Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

KTTB uyardı: “Kontrolsüz antibiyotik kullanımı önlenmeli”

Published

on

Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği (KTTB) kontrolsüz antibiyotik kullanımı konusunda uyararak, ilaçların reçetesiz satışının önüne geçecek düzenlemelerin ivedi olarak hayata geçirilmesini talep etti.

Antibiyotiklerin ve narkotik ilaçların hekim muayenesi olmaksın reçetesiz ve suiistimale açık satıldığını belirten KTTB Yönetim Kurulu, Sağlık Bakanlığı’nı ve ilgili paydaşları göreve çağırdı.

KTTB yönetimi vatandaşlara da “Hekim dışında kimsenin ilaç kullanım ve satın alma tavsiyesini kabul etmeyiniz” diyerek seslendi.

KTTB Dünya Antibiyotik Farkındalık Haftası nedeniyle yazılı açıklama yaptı.

-Her yıl 2 milyon insan dirençli bakteriyel enfeksiyonlar nedeniyle hayatını kaybediyor

Açıklamada, şunlar kaydedildi:

“Antibiyotik keşfinden bugüne, salgınlar tarihine bakıldığında antibiyotiklerin kullanımıyla milyonlarca insanın hayatının kurtulduğu ve insanlık için önemi açıkça görülmektedir. Antibiyotikler hayat kurtarıcı olduğu kadar uygunsuz kullanımı halinde tedavisi zor hatta imkansız olan enfeksiyonlara yol açmaktadır. Uluslararası sağlık örgütlerinin verilerine göre her yıl yaklaşık 2 milyon insan dirençli bakteriyel enfeksiyonlar nedeniyle hayatını kaybetmektedir.”

-Antibiyotikler hastalık tedavi edici özelliğini giderek kaybediyor

Antibiyotiklerin gıda ve hayvan endüstrisinde kullanılmasının da giderek yaygınlaştığının ifade edildiği açıklamada, şunlar da belirtildi:

“Gıdaların raf ömrünü uzatmak veya kesim hayvanlarında kısa sürede kesim ağırlığı elde etmek amacıyla yemlerin içine eklenerek kullanımı her geçen gün artmaktadır. Yaygın ve denetimsiz kullanımın artmasıyla birlikte hastalık tedavi edici özelliğini giderek kaybeden antibiyotik gruplarının yerine ise yenileri artık üretilememektedir. Bu noktada uygunsuz antibiyotik kullanımı sonucunda dirençli enfeksiyon oranları ve bu enfeksiyonlarla ilişkili ölümler de her geçen yıl artmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü’nün global antibiyotik direnç önleme planı tarım, insan ve hayvan sağlığı konusunda ortak bir politika geliştirilmesi gerektiği vurgulanmaktadır. Hayvancılık sektöründe antibiyotiklerin, hayvanların kısa sürede büyümesi ve dayanıklılık için kullanımının kısıtlanması ve yem içeriklerindeki antibakteriyel miktarlarının denetlenmesi önerilmektedir.

Gereksiz antibiyotik kullanımı ayrıca sosyoekonomik açıdan da zarar oluşturmaktadır. Uygun olmayan doz ve sürede kullanılan antibiyotiklerin maliyeti göz önünde tutulduğunda sağlık sistemi içerisinde önemli bir harcama kalemi oluşturmaktadır. Yarım kalan antibiyotik kutularının atılması veya gereksiz tüketimi sonucunda yaşanan mali kaybın önüne geçilmesi halinde hastane eczanelerinden ücretsiz ilaca erişimin iyileştirilmesi için kaynak elde edilebileceği açıktır.”

“Gelişmiş ülkelerde reçetesiz antibiyotik kullanımının önüne geçilmesi için çeşitli sağlık politikaları ve otomasyon sistemleri kurulmuştur” denilen açıklamada, KKTC’de böyle bir yapılanma olmadığı aktarıldı.

