Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Işıksal, New York’ta BM ev sahipliğindeki gayriresmi liderler yemeğine ilişkin görüşlerini AA ile paylaştı

Published

on

Cumhurbaşkanı Uluslararası İlişkiler ve Diplomasi Özel Danışmanı Prof. Dr. Hüseyin Işıksal, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve GKRY lideri Nikos Hristodulidis’in 15 Ekim Salı akşamı BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in ev sahipliğindeki gayriresmi görüşmelerini AA Analiz için kaleme aldı.

Işıksal’ın AA Analiz için kaleme aldığı yazı şöyle:

“15 Ekim Salı akşamı Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’in ev sahipliğinde New York’ta düzenlenen Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) lideri Nikos Hristodulidis arasındaki gayriresmi yemekli görüşme, İsrail’in Gazze’de sürdürdüğü soykırım ve bölgede yarattığı ateş çemberinin gölgesinde gerçekleşti.

-Bölgesel barış ve işbirliği için bir fırsat

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar görüşme öncesi yaptığı açıklamada, bu yemeğin herhangi bir ajandası olmayan ve 6 aylık görev süresi 12 Temmuz itibarıyla sona eren BM Genel Sekreteri kişisel temsilcisi Maria Angela Holguin Cuellar tarafından verilen rapor sonrası genel bir durum değerlendirilmesi olduğunu belirtti. Cumhurbaşkanı Tatar, bu buluşmanın özellikle Orta Doğu’daki savaş sonrası daha da önem kazanan bölgesel barış ve işbirliği için Kıbrıs Türk tarafınca ortaya konulan 6 işbirliği önerisinin hayata geçirilmesi için de bir fırsat olabileceğinin altını çizdi.

Rum tarafı ise artık kanıksandığı üzere umut tacirliği yaparak ve özellikle kendi kamuoyunu yanlış yönlendirerek New York’taki görüşmelerin 2017 Crans Montana’da kaldığı yerden, BM Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) iki bölgeli ve iki toplumlu federasyon kararları ve Avrupa Birliği (AB) müktesebatına uygun olarak yeniden başlaması için bir sıçrama tahtası olacağını, hatta Guterres’in taraflara bu konuda yazılı bir belge vereceği kurgusu üzerine kurdu.

Görüşme sonrası yapılan açıklamalarda Cumhurbaşkanı Ersin Tatar görüşme öncesi söyledikleriyle tutarlı bir şekilde Kıbrıs Türk Halkının egemen eşitlik ve eşit uluslararası statüsü teyit edilmeden resmi müzakere sürecinin hiçbir koşulda başlamayacağını ve Kıbrıs Türk Halkına uygulanan hukuksuz ve insan haklarına aykırı ambargo ve izolasyonların kaldırılması gerektiğini ilk ağızdan BM Genel Sekreterine ilettiğini belirtti.

Rum lider Hristodulidis ise Ersin Tatar’dan yeni bir şey duymadığını ve müzakerelere yeniden başlama noktasında olunmadığını belirterek adeta propaganda çalışmasının nasıl fiyaskoyla sonuçlandığını itiraf etti. Hristodulidis ayrıca yine artık alışılageldik bir durum olan dış ülkelere bel bağlama siyasetinin bir devamı olarak bundan sonraki gayriresmi görüşmeye İngiltere’nin de katılması gerektiğini söyledi.

BM Genel Sekreteri sözcüsü tarafından yapılan resmi açıklamada ise liderlerin ileriye yönelik neler yapılabileceği konusunda ileriki bir tarihte Genel Sekreter’in himayesinde daha geniş bir formatta gayriresmi bir toplantı yapılması konusunda ve yeni sınır geçiş noktalarının açılması olasılığını araştırmak üzere Ada’da buluşma konusunda mutabakata vardığı belirtildi.

– Görüşmenin çıktıları neler oldu?

New York’taki gayriresmi yemek Türk tarafı açısından çeşitli kazanımlarla sona erdi. Öncelikle Rum tarafının tüm dünya kamuoyunu ve diplomatik çevreleri aldatmaya yönelik “Türk tarafı her türlü diyalogdan kaçıyor” propagandası ağır bir darbe yedi. Cumhurbaşkanı Tatar tarafından devamlı olarak dile getirilen Kıbrıs Türk tarafının diyalogdan hiçbir zaman kaçmadığı hatta Ada’da yaşayan iki halkın da faydasına olacak çeşitli işbirliği projeleri için görüşmeye hazır olduğu görüşü bir kez daha dünya nezdinde ispatlandı.

