Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

İsias Otel’in yıkılmasında kusuru bulunan kamu görevlileri davasının ilk duruşması yarım saatlik aranın ardından devam ediyor

Published

on

Adıyaman Grand İsias Otel’in yıkılmasında kusuru bulunan kamu görevlileri davasının ilk duruşması yarım saatlik aranın ardından devam ediyor.

Duruşmada aileler dinleniyor.

-Bilgen
Oğlu Hasan Bilgen’i  kaybeden Mehmet Akif Bilgen, imza sorumluluğunun ne demek olduğunu sordu ve çok ağır duygular içinde olduklarını, yıllarca yöneticilik  yaptığın ve bir tane bile belgeye ne olduğunu bilmeden imza atmadığını söyledi.

Bilgen imza atanlara güvenip çocuklarını Adıyaman’a gönderdiklerini  kaydetti. Bilgen bayramlarda çocuklarına ve torunlarına el öptürmek yerine mezara gittiklerini de söyleyerek “Hepsinden şikayetçiyim, en ağır şekilde cezalandırılmalarını istiyorum.” diye konuştu.
-İçme

Özgür Içme’nin babası Meriç İçme, bunun ikinci dava olduğunu söyleyerek, belediyenin tüm makamlarına “belediye ne iş yapar, neyi denetler” diye sordu. İçme,  “Belediye hiç bir şeyi denetlemeyip, bu binayı otele çevirdi. Bina 16 saniyede kum yığını oldu, biz çocuklarımızı bir haftada kumdan çıkardık. Çocuklarımızın hepsi boğularak öldüler. Bu binayı imza atanlar bunları yarattı. Sadece enkaza bakarak sanıklara olası kast verilmesi lazım hepsinden şikayetçiyim.” dedi.
-Aktuğralı
Aras Aktuğralı’nın babası Murat Aktuğralı da enkazdan kurtulanlardan biri olduğunu anımsattı ve “Bizim bütün mücadelemiz sizin çocuklarız için. Biz sadece beş günlüğüne voleybol turnuvasına gelmiştik. Bu enkazın yaratılmasında burada sanık diye oturtulanların sorumluluğu var” dedi. Depremden sonra  İsias enkazının başında olduğunu ve insanlığımdan utandığı günler yaşadığını kaydeden Aktuğralı, “Sanıklar görevlerini sorumlulukla yapmış olsalardı biz de bugün burada olmayacaktık. Japonların ahlaklı davranışlarını örnek  alıp kendileri de yapmalıdırlar. Bu salondan çıkarken hepimizin yüzüne  baksınlar” dedi. Aktuğralı, davanın takibini yapacağını, şikayetci olduğunu  söyledi ve sanıkların tutuklanmasını talep etti.

-Ekiz
Aykan Ekizin babanız Murat Ekiz de “Hepsinden şikayetçiyim davayı takip edeceğim.” diye  konuştu.

-Çetintaş
Osman Çeyintaş’ın babası Nafi Çetintaş ise sanıklar için “İsias Otel’in  sahipleri, katilleri  kadar suçludurlar” dedi ve  tutuklanmalarını istedi. Çetintaş, “Biz yasımızı tutamadık. Hepsinden şikayetçiyim davamıza devam edeceğiz” diye konuştu.

-Tan
Rehber Umut Ulaş Tan’ın annesi Nurten Tan, İsiasın yaratılmasından sorumlu herkesten şikayetçi olduğunu, tümünün olası kastla cezalandırılmasını istediğini vurguladı.

-Akın
Doruk ve Alp Akın’ın babası Osman Akın ise, iki yılı aşkın bir zamandır adalet sürecini takip ettiklerini, mal sahipleri kadar bina için onay veren kamu görevlilerinin de  suçlu olduğunu dile getirdiklerini kaydetti. “Davalar birleştirilmedi. Geçmiş dava neticelenmediği gibi bu davanın da sonuçlanamayacağını düşünüyoruz. Bu davaların birleşmesi lazım. 72 can gitti attıkları imzalarla.” diye konuşan Akın, bilim ışığında yapılan tüm değerlendirmeleri göz önünde bulundurarak davanın sonuçlandırılmasını  istedi, şikayetçi olduğunu söyledi.

-Koç
 Rehber Ozan Koç’un babası Orhan Koç söyle konuştu: “Sorgusuz imzalamışlar belgeleri, sorgusuz imzaladılarsa sonuçlarına da katlanacaklar. Binayı deprem yıktıysa bu bina da yıkılmak zorundaydı,  o yıkıldıysa burada her türlü usulsüzlük var demektir.”  Koç, imza sahiplerinin tek tek cezasını çekeceğini de belirtti.

