Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

KKTC, Antalya Turizm Fuarı’nda…Ataoğlu:“Ada Kıbrıs, Kuzey Kıbrıs’ın kültürel zenginliklerini yansıtan bir turizm kimliği olacak”

Published

on

Başbakan Yardımcılığı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanlığı, yurt dışı turizm tanıtma ve pazarlama çalışmaları kapsamında, 23-25 Ekim 2024 tarihleri arasında Antalya’da gerçekleşecek olan, Antalya 2024 Turizm Fuarı’nda yerini aldı.

Başbakan Yardımcısı Turizm Kültür Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu’nun da katıldığı fuarda Ataoğlu’na Antalya Valisi Hulusi Şahin, KKTC Antalya Başkonsolosu Aslı Erkmen ile Dünya Sağlık Turizmi Konseyi Başkanı Ahmet Savaşan da eşlik etti.

Turizm sektörünü bir araya getiren Antalya 2024 Turizm Fuarı’na, bu yıl 35 ülkeden 25 binin üzerinde turizm profesyoneli katılıyor.

KKTC, Ulusal ve uluslararası tur operatörleri, çevrimdışı ve çevrimiçi seyahat acenteleri, konaklama tesisleri, havayolları, ulaşım şirketleri, rekreasyon alanları, bilgi teknolojileri, gastronomi ve servis sağlayıcılar ile finansal kurumları bir araya getiren Antalya Turizm Fuarı’na, Başbakan Yardımcılığı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanlığı profesyonel ekibi yanı sıra, Kıbrıs Türk Otelciler Birliği (KITOB), Kıbrıs Türk Seyahat Acenteleri Birliği (KITSAB) ve Sağlık Turizmi Konseyi üyelerinden oluşan bir heyetle temsil ediliyor.
Tanıtıcı yayınların yer aldığı KKTC standında ayrıca, Kıbrıs Türk geleneksel tatları da ziyaretçilerle buluşturuluyor.

Başbakan Yardımcısı Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, fuarın açılışında yaptığı konuşmada Antalya Fuarı’nın Kuzey Kıbrıs için oldukça önem arz ettiğini ifade ederek, burada olmaktan dolayı mutlu olduğunu belirtti.

Ataoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü; “Antalya Turizm Fuarı, farklı coğrafyalardan, farklı kültürlerden ve farklı ülkelerden gelen turizm profesyonelleri ve sektör temsilcilerinin buluştuğu, fikir alışverişinde bulunduğu, iş birliği fırsatlarını geliştirdiği çok özel bir platform.

Bu anlamda, fuarın başarılı geçmesini ve turizm sektörüne yeni ufuklar açmasını temenni ediyorum.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin eşsiz turizm potansiyelini ve güzelliklerini buraya taşımaktan memnuniyet duyuyorum.

Bilindiği gibi Kuzey Kıbrıs, Akdeniz’in kalbinde yer alan, zengin tarih ve kültürüyle benzersiz bir destinasyon.

Tertemiz plajlarımız, doğal güzelliklerimiz, otantik köylerimiz ve misafirperver insanlarımız ile her yıl daha fazla turisti ağırlıyoruz.

Bu yılın başından itibaren turizmde yaşanan canlanma ve turist sayısındaki artış, Kuzey Kıbrıs turizminin yükselen bir grafik sergilediğini açıkça ortaya koyuyor.

Ancak Kuzey Kıbrıs’ı yalnızca deniz, kum ve güneşten ibaret bir destinasyon olarak görmek doğru olmaz. Kıbrıs, binlerce yıllık geçmişiyle medeniyetlerin buluşma noktası olmuş, kültürel mirasını zengin bir mozaik halinde korumuş bir ada.

Antik kentlerden, tarihi manastırlara, portakal bahçelerinden doğa yürüyüş rotalarına kadar sunduğumuz farklı turizm alternatifleri ile ziyaretçilerimize unutulmaz bir deneyim yaşatıyoruz.

