Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Lapta Huzurevi’nde “Sessizliğimin Sesi Olur Musun?” Projesi hayata geçirildi

Published

on

Kuzey Kıbrıs Türk Odyologlar Derneği ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı iş birliğinde, Lapta Huzurevi’nde “Sessizliğimin Sesi Olur musun?” projesi hayata geçirildi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, proje kapsamında, Sosyal Hizmetler Dairesi’ne bağlı Lapta Huzurevi’nde kalan ve işitme kaybı yaşayan yaşlılara, Kuzey Kıbrıs Odyologlar Derneği Başkanı Uzm. Odyolog Ali Ferdal ve dernek yetkilileri tarafından odyometre test yöntemi ile işitme tarama testi yapıldı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hasan Taçoy, Sağlık Bakanı Ali Pilli, Sosyal Hizmetler Dairesi Müdürü Hüseyin Akcan ile proje sorumlusu Yeşim Sakallılar, bugün Lapta Huzurevi’nde projenin tanıtımına katılarak, basına bilgi verdi.

 

Proje sorumlusu Yeşim Sakallılar, yaşlılık dönemi ile görme, işitme ve konuşma sisteminde bozukluklar ortaya çıktığını belirterek, özellikle 60 yaş üstünde kulakta çınlama, konuşmayı anlama eşiğinde düşme meydana geldiğini ve yaşlı kişilerin sözleri tekrarlattıkları için yavaş yavaş sosyal hayatın dışına itildiğini kaydetti.

18-24 Mart Yaşlılar Haftası dolayısıyla gönüllük esasına dayanarak “Sessizliğin Sesi Olur musun?” sosyal sorumluluk projesiyle Lapta Huzurevi’nde kalan yaşlıların, işitme eşiklerini, odyometre test yöntemi ile belirleyeceklerini ifade eden Sakallılar, tarama sonucunda işitme kaybı şüphesi olan yaşlıların daha ileri tetkikler için kulak burun boğaz uzmanlarına sevk edileceğini söyledi.

Projeyle yaşlılara ses olmayı onların hayattan geri kalmamasını hedeflediklerini vurgulayan Sakallılar, projeye hayat veren Odyologlar Derneği Başkanı Uzman Odyolog Ali Ferdal’a, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı yetkililerine verdikleri destekten dolayı teşekkür etti.

Sosyal Hizmetler Dairesi Müdürü Hüseyin Akcan da, Yaşlılar Haftası nedeniyle Lapta Huzurevi’ndeki projeyle çok güzel bir etkinliğe imza atıldığını dile getirerek, yaşlıların böyle bir projede yer almasının memnuniyet verici olduğunu ifade etti.

Huzurevinde kalan yaşlıların bu tür etkinliklerden mutluluk duyduğunu dile getiren Akcan, huzurevinin kapısının herkese açık olduğunu belirtti. Akcan, projeye emek veren herkese teşekkür etti.

Sağlık Bakanı Ali Pilli de, projeyi hayata geçirenlere teşekkür ederek, herkesin yaşlı olacağını düşünerek, hareket etmesi gerektiğine vurgu yaptı. Yaşlıların sağlığının korunmasında ve ihtiyaçlarının karşılanmasında ailelerine ve devlete büyük sorumluluk düştüğünün altını çizen Pilli, şöyle devam etti:

“Yaşlılarımız bizleri bugünlere taşıyan kişiler. Yaşlıların en mutlu olduğu yer aileleriyle birlikte olduğu yerdir ancak bazen bu imkanlara sahip olmuyorlar. Yaşlılara bu tür projelerle sağlık ve sosyal hizmetler açısından daha iyi hizmet verilmesi için yalnızca Sağlık Bakanlığı ve Sosyal Hizmetler Dairesi değil, toplumun tüm fertlerine büyük görev düşüyor. Yaşlılarımızın daha iyi bir yaşam sürmesi için elimizden geleni yapacağız.”

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hasan Taçoy da, proje sorumlusu Yeşim Sakallılar’a teşekkür ederek, bakanlık olarak tek şiarlarının insan hayatının içerisine girip, her halde ve şartta insanlara dokunmak olduğunu söyledi.

“Sosyal yaşantısıyla, sağlığıyla, insanlarımızın hayatına nasıl dokunabileceğimizi ve çıtayı nasıl yukarı çekebileceğimizi düşünüyoruz. Yaşlılarımızın sağlığı ve gelecekte sağlıklı bireyler olarak nasıl hayatlarını idame ettirebilecekleri bizim sorumluluğumuzda” diyen Taçoy, insan hayatının daha kaliteli olmasını amaçladıklarını ifade etti.