-“Reçetelerle ilgili denetim en son 2016’da yapıldı”

Açıklamada, şunlara da yer verildi:

“Reçetelerle ilgili denetim, en son 2016 yılında yapılmış olup İlaç Eczacılık Dairesi’nde bu denetimi gerçekleştirebilecek personel sayısı yetersizdir. Hastaların sağlık sisteminden tam anlamıyla yararlanamaması ve antibiyotik kullanımı konusunda yeterli bilgilendirme yapılmaması sonucunda kontrolsüz antibiyotik erişimi ve kullanımı mevcuttur. Yıllık antibakteriyel direnç oranlarının resmi olarak yayınlanmaması ve halen bir bildirim mekanizmasının kurulamaması da veri eksikliğine ve dolayısı ile uygun planlama yapılamamasına neden olmaktadır. İlaç ve eczacılıkla ilgili yasalar ve organizasyon güncellenmeli, akılcı ilaç kullanımı gündeme gelmelidir.”

-“E-reçete sistemine geçiş gerçekleşmelidir”

Hekim reçetesi olmadan ilaç satın almak ve kullanmanın sağlık için tehlikeli olduğunun vurgulandığı açıklamada, şunlar da ifade edildi:

“Hekim dışında kimsenin ilaç kullanım ve satın alma tavsiyesini kabul etmeyiniz. Unutulmamalıdır ki sağlığınız ile ilgili tavsiyelerde bulunabilme yetki ve eğitimine sahip tek meslek grubu hekimlerdir. Ülkemizde antibiyotik ve narkotik ilaçların hekim muayenesi olmadan, reçetesiz ve suiistimale açık olarak satıldığını gözlemlemekteyiz. Bu suiistimalin önüne geçmenin yolu, ilaçların reçetesiz satışının önüne geçecek ilaç tedarik düzenlemelerini ivedi olarak hayata geçirmektir. Ülkemiz kaynakları ve uzmanları tarafından ülke koşullarına uygun geliştirilecek e-reçete sistemine geçiş gerçekleşmelidir. İthal edilerek yama şeklinde dahil olunacak her sistemin, ülke koşullarına adapte edilemeyeceğini, hastaların mahrem bilgilerinin güvenliğini tehdit edebileceğini, ülke olarak dışa bağımlılığı artıracak bir uygulama olacağını hatırlatırız.

Dünya Antibiyotik Farkındalık Haftası aracılığı ile Sağlık Bakanlığı’nı ve ilgili paydaşlarını kontrolsüz antibiyotik kullanımının denetlenmesi ve kısıtlanması konusunda bir kez daha göreve çağırıyoruz. Unutmayalım ki antibiyotik direnci tüm dünyayı etkileyen; insan, hayvan ve bitki sağlığını aynı anda tehdit eden, ölümcül bir sorundur.”

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

SAGAM Başkanı Çiçek: Sahillerdeki başıboş köpekler deniz kaplumbağaları için büyük tehdit

Published

on

By

Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) Fen ve Edebiyat Fakültesi, Biyolojik Bilimler Bölümü Başkanı ve DAÜ Su Altı Araştırma ve Görüntüleme Merkezi (SAGAM) Başkanı Yrd. Doç. Dr. Burak Ali Çiçek, sahillerindeki başıboş köpeklerin deniz kaplumbağaları için büyük tehdit oluşturduğunu kaydetti.

DAÜ’den yapılan açıklamaya göre Çiçek , “Son dönemde, özellikle İskele-Gazimağusa bölgesinde karşılaştığımız en büyük tehditlerden biri başıboş köpeklerdir. Yuvaları korumak için kafesleme yöntemi uygulanmaktadır ancak ergin dişi kaplumbağalar da saldırıya uğramakta ve hayatlarını kaybetmektedir. İskele-Gazimağusa kıyılarında bu yıl 8 dişi kaplumbağa köpekler tarafından parçalanarak öldürülmüştür.” dedi.

Başıboş köpeklerin önemli bir kısmının avcı köpeği ya da ticari değeri olan özel ırklar olduğunu ifade eden Çiçek, “Köpeklerin toplanması ve barınaklara taşınması konusunda sorumlu kurumların çabaları yetersiz kalmaktadır. Acilen çözüm bulunamazsa, yakın zamanda yuvalardan çıkmaya başlayacak yavruların da denize ulaşma şansı çok düşüktür.” uyarısında bulundu.

