Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

İŞTE YANGIN TEBDİRLERİ .!

Published

on

İtfaiye Müdürlüğü, “Zamanında alınan tedbirler, felaketi önler” vurgusu yaparak, yangınlara karşı alınması gereken tedbirleri 9 maddede sıraladı.

İtfaiye Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, 1 Mayıs-31 Ekim tarihleri arasında her türlü ateş yakmanın yasak olduğu hatırlatılarak, herhangi bir duman veya ateş belirtisi gören vatandaşların hemen ALO 199 İtfaiye Yangın İhbar hattı, ALO 177 Orman Yangın İhbar hattı ve 155 Polis İmdat hattına ulaşmaları istendi.

9 maddelik tedbirler şöyle:

“1. Seyahat halinde iken araçlarımızdan yol kenarlarına ve arazi içerisine sigara izmariti atılmamalıdır.

4.  Mangal kömürlerini tamamen söndüğünden emin olmadan çöp içerisine veya herhangi bir yere dökmeyiniz.

8.İş yerinizi ve konutunuzu herhangi bir yangın riskine karşı sigortalamanız, oluşacak maddi hasarı gidermenizde size yardımcı olacaktır.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Seracılar Birliği Başkanı Veli Bayır, sebze ekim takvimi ve Seracılar Birliği’nin sorunları ile ilgili BRT’ye bilgi verdi

Published

on

By

Sebze ekimi yaparken mevsim şartlarını göz önünde bulundurmak, bitkilerin verimli olması açısından önem taşıyor.

BRT ekibinin hangi sebzenin ne zaman ekilebileceği konusunda yaptığı araştırmaya göre; Mart ve Nisan ayları, domates, biber, patlıcan, fasulye, salatalık, kabak, havuç, lahana gibi sebzelerin ekiminin yapılması için en ideal dönem..

Soğuk hava şartlarına dayanıklı olan sebzelerin başında ise roka, tere, dereotu ve sarımsak geliyor.. Bu sebzelerin ekimi Ocak ve Şubat aylarında tercih ediliyor.

Seracılar Birliği Başkanı Veli Bayır, sebze ekim takvimi ve Seracılar Birliği’nin sorunları ile ilgili BRT’ye bilgi verdi.
Sera yetiştiriciliğinin 20 Ağustos tarihinde başlayıp Eylül, Ekim, Kasım aylarına kadar sürebileceğini belirten Bayır, ekimlerin Haziran ayında son bulduğunu söyledi.

Açığa ekimlerin 15 Mart’ta başlayıp Eylül Ekim aylarına kadar devam edebileceğini kaydeden Bayır, özellikle Mart ayında pek çok ürünün ekilebileceğini dile getirdi.

Veli Bayır şu anda biber, domates, kavun, börülce, gibi ürünlerin yanısıra her türlü meyve ağacının dikim işleminin de yapılabileceğini belirtti.

Seracılar Birliği’nin sorunlarını da dile getiren Bayır, Birlik Binasına ihtiyaç olduğunu belirtti ve yetkililerden bu konuda destek istedi.

Devamını Oku

Kıbrıs

“KKTC’nin ileride Doğu Akdeniz’in parlayan yıldızı olacağından hiç şüphem yoktur”

Published

on

By

İstanbul’da Türk Edebiyatı Vakfınca, “Türk Devletleri Teşkilatı Bağlamında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Gelecek Vizyonu” Konferansı düzenlendi.

Üst düzey yetkililerle çok sayıda davetlinin yer aldığı vakıftaki konferansa Cumhurbaşkanı Ersin Tatar da konuşmacı olarak katıldı.

Türk Edebiyatı Vakfı Başkanı Serhat Kabaklı’nın açılış konuşmasıyla başlayan programda Cumhurbaşkanlığınca hazırlanan, KKTC’nin dış işlerindeki gelişmelerle ilgili video, izleyenler tarafından alkışlandı.