-İpekçioğlu
Pervin Aksoy İpekçioğlu da enkazdan yaralı olarak çıkanlardan olduğunu anımsattı .  İpekçioğlu, ” O anı ve o acıyı sonrasında yaşadıklarımızı anlatmak mümkün değil. Ama anlamadan bilmeden menfaat sağlayıp belki rüşvet alarak attıkları imzalar sayesinde ömrümü verdiğimi kaybettim, ömrümü çalanlar ömür yaşamaya çalışıyorlar.” diye konuştu. Herkesin adaletinin farkı olduğunu dile getiren İpekçioğlu, mahkemenin kanunun öngördüğü koşuşlar ve vicdanı çerçevesinde bir karar vereceğini kaydetti.  Yürüdükleri yolun çok zor olduğunu belirten İpekçioğlu,  davaların birleştirilmesini istedi.
İşin içinde tam rüşvet ve yolsuzluk  olduğunu kaydeden İpekçioğlu, “İçerik sahteciliği var. Biliyoruz ki Mehmet Göncüoğlu’na  ait statik  hesap alınamadığı için Halil Bağcı’dan aldılar.  Savcılık iddianameyi bilinçli taksirden hazırladı ama bunun olası kasta çevrilmesi  gerekiyor.” dedi.
Maliyetten kaçınmak için binanın  ne yıkıldığını, ne de güçlendirildiğini belirten İpekçioğlu, sorumluların olası kastla yargılanmalarını istedi ve tutuklanmaları gerektiğini kaydetti.

-Arkar
Fahri Arkar’ın babası Ramadan Arkar da, herkesten şikayetçi olduğunu ve  davanın takipçisi olacağını söyledi.
-Kılıç
Havin Kılıç’ın babası Recep Kılıç, “Sanıklardan şikayetçiyim davayı takip edeceğim” dedi.
-İpekçioğlu
Serin ipekçioğlunun babası Sertaç İpekçioğlu da, şöyle konuştu: “Sözüm mahkeme heyetine olacak, birliğin ve düzenin temelidir adalet. Adaletin olmadığı yerde devlet birlik  ve düzen de kalmaz onun için  büyük sorumluluk sizde.” Kılıç, şikayetçi olduğunu ve davanın takipçisi olacağını da belirtti.
-Çevik
Nehir Çevik’in annesi Safiye Çevik de “Hepsinden şikayetçiyim canımın yarısını Nehirimin geleceğini aldılar. Sonuna kadar katılacağım.” dedi.

-Aydoğdu
Rehber İmran  Aydoğdu’nun annesi Seher Aydoğdu da “Geldik gene aynı tiyatroları izliyoruz” diye konuştu ve sanıkların olası kastla yargılanmasını istediklerini söyledi. Aydoğdu, “Biz sadece nefes alıyoruz. Tek fark evlatlarımızın mezarı var bizim yok. Ne yaşattılarsa onlar da yaşasınlar. Şikayetçiyim.”dedi.
İmran  Aydoğdu’nun ablası İrem Aydoğdu da sanıkların tutuklu ve olası kastla yargılanmalarını istedi.
-Konuklu
Pamir Konuklunun eşi Atakan Celal Konuklu’nun annesi  Şenay Atakan Konuklu ise “Adıyaman’a çocuğumu ve eşimi yolladım. Adıyaman’a yollarken önce dedim ki sana güveniyorum çocuğum sonra anavatana emanet. Benim çocuğum nerde anavatan nerde.” diye konuştu. 26 aydır adalet çığlığı attıklarını dile getiren Konuklu “Hani sizin kurallarınız” dedi.
-Çevik
Nehir Çevik’in kardeşi Irmak  Çevik, kardeşinin 12 yaşında olduğunu anımsatarak “Ben onu toprağa koyduğumu unutamıyorum annemin çığlıklarını babamı. Her gün ölmek istiyorum diyen babamı unutamıyorum.  Ben 16 yaşındayım neyin doğru yanlış olduğunu biliyorum.” dedi. Sanıkların neye imza attığını bilmemesini eleştiren Çevik, ” Nehirim gibi onlar da gökyüzünü göremesinler” dedi.
-Öz
Rehber Hasan Öz’ün annesi Hüsniye Öz, sanıkların olası kasttan ceza almasını isteyerek  tümünden şikayetçi olduğunu dile getirdi. Öz, “En ağır cezayı aldıkları zaman bizim içimiz rahatlayacak. Ben üç yıldır oğlumun mezarına gidemiyorum” diye konuştu.
-Gençalioğlu
Hayal Gençalioğlunun babası Yaşar Kemal Gençalioğlu, “Katil bir yapının altından canımızı aldık. Aynı acıyı aynı duyguları yaşıyoruz. Bugün gene bir tiyatro izledik herkes bunun farkında.” diye konuştu.  “Kendini savunabilen ve suçsuz olan susmaz” diyen Gençalioğlu,  sorulara cevap vermeyenlerin suça ortak olduğunu düşündüğünü kaydetti. Gençalioğlu, ” Bunların son bulmasını istiyoruz, sonuna kadar bu davanın peşinde olacağı hepsinden şikayetçiyim.” dedi.