İkinci olarak, BM Genel Sekreteri sözcüsü tarafından yapılan resmi açıklamada da görüldüğü üzere iki taraf arasında ortak zemin bulunmadığı ilk kez kabul edildi. Böylelikle zaman kaybı ve Kıbrıs Türk halkının Rum tarafının siyasi mahkumu olarak kalmasından başka bir amacı olmayan tüketilmiş federal zeminde herhangi bir görüşme olmayacağı da bir nevi teyit edildi. Bu konuyla ilgili olarak BM Genel Sekreteri Kıbrıs Şahsi Temsilcisi Maria Holguin’in görev süresinin ve misyonunun devam etmesi yönündeki Hristodulidis’in talebinin Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın kararlı duruşu neticesinde uzatılmayacak olması da iki taraf arasında ortak zemin olmadığının bir başka tezahürü olarak ortaya çıktı. Bu doğrultuda bir başka kazanım da Rum tarafının büyük umut bağladığı Kıbrıs meselesinin özüne ilişkin hiçbir konunun konuşulmamış olmasıdır.

Üçüncü olarak Rum tarafının yıllardır Kıbrıs Türk halkına uyguladığı insanlık dışı ve yasal olmayan izolasyonların ve yine Rum tarafının son zamanlarda artan KKTC’ye yönelik turizm, üniversite ve emlak sektörüne yönelik baskıcı siyasetinin ve KKTC’ye yatırım yapan yabancılara karşı yapılan tutuklamaların BM Genel Sekreteri nezdinde gündeme getirilmesi ve kayda geçirilmesi, ileride olabilecek olası gayriresmi görüşmelerin ajandasını oluşturması açısından önemlidir.

Sonuç olarak, son 4 yıldır Türkiye Cumhuriyeti’nin tam desteğiyle istikrarlı bir şekilde sürdürülen, egemen eşitliğe ve eşit uluslararası statüye dayanan yeni proaktif siyaset, bir dönemeci daha başarıyla geçti. BM açıklamasında da ifade edildiği üzere Kıbrıs Türk tarafı hem Ada’da yaşayan tüm Kıbrıslıların ve gelecek nesillerin yararına olacak şekilde Kıbrıs meselesinin çözümüne katkı sağlamaya her zaman hazırdır. Bölgemizde alanı gittikçe genişleyen ateş çemberi de göz önünde bulundurulduğunda tek çözüm modeli iki devletin işbirliğine dayalı çözüm modelidir. Bir başka ifade ile Kıbrıs’ta adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözüm Rum tarafına sağlanan sanal ve haksız statüyle değil, adadaki mevcut iki devlet gerçeğinin teyidiyle sağlanabilir. Kıbrıs Türk Halkı bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da hiçbir dayatmaya boyun eğmeyecek ve varlığının teminatı olan devletinden ve egemenliğinden asla vazgeçmeyecektir.

[Prof. Dr. Hüseyin Işıksal, Cumhurbaşkanı Uluslararası İlişkiler ve Diplomasi Özel Danışmanıdır.]

* Makalelerdeki fikirler yazarına aittir ve Anadolu Ajansının editoryal politikasını yansıtmayabilir.”

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Erdoğan, Tokayev ile basın toplantısı düzenledi : “Kıbrıs Türklerinin eşit ve özden gelen haklarına saygı duyulmasını özellikle istişare ettik”

Published

on

By

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev ile görüşmesinde, Kıbrıs Türklerinin eşit ve özden gelen haklarına saygı duyulmasını istişare ettiklerini belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde, Kazakistan Cumhurbaşkanı Tokayev ile baş başa görüşmesi ve Türkiye-Kazakistan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi 5. Toplantısı’na katılmasının ardından çeşitli alanlardaki anlaşmaların imza törenine başkanlık etti ve ortak basın toplantısı düzenledi.

