Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

KKTC’de Koronavirüs’ün Eris varyantının tespit edilmediği açıklandı

Published

on

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından “izlenmesi gereken varyant olarak” açıklanan Koronavirüs’ün EG.5 (Eris) varyantı henüz KKTC’de tespit edilmedi.

Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Deren Oygar, DNA Genetik Laboratuvarı’nın bugüne kadar varyant takibi yaptığını, ülkede henüz Eris varyantı görülmediğini açıkladı. Oygar, son bir hafta içerisindeki tetkiklerin sonuçlarının da birkaç gün içinde çıkacağını kaydetti.

Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Emre Vudalı ve Çocuk Enfeksiyonu Uzmanı Dr. Derin Oygar ise, Eris varyantı ülkede görülse de önlemlerin aynı olacağını ifade ederek, virüsün zayıfladığını, paniğe gerek olmadığını vurguladı. Vudalı ve Oygar, risk grubundaki kişilerin her zaman olduğu gibi korunması gerektiğine de dikkat çekti.

Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Deren Oygar ile Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Emre Vudalı ve Çocuk Enfeksiyonu Uzmanı Dr. Derin Oygar Türk Ajansı Kıbrıs’a, (TAK) konuştu.

-Deren Oygar: “İnfluenza da olsa Covid de olsa hasta olan kişi maske takmalı”

Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Deren Oygar, DNA Genetik Laboratuvarı’nın bugüne kadar varyant takibi yaptığını, ülkede henüz Eris varyantı görülmediğini açıkladı. Oygar, son bir hafta içerisindeki tetkiklerin de 1-2 gün içerisinde çıkacağını kaydetti.

Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi ve altında çalışan Enfeksiyon Komitesi ile sık sık istişare içerisinde olduklarını belirten Oygar, dönem dönem bakanlıkta toplantılar yaptıklarını ve komiteden gelen öneriler doğrultusunda hareket ettiklerini söyledi.

Dünyada şu andaki önerinin ağır semptom gösteren ve özellikle hastane yatışı olan kişilerden test alınması olduğunu ifade eden Oygar, DSÖ ve CDC’nin yayınlarını takip ettiklerini, tarama veya izole gibi bir öneri olmadığını kaydetti. Oygar, semptomlu kişilerden test alındığını ifade etti.

“Yeni varyant illaki kötüye gidecek” diye bir şey olmadığını dile getiren Deren Oygar, tekrardan izolasyon gerektiren bir duruma gelinmesi halinde ise sistem, halihazırda kurulmuş olduğu için hazır olunduğunu söyledi. Oygar, Covid-19 istatistiklerinin yayınlanmadığını ancak tümünün günbegün kendilerine geldiğini de ifade etti.

-Son 14 gün içerisinde 98 Koronavirüs vaka

Ülkede son 14 gün içerisinde 98 Koronavirüs vakası tespit edildiğini kaydeden Oygar, bu vakalardan 2 çocuk ve 2 yetişkinin yatılı olarak tedavi edildiğini, 3 kişinin taburcu edildiğini, diğer kişinin ise durumunun iyi olduğunu ve tedavisinin devam ettiğini belirterek, “Kontrolümüz altındadır” dedi.

Eris varyantının normal grip gibi genellikle geçtiğini belirten Oygar, daha ciddi bir noktaya gelinmesi halinde gerekeni yapacaklarını ancak şu anda takipte olduklarını kaydetti.

İnfluenza da olsa Covid de olsa diğer kişilerin bulaşmasını önlemek için hasta olan kişinin mutlaka maske takması gerektiğine dikkat çeken Deren Oygar, “Ne isterse olsun, virütik bir semptomu varsa otomatik diğer insanları korumaya geçmesi lazım” dedi.

-Vudalı: “Virüsün şiddeti azalıyor”

Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Emre Vudalı da, Covid-19 pandemisinin başından itibaren bakıldığında virüsün şiddetinin azaldığını ifade ederek, ancak virüsün bulaşıcılığında artış olduğunu dile getirdi.

Her yeni varyant çıktığında bir önceki varyanta göre daha baskın olması için daha bulaşıcı olduğunu belirten Vudalı, “Yeni varyantın daha bulaşıcı olduğu bilinmektedir ama daha ağır değil” dedi.

