Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Japonya’da olağanüstü halin kapsamı genişletildi

Japonya’da artan koronavirüs vakaları sonrası kısmi olağanüstü halin kapsamı genişletildi.

Published

on

COVID-19 Tedbirlerinden Sorumlu Kabine Üyesi Nişimura Yasutoşi, düzenlediği toplantıda, vaka artış trendini düşürmek istediklerini söyledi.

Nişimura Yasutoşi, hükümete bağlı COVID-19 Danışman Heyeti’nin tavsiyesi sonrası kısmi olağanüstü halin kapsamının genişletilmesi kararını aldıklarını kaydetti.

Buna göre kısmi olağanüstü hal kapsamına Miyagi, Yamanaşi, Toyama, Gifu, Mie, Okayama, Hiroşima, Kagawa, Ehime ve Kagoşima eklendi.

20 Ağustos’ta yürürlüğe girecek yeni karara göre kısmi olağanüstü hal toplam 16 eyalette 12 Eylül’e kadar sürecek.

TRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

İran’da 5,1 büyüklüğünde deprem

Published

on

By

İran’ın güneydoğusundaki Sistan-Beluçistan eyaletine bağlı İranşehr kentinde 5,1 büyüklüğünde deprem meydana geldi.

Tahran Üniversitesi Sismoloji Merkezinden yapılan açıklamaya göre, merkez üssü Sistan-Beluçistan eyaletine bağlı İranşehr kenti olan 5,1 büyüklüğündeki deprem, yerel saatle 09.55’de kaydedildi.

Yerin 28 kilometre derinliğinde gerçekleşen depremde can kaybı olup olmadığına ilişkin henüz açıklama yapılmadı.

Devamını Oku

Dünya

Türkiye Dışişleri Bakanı Fidan zirve sonrası açıklamalarda bulundu: ‘Hemen ateşkes olmasını ve ardından da kalıcı bir barış anlaşması umuyorum’

Published

on

By

Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İngiltere’nin ev sahipliğinde Londra’da düzenlenen Ukrayna konulu toplantının ardından Türk basın mensuplarına konuştu.

Ukrayna’daki muhtemel barış anlaşmasının, ateşkesin ve bunun nasıl mümkün olabileceğinin tartışıldığını kaydeden Fidan, bu konuda farklı fikirlerin olduğunu söyledi.

“Amerika’nın son haftalarda almış olduğu pozisyon ve bu pozisyonun giderek netleşmesi ışığında AB’de bazı farklı görüşler oluştu” diyen Hakan Fidan, bunların Avrupalı liderler tarafından bir masa etrafında tartışıldığına değindi.

Fidan, Türkiye’nin hem Ukrayna’daki olası barış anlaşmasında hem de Avrupa güvenlik mimarisinin yeniden inşasında katkısının önemli olduğunun altını çizerek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bunun hayata geçmesi için büyük bir vizyonu olduğunu kaydetti.

“ABD’ye ziyaret düzenleyen Avrupalı liderlerin tekrar bir araya gelip, neleri nasıl yapabileceklerine ilişkin birtakım tartışmalar var” diyen Fidan, kendi teknik ekiplerini bu konuda görevlendirmiş durumda olduğunu söyledi.

Hakan Fidan, “Müteakip toplantılar olacak. Belki iki haftada bir, üç haftada bir yapılacak toplantıları göreceğiz” bilgisini paylaştı.

“Ukrayna’da olacak bir barış anlaşması ve buna bağlı olarak Avrupa’nın bu çerçevede yeni bir güvenlik mimarisine kavuşup kavuşmayacağını da hep beraber göreceğiz” değerlendirmesinde bulunan Fidan, hemen ateşkes olmasını ve ardından da kalıcı bir barış anlaşması umduğunu belirtti.

Türkiye Dışişleri Bakanı Fidan, Ukrayna ile Rusya arasında barışı mümkün kılacak unsurlar konusunda farklı ülkelerin farklı fikirleri olduğunu da dile getirdi.

