Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

İpek böceği yetiştiriciliği ve ipek koza el sanatlarıyla uğraşan Zekiye Paşa bu işin inceliklerini anlattı

Published

on

16 yıldır ipek böceği yetiştiriciliği ve ipek koza el sanatlarıyla uğraşan Beylerbeyi köyü sakini Zekiye Paşa, BRT’ye bu meşakatli işin inceliklerini anlattı.

Hobi olarak başladığı ipek koza el sanatlarını, kendi kendine öğrendiğini dile getiren Zekiye Paşa, bu sanatın kendisi için bir tutkuya dönüştüğünü dile getirdi.

İpek böceği yetiştirebilmek için dut ağaçlarının yaygınlaştırılmasına ihtiyaç olduğunu belirten Paşa, ipek koza işçiliğinin ilk ve en zor etabının ipek böceği yetiştirmek olduğunu kaydetti.

Her yıl mayıs ayında Beylerbeyi’nde düzenlenen İpek Koza Festivali’yle , çocukların ipek böceği yetiştiriciliğine ilgisinin arttığını, ipek koza el sanatlarının da yaygınlaştığını belirten Paşa, bu sanatın yaşatılması için derneklerin, köy kadın kurslarının ve belediyelerin verdiği eğitimlerin ve bu sanatla uğraşanların emeklerinin değer bulmasının önem taşıdığını söyledi.

Zekiye Paşa, bu sanatta maliyetlerin yüksek olduğuna da işaret ederek, “Ortaya çıkan eserlerin satılması önemli. Yabancı turistler yanlarında daha taşınabilir şeyler götürmeyi tercih ediyor. Büyük parçalar bizim için de maliyetli çerçevelerin fiyatı çok maliyetli” şeklinde konuştu.

Ürünlerin çeşitlendirilmesinin satışları da arttırdığını ifade eden Zekiye Paşa, özellikle son dönemde,çoğunu doğal yöntemlerle renklendirdiği kozalarla, Kıbrıs’ın florasına ait endemikleri çalıştığını kaydetti.

Kıbrıs’a özgü el sanatlarının yaşatılabilmesi için, emeklerin karşılık bulmasının büyük önem taşıdığına dikkati çeken Paşa, son dönelerde oluşturulan bazı dernekler ve kooperatiflerin yaygınlaşmasının ürün satışlarını arttırdığını , bunun da motivasyonlarını arttırdığını belirtti.

Zekiye Paşa, “Kooperatifleşme önemli. Yıllardır başaramadık. Şimdi GİKAD ile ürünler satılıyor. Bu üretmemiz için motivasyon yaratıyor” dedi.

BRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Başbakan Ünal Üstel, Colin Stewart’ın açıklamalarını değerlendirdi:”Gerçeklerden uzak, taraflı bir veda mesajı”

Published

on

By

Başbakan Ünal Üstel, Colin Stewart’ın açıklamalarını değerlendirdi.

Başbakan Ünal Üstel’in değerlendirmesi şöyle;

“Colin Stewart’ın Açıklamaları Kıbrıs Türk Toplumu açışımdan üzüntü ile karşılanmıştır.

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Colin Stewart’ın görev süresinin sonunda yaptığı açıklamalar, sadece Kıbrıs Türk halkını hayal kırıklığına uğratmakla kalmamış, aynı zamanda tarafsızlık ilkesine ve diplomatik nezakete aykırı bir yaklaşımı da gözler önüne sermiştir.

Sayın Stewart’ın “iki devletli çözüme dair bir senaryo yoktur” ifadesi, açıkça taraflı ve siyasi gerçeklikten uzak bir beyandır. Kıbrıs Türk halkının siyasi iradesini yok sayan, yıllardır uluslararası toplumun çözümsüzlüğe göz yumması nedeniyle kendi kaderini tayin etme hakkını talep eden bir topluma yönelik bu yaklaşım kabul edilemezdir.

