Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı, DP Genel Başkanı Fikri Ataoğlu, halkı, gençleri, öğretmenler ve öğrencileri Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali TEKNOFEST KKTC’ye katılmaya davet etti.

Ataoğlu yazılı açıklama yaparak, bilim, teknoloji ve hayallerin buluştuğu eşsiz bir etkinliğe ev sahipliği yapmanın büyük heyecanını yaşadıklarını vurguladı.

Ataoğlu, “Yarın başlayıp pazar günü sona erecek TEKNOFEST 2025, yalnızca bir teknoloji festivali değil; aynı zamanda gençliğimizin vizyonunu, üretkenliğini ve hayal gücünü dünyaya sunacağı bir sahnedir. Ercan Havalimanı eski terminal alanında, 70 bin metrekarelik geniş bir alanda düzenlenecek bu büyük organizasyon, teknoloji ve inovasyonun nabzını tutacak.” dedi.
Festival boyunca gökyüzünün SOLOTÜRK’ün akrobasi gösterileriyle şenleneceğini ifade eden Ataoğlu, 12 yeni hava aracı ve sayısız teknolojik yeniliğin ziyaretçilerin ilgisine sunulacağını kaydetti.
“Bu yıl KKTC’den 20 takımın finale yükselmesi, gençlerimizin neler başarabileceğinin güçlü bir göstergesidir. 15 bini aşkın başvuru arasından seçilen bu takımlar, ülkemizin teknoloji yolculuğundaki kararlılığını da gözler önüne sermektedir.” ifadelerini kullanan Ataoğlu, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanlığı’nın da festivalde yerini aldığını belirtti.
Ülkenin kültürel ve teknolojik değerlerini tanıtacaklarını ifade eden Ataoğlu, AdaKıbrıs standında ise misafirlerini ağırlamaktan onur duyacaklarını kaydetti.
Ataoğlu, “Hem yerli hem yabancı katılımcılara Kıbrıs’ın kültürel zenginliklerini ve yaratıcı potansiyelini tanıtmak bizim için ayrı bir mutluluk olacaktır.” dedi.
TEKNOFEST,’in sadece gençler için değil; öğretmenler, akademisyenler, girişimciler ve aileler için de bir ilham, öğrenme ve gelişim platformu olduğuna dikkat çeken Ataoğlu, “Bu festival, KKTC’nin vizyonunu güçlendiren, gençlerimizin geleceğe daha emin adımlarla ilerlemesini sağlayan tarihi bir adımdır.” diyerek festivale katılım çağrısı yaptı. Ataoğlu, “Gelin, gökyüzüne birlikte bakalım; geleceği birlikte inşa edelim.” dedi.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Madem federasyon süreci sona ermiştir ve iki devletli çözüm artık resmi politikamızdır, o zaman KKTC Anayasası dolayısıyla kuzey-güney ayrımı da yeniden değerlendirilmelidir.” dedi.
Tatar, bu çerçevede “Kıbrıs Türk Cumhuriyeti” isminin de, ancak bu tartışmalar tamamlandıktan ve geniş bir toplumsal uzlaşı sağlandıktan sonra halkın onayıyla gündeme gelebilecek bir konu olduğunu ifade ederek “Bugün için bu sadece bir düşünceden ibarettir. Fiilen herhangi bir adım atılması şu anda mümkün değildir.” açıklamasında bulundu.
Tatar, yazılı açıklamasında, bu konuda polemik yaratma çabalarının nafile olduğunu kaydetti.
Tatar’ın konuyla ilgili açıklaması şöyle:
“Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin isminin değiştirilmesi, mevcut anayasal düzen içinde mümkün değildir. Daha önce de ifade ettiğim gibi, bu konu geçmişte yine gündeme geldiğinde Yüksek Mahkeme’nin önceki başkanıyla yaptığım sözlü istişarede, böyle bir değişiklik için hem anayasanın revize edilmesi hem de yeni bir kurucu meclisin oluşturulması gerektiği bilgisi tarafıma iletilmiştir. Bu süreç açıktır ve nasıl çalışması gerektiği bellidir.

Bu gerçeği defalarca dile getirmiş olmama rağmen, KKTC’nin adının oldu bittiyle değiştirileceği yönündeki iddiaları ortaya atmak, hem söylediklerimi çarpıtmak hem de açıklamalarımı maksatlı siyasi tartışmalara malzeme yapmak anlamına gelir.

Benim söylediğim çok nettir. Federasyon tezi artık gündemimizde yoktur. İki devletli çözüm, hem bizim hem de Anavatan Türkiye Cumhuriyeti’nin uzun süredir büyük emekle savunduğu resmi politikadır.

Bu nedenle diyorum ki, madem federasyon süreci sona ermiştir ve iki devletli çözüm artık resmi politikamızdır, o zaman KKTC Anayasası dolayısıyla kuzey-güney ayrımı da yeniden değerlendirilmelidir.

Bu çerçevede “Kıbrıs Türk Cumhuriyeti” ismi de, ancak bu tartışmalar tamamlandıktan ve geniş bir toplumsal uzlaşı sağlandıktan sonra Halkın onayıyla gündeme gelebilecek bir konudur. Bugün için bu sadece bir düşünceden ibarettir. Fiilen herhangi bir adım atılması şu anda mümkün değildir.

Ayrıca, Türkiye Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın KKTC ziyaretinde bu yönde bir öneri getireceği ve devletin adının değiştirileceği yönündeki iddialar gerçeği yansıtmamaktadır. Ne böyle bir beyanım, ne elimde böyle bir bilgi vardır, ne de Sayın Erdoğan’ın bu yönde bir niyeti olduğuna dair en küçük bir işaret bulunmaktadır.

Vatandaşlarımızdan özellikle rica ediyorum. Tartışma kültürümüzü koruyalım. Gerçeğe ancak açık, yapıcı ve sağduyulu bir fikir alışverişiyle ulaşabiliriz.

Rum yönetiminin baskıları, haksız ambargo ve izolasyon altında yıllardır büyük bir özveriyle ayakta duran Halkımız için ne doğruysa onu yapmak ve bu uğurda mücadele etmek bizim temel sorumluluğumuzdur.”