Devamını Oku

Dünya

Dünya genelinde her 8 kişiden 1’i obeziteyle yaşıyor

Published

on

By

 

 

 

 

Dünya genelinde her 8 kişiden 1’i obeziteyle yaşıyor, yetişkinlerde aşırı kiloluların oranı 1990’dan bu yana yaklaşık 2 kat arttı. Öyle ki, 1990’da 5-19 yaş aralığındaki çocuk ve ergenlerin sadece yüzde 2’si obezken 2022’ye gelindiğinde bu oran 4 kat artışa yüzde 8’e yükseldi.

Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin en önemli sağlık sorunlarından obezite, genel olarak “bedenin yağ kütlesinin yağsız kütleye oranının aşırı artması sonucu boy uzunluğuna göre vücut ağırlığının arzu edilen düzeyin üstüne çıkması” olarak tanımlanıyor.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), aşırı kiloyu “vücutta aşırı yağ birikmesi durumu” olarak tanımlıyor.

Obezite ise aşırı yağ birikimiyle tanımlanan kronik ve karmaşık sağlık problemi olarak ifade ediliyor, aşırı kilo ve enerji alımı ile harcanması arasındaki dengesizlikten kaynaklandığı belirtiliyor.

DSÖ, vücut kitle endeksine göre 25’in üstünü aşırı kilolu, 30’un üstünü ise obezite olarak kabul ediyor.

Obezite, tip 2 diyabet ve kalp hastalığı riskini artırırken kemik sağlığını ve üremeyi de olumsuz etkileyebiliyor, bazı kanser türlerinin riskini çoğaltırken uyku bozukluğuna veya hareket kabiliyetinde azalmaya neden olup yaşam kalitesine olumsuz tesir ediyor.

Daha önce yüksek gelirli ülke sorunu olarak kabul edilen aşırı kilo ve obezite, düşük ve orta gelirli ülkelerde de artış göstermeye başladı.

DSÖ’nün 2022 yılı verilerine göre, dünya genelinde 18 yaş ve üzeri 2,5 milyar yetişkin aşırı kilolu, 890 milyondan fazlası ise obez.

18 yaş ve üzeri yetişkinlerin yüzde 43’ü aşırı kilolu, bu oran 1990’a göre yaklaşık iki kat arttı.

5 yaş altı tahminen 37 milyon çocuk aşırı kilolu, Afrika’da ise bu oran 2000’den bu yana neredeyse yüzde 23 arttı.

Aşırı kilolu veya obez 5 yaş altı çocukların neredeyse yarısı Asya’da yaşıyor, 5-19 yaş aralığındaki 390 milyondan fazla çocuk ve ergen aşırı kilolu.

1990’da 5-19 yaş aralığındaki çocuk ve ergenlerin sadece yüzde 2’si obezken 2022’ye gelindiğinde bu oran 4 kat artışla yüzde 8’e yükseldi.

Küresel obezite oranları, kız çocuklarında yüzde 1,7’den 6,9’a, erkeklerde ise yüzde 2,1’den 9,3’e çıktı.

Yetişkinlerde en fazla obezite ada ülkelerinde görüldü
İngiltere merkezli The Lancet dergisi tarafından DSÖ’nün katkılarıyla geçen yıl yayımlanan, 2022 verilerine dayandırılan başka bir rapora göre kadınlar için obezitenin en yaygın görüldüğü ülkelerin Tonga ve Amerikan Samoası, erkekler için ise yetişkin nüfusun yüzde 60’ından fazlasının obeziteyle yaşadığı Amerikan Samoası ve Nauru’nun olduğu bildirildi.

İngiltere, obezite yaygınlığı açısından kadınlarda dünyada 87’nci, erkeklerde 55’inci sırada, ABD ise kadınlarda 36’ncı, erkeklerde 10’uncu sırada yer aldı.

2022’de obezite, kız ve erkek çocuklarında en fazla Niue ve Cook Adaları’nda görüldü, burada çocuk ve ergen nüfusunun yüzde 30’undan fazlası obeziteyle yaşıyor.