Kıbrıs Türk halkı, 1960 Ortaklık Cumhuriyeti’nin kurucu ve eşit ortağı olmasına rağmen, 1963 yılında silah zoruyla devletten dışlanmış, temel hakları gasp edilmiştir. O günden bu yana ambargolar, izolasyonlar ve haksızlıklarla baş başa bırakılmıştır. Bu tarihi gerçekler ortadayken, 2025 yılında hala Kıbrıs Türk halkına “federasyon dışında başka bir seçeneğiniz yok” demek, en hafif tabiriyle adaletsizliğin sürdürülmesine katkı koymaktır.

Görev süresi boyunca ne taraflar arasında güven inşa edecek ciddi adımlar atılmış, ne de Kıbrıs Türk halkının maruz kaldığı izolasyonların kaldırılması için herhangi bir somut çaba gösterilmiştir. Stewart’ın dört yıllık görev süreci, Kıbrıs Türk halkı açısından sonuçsuz ve duyarsız bir dönem olarak kayıtlara geçmiştir.

Üstelik yaptığı açıklamada, Kıbrıs Türk halkının Türkiye ile olan ilişkisini “absorption” yani ilhak imasıyla yorumlamak, saygısızca ve ön yargılı bir yaklaşımdır. Kıbrıs Türk halkı Anavatan Türkiye ile olan bağını bir zorunluluk olarak değil, gönüllü ve tarihsel kardeşlik ilişkisi içinde sürdürmektedir.

Kıbrıs’ta gerçek bir barış ve sürdürülebilir bir çözüm isteniyorsa, bu çözüm iki tarafın eşitliği temelinde şekillenmelidir. Eşit egemenlik, eşit uluslararası statü ve karşılıklı saygı, adil bir çözümün olmazsa olmaz koşullarıdır. Bu bağlamda, iki devletli çözüm Kıbrıs Türk halkı için yalnızca bir seçenek değil, aynı zamanda meşru bir taleptir.

Uluslararası toplumdan beklentimiz, artık çözümsüzlüğü ödüllendiren değil, adil ve kalıcı çözümü cesaretlendiren bir tutum sergilemesidir. Sayın Stewart’ın görev süresini böylesine taraflı bir ifadeyle kapatması, ne diplomasinin ruhuna ne de Kıbrıs’taki hassas dengelere hizmet etmektedir.

Gerek içimizden gerek dışımızdan, Kim ne isterse yapsın, Biz, Kıbrıs Türk halkı olarak, hakkımız olan eş it statüyü ve özgür geleceğimizi kararlılıkla savunmaya devam edeceğiz.”

Devamını Oku

Kıbrıs

KKTC’de suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesine yönelik ilk çalıştay gerçekleştirildi

Published

on

By

21 Mart 2025 tarihinde imzalanan “2025 Yılı Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Hükümeti Arasında İktisadi ve Mali İşbirliği Anlaşması” kapsamında yer alan Türkiye Cumhuriyeti – KKTC İşbirliği Çerçeve Belgesi Eylem Planı’nın 1.1.23 numaralı eylemi doğrultusunda, suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerinin aklanmasının önlenmesine yönelik idari ve teknik kapasitenin artırılması amacıyla Lefkoşa’da önemli bir çalıştay düzenlendi.

KKTC Cumhuriyet Meclisi Yerleşkesi’nde gerçekleşen “Suçtan Kaynaklanan Mal Varlığı Değerlerinin Aklanmasının Önlenmesi Çalıştayı”, T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) Başkanlığı’nın da katılımıyla, KKTC Maliye Bakanlığı’na bağlı Para, Kambiyo ve İnkişaf Sandığı İşleri Dairesi, Suç Gelirlerinin Aklanmasını Önleme Şubesi, Mali Bilgi Edinme Birimi (MABEB) tarafından ilk kez düzenlendi.