Konferansta şiirlerini seslendiren şairler Oktay Öksüzoğlu ve Feyzan Korur’a, Türk Edebiyatı Vakfının kurucusu gazeteci, edebiyat tarihçisi ve yazar Ahmet Kabaklı’nın doğumunun 100. yılı anısına hazırlanan madalyalar takdim edildi.

– “KKTC’nin ileride Doğu Akdeniz’in parlayan yıldızı olacağından hiç şüphem yoktur”

Cumhurbaşkanı Tatar, yaptığı konuşmada, tarih boyunca hiçbir devletin ve ırkın, Kıbrıs’ta Osmanlı Devleti kadar uzun süre varlık göstermediğine dikkati çekerek, Kıbrıslılar için Osmanlı bayrağının indirilip İngiltere bayrağının göndere çekilmesinin çok üzücü olduğunu söyledi.

Tatar, “1571’den 1923 Lozan Antlaşması’na kadar, 350 yıla yakın, çok uzun bir süre, Osmanlı Devletinin bir parçası olan Kıbrıs’ımızla, tarihimiz, kültürümüz, geçmişimiz, vakıflarımız, ruhumuz, maneviyatımız, kimliğimiz, değerlerimiz vardır. Her şeyimiz vardır.” ifadelerini kullandı.

İletişim ve ulaşımın zor olduğu dönemlerde bile Kıbrıslıların, ana vatanına, milli birliğe ve beraberliğe inancını yitirmediğine dikkati çeken Tatar, “Bunlar, işte bizlerin geçmişidir. Bizlerin yüreğidir. Bizlerin Türk oğlu Türk olduğumuzun, milletin ayrılmaz ve kopmaz bir parçası olduğumuzun yegane ifadesidir. İşte biz böyle bugünlere kadar gelebildik.” dedi.

Tatar, şunları kaydetti:

“Bütün bu mücadelemiz, direnişimiz, başarımız bir bakıma kültürümüzdür, maneviyatımızdır, değerlerimizdir, inancımızdır ve millete olan bağlılığımızdır çünkü millete bütün bu değerlerle bağlılığınız olmazsa kopar giderseniz, başkaları tarafından asimile edilirsiniz. Onların boyunduruğu, esareti altında yok olur giderseniz. İşte Kıbrıs Türkü bunlara direnebilmiştir çünkü kökü ve mayası sağlamdır, sağlam olmaya da devam ediyor. ”

Kıbrıs’ın yıllar içindeki gelişimine işaret eden Tatar, “KKTC’nin ileride Doğu Akdeniz’in parlayan yıldızı olacağından hiç şüphem yoktur.” dedi.

Tüm bu gelişimlerin daha da ileriye taşınması için geçmişle övünmek, Türk milletiyle her türlü iletişim kanalının geliştirilmesi ve daha da kuvvetlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Tatar, “Kıbrıs’ımızı çok daha güzel günlere taşıyabileceğimizden hiçbir şüphem yok çünkü sizler varsınız.” ifadesini kullandı.

Konuşmasının ardından Tatar’a Türk cumhuriyetleri ve Türk dünyasına hizmetleri ve katkılarından dolayı “Yaşayan Dede Korkut Ödülü” takdim edildi.

Konferans, aile fotoğrafı çekimiyle son buldu.

Devamını Oku

Kıbrıs

Hasipoğlu:Kıbrıs Türk tarafı egemen eşitlik, eşit uluslararası statü ve bunların BM kayıtlarında kabul görmesini talep ediyor

Published

on

By

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu Rum tarafı federasyon görüşmelerinin devamını isterken Kıbrıs Türk tarafının egemen eşitlik, eşit uluslararası statü ve bunların BM kayıtlarında kabul görmesini talep ettiğini vurguladı.

Hasipoğlu, bu haklarının tezahürü olarak doğrudan uçuş, doğrudan ticaret ve uluslararası alanda direk temas edebilmeyi de istediklerini belirtti.

