Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rum Eğitim Sendikaları 5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü dolayısıyla ortak basın açıklaması yaptı

Published

on

Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rum eğitim sendikaları DAÜ-SEN, OELMEK, KTOEÖS, POED, KTÖS ve OLTEK 5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü dolayısıyla ortak basın açıklaması yaptı.

Açıklamada, bu yılın temasının “Eğitimde Dönüşüm Öğretmenlerle Başlar” olduğu vurgulandı.

Kıbrıslı Rum ve Kıbrıslı Türk eğitim sendikaları, dünyanın birçok farklı ülkesinden 85 milyon öğretmenle birlikte “5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü”nü kutladıklarını kaydetti.

Öğretmenlerin Covid-19 pandemisi sırasında birçok zorluğa ve bulaş riskine rağmen, öğrencilerinin eğitimi konusundaki bağlılıklarını ve isteklerini hiçbir zaman kaybetmedikleri belirtilen açıklamada, ayrıca bu dönemde eğitim sendikalarının katkılarının çok değerli olduğu vurgulandı.

Eğitim sendikaları ve öğretmenlerin eğitimde iyileşmenin merkezinde yer aldıkları belirtilen açıklamada, bununla birlikte, artan iş yükü, düşük ücret, öğretmenlik mesleğine olan saygı eksikliğinin hala tüm dünyadaki öğretmenlerde tükenmişliğe ve mesleğe olan talebin azalmasına yol açmakta olduğu kaydedildi.

Dünyanın sosyal ve ekonomik durumunun da nitelikli kamusal eğitim üzerinde büyük riskler oluşturmakta olduğu belirtilen açıklamada, “2015 yılında kabul edilen Birleşmiş Milletler ’in 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Gündem’inin ayrılmaz bir parçası olarak Hedef 4, kapsayıcı ve adil nitelikli eğitim sağlamayı ve herkes için yaşam boyu öğrenme fırsatlarını teşvik etmeyi amaçlamaktadır. Son yıllarda kaydedilen ilerlemeye rağmen, uluslararası toplum taahhütlerinin gerisinde kalmıştır.

Birleşmiş Milletler, bu yıl Eylül ayında eğitimi küresel siyasi gündemin en üst sıralarına taşımıştır. Pandemiye bağlı öğrenme kayıplarını telafi etmek için atılacak adımlar, yapılacak çalışmalar, dayanışma ve çözümleri harekete geçirmek ve hızla değişen dünyamızda eğitimi dönüştürme tohumları ekmek için ‘Eğitimde Dönüşüm Zirvesi’ başlatmıştır.” ifadeleri kullanıldı.

Eğitimin, bilgi, değer, ahlak kazanma ve becerileri geliştirme süreci olduğu vurgulanan açıklamada, ortak değerlere ve hedeflere sahip bir toplumun, bir millet ve geleceği yaratma süreci olduğu kaydedildi.

Eğitim sistemlerinin tarihteki en büyük aksamasının Covid-19 pandemisi nedeniyle yaşandığı ve dünya çocuklarının %90’ından fazlasının eğitiminin kesintiye uğradığı kaydedilen açıklamada, küresel krizin, dünya çapında çocukların ve gençlerin geleceği üzerinde yıkıcı bir etki bıraktığı belirtildi.

Gelecek nesilleri ve mesleği riske atan koşulların göz önüne alındığında, öğretmenlerin eğitimin dönüşümünün merkezinde yer aldığının görüldüğüne dikkat çekilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

“Bu anlayışla, Eğitim Enternasyonal (EI) ve Avrupa Sendikaları Eğitim Komitesi (ETUCE) üyeleri olarak bizlerin yöneticilerden talebi;

• Nitelikli kamusal eğitim sistemlerine yapılan yatırımların artırılması,

• Öğretmen statüsünün, çalışma koşullarının ve eğitim çalışanlarının haklarının iyileştirilmesinin güvence altına alınması,

• Nitelikli öğretmen eğitimi ve mesleki gelişime yatırım yapılması,

• Öğretmenlere ve pedagojik uzmanlıklarına güven ve saygı duyulması,

• Eğitim sendikalarının sosyal diyalog yoluyla eğitim politikalarının oluşturulması ve geliştirilmesi süreçlerinde aktif katılım ve katkılarının sağlanmasıdır.

Eğitim bekleyemez, öğrenciler bekleyemez, Biz öğretmenler bekleyemeyiz, Eğitimi dönüştürmeliyiz, Biz öğretmenler ve eğitim sendikaları bu dönüşüme öncülük etmeye hazırız.