-“Kıbrıs Türkleriyle de dayanışmamızı güçlendirmeye devam ediyoruz”

Doğu Akdeniz’den Türkistan’ın en ücra köşelerine uzanan coğrafyada, “Dilde, fikirde, işte birlik” şiarıyla hareket ettiklerini belirten Erdoğan, “Gerek ikili ilişkiler, gerek aile meclisimiz olan Türk Devletleri Teşkilatı bünyesinde, Türk dünyasının güçlenmesi için birlikte çalışıyoruz.” dedi.

Kazakistan’ın, Türk Devletleri Teşkilatı’nın 2026’daki Gayriresmi Zirvesine Türkistan’da ev sahipliği yapacak olmasından memnuniyet duyduğunu dile getiren Erdoğan, “Türk dünyasının asli ve ayrılmaz bir unsuru olan Kıbrıs Türkleriyle de dayanışmamızı güçlendirmeye devam ediyoruz. Biraz önce Sayın Tokayev ile kabul ettiğimiz ortak bildiride Kıbrıs Türklerinin eşit ve özden gelen haklarına saygı duyulmasını özellikle istişare ettik. Cumhurbaşkanı Sayın Tokayev ile dünyanın içinden geçmekte olduğu bu zorlu süreçte bölgesel ve uluslararası meseleleri de değerlendirdik.” ifadelerini kullandı.

-“Ticaret hacminde 15 milyar dolar seviyesini hedef alarak yolumuza devam ediyoruz.”

Tokayev ve heyetini, Türkiye-Kazakistan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi 5. Toplantısı vesilesiyle Ankara’da misafir etmekten memnuniyet duyduğunu ifade eden Erdoğan, şunları söyledi:

“Hatırlayacaksınız, 2019’da Stratejik Ortaklığımızı ilan ettiğimiz Kazakistan ile münasebetlerimizi üç yıl önce Geliştirilmiş Stratejik Ortaklık düzeyine yükseltmiştik. Kazakistan, bölgenin en büyük ekonomisi, bizim de bölgedeki en büyük ticari ortağımız. Ticaret hacminde 15 milyar dolar seviyesini hedef alarak yolumuza devam ediyoruz.”

Türkiye’nin Kazakistan’daki yatırımlarının 5 milyar dolar seviyesine ulaştığını, Kazakistan’ın Türkiye’deki yatırımlarının ise 1,5 milyar dolara yaklaştığını vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu:

“Müteahhitlik firmalarımız bugüne kadar 30 milyar dolar değerinde 500’ün üzerinde projeyi başarıyla üstlendi. Bugün de savunmadan enerjiye, ulaştırmadan bilim ve teknolojiye çok geniş bir yelpazede görüş alışverişimiz oldu. Neticede biraz önce şahit olduğunuz 20 belgeyi imzaladık. Madencilik ve nadir toprak elementleri gibi bu sektörlerde işbirliği imkanlarını değerlendirdik. Daha fazla miktarlarda Kazak petrolünün ülkemiz üzerinden dünya pazarlarına ulaştırılmasının yollarını ele aldık. İpek Yolu’nun günümüzdeki karşılığı olan Hazar Geçişli Orta Koridor’un kullanımı ve geliştirilmesi hususunda yapabileceklerimizi istişare ettik.”

Tokayev ile askeri ve savunma sanayi işbirliğini daha ileriye taşıyacak somut projeleri de görüştüklerini bildiren Erdoğan, şunları kaydetti:

“Güvenlik işbirliği ve FETÖ başta olmak üzere terör örgütleriyle mücadele konuları da gündem başlıklarımız arasında yer aldı. Ülkemizi ziyaret eden Kazak turist sayısı her geçen yıl artıyor. Geçtiğimiz sene 900 bine yakın Kazak kardeşimizi ülkemizde ağırladık. Ülkemizden de Kazakistan’a yönelik bir teveccüh olduğunu görüyoruz. Kazakistan, Türk vatandaşlarına vize muafiyet süresini 90 güne çıkardı. Bu karardan dolayı değerli kardeşim Tokayev’e teşekkür ediyorum. Eğitim ve kültür konuları her zaman olduğu gibi yine gündemimizdeydi. İlk kapsamlı ortak projemiz olan Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-Kazak Üniversitesi 30 yılı aşkın süredir 100 binden fazla mezun verdi. Şimdi de Sayın Tokayev’in desteğiyle Türkiye Maarif Vakfı’nın Astana ve Almatı’da birer okul açma çalışmalarına başladığının müjdesini buradan vermek isterim. Ayrıca, Gazi Üniversitesi de Güney Kazakistan Pedagoji Üniversitesinde bir şube açacak.”

