Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

İran halkı sandık başında

İran’da halk, yeni cumhurbaşkanını seçmek üzere sandık başına gidiyor. Ülkede kayıtlı 59 milyonu aşkın seçmen, sabah saatlerinden itibaren seçim merkezlerinde oy kullanmaya başladı.

Published

on

83 milyon nüfusa sahip ülkede, 29 milyon 980 bin 38’i erkek, 29 milyon 330 bin 269’u kadın olmak üzere 59 milyon 310 bin 307 seçmen oy kullanabilecek.

Yerel saatle 07.00’de başlayan oy verme işlemi 24.00’te sona erecek ancak bu süre ihtiyaç halinde Seçim Merkezinin kararıyla birkaç saat daha uzatılabilecek.

Sonuçlar yarın netleşebilir

Seçim sonuçlarıyla ilgili ilk verilerin gece yarısından itibaren açıklanmaya başlanması, yarın öğleye kadar sonuçların netleşmesi bekleniyor.

3 aday yarıştan çekildi

Adaylıkları onaylanan 7 isimden muhafazakar Milletvekili Ali Rıza Zakani, eski Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Genel Sekreteri ve Nükleer Başmüzakereci Said Celili ile reformist eski Cumhurbaşkanı Yardımcısı Muhsin Mihralizade seçim yarışından çekildi.

4 aday cumhurbaşkanlığı için yarışıyor

Buna göre muhafazakar adaylar eski Devrim Muhafızları Ordusu Genel Komutanı ve Düzenin Maslahatını Teşhis Konseyi Genel Sekreteri Muhsin Rızai, Milletvekili Emir Hüseyin Kadızade Haşimi, Yargı Erki Başkanı İbrahim Reisi ve reformist eski Merkez Bankası Başkanı Abdunnasır Himmeti cumhurbaşkanlık için yarışıyor.

Mevcut cumhurbaşkanı Ruhani olmadı

İran’da cumhurbaşkanı 4 yıl süreyle görev yapıyor ve bir kişi en fazla 2 defa üst üste bu makama seçilebiliyor. Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani bu nedenle aday olamadı.

İlk turda 50+1 gerekiyor

Adayların ilk turda seçilebilmesi için yüzde 50+1 oy alması gerekiyor. İlk turda yüzde 50+1’in üzerine çıkan aday olmaması halinde en fazla oyu alan 2 aday ikinci tura kalacak ve kazanan ülkenin 8’inci cumhurbaşkanı olacak.

İbrahim Reisi’nin kazanması bekleniyor

Reformistlerin vetosu nedeniyle muhafazakar aday İbrahim Reisi’nin seçimleri ilk turda kazanmasına ve 8. Cumhurbaşkanı olmasına kesin gözüyle bakılıyor ancak halkın seçim sonrası için umutlu bir beklenti içinde olmadığı görülüyor.

Hollanda merkezli İranlılar Anket Grubu (GAMAAN) tarafından yapılan ankete katılan 19 yaş üstü 80 bin kişinin yaklaşık yüzde 75’i sandığa gitmeyeceklerini belirtirken, yüzde 18’i oy kullanacağını, yüzde 6’sı ise kararsız olduğunu ifade etti.

Seçimlere katılım düşük

İranlı Öğrenciler Kamuoyu Yoklama Merkezi Anket Ajansının (ISPA) yaptığı kamuoyu yoklamasında ise sandığa gideceğini belirtenlerin oranı yüzde 38’de kaldı. Bunun 1979’dan bu yana seçimlere katılım noktasındaki en düşük seviye olduğu belirtiliyor.

Seçimlere katılımın düşük olacağı ve halkın büyük bölümünün boykot eğiliminde olduğu yorumları yapıldığı için ülke lideri Ali Hamaney çarşamba günü, Cumhurbaşkanı Ruhani de dün halka hitap ederek oy kullanılması çağrısında bulundu. Hamaney ve Ruhani, “düşmanın seçimlere katılımın düşük olmasını istediğini” savunarak İran halkından “düşmanın oyunlarını boşa çıkarmalarını” istedi.

Ruhani’nin kazandığı seçimde katılım yüzde 73’tü

Ruhani’nin kazandığı 2017’deki 12. Cumhurbaşkanlığı Seçimlerinde katılım yüzde 73, geçen yıl yapılan 11. Dönem Meclis Seçimlerinde ise yüzde 42,57 olarak gerçekleşmişti.