Sadece barınak inşa etmenin yeterli olmadığını vurgulayan Çiçek, “Tüm hayvan hakları derneklerini ve köpekseverleri; bu köpeklerin acilen alandan uzaklaştırılması ve evlat edinilmelerine yardımcı olmaları konusunda yardıma çağırıyoruz. Köpeğini sokağa bırakanların yetkililere ihbar edilmesi önemli bir adımdır. Ayrıca, hayvan refahını temel alan, evcil hayvan sahiplenme kuralları ve şartlarının yeniden düzenlenmesi, hayvanlara kimliklendirme yapılması ve sıkı takip mekanizmalarının oluşturulması gerekmektedir.” ifadelerini kullandı.

Devamını Oku

Kıbrıs

Başbakan Üstel:Kuzey Kıbrıs artık Dijital Ada ve Bilişim Adası olarak anılacak

Published

on

By

Başbakan Ünal Üstel, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Türkiye Cumhuriyeti ile imzaladığı “Fiber Dönüşüm Protokolü”nün ülkeyi “Dijital Ada ve Bilişim Adası” vizyonuna taşıyacağını belirterek, projenin bir yıl içinde geniş bir kesime evden eve fiber optik erişim sağlayacağını söyledi.

Concorde Tower’da düzenlenen imza töreninde konuşan Üstel, yaklaşık 100 milyon dolarlık yatırımla hayata geçirilecek projenin ülke ekonomisine ve kalkınmasına büyük katkı sağlayacağını vurguladı.

– “Tarihi bir projeye imza atıyoruz”

“Bugün tarihi bir projeye imza atıyoruz” diyen Üstel, “Artık Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, dünyada dijital ada ve bilişim adası olarak anılacak. Turizmden eğitime, yazılımdan diğer sektörlere kadar her alanda modern ve vizyoner bir altyapıya kavuşacağız.” ifadelerini kullandı.

Projenin Türkiye Cumhuriyeti’nin desteğiyle hayata geçirileceğine dikkat çeken Üstel, “Yanımızda Türkiye Cumhuriyeti var, yapacağız dedik. Bugün de ön protokolü imzalıyoruz. Ülkemizin büyük bir bölümünü bir yıl içinde evden eve fiber optikle buluşturacağız.” dedi.

– “Proje, küresel rekabet gücünü artıracak bir dönüşüm hamlesi”

Projenin yalnızca bir altyapı yatırımı değil, Kuzey Kıbrıs’ın küresel rekabet gücünü artıracak bir dijital dönüşüm hamlesi olduğunu vurgulayan Üstel, şu örnekleri verdi:

“Turizmciler Amerika’dan gelen bir ziyaretçinin işlemlerini kendi iş yerine kadar takip edebilecek. Öğrencilerimiz daha rahat online eğitim alacak. Yazılım sektörü gelişecek. Herkes evinden, dükkanından, bilgisayarından işlerini yönetebilecek.”

– “Verdiğimiz sözleri birer birer yerine getiriyoruz”

Hükümete geldikleri günden beri halka verdikleri sözleri yerine getirmenin onurunu yaşadıklarını belirten Üstel, “Koalisyon ortaklarımızla halkımıza bir söz verdik; halkımızın ihtiyaç duyduğu projeleri birer birer hayata geçireceğiz.” ifadesini kullandı.

Yapılamayan ve yarım kalan tüm projeleri tamamlayacaklarını vurgulayan Üstel, Türkiye Cumhuriyeti’yle en üst düzeyde imzaladıkları iktisadi ve mali iş birliği protokolleri çerçevesinde projeleri hayata geçirmenin mutluluğunu yaşadıklarını da sözlerine ekledi.

Ercan Devlet Havalimanı, Lefkoşa Yonca Kavşağı ve ülke genelindeki yol yatırımlarını örnek gösteren Üstel, 4.5G mobil şebeke geçişi gibi projeleri de Türkiye ile iş birliği içinde tamamladıklarını anımsattı.