Lapta Huzurevi’nde bakım alan yaşlıların işitme eşiklerini ölçmek için yaşlılara işitme tarama testi yapılacağını belirten Taçoy, işitme sorunu tespit edilen yaşlılara gerek işitme cihazı gerekse farklı şekillerde destek verileceğini, onların daha sağlıklı bir hayata kavuşması için çalışılacağını söyledi.

Bakan Taçoy, ilerleyen günlerde, Sağlık Bakanlığı ve Eğitim Bakanlığı ile de iş birliği yaparak, ilkokul çağındaki çocuklara da işitme tarama testi yapılacağını ve projenin farklı yaş gruplarına da yaygınlaştırılacağını kaydetti.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

İran, MOSSAD karargahını vurdu

Published

on

By

İran Devrim Muhafızları Ordusu, Tel Aviv’deki MOSSAD ve Askeri İstihbarat Müdürlüğünün hedef aldığını duyurdu. “Operasyon başarıyla gerçekleşti, merkez şu an yanıyor” dedi.

İsrail İran’a 5 gündür saldırıyor. Karşılığında Tahran, füzelerle misilleme yapıyor. İsrail’in pek çok noktasında sirenler çaldı. “Sığınaklara girin” uyarısı yapıldı.

İran, MOSSAD karargahını vurduğunu duyurdu. Açıklama, İran Devrim Muhafızları Ordusu tarafından yapıldı.

İsrail ordusuna ait İstihbarat Birimi Aman(AMAN) ve MOSSAD Karargahı vurulduğu ifade edildi.

İran Devrim Muhafızları Ordusu açıklamasında, “MOSSAD Karargahı yanıyor” dedi.

Açıklama, İran Devlet Radyosu’ndan duyuruldu, tekbirlerle kutlandı. İsrail’den ise henüz bir açıklama gelmedi.

İsrail, üst düzey komutanını öldürdüğünü iddia etti
İsrail ordusu, Tahran’a düzenlediği bir saldırıda İran Devrim Muhafızları Ordusu’nun (IRGC) Khatam el-Enbiya Merkez Karargâhı Başkanı Ali Shadmani’yi suikastla öldürdüğünü açıkladı.

Ordu açıklamasında, Shadmani “İran’ın en üst düzey askeri komutanı” ve “İran Dini Lideri Ayetullah Ali Hamaney’e en yakın isim” olarak tanımlandı.

İran’dan ise konuyla ilgili henüz resmi bir açıklama gelmedi.

Shadmani, aynı karargâhın bir önceki başkanı Gholamali Rashid’in hafta başında İsrail tarafından suikastla öldürülmesinin ardından bu göreve getirilmişti.

İsrail’in İran’a şiddetli saldırılarıyla başlayan çatışma
İsrail, 13 Haziran’da İran’ın farklı kentlerindeki nükleer tesisler başta olmak üzere ordunun üst komuta kademesini de hedef olan geniş çaplı saldırılar düzenledi.

İran Genelkurmay Başkanı, Devrim Muhafızları Genel Komutanı ve bazı üst düzey komutanlar ile 9 nükleer bilim insanı saldırılarda ölürken, toplam sivil kaybı 224 olarak açıklandı.

İran ordusunun İsrail’e balistik füzelerle yaptığı misillemede 24 kişinin öldüğü, 500’den fazla kişinin yaralandığı aktarıldı.

Türkiye başta olmak üzere çok sayıda ülke İsrail’i kınadı.

Devamını Oku

Dünya

Arap ve İslam ülkeleri, İsrail’in saldırılarını kınadı

Published

on

By

Arap ve İslam ülkeleri, İsrail’in İran’a yönelik saldırılarını kınadı ve bölgesel sükunet ve nükleer silahsızlanma çağrısı yaptı.

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati’nin farklı ülkelerden mevkidaşlarıyla gerçekleştirdiği diplomasi trafiğinin ardından 21 Arap ve İslam ülkesinin dışişleri bakanları tarafından ortak yazılı açıklama yapıldı.

Mısır haber ajansı MENA’ya göre, ortak açıklamaya, Ürdün, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Pakistan, Bahreyn, Brunei, Türkiye, Çad, Gambiya, Cezayir, Komorlar, Cibuti, Suudi Arabistan, Sudan, Somali, Irak, Umman, Katar, Kuveyt, Libya, Mısır ve Moritanya imza attı.

Ortak açıklamada, İsrail’in, 13 Haziran’dan bu yana İran’a düzenlediği saldırılar ile uluslararası hukuku ve Birleşmiş Milletlerin ilke ve amaçlarını ihlal eden her türlü eylem kınananarak, devletlerin egemenliğine, toprak bütünlüğüne, iyi komşuluk ilkelerine ve anlaşmazlıkların barışçıl yollarla çözülmesine saygı gösterilmesi gerektiği kaydedildi.

