Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

İçişleri Bakanı Öztürkler ülkeye girişlere ciddi denetimler getireceklerini belirtti

Published

on

İçişleri Bakanı Ziya Öztürkler, ülkede kaçak ve düzensiz yaşam istemediklerini, yapacakları düzenlemelerle ülkeye girişlere ciddi denetimler getireceklerini belirtti.

Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, katıldığı bir WEB TV programında bakanlığın yürüttüğü çalışmalar hakkında açıklamalarda bulundu.

İçişleri Bakanlığı’nın geniş bir sorumluluk alanı olduğuna ve dijital dönüşüm ile birlikte hizmet kalitesini yükseltmek için adımlar atıldığına işaret eden Öztürkler, sorumluluk alanları dahilinde vatandaşlara en iyi hizmeti verebilmek, çağa uygun sistemleri hayata geçirmek ve kamunun hantal yapısından kurtulmak için ciddi bir dijital dönüşüm hamlesi başlattıklarını ifade etti.

Öztürkler, Muhaceret Sistemleri başta olmak üzere, Mekansal Adres Kayıt Sistemi (MAKS), Tapu ve Kadastro Otomasyon Sistemi (TAKBİS), Mekansal Gayrı Menkul Sistemleri (MEGSİS), kaymakamlıklarda devreye girecek otomasyon sistemleri, yeni nesil pasaportlar, e-kimlik / e-nüfus projelerinin geliştirilmesi ve E-Vize Otomasyon Sistemi gibi çalışmalarda ciddi bir yapılandırma içerisinde olduklarını söyledi.

Öztürkler, “Bu amaçla şu anda arkadaşlarımız Türkiye Cumhuriyeti’nden bizlere teknik destek, yeni yazılımlar konusunda katkıda bulunmak üzere ülkemizde bulunan 20’den fazla konularında uzman arkadaşlarla toplantılar yapıyorlar ve atılacak adımları planlıyorlar” dedi.

-“Yeni cezaevinde çağdaş bir zihniyetle insan onuruna yakışan bir dönüşümü sağlayacağız”

Merkezi Cezaevi (Kuruluş, Görev Ve Çalışma Esasları) (Değişiklik) Yasasının eksiklerini tamamlayarak, kısa süre önce Meclisten oy birliği ile geçtiğini hatırlatan Öztürkler, yeni cezaevinde şu anda 200’e yakın mahkumun olduğunu, geçiş sürecinin devam ettiğini ve esas olarak ekim ayının ikinci haftasından sonra tam anlamıyla geçişin sağlanacağını belirtti.

“Yeni cezaevi için 99 pırıl pırıl yeni gardiyanımız alındı” diyen Öztürkler, yeni cezaevine geçiş sürecinde ortaya koyduğumuz temel vizyonlarımızdan biri olan “Mahkûmların Topluma Kazandırılması Projeleri” ile devlet gözetimi altında cezasını çeken bireylerin insanlık onuru zedelenmeden, önemli bir iyileştirme sürecinden geçmelerinin sağlanacağını açıkladı.

Üniversitelerle işbirliği içerisinde eğitim programlarının oluşturulacağını ifade eden Öztürkler, “Dönem dönem gidip yeni cezaevinde incelemelerde bulunuyorum. Açık-kapalı spor salonları, çok amaçlı sosyal aktivite alanları, atölyeleri, kütüphanesi ve konferans salonları ile birlikte yeni cezaevinin çağdaş donanımlara sahip olması ‘Mahkumların Topluma Kazandırılması’ çalışmalarında ciddi katkı ve olanak sağlayacaktır” dedi.

Sadece Yeni Cezaevine taşınmanın yeterli olmadığını söyleyen Öztürkler, “Burada, çağdaş bir zihniyetle insan onuruna yakışan bir dönüşümü sağlamak önemlidir” şeklinde konuştu.

-“Belediyeler Reformu’nda önemli bir noktaya gelindi”

Öztürkler, göreve geldiklerinde belediyeler ile ilgili seçim tarihi başta olmak üzere belediye başkanları, Meclisi üyeleri ve muhtarların yetkilerinde sıkıntılı bir süreç ile karşı karşıya kaldıklarını, tüm bu konuların ortasında sorunların ivedi çözümü için çalıştıklarını belirtti.