Çalıştaya, T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) Başkanlığı’nın temsilcilerinin yanı sıra Polis Genel Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube Amirliği, Gelir ve Vergi Dairesi, Gümrük ve Rüsumat Dairesi, Devlet Emlak ve Malzeme Dairesi, Tapu ve Kadastro Dairesi ile KKTC Merkez Bankası yetkilileri katılım sağladı.

Ayrıca, 1/2024 sayılı “Suç Gelirlerinin Aklanmasının, Terörizmin Finansmanının ve Kitle İmha Silahlarının Yaygınlaşmasının Finansmanının Önlenmesi Yasası” tahtında yükümlü olarak belirlenen bankalar ve yükümlü grup temsilcileri de çalıştay da yer aldı.

Çalıştay, KKTC Maliye Bakanlığı Müsteşarı ve Suç Gelirlerinin Aklanmasını Önleme Kurulu Başkanı Burak Şöföroğlu ile MASAK Başkanlığı temsilcisi Müslüm Murat Yıldırım’ın açılış konuşmaları ile başladı.

İki gün süren etkinlikte, MABEB personeli Düriye Gezer tarafından KKTC’deki yasal düzenlemeler, Mali Bilgi Edinme Birimi’nin yapısı ve fonksiyonları ile istatistiki bilgileri yer aldığı sunum gerçekleştirildi.

MASAK Başkanlığı’nın temsilcileri ise uluslararası standartlardaki son gelişmeler, FATF ülke değerlendirme sonuçları, finansal olan ve/veya finansal olmayan kuruluşların, müşterinin tanınması yükümlülüğü ve şüpheli işlem bildirim yükümlülüğü ile karşılaşılan sorunlar ve çözüm önerileri ile risk temelli yükümlülük denetimi ile ilgili kapsamlı sunumlar gerçekleştirdi.

Çalıştay da, suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerinin aklanmasının önlenmesine yönelik bilgi ve tecrübe paylaşımları ve idari ve teknik kapasitenin arttırılması için bilgi alışverişi konusunda önemli kazanımlar elde edildi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Gökçebel eleştirilerde bulundu

Published

on

By

Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) Genel Sekreteri Tahir Gökçebel, asgari ücretin “yabancılar için yüzde 60’a düşürülmesini” öngören yasa gücünde kararnamenin geri çekilmesini talep etti.

Gökçebel yaptığı yazılı açıklamada, kararnameyi “adaletsiz” olarak niteleyerek, hükümeti eleştirdi. “Bu yasa kapsamında çalışacak kayıtlı doksan bine yakın işçi vardır. Her konuda açıklama yapanlar bu konuda rahatsız olmamıştır” diyen Gökçebel, “Gayri ahlaki, insanlık dışı, emek düşmanı, Anayasa’ya, hukuka, insani değerlere aykırı kararname derhal geri çekilmelidir” dedi.

“Bu güne kadar büyük sermayeye sağlanan prim desteği, vergi affı, muafiyetler, ucuz işçi istihdamı gibi olanaklar karşısında çalışanlar adına ne talep edilmiş, ne gibi destek ve koruma sağlanmıştır” sorusunu yönelten Gökçebel, hükümetlerin, neden güvencesiz, sendikasız çalıştırmayı yasaklamadığını da sordu.

2008 sonrası istihdam edilen çalışanların yüzde 40 eksik maaş ve yatırımlarının nasıl etkileneceği sorusuna da soran Gökçebel, “Birçok ceza asgari ücrete bağlanmışken, cezalar da ‘yabancı’ olup, olmadığına bakılarak yüzde 60’ı mı ödenecektir?” sorusunu yöneltti.

Atılan bu adımın ülkede sıkıntı yaşatacağını kaydeden Gökçebel, kriminal olayların artış göstereceğini, geçim derdinin artacağını ve kaosun küçük işletmelerde dahi büyüyeceğini savundu.

KTOEÖS Genel Sekreteri Gökçebel, “Emek tektir, akıtılan ter aynıdır. Din, dil, ırk bakılmaksızın hak da, ücret de eşit olmalıdır” dedi.

Devamını Oku

Trending

Reklam