Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Kıbrıs Türk Engelliler Federasyonu’ndan 13 maddelik istem paketi

Published

on

Kıbrıs Türk Engelliler Federasyonu, engelli bireylerin, istihdam, eğitim, ulaşım, dolaşım ve erişimde yaşadıkları sorunlara dikkat çekerek, çözümü için gerekli gördükleri yasal düzenlemelerin hayata geçirilmesini de içeren taleplerini yineledi.

Kıbrıs Türk Görmezler Derneği Mehmet Ali Tatlıyay Eğitim Kültür Salonu’nda, Kıbrıs Türk Engelliler Federasyonu’na bağlı dernek başkanları ve temsilcilerinin katılımlarıyla basın toplantısı yapıldı.

Toplantıda, bir kez daha engellilerin sorunlarına dikkat çekildi, beklentilerini içeren 13 maddelik istem paketi paylaşıldı.

– Yücetürk: “48 yıldır sorunlar devam ediyor”

Kıbrıs Türk Engelliler Federasyonu ve Kıbrıs Türk Görmezler Derneği Başkanı Derviş Yücetürk, yaptığı açıklamada, 48 yıldır sorunların devam ettiğini kaydetti.

Bugünün öneminin, engelli ile engelsiz arasındaki farklıları dile getirmek olduğunu belirten Yücetürk, “Bu eşitsizliği gidermek için çalışmalarımızı çeşitli alanlarda sürdürmekteyiz.” dedi.

Yücetürk, KKTC’de yaşayan 6 bin 500 civarında engellinin topluma kazandırılmaları için her türlü sosyal ve ekonomik çalışmalarıyla ön plana çıkan derneklerin bugüne kadar özverili etkin çalışmalarıyla birçok başarılı işlere imza attığını ifade etti.

KKTC’de sorunların büyük olduğunu ve yıllardır mücadelelerine devam ettiklerini ifade eden Yücetürk, en büyük sorunlardan birinin Engelsiz Dairesi’nin kurulamaması olduğunu ifade etti.

Hükümet edenlerin engellilerin sorunlarıyla ilgili yetersiz kaldığını savunan Yücetürk, en büyük sorunlarından bir diğeri olan istihdam sorununu çözemediklerinden yakındı.

“Ne istihdamda ne de nakdi yardımlar konusunda istediğimiz noktaya halen gelemediğimizi üzülerek görmekteyiz. İnsanca yaşam kavgamızda halen daha çok gerilerde olduğumuzu, Avrupa standartlarının çok altında olduğumuzu üzülerek görmekteyiz. 600 engellimiz iş ve aş beklemektedir.” diyen Yücetürk, 2006’dan beri kamuda tatminkâr olarak engelli istihdamının yapılamamasının kendilerini derinden yaraladığını söyledi.

Bir başka önemli sorunları arasında Özel Eğitim Yasası’nın olduğunu belirten Yücetürk, ulaşım ve dolaşımda yaşadıkları sıkıntılara değindi.

Yücetürk, “Nakdi yardımlar günün koşullarına göre sosyal devlet anlayışından uzak. Engellilere reva görülen nakdi yardımların günümüz koşullarına göre yeniden düzenlenmesi gerekmektedir. Ulaşım, dolaşım ve erişimde KKTC olarak topyekûn sınıfta kaldığımızı görmekteyiz.” dedi.

Bugüne kadar verilen sözlerle ilgili icraatlar göremediklerini kaydeden Yücetürk, 2023’ten itibaren sadece 30 engelli istihdamının yapılabildiğini dile getirdi.

KKTC’de yaşayan engellilerin bugüne kadar üvey evlat muamelesi gördüğünü yapılan icraatlar ile gördüklerini savunan Yücetürk, şöyle devam etti:

“Bir engellinin sağlık kurumuna girip rapor almasının bile büyük bir işkence olduğunu ve söz konusu raporların üç aya kadar zor çıktığını görüyoruz. 2014 yılında Lefkoşa sınırları içinde temeli atılan Engelsiz Yaşam Evi’nin 9 yılda tamamlanmasına rağmen kısmen hizmete açılması ve söz konusu bu projenin arzu edilen 48 yataklı projeden 32 yatağa düşürülmesi camiamızı son derece üzmüştür.”

“Engelsiz Yaşam Evi’nin esas amacı; annesiz, babasız ve kimsesiz olan engellilerin yaşam boyu yuvası olacaktı.” diyen Yücetürk, esas amacı olan bu bölümün ise henüz açılamadığını söyledi.