Ülkede seçmenler 13. Cumhurbaşkanlığı Seçimlerinin yanı sıra il, ilçe ve beldelerde yönetim konseyi seçimleri ile İran Meclisi ve Uzmanlar Meclisi ara seçimleri için de oy kullanıyor.

Hamaney oyunu kullandı

İran lideri Ayetullah Ali Hamaney, başkent Tahran’daki İmam Humeyni Hüseyniyesi’nde kurulan seçim sandığında oyunu kullandı.

Seçime katılan adaylar kimdir?

1- İbrahim Reisi

Mart 2019’dan bu yana İran Yargı Erki Başkanı olarak aktif görevini sürdüren 61 yaşındaki İbrahim Reisi, adaylar arasında muhafazakar kanadın en güçlü ismi olarak görülüyor.

İran devrimi lideri Humeyni’nin ölümü sonrası Hamaney döneminde devlet makamlarında hızla yükseldiği gözlenen Reisi, 1990-1995 yıllarında Tahran Cumhuriyet Başsavcılığı görevine atandı. 2016 yılında yine Hamaney tarafından Meşhed kentindeki İmam Rıza Türbe ve Külliyesi Vakfı Başkanlığına getirilen Reisi, Mart 2019’da Yargı Erki Başkanlığı oldu. 2 dönem ülkenin dini liderini seçme ve denetleme görevine sahip Uzmanlar Meclisi üyeliğine seçilen Reisi, 2017 yılında cumhurbaşkanlığı seçimlerini rakibi Hasan Ruhani karşısında kaybetti. Reisi, Yargı Erki Başkanlığına atanmasından kısa bir süre sonra, Uzmanlar Meclisi’nin Başkan Yardımcılığı makamına getirildi. Reisi, ayrıca Düzenin Maslahatını Teşhis Konseyi (DMTK) üyesi.

Reisi, Humeyni’nin talimatıyla 1988 yılında hapisteki rejim muhaliflerinin idam kararını veren komitede yer aldı. Rejim muhalifleri tarafından “ölüm komitesi” olarak adlandırılan 4 kişilik heyette yer alan Reisi, muhaliflerce “Katliam Ayetullahı” olarak adlandırılıyor. Söz konusu dönemde yaklaşık 3 bin kişinin idam edildiği öne sürülüyor. ABD Hazine Bakanlığı, Kasım 2019’da Reisi’yi ülkedeki sıradan suçlulara yönelik idam kararları dolayısıyla yaptırım listesine aldı.

Devrim Muhafızları tarafından desteklendiği öne sürülen İbrahim Reisi ismi, Hamaney sonrasında ülke liderliği makamına oturması muhtemel adaylar arasında yer alıyor. Reisi, Kum kentinde üst düzey din eğitimini tamamladıktan sonra, özel hukuk alanında yüksek lisans yaptı.

2- Muhsin Rızai

Muhafazakar siyasetçi, eski Devrim Muhafızları Ordusu Genel Komutanı ve Düzenin Maslahatını Teşhis Konseyi Genel Sekreteri Muhsin Rızai cumhurbaşkanlığı seçimleri için 4’üncü kez adaylık başvurusunda bulundu.

1981-1997 yıllarında Devrim Muhafızları Ordusu Genel Komutanı görevinde bulunan 67 yaşındaki Rızai, 1997’den bu yana ülkede Meclis ile AKK arasındaki anlaşmazlıkları çözen anayasal kurum olan Düzenin Maslahatını Teşhis Konseyinin Genel Sekreteri olarak görev yapıyor. Rızai, 2005 cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce çekilmiş, 2009 ve 2013’teki seçimlere katılmış ancak kazanamamıştı.

3- Emir Hüseyin Kadızade Haşimi

İran Meclis Başkan Vekili ve Milletvekili Tıp doktoru olan Meşhed doğumlu muhafazakar siyasetçi Haşimi, 4 dönemdir Horasan-i Rezevi eyaletinden milletvekili seçiliyor. 50 yaşındaki Haşimi, Simnan Tıp Bilimleri Üniversitesi Rektörlüğü yaptı. Muhafazakar Paydari Cephesi’nin kuruluşunda yer aldı ve sözcülüğünü yaptı.

