Başbakan Ünal Üstel başkanlığında yaptığı toplantıda, bir dizi karar aldı.

Partinin Sarayönü’ndeki binasında yer alan toplantıda, UBP Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu PM’nin oy birliğiyle aldığı kararları okudu.

Hasipoğlu, Parti Meclisi’nin, UBP Genel Başkanı Ünal Üstel ile hukukçu üyelerinin değerlendirmeleri neticesinde, Meclis Başkanlık seçiminin tamamlandığına dair alınan kararın doğru olduğu kanaatine vardığını vurguladı.

Cumhuriyet Meclisi İç Tüzüğü çerçevesinde, seçim sürecinin bağımsız şekilde yürütüldüğünü ifade eden Hasipoğlu şöyle devam etti:

“İç Tüzüğün 157. maddesi gereği seçim tutanağı Meclis Başkanı ve Başkanlık Divan Katipleri tarafından tutulmuş ve seçim tutanağı Meclis oturumunda, yani Sayın Ziya Öztürkler’in 26 oy ile Başkan seçildiği Meclis Genel Kurulu’nda Meclis Başkanı tarafından ilan edilmiş olup, Anayasa’nın 95. maddesi gereğince karar ilgili oturumda yürürlüğe girmiştir.

Gizli oylama, milletvekillerinin iradelerini özgürce ve baskıdan uzak bir şekilde yansıtabilmeleri adına, İç tüzüğün belirlediği usuller çerçevesinde yapılmıştır.

Bu süreçte, oylamanın geçerliliği ve milletvekillerinin tercihlerinin doğru şekilde değerlendirilmesi önemlidir. Oy pusulalarında ‘kabul’, ‘ret’ ve ‘çekimser’ seçenekleri altında kareler bulunmakta olup, milletvekilleri bu karelerden birini mühürleyerek tercihlerini belirtmişlerdir.”

Hasipoğlu, aynı kareye birden fazla mühür vurulmasının seçmenin iradesinin net bir şekilde anlaşılmasını engellemediğini, aksine belirli bir tercihi açıkça ifade ettiği görüşünü ifade ederek şöyle devam etti:

“Aynı kareye birden fazla mühür vurulması, seçmenin o tercihi kuvvetli şekilde ifade etme isteğinin bir göstergesi olarak değerlendirilebilir. Bu durumda, milletvekilinin hangi seçeneği işaretlemek istediği açık ve net bir şekilde anlaşılmaktadır.”

-“Oy pusulasına birden fazla mühür basılması, oylamanın dürüstlüğünü veya güvenilirliğini etkilemez”

Hasipoğlu, Parti Meclisi’nin İç tüzüğün amacına uygunluğu konusunda aldığı kararı şöyle aktardı:

“İç tüzüğün amacı, milletvekillerinin iradesinin özgür ve açık şekilde sandığa yansımasını sağlamaktır. Aynı kareye birden fazla mühür vurulması, bu amaca ters düşmez; çünkü seçmenin iradesi hâlâ belirgindir. Esas olan, pusulanın milletvekilinin iradesini net bir biçimde yansıtmasıdır. Oy pusulasına birden fazla mühür basılması, oylamanın dürüstlüğünü veya güvenilirliğini etkilemez. İç tüzüğe göre, oy pusulasında kareye ‘X’” işareti taşıyan mühür vurulması gerektiği belirtilmiştir. Bu kurallar ışığında, aynı kareye birden fazla mühür vurulması konusuna dair İç tüzükte net bir ifade bulunmadığı için, İç tüzüğün ruhuna ve milletvekillerinin iradesini tam ve özgür bir şekilde yansıtmasına hizmet eder.”

-“Meclis seçimleri ile ilgili ‘çift mühür’ veya ‘gizlilik veya işaretli oy’ ile ilgili bir düzenleme yok”

Anayasa’nın “Başkanlık Divanı” konusunu ele alan 83. maddesinde, Meclis seçimleri ile ilgili “çift mühür” veya “gizlilik veya işaretli oy” ile ilgili bir düzenleme olmadığına dikkat çeken Hasipoğlu, ayrıca, Seçim ve Halkoylaması Yasası’nın 3. maddesinin, söz konusu Yasanın sadece Cumhurbaşkanlığı, milletvekilliği ve yerel seçimlerde uygulanacağını belirttiğini, yani Cumhuriyet Meclisi iç seçimlerini kapsamadığını kaydetti.