Bu yıl Türkiye pazarı için hayata geçirdiğimiz Ada Kıbrıs Turizm Markasının önemine de değinmek istiyorum.

Kuzey Kıbrıs’ın tanıtımında yeni bir vizyon ortaya koyarak, turizmde sürdürülebilir kalkınma ve kaliteli turizm anlayışını benimsemek adına Ada Kıbrıs markasını oluşturduk.

Bu marka, sadece turizmi değil, tüm Kuzey Kıbrıs’ın zenginliklerini yansıtan bir turizm kimliği olacak.

Kültürel ve doğal değerlerimizi uluslararası alanda daha güçlü bir şekilde tanıtmak, turizm sektöründe bir cazibe merkezi olma hedefimize bir adım daha yaklaştığımızı gösteriyor.

Bu bağlamda, sizlerin de katkı ve iş birlikleri ile Kuzey Kıbrıs’ı bir turizm cenneti haline getireceğimize inanıyorum.

Ülkemiz, farklı turizm türlerine ev sahipliği yapabilecek altyapıya ve kapasiteye sahip. Kongre turizmi, sağlık turizmi, golf turizmi ve doğa turizmi gibi pek çok alanda kendimizi geliştirmeye devam ediyoruz.

Kültürel etkinlikler, festivaller ve spor organizasyonları ile Kuzey Kıbrıs’ı dört mevsim canlı ve dinamik bir destinasyon haline getirmeyi amaçlıyoruz.

Antalya Turizm Fuarı’nda gerçekleştireceğimiz görüşmelerin ve kurulacak iş birliklerinin, hem ülkemiz turizmine hem de uluslararası turizm sektörüne katkı sağlamasını temenni ediyorum.” Diyerek sözlerini noktaladı.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

TAE, bağcılığın geliştirilebilmesi amacıyla 6’sı yeni 12 sofralık üzüm çeşidini denemeye aldı

Published

on

By

Tarımsal Araştırmalar Enstitüsü (TAE), bağcılığın geliştirilmesi amacıyla yeni üzüm çeşitleri ve teknikleri konusunda çalışmalar yapıyor. TAE, çalışmaları kapsamında 6’sı yeni olmak üzere 12 sofralık üzüm çeşidini denemeye aldı.

Çeşitler geleneksel talvar yerine, kademeli İtalyan talvarında denenecek. Yeni çeşit ve tekniklerden elde edilecek verim sonuçları ise eski çalışmalarla kıyaslanacak.

        2023’te bin 585 ton taze üzüm ithal edildi

TAE verilerine göre; 2023’te bağ ve talvar alanı 2 bin 200 dönüm, hasat ise 3 bin 132 ton olarak gerçekleşirken, Ticaret Dairesi’nin verilerine göre; 2023’te yıllık hasadın yaklaşık yarısına denk gelen bin 585 ton taze üzüm ithal edildi.

Çukurova Üniversitesi Bağcılık Öğretim Üyesi Profesör Doktor Semih Tangolar, Tarımsal Araştırmalar Enstitüsü Müdürü Cem Karaca ve TAE bünyesinde 2002’den sonra bağcılıkla ilgili çalışmalar yürüten Ziraat Yüksek Mühendisi Doktor Yeşim Rehber Dikkaya yeni üzüm çeşitleri ve teknikler konusunda TAK muhabirinin sorularını yanıtlayarak, bilgiler verdi.

-Tangolar: “Kuraklığın artması nedeniyle bağcılığın yeni çeşitler ve yeni tekniklerle geliştirilmesi gerek”

Çukurova Üniversitesi Bağcılık Öğretim Üyesi Profesör Doktor Semih Tangolar, coğrafik konumuna bakıldığında Kıbrıs’ın bulunduğu kuşak açısından bağcılık için ideal yerlerden biri olduğunu söyledi.

Çeşitleri, kullanılan teknikler (Talvar), tüketim şekilleri nedeniyle üzümün Kıbrıs için önemli bir ürün olduğuna işaret eden Tangolar,  “Kıbrıs için bağcılığı tarımsal üretim yelpazesinden çıkaramazsın, bağcılığın daha da modernize edilmesi gerekiyor” dedi.