Hükümet yetkililerine eleştirilerde bulunan Yücetürk, ülkede birçok sorun bulunduğunu, ekonominin tamamen güneye kaydığını ve yakın bir zamanda sosyal patlama olacağını ileri sürdü.

– 13 maddelik istem paketi

Kıbrıs Türk Engelliler Federasyonu Yönetim Kurulu’nun aldığı kararla açıklanan 13 maddelik istem paketi ise şöyle:

“1. Engellilerin genel sorunlarını çözecek Engelliler Dairesi’nin acilen kurulması.

2. Bugüne kadar kamuya yapılmayan yeterli engelli istihdamın acilen yapılması ve sağlık kurulu raporu nedeniyle istihdam edilemeyen engellilere de asgari ücret düzeyinde nakdi yardım sağlanması.

3. 26 Eylül 2024’te inşası tamamlanmadan kısmen hizmete açılan Engelsiz Yaşam Evi’nin tüm bölümleriyle birlikte hizmet verebilmesi için gerekli inşaatların tamamlanması ve gerekli olan personel ve teşkilat yasalarının bir an önce meclisten geçirilip yasallaşması.

4. KKTC Meclisi’nden geçen B.M. Engelli Hakları Bildirgesi’nin acilen uygulanması için gerekli tüzüklerin ivedilikle çıkarılması.

5. Engellileri Koruma, Rehabilite ve İstihdam Yasası altında mevcut olan Derecelendirme, İş koşulları ve Nakdi Yardımlar Hak ve Ödevler Tüzükleri’nin iyileştirilmesi ve yasallaşmış olan Özel Eğitim Yasası ile ilgili tüzüklerin bir an önce tamamlanıp çıkarılması.

6. Engelli yurttaşlarımızın kamuya açık alanlarda ve kamuya yönelik hizmetlerden eşit şekilde yararlanmalarını engelleyen ulaşım, dolaşım ve erişim sorunlarına ivedi çözüm getirilmesi.

7. Özel bakıma gereksinimleri olan engellilerin ailelerinin maddi durumuna bakılmaksızın bakıcılarına asgari ücret düzeyinde maaş bağlanması.

8. Yaşamlarını nakdi yardımla sürdüren engellilere elektrik, su ve telefon gibi gerekli muafiyetlerin acilen sağlanması.

9. İlçe merkezlerinde bulunan özel eğitim okullarına ve/veya kaynak sınıflara ve/veya kaynaştırılmış eğitime devam eden engelli çocukların tamamının ulaşımlarını sağlayacak servislerin konulması ve servislerde bakıcı olması.

10. Bakanlar Kurulu kararı ile 1985 yılında Kıbrıs Türk Görmezler Derneği’ne tahsis edilen merkez bina ve okul arsasının bir an önce tapusunun verilmesi için gerekli yasal işlemlerin yapılması.

11. Kaynaştırılmış eğitime giden engelli çocukların gölge öğretmenliklerini yapacak olan kişilerin ödeneklerinin verilebilmesi için yasal düzenlemenin yapılması.

12. Kıbrıs Türk Engelliler Federasyonu’na bağlı Kıbrıs Türk Zihinsel Engelliler Derneği, Umut Otizm ve Engelli Aileleri Dayanışma Dernekleri’ne yer veya bina tahsis edilmesi için acilen gereğinin yapılması.

13. Engellilerin sorunlarını gerçek anlamda çözecek olan, engellileri koruma rehabilite ve istihdam yasası altında oluşturulan Engelliler Komitesi’nin koordinatör Bakanlık, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bünyesinde en az 2 ayda bir toplanmasının acilen sağlanması.”

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

11 İnönülü şehit düzenlenen törenle anıldı

Published

on

By

İnönü şehitleri düzenlenen törenle anıldı.

1958-1963 ve 1974 yıllarında şehit edilen 11 İnönülü için düzenlenen tören protokol sırasına göre şehitler anıtına çelenklerin konmasıyla başladı.

Ardından saygı duruşunda bulunuldu ve 3 el saygı atışı yapılarak, İstiklal Marşı eşliğinde bayraklar göndere çekildi.

Törende Öykü Zort “ Bu Vatan Kimin?” isimli şiiri okudu.

Mesarya Belediye Başkanı Ahmet Latif törende yaptığı konuşmada, milli mücadele yıllarında İnönü köyünün 11 evladını toprağa verdiğini anımsatarak, şehitleri rahmetle andı.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar da, 1974’ten önce ekmeğini kazanmak için işine giderken bir çok Kıbrıslı Türk’ün şehit edildiğini hatırlatarak, Rumların Kıbrıs Türkünü yok etmek için sistematik saldırılarda bulundu anlattı.