Tüm bölgenin güvenliği ve istikrarı için ciddi sonuçlar doğurabilecek bu gerilimden derin endişe duyulduğu belirtilen açıklamada, İsrail’in İran’a yönelik saldırılarının durması gerektiği, gerginliğin azaltılması ve kapsamlı sükunet sağlanması için de çalışılmasının önemli olduğu vurgulandı.

Açıklamada, nükleer silahlardan ve diğer kitle imha silahlarından arındırılmış bir Orta Doğu inşasının önemine dikkati çekilerek, bölge ülkelerinin tamamının hızlıca Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması’na taraf olması gerektiği ifade edildi.

Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) tarafından teminat altına alınmış olan nükleer tesislerin hedef alınmaması gerektiği vurgulanan açıklamada, bunun 1949 Cenevre Sözleşmesi uyarınca uluslararası hukukun ve uluslararası insancıl hukukun açık bir ihlali olduğuna işaret edildi.

Açıklamada, İran’ın nükleer programı konusunda sürdürülebilir bir anlaşmaya varmanın tek yolunun mümkün olan en kısa sürede müzakere masasına geri dönmek olduğunun altı çizildi.

Bölgedeki krizleri çözmenin tek yolunun diplomasi, diyalog ve uluslararası hukuk kuralları olduğu ifade edilen açıklamada, mevcut krizin de askeri yollarla çözülemeyeceği vurgulandı.

⁠İsrail’in İran’a şiddetli saldırılarıyla başlayan çatışma
İsrail, 13 Haziran’da İran’ın farklı kentlerindeki nükleer tesisler başta olmak üzere ordunun üst komuta kademesini de hedef alan geniş çaplı saldırılar düzenledi.

İran Genelkurmay Başkanı, Devrim Muhafızları Genel Komutanı ve bazı üst düzey komutanlar ile 9 nükleer bilim insanı saldırılarda ölürken, toplam sivil kaybı da 224 olarak açıklandı.

İran ordusunun İsrail’e balistik füzelerle yaptığı misillemede 24 kişinin öldüğü, 500’den fazla kişinin yaralandığı aktarıldı.

Türkiye başta olmak üzere çok sayıda ülke İsrail’i kınadı.

Devamını Oku

Dünya

İran’dan İsrail halkına “ülkeyi terk etmeleri” çağrısı

Published

on

By

İran Silahlı Kuvvetler Basın Sözcüsü Rıza Seyyad, İsrail halkına seslendiği açıklamasında, İsrail’i terk etmeleri çağrısında bulunarak hayatlarını kurtarmalarının tek yolunun bu olduğunu söyledi.

İran devlet televizyonu, Silahlı Kuvvetler Basın Sözcüsü Seyyad’ın İsrail’in terk edilmesi çağrısı yaptığı açıklamasını yayımladı.

Açıklamasında İsrail halkına seslenen Seyyad, “İşgal altındaki toprakları terk edin, bu, hayatınızı kurtarmanın tek yoludur.” ifadesini kullandı.

İsrail’in saldırılarına “ezici ve pişmanlık verici” bir cevap vermekten başka kendilerine bir seçenek bırakılmadığını belirten Seyyad, “Cesur İran savaşçılarının yıkıcı tepkisinin kapsamı şüphesiz işgal altındaki toprakların tamamını kapsayacaktır.” dedi.

Askeri, güvenlik ve karar alma merkezileri ile İsrailli komutan ve bilim adamlarının ikametgahları başta olmak üzere birçok önemli yerin vurulduğunu kaydeden Seyyad, “İşgal altındaki toprakları terk edin, çünkü gelecekte sizin için kesinlikle yaşanabilir olmayacaklar. Suçlu rejimin sizi canlı kalkan olarak kullanmasına izin vermemeniz gerektiğini vurguluyoruz.” ifadelerini kullandı.

Seyyad ayrıca, sığınaklarda bulunmanın güvelik sağlamayacağı uyarısında bulundu.

– İsrail’in İran’a şiddetli saldırılarıyla başlayan çatışma

İsrail, 13 Haziran’da İran’ın çeşitli kentlerindeki nükleer tesisler başta olmak üzere ordunun üst komuta kademesini de hedef alan geniş çaplı saldırılar düzenledi.

İran Genelkurmay Başkanı, Devrim Muhafızları Genel Komutanı ve bazı üst düzey komutanlar ile 9 nükleer bilim insanı saldırılarda hayatını kaybederken, toplam sivil can kaybı da 224 olarak açıklandı.

İran ordusunun İsrail’e balistik füzelerle yaptığı misillemede ise 24 kişinin öldüğü, 500’den fazla kişinin yaralandığı aktarıldı.

Türkiye başta olmak üzere çok sayıda ülke İsrail’i kınadı.

Devamını Oku

Trending

Reklam