4- Abdunnasır Himmeti

Hemedan doğumlu reformist siyasetçi, doktorasını Tahran Üniversitesi’nde iktisat alanında yaptı. İran devlet televizyonunda yöneticilik yapan Himmeti, Irak savaşında propaganda sorumlusuydu. Uzun yıllar banka yöneticiliği yapan 64 yaşındaki Himmeti, Temmuz 2018’de Ruhani tarafından Veliyullah Seyf’in yerine Merkez Bankası Başkanlığına getirildi.

TRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

İran’da aşırı sıcaklar nedeniyle devlet daireleri iki gün tatil edildi

Published

on

By

İran’da aşırı sıcaklar nedeniyle Buşehr’in ardından Loristan eyaletinde de kamu kurumları 29-30 Temmuz günlerinde tatil edildi.

İranlı Öğrenciler Haber Ajansı’na (ISNA) göre, Loristan Vali Yardımcısı Hamid Keşkuli konuya ilişkin bilgi verdi.

Keşkuli, “Artan sıcaklıklar nedeniyle, tüm kamu kurumları, üniversiteler ve eğitim kurumları 29-30 Temmuz günlerinde tatil edilmiştir. Gerekli durumlarda çalışmalar uzaktan yürütülecektir.” ifadelerini kullandı.

İran’ın güneyinde Basra Körfezi kıyısındaki Buşehr eyaletinde dün, hava sıcaklıklarının 50 dereceyi aşacağı uyarısının ardından kamu kurumları 29-30 Temmuz günlerinde tatil edildiği duyurulmuştu.

Bugünlerde aşırı sıcakların hüküm sürdüğü ülkede, aralarında başkent Tahran ve Buşehr’in de bulunduğu 14 eyalette yüksek enerji tüketiminin önüne geçilmesi amacıyla 23 Temmuz’da kamu kurumları tatil edilmişti.

Devamını Oku

Dünya

İsrail’in Gazze’ye saldırılarında son 24 saatte 100 Filistinli hayatını kaybetti

Published

on

By

İsrail ordusunun 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı son 24 saatte 100 artarak 59 bin 921’e yükseldi.

Gazze’deki Filistin Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail’in devam eden saldırılarında yaşanan can kayıpları ve yaralanmalara ilişkin son bilgiler paylaşıldı.

Açıklamada, son 24 saatte Gazze’deki hastanelere 100 ölü ve 382 yaralının getirildiği kaydedildi.

İsrail ordusunun Gazze’de 19 Ocak’ta varılan ateşkesi bozarak 18 Mart’tan bu yana düzenlediği saldırılarda 8 bin 755 Filistinlinin hayatını kaybettiği, 33 bin 192 kişinin yaralandığı belirtildi.

İsrail’in Gazze Şeridi’ne 7 Ekim 2023’ten beri düzenlediği saldırılarda yaşamını yitirenlerin sayısının ise 59 bin 921’e, yaralıların sayısının 145 bin 233’e yükseldiği bildirildi.

Gazze Şeridi’nde enkaz altında hâlâ binlerce ölü olduğu belirtiliyor.

İsrail-ABD güdümlü sözde yardım dağıtım bölgelerinde Filistinlilerin hedef alındığı sistematik saldırılarda 25 kişinin hayatını kaybettiği, 237 kişinin yaralandığı, 27 Mayıs’tan bu yana yaşamını yitirenlerin sayısının 1157’ye, yaralıların sayısının da 7 bin 758’e ulaştığı aktarıldı.

İsrail’in açlığa mahkum ettiği Gazze Şeridi’nde son 24 saatte 1’i çocuk 14 Filistinlinin daha açlıktan hayatını kaybettiği, açlık nedeniyle yaşamını yitirenlerin sayısının 88’i çocuk 147 kişiye çıktığı bildirildi.

Devamını Oku

Dünya

Guterres: “Gazze halkının dünyanın gözü önünde yok edilişi hiçbir şekilde meşrulaştırılamaz”

Published

on

By

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, “Gazze halkının dünyanın gözü önünde yok edilişi ve açlığa mahkum edilmesi hiçbir şekilde meşrulaştırılamaz.” dedi.