Kıbrıs Türk halkının kahramanca ülkesini ve halkını savunduğunu dile getiren Tatar, “1974 Kıbrıs Barış Harekatı ve sonrasında Anavatan Türkiye’nin desteğiyle KKTC olarak dünyada haklı yerimizi alırken tüm bunları şehitlerimize borçluyuz” dedi.

Tatar, “Kıbrıs Türk halkının en az Rumlar kadar bu topraklarda hakkı vardır. Devletimizin kabul görmesi, egemenliğimizin tanınması gerekiyor, ancak o zaman adil kalıcı bir çözüm olur” dedi.
New York’ta da bu gerçekleri paylaşacağını ifade eden Tatar, bu kadar bedel ödeyen bir halkın egemenlik ve tanınma hakkı olduğunu söyledi.

Kıbrıs’ta iki ayrı halk ve devlet olduğunu vurgulayan Tatar, bir anlaşma olacaksa Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin o anlaşmanın bir parçası olacağını söyledi.

Tören duaların okunmasıyla sona erdi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, TÜRKSOY’un 32. kuruluş yıl dönümünü kutladı

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, TÜRKSOY’un 32’nci kuruluşu yıldönümü nedeniyle bir mesaj yayımladı.

Cumhurbaşkanı Tatar yazılı mesajında şu ifadeleri kullandı:

“Kıbrıs Türk Halkı için Türksoy teşkilatı büyük önem taşımaktadır. Kültürden sanata, edebiyata, tarihe, müziğe, farklı gelenekleri, örf ve âdetleri bir çatı altında toplayan TÜRKSOY’un 1993 yılından beri yaptığı çalışmaları buradan bir kez daha hürmetle selamlarım.

Türk Devletleri arasında 32 yıl önce kardeş halkların ortak iradesiyle temelleri atılan Türksoy, geçen zaman içinde Türk Dünyası’nın kültürel buluşma köprüsü olmuştur.

TÜRKSOY teşkilatının KKTC’ye gösterdiği ilgi alaka sonucunda, KKTC haksız bir şekilde maruz kaldığı birtakım engellemeleri kültür ve sanat alanında aşmıştır. TÜRKSOY’un bizlere açtığı kapı ve köprüler vasıtasıyla Kıbrıs Türk Halkının kültürü, sanatı, müziği, edebiyatı, örf ve âdetleri dünyaya ulaşmıştır. Çeşitli ülke ve şehirlerde, kültür ve sanatın farklı dallarında yapılan etkinliklerde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin temsilcilerine kültür ve sanatlarını paylaşma fırsatı verilmiştir. Bu bakımdan da TÜRKSOY’a teşekkürlerimi iletiyorum.

KKTC ve TÜRKSOY iş birliği çerçevesinde bundan sonraki süreçte de Kıbrıs Türk Halkının kültür ve sanat insanlarının Türk Dünyası mümtaz şahsiyetleri arasında anılması ve ilan edilmesi bizler için de bir ilham kaynağı olacaktır. Dolayısıyla şimdiden sizlerin yapacağı çalışmalar için bir kez daha teşekkür diyorum.

Türk Halkları arasındaki kardeşlik bağları büyük önem taşımaktadır. Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkiye ve Türkmenistan’ın KKTC Halkı için aynı soydan gelen, aynı milletin evlatları olduğunu, gönül birliği, gelenek ve görenek, ortak kültür, ortak tarih ve ortak dil temelinde hiçbir farklılığının bulunmamaktadır.

Bu duygu ve düşüncelerle Türk halklarının ortak kültürel mirasını yaşatma, tanıtma ve gelecek kuşaklara aktarma idealiyle kurulan Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı TÜRKSOY’un 32. kuruluş yıl dönümünü en içten dileklerimle kutluyorum.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Özcenk’ten DAÜ-SEN’e çağrı

Published

on

By

Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) Vakıf Yöneticiler Kurulu Başkanı Dr. Erdal Özcenk, sosyal medya ve basın aracılığıyla yapılan asılsız açıklamaların zarar verici bulduğunu vurgulayarak, DAÜ Akademik Personel Sendikası (DAÜ-SEN) yönetimini kamuoyu üzerinden değil, üniversitenin iç işleyiş mekanizmaları içerisinde doğrudan, yapıcı ve sorumlu bir iletişime davet etti.