Hedeflerimize ulaşmada ortak mücadelenin büyük önem taşıdığına yürekten inanıyoruz. Bu inançla, karşılıklı saygı ve anlayışla işbirliğimizi artırmak için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Hedeflerimize ulaşmak için demokrasi, adalet, karşılıklı kabul ve uzlaşma değerlerini teşvik etmek için var gücümüzle çalışacağız. Dahası, bölünmüş ülkemiz Kıbrıs’ta barışçıl bir federal çözüme ulaşmak için çok çalışacağız.

Tüm öğretmen sendikalarıyla dayanışmamızı ifade etmekten onur duyuyoruz.”

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

KTMMOB Başkanı Aysal, ESPA heyetini kabul etti

Published

on

By

Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (KTMMOB) Başkanı Seran Aysal, Mete Boyacı başkanlığındaki Ekonomi ve Sosyal Politikalar Araştırma Merkezi (ESPA) heyetini kabul etti.

Birlikten yapılan açıklamaya göre toplantıya, KTMMOB’den Genel Sayman Nevter Zafer Cömert ve Yönetim Kurulu Faal Üyeleri Celal Devrim Önen ile Görkem Çelik, ESPA’dan Yönetim Kurulu Üyeleri Adem Kaan Kaner ve Candan Avunduk, Denetleme Kurulu Üyesi Mehmet Saydam, Genel Direktör Sertaç Sonan ve Araştırmacı Ebru Küçükşener katıldı.

-Aysal: “Bu hareketin hedeflerini önemsiyor ve değerli buluyoruz”

KTMMOB Seran Aysal konuşmasında, KTMMOB’nin bünyesinde farklı mesleklerden 15 odayı barındırdığını belirtti.

Örgütlü mücadeleye inandıklarını kaydeden Aysal, ilkeleri doğru zemine oturtup, örgütlü olarak gerekli mücadelelerin verilmesi ile ülkedeki sorunların çözülmesinde başarı sağlanacağını düşündüklerini ifade etti.

“Kendi alanlarınızda ve işlerinizde başarılı olmuş kişilersiniz, bu bilgi birikiminin topluma yansıması veya toplumla paylaşılması son derece değerlidir” diyen Aysal, şöyle konuştu:

“Bu hareketin hedefini ve yaratacağı durumu önemsiyoruz ve değerli buluyoruz. Başarılı olmasını diliyoruz. Ötekileştirilerek ve iletişimden uzak durularak, verilen mücadelelerde alınan sonuçlar güç birliğine ihtiyaç olunduğunu herkese hissettirdi.”

Ülkede uzun bir süredir “böl yönet” ve “ötekileştirme” nedeniyle toplumun bir araya gelmesinin önüne geçildiğini savunan Aysal, “Toplum olarak dibin dibine doğru olan yolculuğumuz kesintisiz devam ediyor. Umarım ki bu ve benzeri girişimlerde doğru ilkelerle en geniş fikir birliği oluşturulur ve Kıbrıs Türk toplumunun bu topraklara tutunmasını sağlamak için mücadele zemini oluşur” dedi.

Liyakat konusunun kamudaki ana sorunlarından biri olduğunu ifade eden Aysal, mülkiyet, eğitim gibi toplum genelinin üzerinde uzlaşı sağlayacağı konularla başlayıp, somut girişimlerle kötü gidişe dur denilebileceğine inanç belirtti. Seran Aysal, radikal kararlara ve her konuda toplumsal kararlılığa ihtiyaç olduğunu kaydetti.

-Boyacı

ESPA Başkanı Mete Boyacı da, çalışmalarıyla ilgili bilgi vererek, ülkedeki sorunların çözümü için ne yapılabileceği konusunda ortak bir zemin oluşturmak hedefinde olduklarını belirtti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Ombudsman, Hasan Eratal’ın başvurusunu soruşturarak raporladı

Published

on

By

Yüksek Yönetim Denetçisi (Ombudsman) İlkan Varol, Hasan Eratal’ın başvurusuna ilişkin hazırladığı raporda, Hasan Eratal’ın dilekçesine geç yanıt verilmesinin İyi İdare Yasası’na aykırı olduğunu belirtti.

Hasan Eratal, Kıbrıs Türk Liman İşçileri Şirketi’nin tasfiyesine ilişkin çıkarılan Yasa Gücünde Kararname sonrasında, direktörü olduğu Armos Port Management and Trading Ltd.’in KKTC limanlarında faaliyet gösterebilmesi için Başbakanlık ve Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’na yaptığı başvurulara yanıt alamadığını iddia ederek, konunun soruşturulması talebiyle Ombudsman’a başvurmuştu.

