Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

KTTB: Reçete soruşturmalarının acilen tamamlanması gerekmektedir

Published

on

Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği (KTTB) Başkanı Dr. Dt. Ahmet Özant, “Kara Eylül” olarak nitelediği “reçete soruşturmasının” üzerinden bir yıl geçmesine rağmen kimsenin mahkemeye sevk edilemediğini ifade ederek, “Soruşturmaların acilen tamamlanması, adaletin hızla sağlanması ve mağduriyetlerin giderilmesi gerekmektedir” dedi.

Özant, reçete soruşturmasının 1. Yılı dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, Eylül 2023’te başlatılan “sahte reçete” soruşturmasının üzerinden bir yıl geçtiğini, soruşturmanın ilk zamanlarında, “Tarihin en büyük vurgunu”, “Devleti soydular”, “Sağlıkta çete”, “İlaç skandalıyla ilgili şikâyet”, “Sahte reçete operasyonunun 10 aylık maliyeti 100 milyon” gibi başlıklarla manşetlerde yer aldığını anımsattı.

Ancak “Kara Eylül” olarak anılan bu sürecin ardından bir yıl geçmesine rağmen ne bir eczacı ne bir hekim ne bir bürokrat ne de bir siyasinin mahkemeye sevk edilemediğine işaret eden Özant, şöyle devam etti:

“Hekimleri ve eczacıları kelepçeleyip basın önünde itibar suikastına uğratan kurumlardan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı iki müdürünün yolsuzluk ve sahte diploma nedenle ile tutuklanması, müsteşarın istifa etmesi ve Sosyal Sigortalar Dairesi (SSD) Müdürü’nün terfisi, kuruma bakana olan güveni yerle bir etmiştir. Eczacılar ve hekimler arasında yapılan sözleşmelere göre gereken denetimlerin zamanında yapılıp soruşturmaların tamamlanması ve gerekli cezalandırmaların yapılması gerekirken bunların yapılmayıp Polis Genel Müdürlüğü’ne devredilmiş olması endişe vericidir. Dönemin SSD Müdürü ve Bakanı sık sık basına açıklamalar yaparak eczacı ve hekimlere karşı itibarsızlaştırma kampanyaları yürütmüşlerdir. Basın, tutuklanan hekim ve eczacıların fotoğraflarını yayımlayarak masumiyet karinesini ve insan haklarını ihlal etmiştir.

Soruşturma dosyalarının bir yıldır tamamlanamayıp savcılığa gönderilmemiş olması ve kamuoyunda itibarları zedelenen, hukuki, ekonomik, sosyal ve psikolojik açıdan mağdur edilen eczacı ve hekim meslektaşlarımızın mağduriyetlerinin giderilmesi mümkün değildir. Hesaplara konulan blokajlar, yurt dışı çıkış yasakları ve itibar kayıpları hala devam etmekte, bu sorunların çözümü için tek bir adım bile atılmamıştır.

Başlangıçtan itibaren sigortalıların ilaca erişiminde, e-reçete ve ilaç takip sistemi gibi önemli uygulamaların devreye alınması gerektiğine dikkat çektik; ancak ne yazık ki halen uygulamaya geçilememiştir. Bir yıldır ilaca erişemeyen sigortalıların ve emekçilerin maddi ve manevi zararlarının kim tarafından karşılanacağı belirsizdir.”

Özant, soruşturmaların acilen tamamlanması, adaletin hızla sağlanması ve mağduriyetlerin giderilmesi gerektiğine vurgu yaparak, Polis Genel Müdürlüğünün Kasım 2023’te yaptığı şikayetler doğrultusunda Bakanlık bürokratları ve diğer sorumlular hakkında dosyaları hızla ilerletmesi ve savcılığa sevk edilmesi gerektiğini kaydetti.