“DAÜ, siyaset üstü bir kurumdur. Politik malzeme yapılması kabul edilemezdir” vurgusu yapan Özcenk, “Üniversitemizde alınan tüm kararlar, ilgili akademik-idari kurullarda tartışılarak, Üniversite Yönetim Kurulu tarafından oylanmakta ve ardından Vakıf Yöneticiler Kurulu’nun onayına sunulmaktadır. Bu kurumsal süreçler, şeffaf, katılımcı ve denetlenebilir bir yapı içinde yürütülmektedir” dedi.

Erdal Özcenk’in açıklaması aynen şöyle:

“1979 yılında kurulan ve 1986’da devlet üniversitesi statüsünü kazanan Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ), sadece Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin değil, bölgenin en köklü ve saygın yükseköğretim kurumlarından biridir. Uluslararası düzeyde akredite olmuş programları, seçkin akademik kadrosu ve çok kültürlü öğrenci yapısıyla DAÜ, bugüne kadar on binlerce mezun vermiş ve KKTC’nin dünyaya açılan bilimsel yüzü olmuştur.

DAÜ’nün varlığı ve başarısı, başta Gazimağusa olmak üzere ülke genelinde ciddi bir ekonomik ve sosyal katkı yaratmaktadır. Binlerce öğrencinin ve personelin oluşturduğu bu büyük yapı, yerel esnaftan konaklama sektörüne, ulaşımdan hizmet sektörüne kadar geniş bir yelpazede KKTC ekonomisine doğrudan katkı sağlamaktadır. Üniversitemiz aynı zamanda ülkemizin tanıtımına, uluslararası platformda bilinirliğine ve itibarına da büyük değer katmaktadır.

Ancak bölgemizin içinde bulunduğu hassas coğrafi konum (özellikle Ortadoğu’daki süregelen savaşlar) ülkemize olan öğrenci başvurularını olumsuz etkilemiştir. Bu dönemde, yükseköğretimin itibarı daha da önem kazanmışken, köklü ve güvenilir yapısıyla DAÜ’nün varlığı çok daha kritik bir hal almıştır.

Dünyadaki 193 ülkenin tamamında devlet üniversiteleri bulunmakta ve bu üniversiteler, ülkelerinin bilimsel gelişimi, gençliğin eğitimi ve toplumsal ilerleme açısından vazgeçilmez yapılardır. KKTC hükümetlerinin de DAÜ’ye bugüne kadar verdiği katkı ve desteğin değerli olduğunu özellikle belirtmek isterim. Üniversitemizin yaşaması ve eğitim kalitesinin daha da artırılması için gereken her türlü desteğin bundan sonra da verileceğinden kimsenin kuşkusu olmamalıdır.

Bu süreçte, DAÜ-SEN Başkanı tarafından sosyal medya ve basın aracılığıyla yapılan açıklamaları son derece talihsiz ve kurumumuza zarar verici bulduğumu vurgulamak isterim. Öğrenci kayıtlarının devam ettiği, üniversitemizin geleceği açısından hayati öneme sahip bu dönemde yapılan asılsız ve temelsiz açıklamalar, kurum aidiyeti ve sorumluluk duygusuyla bağdaşmamaktadır.

DAÜ, siyaset üstü bir kurumdur. Politik malzeme yapılması kabul edilemezdir. Üniversitemize ilişkin görüş ve eleştirilerin, kurumun kendi içindeki platformlarda, akademik teamüller ve karşılıklı saygı çerçevesinde ifade edilmesi gerektiğini hatırlatmak isterim. KKTC’deki tüm siyasi görüşlerin de DAÜ’nün kurumsal yapısına zarar verebilecek yaklaşımlardan uzak durmaları ortak sorumluluğumuzdur.

Üniversitemizde alınan tüm kararlar, ilgili akademik-idari kurullarda tartışılarak, Üniversite Yönetim Kurulu tarafından oylanmakta ve ardından Vakıf Yöneticiler Kurulu’nun onayına sunulmaktadır. Bu kurumsal süreçler, şeffaf, katılımcı ve denetlenebilir bir yapı içinde yürütülmektedir.

DAÜ-SEN yönetimini, kamuoyu üzerinden değil, üniversitemizin iç işleyiş mekanizmaları içerisinde doğrudan, yapıcı ve sorumlu bir iletişime davet ediyorum. Kurumun geleceğini birlikte konuşmak ve geliştirmek, hepimizin ortak görevidir.”

TAK

Devamını Oku

Trending

Reklam