Asmanın tuzlu toprak ve kuraklığa en dayanıklı bitkilerden biri olduğunu, bu nedenle az suyla çok ürün elde edilebileceğini anlatan Tangolar, özellikle sofralık bağların baharda sulanması gerektiğini, şaraplık bağlarda sulamanın gerekli görülmediğine işaret etti.

Avrupa ülkelerinde dekar başına 700 kilo üzerinde verim elde edilen bağlardaki üzümlerin şaraplık olarak tercih edilmediğini ifade eden Tangolar, söz konusu bağlarda şeker ve asit dengesinin arzu edilen oranda çıkmadığını söyledi.

“Kuraklığın gün geçtikçe artması nedeniyle bağcılığın hem yeni çeşitler hem de yeni tekniklerle geliştirilmesi gerekiyor” diyen Tangolar, örtü altı topraksız kültür tekniğinin de (su ve gübrenin etkin kullanıldığı bir teknik) bağcılık için yeni olduğunu, İspanya ve İtalya’da bu uygulanmaya başladığını aktardı.

-1.5 ay erken hasat.. İtalyan talvarı iki kademeli, üzümlerin altta, sürgün ve yaprakların çoğunun üst katta

Bu yöntemle 1-1.5 ay erken verim alındığını kaydeden Tangolar, 32 litrelik saksılarda örtü altı yetiştirilen asmalardan 5 kilo ürün, yani dekar (1000 metre kare) başına 5-6 ton ürün alındığını anlattı.

Bu yöntemde hastalıkla mücadelenin de daha az olduğunu, bunun maliyeti düşürdüğünü kaydeden Tangolar, “Tuzluluk sorunu yok, kuraklıkla işin yok, toprak kökenli hastalık yok bu yenilikçi bir yaklaşım” dedi.

İtalyan talvarının da yeni bir teknik olacağını, çalışmaya dahil edilen çeşitlerin İtalyan talvarında (Tendon talvar) veriminin gözlemleneceğini ifade eden Tangolar, İtalyan talvarının Kıbrıs’taki talvara göre farkını anlattı. Tangolar, İtalyan talvarının iki kademeli olduğunu ve üzümlerin altta, sürgün ve yaprakların çoğunun üst katta geliştiğini kaydetti.

-Yüzde 25-30 daha fazla verim

Tangolar, İtalya’da yapılan denemelerde İtalyan talvarlarından yüzde 25-30 daha çok verim alındığına da işaret etti.

İtalyan talvarında ilaçlamanın ve hasadın çok daha kolay, ürün yanmasının daha az, kalite için salkım seyreltmenin de daha kolay olduğunu ifade eden Tangolar, denemeye alınan bazı çeşitlerin İtalyan talvarındaki verimine de bakacaklarını belirtti.

Tangolar ayrıca, yerli çeşitlerin kuraklığa dayanıklılarını tespiti için de yeni bir çalışma planladıklarını paylaştı.

-Karaca: “Aroma açısından bağcılıkta iklimimizin verdiği avantajlar var”

Tarımsal Araştırmalar Enstitüsü Müdürü Cem Karaca da, Kıbrıs Türk kültüründe olan üzüm üretiminin talepleri karşılanmada yetersiz kalması nedeniyle, bağcılık üzere çeşit deneme araştırması yapılması kararı alındığını anlattı.

Karaca, son zamanlarda tesis sahipleri tarafından üretilen şarapların tattırılmasıyla öne çıkan butik otelciliğin gelişmekte olmasının da bu kararı almada etken olduğunu ifade etti.

Ülkeye en uygun çeşitleri belirlemek adına, “Çeşit adaptasyon” çalışmasının ilkinin 2000’li yıllarda yapıldığını, bu denemelerde 15 şaraplık çeşit denendiğini anlatan Karaca, “Aroma açısından bağcılıkta iklimimizin verdiği avantajlar var. Burada üretilen şarap gerekse sucuk veya diğer ürünlerin aroma açısından kendine özgü bir karakteri var. Bağcılığa KKTC’de alternatif bir üretim değil asli üretim olarak bakıyoruz” dedi.