-“Risk grubundaki kişileri korumak gerekiyor”

Dünya Sağlık Örgütü’nün de aynı şekilde yeni varyantın hastalık şiddetinin arttığını gösteren bir bilimsel veri olmadığını söylediğine dikkat çeken Vudalı, “Yani basit bir üst solunum yolu enfeksiyonu veya grip şeklinde geçiyor ama risk sıfır değil. Yine risk grubundaki kişileri korumak gerekiyor. Bu dönemde onlara belki de hatırlatma doz aşı yapılması gerekir çünkü risk hiçbir zaman sıfır olmaz… Bütün toplumu düşünecek olursak daha ağır bir tablo yok ancak daha bulaşıcı bir virüs var karşımızda…” diye konuştu.

Eris varyantının dünyada da yeni dolaşmaya başlayan bir varyant olduğuna işaret eden Emre Vudalı, genel olarak diğer varyantla aynı olduğunu ifade ederek, ateş, baş ağrısı, burun akıntısı, öksürük gibi genel belirtileri olabileceğini kaydetti. Vudalı, nefes darlığı şikayeti veya genel durum bozukluğu olması durumunda ise hızlı bir şekilde doktora başvurulması gerektiğini vurguladı.

Emre Vudalı, bu dönemde grip şikâyeti ile gelen hasta sayısında bir artış olduğunu ancak hastaneye yatışlarda ciddi anlamda bir artış gözükmediğini de kaydetti.

Havaların soğumasıyla virüsün şiddetinde bir artış olup olmayacağı yönündeki soruyu da yanıtlayan Vudalı, “Virüsün şiddetinde mevsime göre bir değişiklik olmaz, sadece bulaşma düzeyinde bir değişiklik olur o da genelde insanların alışkanlıklarına bağlıdır” dedi. Yaz aylarında insanların açık havada zaman geçirirken, kış aylarında kapalı ve kalabalık ortamlarda zaman geçirdiği için bulaşta bir artış olduğunu ifade eden Vudalı, bunun temasla ilgili olduğunu söyledi.

Risk grubu olmayan kişilerde şu aşamada aşı önerileceğini düşünmediğini belirten Emre Vudalı, influenza hastalığına benzetme yaparak, her sene virüsün sürekli değiştiğini ve ona paralel olarak da grip aşısının bir önceki senenin en yoğun gözüken virüsüne karşı yapıldığını ifade etti. Covid-19’un da yavaş yavaş buna dönüşeceği düşüncesini paylaşan Vudalı, dünyanın o yola doğru girdiğini kaydetti.

Bütün pandemilerde ortak yönün virüsün zaman içerisinde zayıflaması ve insan bağışıklığının güçlenmesi olduğunu belirten Vudalı, “Virüs zayıflıyor, panik yapacak bir durum yok, hastaneye yatışlarda artış yok” dedi.

-Derin Oygar: “Eris varyantı olsa da önlemler yine aynı olacak”

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı & Çocuk Enfeksiyonu Uzmanı Dr. Derin Oygar ise ateşli üst solunum yolu enfeksiyonu bulgusu ile başvuran çocuklara mutlaka PCR testi yaptıklarını dile getirdi.

Eris varyantının bulaşıcılığının daha fazla olduğunu ifade eden Oygar, aslında şu anda iki tane varyantın dolaşımda olduğunu, birinin “BA.2.86”, diğerinin ise “EG.5” yani Eris varyantı olduğunu söyledi. Derin Oygar, bunların hepsinin geçen sene Haziran ayında çıkan Omicron’un alt varyantları olduğunu belirtti.

Oygar, “Benim şahsen çocuklarda klinikte gördüğüm, saptadığımız Omicron’dan çok farklı değil. Ses kısıklığı, burun akıntısı, ateş, kas ağrısı ve hafif ishal yapabiliyor. Genelde de iki gün içerisinde hızla toparlıyorlar” şeklinde konuştu.

Derin Oygar, ülkesel bazda bazı ülkelerde hastalık sayısında artış olduğunu ancak ABD dışında ağır hastalık bildirilmediğini ifade etti.

“Eris varyantı olsa da fark etmiyor önlemler yine aynı olacak” diyen Derin Oygar, “Varyant bu hafta gelir mesela veya 2 hafta sonra gelir… Şaşırtıcı bir şey olmaz” şeklinde konuştu.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Çavuşoğlu, Azerbaycan’da KKTC üniversiteleri mezunlarıyla buluştu

Published

on

By

Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu, Azerbaycan’da çeşitli görevlerde bulunan KKTC üniversiteleri mezunlarıyla bir araya geldi.