“Yapamayacaksınız dedikleri her şeyi birer birer hayata geçirdik. Biz az konuşup çok iş yapacağız dedik. 4.5G’ye geçtik, teşekkür aldık. Evden eve fiber optik için de bugün protokolü imzalıyoruz. Bunu tüm paydaşlarla istişare ederek, kimseyi mağdur etmeden yapıyoruz.” diyen Üstel, konuşmasının sonunda Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’a, Türkiye hükümetine, Türkiye Cumhuriyeti’nin Lefkoşa Büyükelçiliği’ne, Türk Telekom’a ve katkı koyan tüm paydaşlara teşekkür etti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Yılmaz: Ambargoları dijital dönüşümle aşacak, KKTC’yi dünyaya son teknolojilerle açacağız

Published

on

By

Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Ambargoları dijital dönüşümle aşacak, KKTC’yi dünyaya son teknolojilerle açacağız” dedi.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde her haneye fiber-optik altyapı sağlamayı hedefleyen KKTC Fiber Dönüşüm” projesi için Türkiye Cumhuriyeti ile protokol imzalandı.

Protokole Türkiye adına imza atan Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, imza töreninde yaptığı konuşmada, fiber-optik altyapıyla ilgili teknik bilgiler vererek sürecin nasıl işleyeceğini anlattı. Projenin 12 ayda tamamlanacağının öngörüldüğünü söyleyen Yılmaz, protokolün imzalanmasının ardından hemen işe koyulacağını vurguladı.

– “Türkiye Yüzyılı, KKTC’nin de yüzyılı demektir”

Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, KKTC’ye kesintisiz ve güvenli internet erişimi sağlayacak bu yatırımın, “iki devletin dijital çağda daha sıkı bir iş birliğiyle geleceği birlikte kurma iradesini” yansıttığını söyleyerek, egemenlik kavramının yalnızca kara, hava ve deniz sınırlarıyla tanımlanmadığını; veri güvenliğiyle, teknolojik yetkinlikle ve bilgiye erişim kapasitesiyle şekillendiğini belirtti.

“Her zaman ifade ediyoruz Türkiye Yüzyılı, KKTC’nin de yüzyılı demektir.” diyen Yılmaz, bu vizyonla KKTC’yi daha güçlü ve etkin bir konuma taşıyacak bir süreç başlattıklarını belirtti. Yılmaz, “Ambargoları dijital dönüşümle aşacak, KKTC’yi dünyaya son teknolojiler ile açacak bu altyapı iş birliğinin hayırlı olmasını diliyorum” şeklinde konuştu.

– “Tatar’ın iki devletli çözüm vizyonunu sonuna kadar ve tereddütsüz bir şekilde destekliyoruz”

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın, iki devletli çözüm vizyonunu sonuna kadar ve tereddütsüz bir şekilde desteklediklerini vurgulayan Yılmaz, “Kendisinin, Cenevre’de ortaya koyduğu güçlü diplomasinin önümüzdeki günlerde New York’ta da, Birleşmiş Milletler’de de devam edeceğine inancımız tamdır. İki devletli çözüm bütün adanın yararınadır. Türk tarafının yararına olduğu gibi Rum tarafının da yararınadır. Bir huzur güven ortamı var adada ve bunun devam etmesi gerekiyor; ama eşitlik temelinde, egemenlik temelinde devam etmesi gerekiyor. Eşitlik söz konusu olduktan sonra her türlü iş birliğine de hazır olduğumuzu her fırsatta söylüyoruz. Garantör ülke olarak da söylüyoruz” dedi.

KKTC’de çalışmaları yapılan altyapı sistemlerini Rum tarafının da kullanabileceğini belirten Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Rum tarafının iş birliğinde samimi olmadığının “Kuzey Kıbrıs Türk ekonomisini hedef alır nitelikte çeşitli iş adamlarına dönük sürdürdüğü mahkeme süreçlerinde, yargı süreçlerinde” görüldüğünü kaydetti.

Yılmaz, amaçlarının bütün adanın, Türk’ü, Rum’u, adada kim yaşıyorsa onun huzuru, barışı, mutluluğu olduğunu vurgulayarak Birleşmiş Milletlerin son dönemde ortaya koyduğu tespitlerde adadaki gerçekliğin görüldüğünü işaret ettiğini ve bunun Cumhurbaşkanı Tatar ile aynı vizyonu paylaşanların çabaları sayesinde olduğunu söyledi

Devamını Oku

Trending

Reklam