Bu yılın Kazakistan’ın milli şairi, Kazak halkının büyük dahisi, mütefekkir Abay Kunanbayev’in 180’inci doğum yıl dönümü olduğunu hatırlatan Erdoğan, Kunanbayev’i rahmetle yad etti.

Gazze başta olmak üzere Rusya-Ukrayna savaşı ve Afganistan gibi başlıklarda görüş alışverişinde bulunduklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

“Terör devleti İsrail, 22 aydır Filistin halkını canice katlediyor. 360 kilometrekareye hapsettiği Gazzeli kardeşlerimize soykırım uyguluyor. Gazze’den, Nazi kamplarından çok daha kötü daha vahşi ve insanlık dışı fotoğraflar geliyor. Tüm dünyanın gözleri önünde bir halk açlık ve susuzlukla öldürülüyor. Gazze’deki insani durum felaket boyutundadır. Masum çocuklar ya açlıktan ya da İsrail işgal güçlerinin silahlarından çıkan kurşunlardan dolayı can vermektedir. İsrail’in açlığı özellikle Filistinlilere karşı bir silah olarak kullanması, bunların insanlıktan nasibini almadıklarının en açık göstergesidir. Bu barbarlık karşısında İslam ülkeleri başta olmak üzere herkesin, vicdan sahibi tüm ülkelerin tüm halkların sesini daha fazla yükseltmesi şarttır. Biz bu konuda ne yapılması gerekiyorsa yapmaya devam edeceğiz. Gazze halkına soykırım uygulayanların hukuk ve tarih önünde hesap verdiği günleri de inşallah göreceğiz.”

Kazakistan Cumhurbaşkanı Tokayev ve heyetine, Türkiye’yi ziyaretleri için bir kere daha teşekkür eden Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:

“Kıymetli kardeşim, Türkiye’nin yakın bir dostu olduğunu göreve geldiği günden bu yana attığı kararlı adımlarla ortaya koymuştur. Kendisine Türkiye-Kazakistan kardeşliğine yaptığı eşsiz katkılardan dolayı devlet nişanımızı tevcih edeceğiz. Rabbim dayanışmamızı, muhabbetimizi daim eylesin diyorum. Bu düşüncelerle konsey toplantımızın hayırlara vesile olmasını diliyor, buradan kardeş Kazakistan’a sağlık esenlik ve refah dileklerimi iletiyorum.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Başbakan Üstel:Şehit ve gazilerimize olan vefa borcumuzu lafla değil hizmetle ödüyoruz

Published

on

By

Başbakan Ünal Üstel, Mücahitlerin Tazmini ile Gazilerin Hak ve Menfaatlerinin Belirlenmesi Yasası kapsamında düzenlenen “Gazilik Beratı” ve “Gazilik Kartı” takdim törenine katıldı. Törende yaptığı konuşmada, “Bugün özgür bir devlette, bayrağımızın gölgesinde yaşıyorsak bunu şehitlerimize ve gazilerimize borçluyuz.” diyerek milli mücadele kahramanlarını minnetle andı.

 

“HAYATA GEÇEN HER PROJE, SİYASİ İSTİKRAR SAYESİNDE”

 

Başbakan Üstel, konuşmasında, Kıbrıs Türk halkının milli mücadele yıllarında verdiği büyük bedeli hatırlatarak, “Vatanını, toprağını koruyan, canını ortaya koyan şehit ve gazilerimiz olmasaydı bugün hür bir devlet çatısı altında olamazdık. Onlara olan vefa borcumuz, sözle değil icraatla ödenir. Son dönemde hayata geçirdiğimiz tüm büyük projelerin en büyük sebebi de vizyonumuz, cesaretimiz ve siyasi istikrarımızdır” dedi.

 

Kıbrıs Türk halkının liderleri Dr. Fazıl Küçük ve Rauf Raif Denktaş’ı rahmet ve minnetle anan Üstel, 20 Temmuz Barış Harekatı’na kadar yaşanan saldırılara değinerek, “Kıbrıs Türkü o günlerde geri adım atmadı, bugün de geri adım atmayacak.” ifadelerini kullandı.