Hasipoğlu, BM için en gerçekçi ve adil yaklaşımın önce iki taraf arasındaki güven ve iş birliğini oluşturmak, sonra da Rum tarafının “eğer Kıbrıslı Türklerle işbirliği yaparsam onların statüsünü mü yükseltilmiş olurum” önyargısını ortadan kaldırmak olduğunu vurguladı.

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin tanınmış bir “devlet” statüsünde olduğunu ve yönetim ile zenginliği Kıbrıs Türk tarafı ile paylaşmak istemediğini belirten Hasipoğlu, bu durumda ortak bir iradenin nasıl olabileceğini sordu.

UBP Genel Başkanı ve Başbakanı Ünal Üstel ile birlikte UBP’yi temsilen Cenevre’ye gitmek üzere bugün KKTC’den ayrılan Hasipoğlu yazılı açıklama yaptı.

Rum tarafının, Crans Montana’da kaldığı yerden federasyon görüşmelerine devam edilmesi yönündeki pozisyonunu koruduğunu belirten Hasipoğlu, “KKTC’nin yeni pozisyonunu ve kaldığımız yeri 2021 yılında Cenevre’de Cumhurbaşkanımız ile birlikte önerilerimizi sunarken, hem Genel Sekretere hem de Güney Kıbrıs Rum yönetimine bildirmiştik” hatırlatmasında bulundu.

BM Genel Sekreteri Guterres’e 2021 yılında önerilerini sundukları zaman kendilerine verdiği yanıtta; artık farklı şeyleri konuşmanın zamanı geldiğini ifade ettiğini ve önerilerini kayda geçirdiğini belirten Hasipoğlu, “Bilinmelidir ki artık BM zemininde iki farklı pozisyon vardır” dedi.

-“Guterres Crans Montana görüşmelerin çöküşünü, buna kimin sebep olduğunu biliyor”

Guterres’in artık Kıbrıs meselesinde tecrübeli bir aktör olduğunu, geçmiş müzakere süreçlerini iyi bildiğini kaydeden Hasipoğlu, Guterres’in 2017 yılındaki Crans Montana görüşmelerin çöküşünün nasıl olduğun ve buna kimin sebep olduğunu da bildiğini ifade etti.

Hasipoğlu, “BM tarafından tarafların önüne getirilen tüm çözüm planlarına ve önerilerine olumlu yaklaşan tek tarafın Kıbrıs Türk tarafı olduğunu, iki taraf arasında ortak zemin olup olmadığını tespit etmek için iki diplomatı, Lute ve Holguin’i de görevlendirildikten sonra, ikisinin de kendisine sunduğu raporlarda ortak zeminin olmadığını Guterres çok iyi biliyor” dedi.

2004 yılında o zamanın BM Genel Sekreteri Kofi Annan’ın yazdığı raporda, Kıbrıslı Türklere uygulanan izolasyon ve kısıtlamaların artık kaldırılması gerektiği çağrısını yaptığını anımsatan Hasipoğlu, “Guterres`in de bu cesaretli çağrıyı yapmasına hiçbir engel yoktur. Bilakis, statülerimizin biraz olsun eşitlenmesine ve masanın tekrar kurulmasına yardımcı olacaktır” dedi.

-“BM federasyon parametrelerinden Rumlar ile biz farklı şeyleri anlıyoruz”

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın ortaya koyduğu vizyonun arkasında olduklarını ifade eden Hasipoğlı, “BM federasyon parametrelerinden Rumlar ile biz farklı şeyleri anlıyoruz. 40 yıldır bu farklı anlayışın da mevcut parametrelerle değişebileceğini düşünmek saflık olur. Lakin işbirliğine de hazırız. Umarım komşumuzun da algısı işbirliğine açık olur. Bugün İşbirliği yapamaz isek, adadaki gerçekler üzerinden yarın kalıcı ve yaşayabilir bir çözüme nasıl ulaşabiliriz “ dedi.

Devamını Oku

Trending

Reklam