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamaya göre Çavuşoğlu, Azerbaycan temasları kapsamında, hukuk, mimarlık, işletme ve ekonomi gibi bölümlerden mezun olup Azerbaycan’da çeşitli görevlerde bulunan Azerbaycanlı mezunlarla buluştu. Çavuşoğlu, iki ülke arasındaki iş birliğinin önemine dikkat çekti.

Çavuşoğlu, KKTC ile Azerbaycan arasındaki ilişkilerin daha da güçlendirilmesi gerektiğini ve bu bağlamda özellikle eğitim alanındaki temasların artırılacağını söyledi.

Türk dili ve edebiyatı mezunu olduğunu söyleyen Çavuşoğlu, geçmişte Kiril alfabesini öğrenerek Azerbaycan edebiyatına ait bazı eserleri okuduğunu belirtti.

Çavuşoğlu, KKTC’den mezun olan öğrencilere hitaben yaptığı konuşmada, “Azerbaycan’da kendimi evimde gibi hissediyorum. Azerbaycanlı soydaşlarımızı kendimizden ayrı görmüyoruz. KKTC’de dostluklar, arkadaşlıklar edindiniz. Sizler de KKTC’ye geldiğiniz zaman kendinizi evinizde gibi hissedeceksiniz. Bu bağları güçlendirmek için çalışmaya devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.

Azerbaycan Bilim ve Eğitim Bakanlığı ile yapılan görüşmeler kapsamında, Azerbaycanlı öğrencilerin KKTC’de eğitim almasının önünü açmak adına “önemli adımlar” atıldığını açıklayan Çavuşoğlu, “Doğu Akdeniz Üniversitesi 25, Lefke Avrupa Üniversitesi 25, KKTC Milli Eğitim Bakanlığı olarak 20 Azerbaycanlı öğrenciye burs vereceğiz” dedi.

Çavuşoğlu, Azerbaycan Bilim ve Eğitim Bakanlığı’nın da kendi değerlendirmesinin ardından burs katkısında bulunmasıyla, toplamda yaklaşık 100 Azerbaycanlı öğrencinin burslu olarak KKTC’de eğitim görmesinin planlandığını belirtti.

KKTC üniversitelerinin Azerbaycan’da daha görünür hale gelmesi için tanıtım ofisleri açıldığını açıklayan Çavuşoğlu, yapılan bu çalışmalarla iki ülke gençliği arasında yakınlaşmayı artırmayı hedeflediklerini söyledi.

Azerbaycan’da görev yapan başarılı mezunlarla gurur duyduğunu belirten Çavuşoğlu, “Buraya gelişimizin sebebi birlikteliğimizi yeniden hatırlamak ve Türk yurdunu, Türk milletini birlikte yüceltmek için burada olduğumuzu söylemektir” ifadelerini kullandı.

“Geleceği birlikte şekillendirmek için yola devam ediyoruz” diyen Çavuşoğlu, KKTC ile Azerbaycan arasındaki kardeşlik köprülerinin eğitim alanında daha da pekiştirileceğini kaydetti.

Bakan Çavuşoğlu’na temaslarında KKTC Bakü Temsilcisi Büyükelçi Ufuk Turganer, Milli Eğitim Bakanlığı Yükseköğrenim ve Dış İlişkiler Dairesi Müdürü Behçet Çelebi, Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) Rektörü Prof. Dr. Hasan Kılıç ve  Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Rektörü Prof. Dr. Mehmet Ali Yükselen eşlik etti.

TAK/BRT

Devamını Oku

Kıbrıs

TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Bayar’dan TMT’ye yönelik sosyal medya paylaşımlarına tepki

Published

on

By

Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Celal Bayar, Türk Mukavemet Teşkilatı’na (TMT) yönelik bazı sosyal medya paylaşımlarına tepki göstererek, “TMT kurulmasaydı ve TMT’ciler olmasaydı bugün Kıbrıs’ta bir tek Türk kakmayacaktı ve ada Yunanistan’a bağlanmış olacaktı” ifadesini kullandı.

Bayar ayrıca, “Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT) Kıbrıs’taki Türkleri yok etmek için Rumların kurduğu EOKA’ya karşı Türkleri savunmak için kuruldu” dedi.

Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Celal Bayar, Lefkoşa Türk Belediyesi (LTB) Başkanı Mehmet Harmancı ile Harper Orhon tarafından yapılan sosyal medya paylaşımlarında Türk Mukavemet Teşkilatı’na ilişkin bazı ifadelere tepki gösterdi.

Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Bayar, Orhon’un paylaşımıyla ilgili, “TMT saflarında görev yapmış, 55. Bölük Komutanı, eski Mukavemetçi, omuz omuza birlikte savaştığımız Şehit Ecvet Yusuf’un oğlu, Harper Orhon’un Facebook’taki paylaşımını görünce, orada ima ettikleri yalan yanlış, kin dolu, TMT’cilere saldırılarından ve suçlamalarından dolayı şiddetle kınıyoruz. Bu vesile ile Şehidimiz Ecvet Yusuf’u rahmetle anıyoruz. Ruhu şad olsun.” dedi.

Bayar, “Harper Orhon’a TMT kurulmasaydı ve TMT’ciler olmasaydı bugün Kıbrıs’ta bir tek Türk kakmayacaktı ve ada Yunanistan’a bağlanmış olacaktı. Önce bunu hatırlatırız! Harper Orhon da bugün bu paylaşımları yapıyorsa TMT sayesinde paylaşıyor ve TMT sayesinde kendisi de hayattadır. TMT camiasını bu tür suçlamalarından dolayı tekrar tekrar şiddetle kınıyoruz.” ifadelerini kullandı.

– Bayar’dan Harmancı’ya: “TMT Kıbrıs’taki Türkleri yok etmek için Rumların kurduğu EOKA’ya karşı Türkleri savunmak için kuruldu”

Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Celal Bayar, Lefkoşa Türk Belediye (LTB) Başkanı Mehmet Harmancı’nın sosyal medya paylaşımına da tepki göstererek, “LTB Belediye Başkanı Mehmet Harmancı’yı Facebook’taki ‘Güneyde EOKA, kuzeyde TMT birer yeraltı örgütüdür ve kanun dışıdır.’ açıklamalarından dolayı şiddetle kınıyoruz” dedi.

Bayar, açıklamasında, “TMT saflarında görev yapmış Mukavemetçi Mücahit Hüseyin Harmancı’nın oğlu, Lefkoşa Türk Belediye Başkanı Mehmet Harmancı’yı Facebook’taki ‘Güneyde EOKA, kuzeyde TMT birer yeraltı örgütüdür ve kanun dışıdır’ açıklamalarından dolayı şiddetle kınıyoruz ve kendisine TMT’nin Kıbrıs’taki Türkleri yok etmek için Rumların kurduğu EOKA’ya karşı Türkleri savunmak için kurulduğunu bir kez daha hatırlatırız.” ifadelerini kullandı.

Bayar açıklamasında devamla, şunları kaydetti:

“EOKA, adadaki Türkleri yok etmek ve adayı Yunanistan’a bağlamak için kurulan ve bunu icra ederken, Kıbrıs Türklerine her türlü zulmü, vahşeti ve katliamı yapmaktan çekinmeyen bir örgüttü. TMT ise bir gurup Türkün direniş amaçlı kurduğu, sonradan kadınlarıyla, çocuklarıyla, yaşlılarıyla, öğrencileriyle, çiftçileriyle, öğretmenleriyle elbirliğiyle fedakarca canlarını tehlikeye atarak Kıbrıs Türklerini EOKA terör örgütünden korumak için kurulan bir örgüttü. Sayın Harmancı’nın EOKA ile TMT’yi aynı kefeye koymasından dolayı şiddetle kınarken, kendisine TMT olmasaydı bugün Kıbrıs’ta bir tek Türkün kalmayacağını ve adanın çoktan Yunanistan’a bağlanmış olacağını bir kez daha hatırlatırız.”

TAK/BRT

Devamını Oku

Kıbrıs

Kurucu Cumhurbaşkanı Denktaş’a yönelik iddialar içeren kitaba örgütlerden tepki

Published

on

By

Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’ı hedef aldığı gerekçesiyle kamuoyuna yansıyan kitap ve yazarına ilişkin çeşitli örgütler kınama mesajı yayımladı.

– KKTC Karadeniz Kültür Derneği

KKTC Karadeniz Kültür Derneği’nden yapılan açıklamada, söz konusu kitabın Denktaş’a yönelik “aşağılayıcı ifadeler” içerdiğini öğrenmekten derin üzüntü ve öfke duydukları belirtilerek, “Sayın Denktaş, sadece Kıbrıs Türklerinin değil, tüm Türk dünyasının tarihinde müstesna bir yere sahip, ömrünü halkının bağımsızlığına adamış, ilkeli, onurlu ve kararlı bir liderdir.” denildi.