TAE bünyesinde 2002’den sonra bağcılıkla ilgili çalışmalar yürüten Ziraat Yüksek Mühendisi Doktor Yeşim Rehber Dikkaya da, çalışmaya eski çalışmada öne çıkan 6 çeşit ve 6 yeni çeşidi dahil ettiklerini, bunları İtalyan talvarında denemeye aldıklarını ifade etti.

Dikkaya, İtalyan talvarından elde edilecek verimleri, eski çalışmalardan elde ettikleri verilerle kıyaslayacaklarını belirterek, çalışmanın sonuçlarının 2 yıl sonra çıkmasını beklediklerini söyledi.

Dikkaya, çalışmaya var olan çeşitlerden verigonun da dahil edildiğini, yeni çeşitlerin de “İsa, Exalta, Early Swift, Michael Palyari, Red Clod” olduğunu anlattı.

 

Devamını Oku

Kıbrıs

Bayar: Denktaş ile ilgili çirkin saldırı asla affedilemez

Published

on

By

 

 

TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Celal Bayar, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş ile ilgili çirkin saldırının asla affedilemez olduğunu vurguladı.

Kurucu Cumhurbaşkanı Denktaş’la ilgili asılsız iddiaların yer aldığı kitabı ve yazarını sert çekilde eleştiren Bayar şu açıklamalarda bulundu:

“TMT’nin kurulmasında fedakarca büyük katkıları olan ve bugün Kıbrıs’ta Türklük TMT sayesinde varlığını korurken, TMT’nin kurucularından, KKTC’nin Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’a ‘Dümbük’ isimli ucube kitabıyla saldıran, ordudan atılmış eski GKK’lığı subaylarından İlker Özkunt’u kitabındaki seviyesiz, saygısız nankörce saldırılarından dolayı Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği olarak şiddetle kınıyoruz. Bizler Kıbrıslı Türkler olarak, Rauf Raif Denktaş’ın fikirlerinin taşıyıcısı ve bekçileriyiz. Bizim için böylesine değerli bir devlet adamımıza çirkince saldırı asla affedilemez ve bu şahsın devletimizin açacağı dava ile mutlaka cezalandırılması gerektiğine inanıyor ve devlet yetkililerinin bunu yapacağına yürekten inanıyoruz ve bekliyoruz.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Öztürkler, Denktaş ile ilgili asılsız iddialar içeren kitabı kınadı

Published

on

By

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’a yönelik,hiçbir somut temele dayanmayan çirkin iddiaların yer aldığı kitabı esefle kınadığını belirtti.

Öztürkler açıklamasında, “Bir milletin özgürlük ve egemenlik davasına adanmış bir ömrün sahibi olan, Kıbrıs Türk halkının tarihi mücadelesine önderlik eden  Sayın Denktaş’a yönelik kitapta yer alan iddialar, sadece şahsına değil; onun temsil ettiği  mücadeleyi ve halkımızın hafızasına da zarar vermektedir.” ifadelerini kullandı.

Kurucu Cumhurbaşkanı’nın sadece bir devlet adamı değil, aynı zamanda Kıbrıs Türk halkının bağımsızlık ve onur mücadelesinin simgesi ve Türklük dünyasına da adını altın harflerle yazdıran bir lider olduğunu vurgulyaan Öztürkler, şu ifadeleri kullandı:

“Hayatını halkına, davasına ve devlete adamış bir liderin ardından, yıllar sonra böylesi ucuz ve seviyesiz iddialarla gündeme getirilmesi, hiçbir şekilde kabul edilemez. Halkımızı, milli değerlerimize ve tarihimize sahip çıkmaya, bu tür sorumsuz yaklaşımlara karşı daha da kenetlenmeye çağırıyorum.”

Devamını Oku

Trending

Reklam