Hekim ve eczacılarla ilgili soruşturmaların ivedilikle tamamlanması ve yargı sürecinin hızlı bir şekilde sonuçlandırılmasının hayati önem taşıdığına vurgu yapan Özant, “Biz, yargı sürecinin her aşamasında meslektaşlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz. Hekimler, eczacılar ve mağdur sigortalılar, bu süreçte sorumlulardan hesap sormaya devam edeceklerdir. Yaşananları unutmadık ve asla unutmayacağız” ifadelerini kullandı.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Erhürman BRT’de katıldığı programda değerlendirmelerde bulundu: “Bu ülkeyi yönetmeye talibiz”

Published

on

By

Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Başkanı Tufan Erhürman, BRT’de yayınlanan Manşet+ programına katılarak erken seçim çağrılarına ve ülkenin genel durumuna dair değerlendirmelerde bulundu.

Erhürman, Yeniden Doğuş Partisi Genel Başkanı Erhan Arıklı’nın erken seçim çağrısına dikkat çekerek, “Bu ülkede çok koalisyon hükümeti gördük. Ama ilk kez bir koalisyon ortağı, açıkça erken seçim talep ediyor” dedi.

Erhürman, YDP Genel Başkanı, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı’nın 2025’e yeni bir hükümetle girilmesi gerektiğini söylediğini, ancak UBP’den hiçbir tepki gelmediğini belirterek, Meclis’te yaşananların, hükümetin kendi içindeki krizin bir fotoğrafı olduğunu öne sürdü.

CTP’nin erken seçim talebi ve ivedilik taleplerinin net olduğunu vurgulayan Erhürman, “Bu ülkeyi yönetmeye talibiz. CTP, tek başına iktidar hedefiyle yoldadır ve bu ülkeyi yöneteceği kesindir” diye konuştu.

Ülke ekonomisindeki sıkıntılara da değinen Erhürman, özellikle inşaat, turizm ve yükseköğretim sektörlerinde gerileme yaşandığını belirtti ve mevcut hükümetin sorunları çözmekten uzak olduğunu iddia etti.

Erhürman “29 milletvekili desteği olduğunu iddia eden bir yapı var. Ülkeyi yönetemeyen bir yapı var. Uzatmalara oynuyorlar ama bu uzatmalar halkın zamanını çalmaktan başka bir işe yaramıyor. 2025 bütçesi bu şekilde sürdürülemez. Nüfus sayımı ve nüfus politikası konusunda da 3 yıldır adım atmayan bu “hükümet”, artık ülkenin yakasından düşmelidir.” diye konuştu.

Kıbrıs konusuna da değinen Erhürman, çok taraflı görüşmelerin olumlu bir adım olduğunu ancak Kıbrıs Türk halkının özne olma kapasitesini kaybetmekte olduğunu ifade etti.

CTP olarak masaya oturmaya hazır olduklarını ancak bu kez statükoya dönüş olmayacağını söyleyen Erhürman, “Siyasi eşitliği önceden kabul edeceksiniz, takvimli oturacağız ve senelerce sürünmeyeceğiz. Yine karşı tarafın ayak sürümesiyle masa devrilirse, bu statükoya dönüşü kabul etmiyoruz.”

Devamını Oku

Kıbrıs

DAÜ Bankacılık ve Finans Bölümü öğrencileri CFA Araştırma Yarışması’na katıldı

Published

on

By

Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) İşletme ve Ekonomi Fakültesi, Bankacılık ve Finans Bölümü öğrencileri, CFA Araştırma Yarışması’nda DAÜ’yü temsil etti.

Üniversiteden yapılan açıklamaya göre, CFA Society İstanbul tarafından İstanbul’da düzenlenen ve küresel bir yarışma olan CFA Araştırma Yarışması’na, bu yıl KKTC, Azerbaycan ve Gürcistan’dan 25 üniversiteden toplam 158 öğrenci katıldı.