Öztürkler, şöyle devam etti:

“Özellikle ilk günden beri üzerine basa basa aciliyetini de dikkate alarak, gündeme getirdiğim; belediyelerimizin maddi yapılarının güçlendirilmesi, merkezi yönetimle yerelin ilişkilerinin düzenlenmesi ve halkımızın hak ettiği çağdaş hizmetlere kavuşması adına 51 / 95 Sayılı Belediyeler Değişiklik yasasını hızlıca ele alarak yasanın komite aşamasında çalışılmasına başlandı. Burada çok özverili ve uyumlu bir çalışma sürdüğünü, belediyeler reformunda önemli bir noktaya gelindiğini söylemeliyim.”

“Anayasa Mahkemesi’nden de belediyelerin birleştirilmesi kararı için olumsuz bir sonuç çıkacağına inanmadığını, bunun idari bir karar olduğunu” ifade eden Öztürkler, “Belediyeler Reformu kapsamında 51/95 Sayılı yasanın oy birliği ile meclisten geçeceğine inanıyorum. Burada sendikalarımızın da tam desteği olduğunu söylemek istiyorum” şeklinde konuştu.

51/95 Belediyeler Değişiklik yasasının ardından da 65/2007 Belediye Personel Yasası ve Sınav İntibak Tüzüğünün de ele alınabileceğini ifade eden Öztürkler, tüm eksiklerin giderilmesi için çalışacaklarını söyledi.

-Muhaceret Affı Hukuk Ve Siyasi İşler Komitesi’nde yarından itibaren görüşülmeye başlanıyor

Muhaceret Affıyla ilgili konuşan Bakan Öztürkler, Muhaceret Affı ile ilgili Yasanın Tasarısının Hukuk ve Siyasi İşler Komitesi’nde yarından itibaren görüşülmeye başlanacağını açıkladı.

Öztürkler, komitede son şeklini alacak olan yasanın, genel kapsamlı bir af olarak hazırlandığını, hem yurt içindeki hem de yurt dışındaki kişileri kapsadığını, yalnızca ülkeden suça karışarak deport edilen kişilerin Muhaceret Affından yararlanamayacağının bilinmesinin de önemli olduğunu söyledi.

Komite aşamasından sonra Muhaceret Affının Meclis Genel Kurulu’nda görüşülmeye başlanacağını söyleyen Öztürkler, ekim ayı içerisinde Meclis’ten yasanın geçmesini beklediklerini kaydetti.

-“Kayıtlılığın sağlanmasını önemli”

Muhaceret Affı’nın gerçek anlamda bir son şans olarak görülmesini istediklerini belirten Öztürkler, şunları kaydetti:

“Bir suça karışıp da bizim bu ülkeden deport ettiğimiz kişiler var. Bu kişiler asla affın kendilerini kapsayacağı düşüncesine girmesin, asla böyle bir şey olmayacak. Biz şöyle bir çağrı yapıyoruz. Bu son şans. Sistemlerimizi kurmaya başladık. Düzensiz olan kişileri deport etmeye devam edeceğiz. Bu ülkede biz artık kaçak yaşam, düzensiz yaşam istemiyoruz. Yapacağımız düzenlemelerle ülkeye girişlerde çok ciddi denetimler getireceğiz. E-Vize Otomasyon Sistemi ile 7 kontrol noktasından geçtikten sonra ülkeye girişler sağlanacak. Bu projelerin hepsinin çalışmaları bitti ve ihale sürecine geçildi. Artık düzensiz durumda olan kişileri biz bu şekilde bırakmayacağız, göndermeye devam edeceğiz. Ya bu aftan yararlanın kendinizi ülkede düzenli hale getirin, ya da ülkeden ayrılın. Biz son zamanlarda hep bu çağrıyı yapıyoruz.”