 

 

RUM BASKISINA KARŞI YENİ ADIMLAR

 

Rum tarafının Kıbrıs Türk halkına yönelik baskılarını hatırlatan Üstel sözlerine şöyle devam etti:

“Turizme karşı uygulanan ambargoları imzaladığımız anlaşmalarla tek tek kırıyoruz. İş dünyamıza karşı hukukun siyasallaştırıldığı saldırılara asla boyun eğmeyeceğiz. Anavatan Türkiye ile birlikte yürüttüğümüz hukuk savaşını mutlaka kazanacağız. Kıbrıs Türk halkını ekonomik, hukuki ve siyasi baskılardan kurtarmak bizim namus borcumuzdur.”

 

“HER SEKTÖRE EŞİT HİZMET, HER VATANDAŞA ADALET”

 

Hükümet olarak sağlık alanından sosyal konut projelerine kadar tüm sektörlere yatırım yaptıklarını vurgulayan Üstel, Karpaz’dan Lefke’ye sağlık yatırımlarını artırdıklarını, Maraş Sağlık Merkezi’ni açtıklarını, Lefkoşa Hastanesi için temel attıklarını. Girne ve Güzelyurt Hastanesini açmaya hazırlandıklarını belirtti.

 

Gençlere yönelik kırsal kesim arsası ve sosyal konut projelerinden bahseden Üstel, “Adaletli olacağız, sosyal konutları zaten evi olanlara vermeyeceğiz. Bizim siyasetimiz, şehit ve gazilerimizin emanetine olan devlete ve gençlerimize sahip çıkma siyasetidir.” dedi.

 

“GAZİLERİMİZE TÜRKİYE’DE DE AYNI HAKLAR”

 

Gazilerin Türkiye Cumhuriyeti’nde de aynı haklardan yaralanabilmesi adına gerekli çalışmaların tamamlandığını ifade eden Üstel, “Gazilerimiz başımızın tacıdır, onların hakkını ödemek boynumuzun borcudur.” diyerek gazileri selamladı.

 

“ŞEHİTLERİMİZE VE LİDERLERİMİZE MİNNET BORCUMUZ EBEDİDİR”

 

Başbakan Ünal Üstel, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:

“Bu devlet, şehitlerimizin canıyla, gazilerimizin kahramanlığıyla, büyük liderlerimizin vizyonuyla kuruldu. Bizim görevimiz, bu emanete sahip çıkmak, vefa borcumuzu hizmetle ödemektir. Ruhları şad olsun, aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Caretta Caretta kaplumbağalarına uydu vericisi takıldı

Published

on

By

Doğu Akdeniz Üniversitesi Sualtı Görüntüleme ve Araştırma Merkezi (DAÜ-SAGEM) ile Kuzey Kıbrıs Deniz Kaplumbağalarını Koruma Derneği (SPOT) iş birliğinde, iki Caretta Caretta kaplumbağasına uydu vericisi takıldı.

DAÜ’den verilen bilgiye göre, İskele ve Alagadi sahilinden doğaya bırakılan kaplumbağalara takılan verici ile Akdeniz göç rotaları ve beslenme alanları izlenmeye başlandı.

Uydu vericilerinin temini, Türkiye İş Bankası ile Kuzey Kıbrıs Lions Dernekleri Federasyonu ve federasyona bağlı 14 kulübün sağladığı finansal destekle yapıldı. Proje, Caretta Caretta türünün göç yolları ve beslenme alanlarının zaman içinde nasıl değiştiğini izleyerek, türün korunmasına yönelik bilimsel veriler üretmeyi hedefliyor.

Açıklamada, “Kaplumbağaları yalnızca kendi kumsallarımızda değil, binlerce kilometre uzaktaki beslenme alanlarında da koruyabilmek için bu veriler büyük önem taşıyor. Uluslararası iş birlikleriyle yürütülen bu çalışmalar, türün korunmasına yönelik stratejik adımların temelini oluşturuyor” ifadelerine yer verildi.

Kaplumbağaların güncel konumları şu bağlantıdan canlı olarak takip edilebiliyor: “https://my.wildlifecomputers.com/data/map/?id=68657ee0051df304dd0e0cc9.”

Devamını Oku

Trending

Reklam