Bu durumda aksini iddia edenlerin savunmasının külliyen geçersiz ve doğruları yansıtmadığını söyleyen Hasipoğlu, Başkanlık Divanı seçimlerinde, bazı şahsi kırgınlık ve beklentilerin Parti Meclisi kararlarına aykırı oy kullanımıyla sonuçlandığının gözlemlendiğine dikkat çekti.

Hasipoğlu, “Parti Meclisimiz, bütün milletvekillerimizin ve tüm üyelerimizin, partimizin kararlarına, ülkemizin ve halkımızın menfaatlerine uygun davranmaya, dostluk ve birlik ruhu içinde hareket etmeye davet etmektedir.” dedi.

-“Meclis’in çalışır durumda tutulması sadece iktidarın değil, aynı zamanda muhalefetin de sorumluluğu”

Meclis’in çalışır durumda tutulmasının sadece iktidarın değil, aynı zamanda muhalefetin de sorumluluğu olduğunu belirten Hasipoğlu, şöyle devam etti:

“Ana muhalefet partisinin seçim sürecinde izlediği yol, yalnızca kaos yaratmaya yönelik olup, bu tutum kabul edilemezdir. UBP, demokratik diyalog ve anlayıştan yana olan bir partidir; ancak hiçbir tehdit veya baskıya boyun eğmez, halkımıza ve devletimize hizmet yolunda kararlılıkla ilerlemeye devam eder.”

-“Kıbrıs meselesinde çözüm müzakerelerine geçilmeli”

UBP Parti Meclisi kararlarında Kıbrıs konusu da yer aldı. Hasipoğlu bu konudaki karar konusunda şöyle devam etti:

“Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın, Türkiye’nin desteğiyle ortaya koyduğu iki devletli çözüm modeli, Partimizin tam desteğini almaktadır. Bu çözüm modeli, gayriresmi görüşmelerde ısrarla gündeme getirilmeli ve BM tarafından egemen eşitliğimiz kabul edilmedikçe kapsamlı çözüm müzakerelerine geçilmemelidir. UBP, federasyon temelinde çözümün artık geçerliliğini yitirdiği düşüncesindedir; bu doğrultuda, yakında Meclis’e sunulacak çalışmalar, Parti Meclisimizin de desteğiyle ilerleyecektir.”

-“Parti Meclisimiz, hükümetimize tam destek vermeye devam edecek”

Hasipoğlu’nun okuduğu bir diğer karar şöyle:

UBP Başbakanlığında kurulan koalisyon hükümetinin, son iki yılda kişi başına düşen milli gelirin artmasını sağlamış olup, halkımızın yaşam kalitesini yükseltmeye yönelik çalışmalarını kesintisiz sürdürmektedir. Parti Meclisimiz, KKTC’nin gelişmişlik seviyesini daha da yukarılara çıkarmak için hükümetimize tam destek vermeye devam edecektir.

Ülkemizi hedef alan dış güçlerin, bazı sorunları kaşıyarak yaraya dönüştürme çabalarının farkındayız. Koalisyon hükümetimiz Anavatan Türkiye Cumhuriyeti’nin büyük destekleriyle, bu girişimlerin boşa çıkması için halkımıza hizmet etmeye ve birlik-beraberliği en üst düzeyde tutmaya kararlıdır.”

-“UBP Genel Başkanı ve Başbakan Ünal Üstel’in parti içi ve dış politikalarına tam destek”

Parti Meclisinin, UBP Genel Başkanı ve Başbakan Ünal Üstel’in parti içi ve dış politikalarına tam destek verdiğini belirten Hasipoğlu, partilileri ve halkı bu duruşa saygı göstermeye davet etti.

Hasipoğlu, “UBP Parti Meclisi olarak, değerli halkımıza saygı ve sevgilerimizi sunar, aldığımız tüm kararların ülkemize ve devletimize hayırlı olmasını dileriz.” dedi.

Devamını Oku

Trending

Reklam