Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Karma evliliklerden doğan çocuklarla ilgili davada karar 21 Şubat’ta açıklanacak

Published

on

 Dokuz sendikanın maddi ve manevi sorumluluğunu üstlendiği Eda Hançer Akkor’un, ‘Kıbrıs Cumhuriyeti Yüksek Anayasa Mahkemesi’nde açtığı karma evliliklerden doğan çocuklarla ilgili davanın kararı’ 21 Şubat Cuma saat 09.30’da açıklanacak.

Dokuz sendika adına yazılı açıklama yapan KTÖS Genel Sekreteri Burak Maviş, mahkemeden olumsuz bir karar çıkması durumunda, tüm sendikaların davayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşıma konusunda kararlı olduğunu belirtti.

Maviş, “Bu mücadele, sadece bireysel bir hak arayışı değil, aynı zamanda Kıbrıslı Türk toplumunun geleceği ve eşit yurttaşlık haklarının savunulmasıdır.” ifadelerini kullandı.

Davayı yakından takip ettiklerini, sürecin sonuna kadar mücadele edeceklerini belirten Maviş, 21 Şubat’ta mahkeme öncesi ve sonrası avukatlarla birlikte basına açıklama yapılacağını kaydetti.

-“ Kendi çocuklarımız, kendi topraklarımızda yabancı konumunda”

Kıbrıs sorununun yarattığı en önemli sosyal sorunlardan birinin Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşları ile diğer ülke vatandaşlarının yaptığı evlilikler sonucu doğan çocukların vatandaşlık hakkından mahrum bırakılması olduğunu söyleyen Maviş, “Bu durum, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin keyfi ve ayrımcı uygulamaları nedeniyle kendi çocuklarımızı, kendi topraklarımızda yabancı konumuna düşürmektedir.” dedi.

Karma evliliklerden doğan çocukların Avrupa Birliği ve Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşlık haklarının askıya alınmasının, birçok aileyi temel insan haklarından yoksun bıraktığını ve ciddi mağduriyetlere yol açtığını kaydeden Maviş, şöyle devam etti:

“Kıbrıs Cumhuriyeti makamlarının koyduğu keyfi ve hukuksuz kriterler nedeniyle, pek çok genç çift, çocuklarının vatandaşlık hakkını güvence altına almak için doğum ve evliliklerini yurt dışında gerçekleştirmek zorunda kalmaktadır. Bu durum, aileleri hem maddi hem de manevi olarak büyük bir yük altına sokmakta, aynı zamanda ciddi sağlık ve hukuki riskleri de beraberinde getirmektedir.

Kıbrıs Türk toplumu, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kurucu ortağı ve resmi olarak Avrupa Birliği’nin bir parçasıdır. Bir bireyin kiminle evleneceğine devletler karar veremez; aynı şekilde, bir bireyin anne ve babasını belirleme hakkı da hiçbir merciinin tasarrufunda olamaz. Vatandaşlık hakkı, doğumdan gelen temel bir insan hakkıdır ve hiçbir siyasi engellemeye kurban edilemez.”

Dokuz sendikanın isimleri şöyle: “KTÖS, KTOEÖS, DAÜ-SEN, KTAMS, KOOP-SEN, BES, BASIN-SEN, ÇAĞ-SEN, DEV-İŞ”

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

AB Mağusa Atık Su Arıtma Tesisi’nin altyapısını finanse ediyor

Published

on

By

Avrupa Birliği (AB), Kıbrıs Türk toplumuna yönelik AB Mali Yardım Programı kapsamında Mağusa Atık Su Arıtma Tesisinin modernizasyonunu finanse ediyor.

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) tarafından yapılan açıklamaya göre, UNDP tarafından Yerel Altyapı Hizmetleri aracılığıyla yürütülen söz konusu projeye 832 bin Euro yatırım sağlandı.

Projenin, tesisin tam kapasiteyle çalışmasını yeniden sağlayarak, yerel topluma sunulan temel hizmetlerin güçlendirilmesini hedeflediği bildirildi.

Açıklamada, “2013 yılında AB’nin mali desteğiyle inşa edilen Mağusa Atık Su Arıtma Tesisi bölgenin sanitasyon sisteminde önemli bir rol oynamaktadır. Yenileme çalışmaları kapsamında, arıtma bileşenleri modernize edilecek ve kritik öneme sahip ekipmanlar yenilenecek. Böylece atık su hizmetlerinin güvenilirliği artırılarak çevre koruma ve halk sağlığına önemli katkı sağlanacaktır.” denildi.

-Ekipmanların kurulumuna Kasım ayında başlanacak

Açıklamada, projeye ilişkin imza töreninin bugün Gazimağusa’da yapıldığı bildirildi.