Ombudsman İlkan Varol’un yayımladığı raporda, Başbakanlığın söz konusu dilekçeyi üç ay gecikmeyle, ilgili bakanlığa ilettiği ve bu durumun, İyi İdare Yasası’nın “beş iş günü içinde yetkili makama iletilmesi” hükmüne aykırı olduğu ifade edildi. Raporda ayrıca, dilekçe sahibine yazılı bilgilendirme yapılmadığı da tespit edildi.

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’nın Eratal’ın dilekçesine yalnızca sözlü yanıt verdiğini belirten Varol, Kıbrıs Türk Liman İşçileri Şirketi’nin tasfiye sürecinin sürdüğünü ve Armos Port Management’in mevcut yasa gereği liman hizmetleri için yetkilendirilemeyeceğini ifade etti.

Varol, tasfiye süreci devam ettiğinden liman hizmetlerinin hâlen şirket bünyesindeki yasal üyeler tarafından yürütülmesinde hukuka aykırılık bulunmadığını; ancak limanlardaki hizmetlerin ihale ya da özelleştirme yoluyla yürütülmesinin mevcut mevzuata uygun olmadığını vurguladı.

Merkezi İhale Komisyonu tarafından açılan iki farklı ihalenin hukuki görüş doğrultusunda iptal edildiğini aktaran Varol, limanların işletme hakkı devri yöntemiyle özelleştirilmesine ilişkin girişimlerin 24/2012 sayılı Özelleştirme Yasası kapsamında yürütülmesine rağmen, Kıbrıs Türk Liman İşçileri Şirketi’nin bu yasa kapsamına girmediğini kaydetti.

Varol, dilekçeye zamanında yanıt verilmemesinin yasalara aykırı olduğunu; öte yandan, Eratal’ın limanlarda yetkilendirilme talebinin mevcut hukuki zemine dayanmadığını ifade etti. Raporda ayrıca, sürecin gereğinden fazla uzadığına işaret edilerek, liman hizmetlerinin sağlıklı şekilde yürütülebilmesi için Limanlar Dairesi Yasası’nda değişikliğe gidilmesi veya yeni bir yasal düzenleme yapılmasının zorunlu olduğu vurgulandı.

Devamını Oku

Kıbrıs

Tabipler Birliği:Sağlıkta köklü reforma ihtiyaç var

Published

on

By

Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği Başkanı Ceyhun Dalkan, sağlık sisteminin pansumana değil, köklü reforma ihtiyacı olduğunu kaydetti.

Dalkan, sağlıkta kalıcı, adil ve etkin bir düzen isteniyorsa ülkedeki birinci basamak sağlık hizmetlerini güçlendiren, koruyucu ve önleyici sağlık hizmetlerini temel alan bir yapıya yönelmek zorunda olunduğunu aksi takdirde açılışı yapılan her binanın, atılan her yeni adımın sağlıkta kısa vadeli çözümler sunacağını savundu.

Yazılı açıklamasında sağlık sistemiyle ilgili değerlendirme ve önerilerde bulunan Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği Başkanı Ceyhun Dalkan, Maraş’daki sağlık merkezinin hizmete girmesini memnuniyetle karşıladıklarını belirtti.

Dalkan, bölgede artan sağlık hizmeti ihtiyacına yanıt verme adına atılan bu adımın yereldeki erişimi artırma potansiyeli taşıdığını söyledi.

Ülkedeki birinci basamak sağlık hizmetlerini güçlendirmenin yolunun, sadece bazı sağlık ocaklarını veya merkezlerini büyütmek ya da yenilemek olmadığını vurgulayan Dalkan, yapılması gerekenin sağlıkta parça parça iyileştirmeler değil, bütünlüklü ve sürdürülebilir düzenlemeler olduğunu ifade etti.

Aile hekimliği temelli, güçlü bir birinci basamak sisteme işaret eden Ceyhun Dalkan, bu sistemin hem sağlığa erişimi artıracağını hem de ikinci ve üçüncü basamak hastanelerdeki hasta yükünü azaltacağını kaydetti.

Etkili basamak hekimliği modeline de dikkat çeken Dalkan, bu model sayesinde toplum temelli tarama ve kontrol programlarının devreye sokulabileceğini ifade etti.

Mevcut sağlık sisteminin koruyucu hizmetlerden yoksun olduğunu savunan Dalkan, sağlık planlamasının, tüm tarafların katılımıyla, şeffaf, veriye dayalı ve kamusal yararı gözeten bir yaklaşımla yeniden ele alınması gerektiğini vurguladı.

Ceyhun Dalkan, Genel Sağlık Sigortası sisteminin basmak hekimliği modeline entegre şekilde planlaması gerektiğini de kaydetti.

Devamını Oku

Trending

Reklam