​​​​​​​Guterres, BM’de düzenlenen Filistin meselesine barışçıl bir çözüm bulunması ve iki devletli çözümün hayata geçirilmesi konulu Yüksek Düzeyli Uluslararası Konferans’ın açılışında konuştu.

Bugün “gözlerinin tamamen açık bir şekilde” önlerindeki zorlukların farkında olduklarını dile getiren Guterres, İsrail-Filistin meselesinin “umutları, diplomasiyi, sayısız kararı ve uluslararası hukuku boşa çıkararak” nesiller boyunca sürdüğünü anımsattı.

Guterres, ihtilafın hala can almaya, gelecekleri yok etmeye ve hem bölgeyi hem de dünyayı istikrarsızlaştırmaya devam ettiğini dile getirdi.

Diğer taraftan bu ihtilafın sürmek zorunda olmadığına işaret eden BM Genel Sekreteri Guterres, “Çözüm mümkün. Bunun için siyasi irade ve cesur bir liderlik gerekiyor. Aynı zamanda bunun için gerçeğin farkında olmak gerekiyor. Gerçek şu ki bir dönüm noktasındayız. İki devletli çözüm her zamankinden daha uzak.” ifadelerini kullandı.

– “Gazze halkının dünyanın gözü önünde yok edilişi meşrulaştırılamaz”

Guterres, “Gazze halkının dünyanın gözü önünde yok edilişi ve açlığa mahkum edilmesi hiçbir şekilde meşrulaştırılamaz.” dedi.

Gazze’de on binlerce sivilin öldürüldüğünü, işgal altındaki Filistin topraklarının parçalandığını söyleyen Guterres, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

“Sahadaki demografik yapının değiştirilmesi, herhangi bir inandırıcı siyasi ufkun bulunmaması ve geçen hafta Knesset’te oylanan bir bildirgede ifade edilen, işgal altındaki Batı Şeria’nın ilhakına yönelik destek. Açık olalım, işgal altındaki Batı Şeria’nın adım adım ilhak edilmesi yasa dışıdır. Buna son verilmelidir. Gazze’nin topyekun yıkımı kabul edilemez. Buna son verilmelidir. İki devletli çözümü sonsuza dek baltalayacak tek taraflı eylemler kabul edilemez. Buna da son verilmelidir. Bunlar münferit olaylar değildir. Orta Doğu’da barışın yapı taşlarını söken sistematik bir gerçeğin parçasıdır. Ancak tam da bu karanlık tablo nedeniyle iki devletli çözümü hayata geçirmek için daha fazlasını yapmalıyız.”

– “Konferans vazgeçilmez bir fırsat teşkil ediyor”

Guterres, bugünkü konferansın “nadir ve vazgeçilmez” bir fırsat teşkil ettiğini ve “iyi niyetli bir retorik alıştırmasına” dönüşmemesi gerektiğinin altını çizdi.

Konferansın, işgalin sona erdirilmesine ve uygulanabilir bir iki devletli çözüm yönündeki ortak hedefin hayata geçirilmesine yönelik geri dönüşü olmayan ilerlemeyi sağlayacak bir dönüm noktası olabileceğini kaydeden Guterres, “İki devletli çözüm, uluslararası hukuka dayalı, bu Genel Kurul tarafından onaylanmış ve uluslararası toplum tarafından desteklenen tek çerçevedir.” dedi.

Guterres, tüm taraflarca tanınan, bağımsız, birbirine bitişik, demokratik ve egemen iki devletin uluslararası topluma tam olarak entegre olmasını sağlayan bu çerçevenin İsrailliler ile Filistinliler arasında adil ve kalıcı bir barışa giden tek güvenilir yol olduğunu belirterek, bunun da daha geniş Orta Doğu’da barışın vazgeçilmez bir koşulu olduğunu ifade etti.

İsrail, Filistin ve diğer ülkelerin bu yolda zor kararlar almak zorunda kalacağına işaret eden BM Genel Sekreteri, “Tüm taraflardan cesur ve ilkesel bir liderlik gerekecek. Biz burada bu çabayı teşvik etmek ve desteklemek için bulunuyoruz. İsrail ve Filistin halkı ile tüm insanlık için hayati önem taşıyan bu davayı ilerletmek üzere bir araya geldiğiniz için teşekkür ederiz.” dedi.

Devamını Oku

Trending

Reklam