İngiltere, obezite yaygınlığı açısından kız çocuklarında 72’nci, erkeklerde ise 91’inci sırada yer aldı.

Türkiye, 200 ülke arasında obezite oranları açısından kadınlarda 42’nci, erkeklerde ise 60’ıncı sırada bulunuyor.

Öte yandan Türkiye’de de obezite vakaları artmaya devam ediyor.

Sağlık Bakanlığının yayımladığı “Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırması-2017” raporunda 15 yaş ve üzeri kişilerde obezite sıklığının yüzde 31,5 olduğu kaydedildi, bu oran kadınlarda yüzde 39,1 ve erkeklerde 24,6 olarak tespit edildi.

Obezite, ekonomiye de zarar veriyor
Obezitenin sağlığa olduğu gibi ekonomiye de olumsuz etkileri bulunuyor.

DSÖ’ye göre, herhangi bir çözüm bulunmaması halinde aşırı kilo ve obezitenin küresel maliyetlerinin 2030’a kadar yılda 3 trilyon, 2060’a ise kadar 18 trilyon dolardan fazlasına ulaşması öngörülüyor.

Düşük ve orta gelirli ülkelerde obezite oranlarındaki artış, bir zamanlar yalnızca yüksek gelirli ülkelerle ilişkilendirilen bu sorunun hızla küreselleşmesine neden oluyor.

Bu ülkeler, bulaşıcı hastalıklar ve yetersiz beslenme sorunlarıyla boğuşurken obezite ve aşırı kilo gibi bulaşıcı olmayan risk faktörlerinde de hızlı artış yaşıyor.

Bazı düşük ve orta gelirli ülkelerde aynı anda yetersiz beslenme ve obezitenin bir arada bulunduğu yaygın durumlar da görülüyor.

Obezite, büyük ölçüde önlenebiliyor
DSÖ’ye göre aşırı kilo, obezite ve bunlara bağlı bulaşıcı olmayan hastalıkların büyük ölçüde önlenebilir ve yönetilebilir olduğu belirtiliyor.

Bireyler, yaşam döngüsünün her aşamasında önleyici müdahaleleri benimseyerek risklerini azaltabilir.

Bunların arasında “hamilelik döneminde uygun kilo alımı”, “doğumdan sonraki ilk 6 ay boyunca sadece anne sütüyle beslenmenin sağlanması”, “çocukların sağlıklı beslenmesi”, “düzenli fiziksel aktivite”, “ekran süresinin sınırlanması”, “şekerli içeceklerin ve enerji yoğun gıdaların tüketiminin sınırlanması” ve “sağlıklı beslenme davranışlarının teşvik edilmesi” yer alıyor.

Obeziteyle mücadelenin bireyselin yanı sıra toplumsal sorumluluk olduğu belirtiliyor. Çözümlerin, sağlıklı diyet ve düzenli fiziksel aktivite gibi günlük yaşamın en erişilebilir ve uygun ücretli davranışlarla olabileceği ifade ediliyor.

DSÖ’ye göre obeziteye karşı küresel eylem gerekiyor
DSÖ, yıllardır küresel obezite krizine acilen müdahale edilmesi gerektiğini belirtiyor.

Dünya Sağlık Asamblesi (DSA) Küresel Beslenme Hedefleri ile 2025’e kadar diyabet ve obezitenin artışını durdurmayı da içeren “bulaşıcı olmayan hastalıklarla ilgili hedefler”, DSÖ üyesi ülkeler tarafından onaylanmıştı.

DSA da yaygın yetersiz beslenme sorununu ele almak için hızlandırılmış küresel eyleme ihtiyaç duyulduğunu kabul etmişti.

2022’de düzenlenen 75. Dünya Sağlık Asamblesi’nde üye ülkeler, obezitenin önlenmesi ve yönetimi için yeni önerileri kabul etmiş, obeziteyi durdurmak amacıyla DSÖ Hızlandırma Planı’nı onaylamıştı.

Devamını Oku

Trending

Reklam