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

KTÖS Eğitim Sekreteri Gelener:Eğitimde atama yapılmayan her kadro boşluk yaratıyor

Published

on

By

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Eğitim Sekreter Süleyman Gelener, bu eğitim yılı öncesinde 19 psikolojik danışman ve rehber öğretmen, 20 özel eğitim öğretmeni ve uzun süredir talep edilen öğretmen yardımcısı kadroları için münhal açılmasını talep edildiğini ancak hükümetin talepleri bir kez daha görmezden geldiğini savundu.

Gelener yaptığı yazılı açıklamada, 2025-2026 öğretim yılı eğitim politikalarının bilimsel ihtiyaçlara değil, siyasi takvime ve partizanca tercihlere göre belirlendiğini ileri sürdü.

Gelener yaptığı yazılı açıklamada, sendikanın kadro taleplerinin tamamen kamu yararına olduğunu belirterek, eğitimde atama yapılmayan her kadronun boşluk yarattığını, çocukların yaşadığı mağduriyetin sorumlusunun da Milli Eğitim Bakanlığı olduğunu savundu.

Yazılı açıklamasında öğretmen atamaları, rehberlik hizmetleri, özel eğitim ve öğretmen yardımcıları gibi temel alanlarda kadro ihtiyacı olduğunu ifade eden Gelener, yaklaşan seçimlerden dolayı ilgili kadrolara atama yapmak yerine geçici ve keyfi istihdamların tercih edildiğini öne sürdü.

Rehberlik, özel eğitim ve destek personeli alanlarındaki sistemli ihmalin öğrenci yönlendirmesini, özel gereksinimli bireylerin eğitim hakkını ve sınıf içi destek mekanizmalarını tamamen işlevsiz bıraktığını savunan Süleyman Gelener, KTÖS’ün yaptığı araştırmaya da işaret etti.

Yüzde 61’inde psikolojik danışman, yüzde 49’unda özel eğitim desteği olmayan okulların yüzde 70’inin öğrenci davranışlarıyla başa çıkmakta zorlandığını ifade eden Gelener, “Bu veriler, özel eğitimle rehberlik ve psikolojik destek hizmetlerindeki ciddi eksiklikleri gözler önüne seriyor” dedi.

Gelener, açıklamasında KTÖS’ün eğitim hakkı ihlallerine karşı ses yükseltmeye, öğrencilerin ve öğretmenlerin hakkını savunmaya kararlılıkla devam edeceğini belirtti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Medya Etik Kurulu’ndan Özgür Gazete’ye manşet haberi nedeniyle kınama

Published

on

By

Medya Etik Kurulu, Özgür gazetenin bugünkü manşet haberinde kullandığı dil ve görsellerin “habercilik etiğine ve hukukun temel ilkelerine aykırı olması” gerekçesiyle gazeteyi kınama kararı aldığını duyurdu.

Kuruldan yapılan açıklamada ilgili haberde, haklarında yargı süreci devam eden iki zanlının isimleri ve yüzlerinin açık şekilde kamuoyuna sunulduğu; “çirkef”, “para kapısı”, “sözde kamu görevlisi” gibi ifadelerle bu kişilerin suçlu oldukları yönünde kesin yargılar ima edildiği belirtildi.

Açıklamada, KKTC Anayasası’nın 18. maddesinde düzenlenen “masumiyet karinesi” ilkesinin ihlal edildiğinin tespit edildiği kaydedildi.

– “Zanlı, kurula başvurarak duruşma sırasında izinsiz şekilde fotoğrafının çekildiğini belirtti”

“Anayasa’ya göre, bir suçtan sanık herkes, suçluluğu yasaya uygun olarak ispat edilinceye kadar suçsuz sayılır. Bu hüküm, yalnızca yargı için değil, kamuoyunu etkileyen her türlü medya yayını için de bağlayıcıdır.” denilen açıklamada, şunlar belirtildi:

“Söz konusu yayın üzerine, zanlılardan biri olan Ali Arslan, Medya Etik Kurulu’na başvurarak duruşma sırasında izinsiz şekilde fotoğrafının çekildiğini, herhangi bir mahkeme kararı bulunmaksızın adının ve yüzünün kamuoyuyla paylaşıldığını belirtmiş; bu durumun yalnızca kendi mesleki onurunu değil, ailesini ve çocuklarını da olumsuz etkilediğini ifade etmiştir. Arslan, söz konusu yayının hem özel hayatın gizliliğini ihlal ettiğini hem de masumiyet ilkesine aykırı biçimde kamuoyunu yönlendirdiğini dile getirmiştir.”