Açıklamada, Denktaş’a hakaret etmenin sadece onun aziz hatırasına değil, Kıbrıs Türk halkının mücadelesine, şehitlerine ve bağımsızlık iradesine yapılmış “alçakça” bir saldırı olduğu kaydedilerek, “Karadeniz Kültür Derneği olarak bu tür sorumsuz, provokatif, toplumun değerlerini aşağılayan yaklaşımları en sert şekilde kınıyoruz” ifadesine yer verildi.

“Basın özgürlüğü, ifade hürriyeti elbette demokrasimizin temel taşlarındandır. Ancak bu özgürlük, tarihi gerçekleri çarpıtmak, milletin ortak değerlerine hakaret etmek ve toplumu ayrıştırmak için bir araç olarak kullanılamaz.” denilen açıklamada, yayın hakkında yasal sürecin bir an önce başlatılması ve yetkili makamların gereğini yapması çağrısında bulunuldu.

– Kıbrıs Türk Emekli Subaylar Derneği

Kıbrıs Türk Emekli Subaylar Derneği Başkanı Kazım And tarafından yapılan açıklamada, hayatını Kıbrıs Türk halkının adadaki varlığına, onun özgürlük ve bağımsızlığına adayan Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’a ve TMT’ye yönelik saldırıların kınandığı kaydedildi.

Açıklamada “Sözde yazar yalan ve iftiralarını tedavüle sürerek; halkımız, Kurucu Cumhurbaşkanımız ve Kıbrıs Türk mücadele tarihini karalayarak kendi ahlak anlayışını gün yüzüne çıkartmıştır.” denildi, Denktaş’ın  “Hayatta hiçbir zaman yalpalamayacaksın, düşüncelerinde bir ileri bir geri adım atmayacaksın, her dönemin adamı değil her dönem adam olacaksın.” sözleri hatırlatıldı.

– Doğal Afet Arama ve Kurtarma Derneği

KKTC Doğal Afet Arama ve Kurtarma Derneği’nden (DAAK) yayımlanan açıklamada, Rauf Raif Denktaş’ın yalnızca KKTC’nin Kurucu Cumhurbaşkanı değil; aynı zamanda bir halkın bağımsızlık ve varoluş mücadelesinin simgesi, ömrünü Kıbrıs Türk halkının özgürlüğüne ve onuruna adamış büyük bir lider olduğu vurgulandı.

Açıklamada, Denktaş’ın şahsına ve mirasına yönelik yapılan her türlü küçümsemenin, aslında bu halkın tarihine, mücadelesine ve bağımsızlığına yapılmış açık bir saygısızlık olduğu kaydedildi.

“Bu çirkin ve maksatlı ifadeleri şiddetle kınıyor, tarihimize ve milli değerlerimize yapılan bu tür saldırıların karşısında dimdik duracağımızı kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.” ifadeleri kullanılan açıklamada, tarihi şahsiyetlerin arkasından edilen hakaretlerin fikir özgürlüğü kisvesi altında meşrulaştırılamayacağı belirtildi.

– Emekli Astsubaylar Derneği

KKTC Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı Emekli Astsubaylar Derneği Genel Başkanı Esen Ömürlü tarafından yapılan açıklamada, söz konusu kitapta yer alan ifadeleri ve “seviyesiz” söylemleri derin bir üzüntü ve öfkeyle karşıladıkları kaydedildi.

Açıklamada, “Büyük Kıbrıs Türk mücadelesinin mihenk taşı olan Rauf Raif Denktaş’a yönelik çirkin ve aşağılayıcı ifadelerin yalnızca bireysel ahlaki zaaf değil, aynı zamanda Kıbrıs Türk halkının varoluş mücadelesine yapılmış aleni bir saldırı olduğu belirtildi.

“Denktaş, sadece bir devlet adamı değil; aynı zamanda yüz yılı aşkın bir mücadelenin sembolü, halkımızın bağımsızlık ve özgürlük inancının vücut bulmuş halidir. Ona yönelik saldırılar, biz emekli askerlerin, mücahitlerin, halkımızın ve genç nesillerimizin maneviyatına, tarih bilincine ve milli şuuruna yapılmış bir hakarettir.” denilen açıklamada, kitapta kullanılan dilin ifade özgürlüğü ve eleştiri hakkı kapsamında değerlendirilemeyeceği savunuldu.

Denktaş’ı karalamaya yönelik  girişimlerin şiddetle kınandığı açıklamada, ilgili mercilerden söz konusu şahsın iftiralarına karşı hukuki sürecin ivedilikle başlatılması, kamuoyunun ise bu türde karalama kampanyalarına duyarlı olması talep edildi.

 

Devamını Oku

Trending

Reklam