Törenin, AB, UNDP ve yerel paydaşlar arasındaki iş birliğini yansıttığı belirtilen açıklamada, “Ekipmanların kurulumuna Kasım 2025’te başlanması ve Mart 2026’ya kadar tamamlanması bekleniyor” ifadesi kullanıldı.

Devamını Oku

Kıbrıs

Erhürman:Kıbrıs Türk halkı varoluş mücadelesini haklarından vazgeçmek için vermedi

Published

on

By

Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Başkanı Tufan Erhürman, katıldığı bir Web TV’de soruları yanıtladı.
CTP Basın Bürosundan yapılan açıklamaya göre Erhürman, memleketin gailesini çeken, yetişmiş, liyakatli insanlarla birlikte yürüyeceklerini kaydederek, “birlikte yönetme” vurgusu yaptı.

Erken seçiminin konuşulmaya başlandığını ifade eden Tufan Erhürman, memleketin hali itibariyle, yetişmiş tüm insanlarla birlikte acilen çalışmaya başlamaları gerektiğini ifade etti.

TDP’nin CUmhurbaşkanı seçimine ilişkin Parti Meclisi kararına işaret ederek, teşekkürünü yineleyen Erhürman, “Mesele, Cumhurbaşkanının kim olacağı meselesinden öte bir meseledir. Toplumun yetişmiş, liyakatli insanlarını yönetsel süreçlere katmakla yükümlüyüz. Memleketin gailesini çeken, yetişmiş, liyakatli insanlarla birlikte yönetme taahhüdümüz var. Bu yalnızca solda birlik değil, çok daha geniş bir ‘birlikte yöneteceğiz’ talebidir” ifadelerini kullandı.

“Kıbrıs Türk halkının varoluş mücadelesini haklarından vazgeçmek için vermediğine de işaret eden Erhürman, Kıbrıs sorununa da değindi.

CTP Genel Başkanı Erhürman, “Kıbrıs sorununda bizim savunduğumuz model, iki eşit kurucu devlete dayalı, iki bölgeli, iki toplumlu, siyasi eşitliğe dayanan federasyondur. Dosyama hâkimim ve bu memleketin yetişmiş insanlarıyla birlikte hazırlanmış bir dosyayla yola çıkıyorum. Tek yol vardır; Diyalog ve diplomasi” dedi.

Devamını Oku

Kıbrıs

HP heyeti, Lefkoşa Sanayi Bölgesi’ndeki üreticilerin sıkıntılarını dinledi

Published

on

By

Halkın Partisi (HP) Genel Başkan Kudret Özersay ve beraberindeki HP Lefkoşa İlçesi heyeti, Lefkoşa Sanayi Bölgesi’ndeki bazı iş yerleri ve üretim tesislerini ziyaret ederek üreticilerin sıkıntılarını dinledi. Ziyarette Özersay’a HP Lefkoşa İlçe Başkanı Mustafa Kendir ile yönetim kurulu üyeleri eşlik etti.

Halkın Partisi’nden yapılan açıklamada, özellikle sanayi bölgelerindeki küçük ve orta ölçekli üreticilerin sanayi arsası gibi konularda devam eden sorunlara işaret edilerek, üretimle bağlantılı olmayan kişilere verilen mekanları gerçek üreticilere kiralayıp ciddi rant elde edenler olduğu kaydedildi.

Açıklamada, çalışma yaşamında işçi olarak yurt dışından getirilen bireylerin kısa sürede işi öğrenip, başka iş yerlerine yatay geçiş yapmalarının yarattığı sıkıntılar yanında sosyal sigorta ve ihtiyat sandığı yatırımları konusunda yeterli devlet desteği olmaması ve kayıt dışı şekilde piyasada iş yapanların ciddi şekilde rekabet koşullarını alt üst ettiği hususlarına da dikkat çekildi.

Sadece KKTC’ye değil güney Kıbrıs’a da mal ve hizmet üreten sanayi bölgelerinin aslında çok göz önünde olmayan, perde gerisinde çok önemli bir görev yerine getirdiği ve üretime destek verdikleri de vurgulanan açıklamada “Bu kadar önemli bir alanda alt yapı açısından tüm yöneticilerin mahcup olması gereken bir görüntü var, maalesef en temel alt yapı unsurları bile eksik” denildi.

Açıklamada ayrıca, yerli üreticilerin kalite ve kapasite olarak kendilerini geliştirdikleri bazı alanlarda yurt dışından ithal edilen bazı ürünlerin rekabet açısından adil olmayan bir ortam bulduklarını, bu açıdan da kendini geliştirmeye açık olan yerli üreticinin desteklenmesinin de önemine vurgu yapıldı.

Devamını Oku

Trending

Reklam