Gazetecilik Meslek İlkeleri’ne de işaret edilen açıklamada, “Kurul, Özgür gazeteyi, yargı süreci devam eden bireyleri açık kimlik ve yüzleriyle kamuoyuna teşhir ederek masumiyet karinesini ihlal etmesi; kişilik haklarını zedeleyen, sosyal bütünlüğü riske atan yayın dili ve gazetecilik etik kurallarını göz ardı eden habercilik anlayışı nedeniyle kınamaya karar vermiştir.” ifadeleri kullanıldı.

– Cinsel taciz haberine ilişkin ihlaller

Açıklamada, ayrıca, Medya Etik Kurulu’nun bir gün önce bazı internet medya kuruluşlarına yönelik verdiği kınama kararının ardından, aynı cinsel taciz haberine dair yazılı basında da benzer ihlallerin yer aldığının tespit edildiği kaydedildi.

“Yeni Bakış ve Diyalog gazeteleri, mağdurun kimliğini açığa çıkarabilecek unsurlar içeren bir dil kullanmış, yargı süreci devam eden zanlının açık ismini ve fotoğrafını yayımlayarak, masumiyet karinesini ihlal etmiştir.” denilen açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:

“Bu tür yayınlar, yalnızca hukuka değil, aynı zamanda mağdurun onuruna ve mahremiyetine zarar vererek, ikinci kez mağduriyet yaratmaktadır. Haber verme hakkı, kamuoyunun bilgilendirilmesi açısından elzemdir. Ancak bu hak, hiçbir zaman bireyin temel hak ve özgürlüklerinin, özel hayatının ve adil yargılanma hakkının önüne geçemez.”

Medya Etik Kurulu, basın ve ifade özgürlüğünün korunmasının, hukukun üstünlüğü, insan onuru, özel hayatın gizliliği ve çocukların korunması gibi temel değerlerle birlikte düşünülmesi gerektiğini belirtti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Toplu Taşıma Mater Planı basın toplantısıyla kamuoyuna tanıtıldı..Bakan Arıklı: Toplu taşımada önemli bir kavşağa girildi

Published

on

By

Toplu Taşıma Master Planı, düzenlenen basın toplantısıyla kamuoyuna tanıtıldı.

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı toplantı salonunda gerçekleştirilen sunumda, Bakan Erhan Arıklı, Trafik Dairesi Müdürü Ahmet Aydın ve Düzce Ulaşım Şirketi Genel Müdürü Bekir Ilıcalı hazır bulundu.

Projenin detayları Düzce Ulaşım Genel Müdürü Bekir Ilıcalı tarafından paylaşıldı.

Bekir Ilıcalı konuşmasında, projenin amacının ülke genelinde erişilebilir, hızlı ve ekonomik bir toplu taşıma sistemi oluşturmak olduğunu vurguladı.

Projeye yönelik geniş bir saha çalışması yürüttüklerini belirten Ilıcalı, toplu taşımadaki mevcut sorunlara ilişkin kapsamlı araştırmalar yaptıklarını söyledi.

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı da toplu taşımada önemli bir kavşağa girildiğini belirtti.

Projenin en kısa sürede hayata geçirilerecek aşamaya ulaştığını ifade eden Arıklı, bu kapsamda belediyelerle yürütülen işbirliğinin önemine dikkati çekti.

Ülkedeki araç sayısının ve beraberinde trafik kazalarının arttığını; mevcut yolların ise yetersiz kaldığını belirten Arıklı, bu sorunun proje sayesinde çözüleceğini vurguladı.

Bakan Arıklı, yılda yaklaşık 350 milyon doların akaryakıt ve motorlu araç ithalatına harcandığını da anımsattı.

Arıklı, “Bu proje ülkeye ciddi ekonomik ve sosyal katkılar sağlayacak. Ayni zamanda trafik kazaları da önlenecek… ” diye konuştu.

Devamını Oku

Trending

Reklam