TA

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Bayar: Denktaş ile ilgili çirkin saldırı asla affedilemez

Published

on

By

 

 

TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Celal Bayar, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş ile ilgili çirkin saldırının asla affedilemez olduğunu vurguladı.

Kurucu Cumhurbaşkanı Denktaş’la ilgili asılsız iddiaların yer aldığı kitabı ve yazarını sert çekilde eleştiren Bayar şu açıklamalarda bulundu:

“TMT’nin kurulmasında fedakarca büyük katkıları olan ve bugün Kıbrıs’ta Türklük TMT sayesinde varlığını korurken, TMT’nin kurucularından, KKTC’nin Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’a ‘Dümbük’ isimli ucube kitabıyla saldıran, ordudan atılmış eski GKK’lığı subaylarından İlker Özkunt’u kitabındaki seviyesiz, saygısız nankörce saldırılarından dolayı Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği olarak şiddetle kınıyoruz. Bizler Kıbrıslı Türkler olarak, Rauf Raif Denktaş’ın fikirlerinin taşıyıcısı ve bekçileriyiz. Bizim için böylesine değerli bir devlet adamımıza çirkince saldırı asla affedilemez ve bu şahsın devletimizin açacağı dava ile mutlaka cezalandırılması gerektiğine inanıyor ve devlet yetkililerinin bunu yapacağına yürekten inanıyoruz ve bekliyoruz.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Öztürkler, Denktaş ile ilgili asılsız iddialar içeren kitabı kınadı

Published

on

By

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’a yönelik,hiçbir somut temele dayanmayan çirkin iddiaların yer aldığı kitabı esefle kınadığını belirtti.

Öztürkler açıklamasında, “Bir milletin özgürlük ve egemenlik davasına adanmış bir ömrün sahibi olan, Kıbrıs Türk halkının tarihi mücadelesine önderlik eden  Sayın Denktaş’a yönelik kitapta yer alan iddialar, sadece şahsına değil; onun temsil ettiği  mücadeleyi ve halkımızın hafızasına da zarar vermektedir.” ifadelerini kullandı.

Kurucu Cumhurbaşkanı’nın sadece bir devlet adamı değil, aynı zamanda Kıbrıs Türk halkının bağımsızlık ve onur mücadelesinin simgesi ve Türklük dünyasına da adını altın harflerle yazdıran bir lider olduğunu vurgulyaan Öztürkler, şu ifadeleri kullandı:

“Hayatını halkına, davasına ve devlete adamış bir liderin ardından, yıllar sonra böylesi ucuz ve seviyesiz iddialarla gündeme getirilmesi, hiçbir şekilde kabul edilemez. Halkımızı, milli değerlerimize ve tarihimize sahip çıkmaya, bu tür sorumsuz yaklaşımlara karşı daha da kenetlenmeye çağırıyorum.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Ertuğruloğlu: “Denktaş’a sözde bir kitapta yöneltilen arsızca ithamlar, sadece çukurda debelenen bir zavallının hezeyanıdır, yok hükmündedir”

Published

on

By

 Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, “Kurucu Cumhurbaşkanımız Rauf Denktaş’a sözde bir kitapta yöneltilen arsızca ithamlar, sadece çukurda debelenen bir zavallının hezeyanıdır, yok hükmündedir” açıklamasında bulundu.

Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’a yönelik asılsız iddiaların yer aldığı kitapla ilgili sert eleştirilerde bulunan Ertuğruloğlu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Özgürlük mücadelesi liderimiz Dr. Fazıl Küçük’ten mücadele bayrağını devralarak Kıbrıs Türk Halkı’nı devlet sahibi bir halk haline getiren, ömrünü halkının egemenliğine ve milli Kıbrıs davamıza vakfeden Kurucu Cumhurbaşkanımız Rauf Denktaş’a sözde bir kitapta yöneltilen arsızca ithamlar, sadece çukurda debelenen bir zavallının hezeyanıdır, yok hükmündedir!

Müptezel hezeyanlarıyla Denktaş’a dil uzatanlar şunu bilin; Denktaş’ın kutlu mücadelesi bizim yolumuzdur. Onun cesareti, onun devlet vizyonu bize emanet ettiği en büyük değerdir, ilham kaynağımızdır.

Bu dava ne bir kitapla kirlenir ne de çapı belli olanların hayal gücüyle küçülür. Yolumuz nettir; yolumuz Anavatanımızın yoludur, Denktaş’ın yoludur, Türklük yoludur. Davamız büyük, devletimiz kalıcıdır!

Bu vesileyle bir kez daha, yaşadığımız toprakları bize vatan yapan tüm kahramanlarımızı saygı ve minnetle anıyorum.”

Devamını Oku

Trending

Reklam