DAÜ’den yarışmaya katılan öğrenciler arasında Bankacılık ve Finans Bölümü 3. ve 4. sınıf öğrencilerinden Lilian Mansour, Pania Amini, Otabek Sadykov, Evelina Syrovaia, Persis Koukap Nawomi, Ahmed Firas Ali, Mohamed Ettoubaji, Daniel Bassey Etop ve Thandolwethu Ncongwane yer alıyor.

Toplam 34 takımın yer aldığı söz konusu yarışmaya KKTC’den katılan tek üniversite olan DAÜ, yarışmada 2 takım olarak yer aldı.

DAÜ Bankacılık ve Finans Bölümü Başkanı Yrd. Doç. Dr. Nigar Taşpınar yarışmanın öğrencilerin analitik düşünme yeteneklerini, finansal bilgi birikimlerini ve ekip çalışması becerilerini geliştirme fırsatı sunduğunu belirtti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Milletvekili Hasan Tosunoğlu, DP’den istifa etti

Published

on

By

Demokrat Parti (DP) milletvekili Hasan Tosunoğlu, partisinden istifa ettiğini duyurdu.

Sosyal medya hesabı üzerinden açıklama yapan ve istifasını TAK muhabirine de doğrulayan Hasan Tosunoğlu, DP yönetimini “partinin tarihine, geleneğine ve misyonuna uygun düşmeyen tavırları” dolayısıyla eleştirdi.

“DP’yi Kıbrıs Türk siyasetinin çok önemli ve müstesna bir kitle partisi değilmiş de tek bir kişinin, başına buyruk biçimde idare edebileceği bir kulüpmüş gibi algılanması, DP’nin toplumsal karşılığını her geçen gün biraz daha aşındırdı. Geçmişin kriz çözen, çözüm üreten, dinamik ve yapıcı partisi gitti yerine sessiz, siyasetsiz ve tavırsız başka bir parti geldi. Rahatsızlığımı her ortamda dile getirdim. Maalesef değişen hiçbir şey olmadı.” diyen Tosunoğlu, DP’de bulunduğu uzun yıllar boyunca bakanlık dahil kişisel hiçbir talebi olmadığını da ekledi.

Bir milletvekili olarak halka maksimum hizmeti sunmaya odaklandığını belirten Tosunoğlu, mevcut anlayışın bunun için uygun ortamı sağlamadığını kaydetti, “Meclis’te pasif kalması ve sadece el kaldırıp indirmesi beklenen, düşüncelerine kulak verilmeyen ve sadece bir rakamdan ibaret görülen bir milletvekili olmak benim tahammül edebileceğim bir şey değildir.” ifadelerini kullandı.

Uzun süredir mücadele ettiği zihniyetin değişmesini sağlayamadığını ve gelinen aşamada seçeneği kalmadığını kaydeden Tosunoğlu, açıklamasına şöyle devam etti:

“DP’li kardeşlerimin de hislerine tercüman olarak partiden ayrılmaya karar verdim. Bundan böyle bağımsız bir milletvekili olarak çok daha özgür bir şekilde hizmet sunabilmek amacıyla Meclis Başkanlığı’na partiden istifa dilekçemi sundum.

Kalbim gerçek partililerimizle birlikte atmaya devam edecektir. Onlarla birlikte olmaya ve omuz omuza mücadele vermeye devam edeceğiz. Yurttaşlarımıza hizmet sunma konusunda elimden gelen tüm gayreti bundan sonrada göstereceğim.

Halkına karşı sorumlu, kararlarını kendi hür iradesiyle alabilen bağımsız bir milletvekili olarak Meclis çalışmalarına yapıcı katkılar sunmaya çalışacağım. Bu çerçevede hükümetin ülke yararına olacak adımlarına destek vereceğim.

Her şeyden önce halkın sözüne kulak veren ve halkın sözünü Meclis’e taşıyan bir milletvekili olma ilkesinden hiç ayrılmayacağımın bilinmesini isterim.”

Devamını Oku

Trending

Reklam