Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Lefkoşa YEE’nin “2023 Faaliyet Stratejisi ve Planlaması Çalışma Toplantısı” başladı

Published

on

Lefkoşa Yunus Emre Enstitüsünün (YEE) “2023 Faaliyet Stratejisi ve Planlaması Çalışma Toplantısı”, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) başladı.

Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi (ASBÜ) KKTC Eğitim Yerleşkesi’nde düzenlenen programa, YEE Başkanı Şeref Ateş, Mütevelli Heyeti Üyesi Ali Osman Kurt, ASBÜ Kuzey Kıbrıs Rektörü Enver Arpa, Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçiliğinden temsilciler, öğrenciler ve davetliler katıldı.

YEE Başkanı Ateş, programın açılışı öncesinde AA muhabirine değerlendirmelerde bulunarak KKTC‘nin, YEE için çok kıymetli olduğunu belirtti.

YEE olarak bulundukları ülkelerdeki halk ile Türkiye arasında bağ kurduklarını söyleyen Ateş, kültürel bağların, asırlar boyunca nesillere aktardığı en önemli ilişkilerin başında geldiğini ifade etti.

Ateş, YEE’nin temel amacının, gittikleri ülkenin dokusunu, kültürünü, insanını ve yaşam tarzını tanımak, stratejileri ona göre geliştirmek olduğunu dile getirerek şunları söyledi:

KKTC‘deki 2023 planlarımızı, KKTC‘li akademisyen, düşünür ve kültür insanlarının Türkiye ile nasıl bir bağ kurmak istedikleri, insanların hem Türkiye’de hem KKTC‘de hem de dünyada niteliklerini artıracak kültürel faaliyetlerin geliştirilmesi gibi konuları istişare edeceğiz. Beraber yol almak için KKTC‘de 2 günlük bir çalışma yapacağız, akabinde bu çalışmalara uygun bir şekilde planlama ve program geliştireceğiz. İnşallah KKTC‘de yaşayan insanlar için faydalı olabilecek bir çalışma ümit ediyoruz.”

Özellikle gençlerin kendileri için çok önemli olduğuna işaret eden Ateş, “KKTC‘de köklerine ait, üretime, kalkınmaya ve bilime önem veren bir gençliğin oluşmasını istiyoruz.” dedi.

Ateş, Türkiye’nin KKTC‘deki kültürel ve diğer faaliyetlere katkılarının ne olabileceği, akademik değişim programlarının gerçekleştirilmesi ve iki ülke arasındaki kültürel etkileşimi artırmak gibi konuların yerinde görülmesinin, KKTC‘deki yetkin kişilerle istişare edilmesinin önemine değindi.

– “Biz bir şeyi anlatmaya, dayatmaya değil, anlamaya ve birlikte hareket etmeye geldik”

YEE Başkanı Ateş, “(Lefkoşa YEE’nin 2023 Faaliyet Stratejisi ve Planlaması Çalışma Toplantısı) Ortaya bir yol haritası çıkacak. Nasıl ki YEE buradaki faaliyetlerini KKTC halkının isteği doğrultusunda geliştiriyorsa 2023 için de bize bir sıçrama, yeniden geliştirme fırsatı verecek.” dedi.

KKTC‘ye kurum olarak özel ilgi gösterdiğini vurgulayan Ateş, şöyle devam etti:

“(Kıbrıs Türkleri ile) Ortak geçmişimiz ortak tarih, geçmiş, bugünümüz ve geleceğimiz var. Biz kültürel Türkiye’nin tanıtıcısıyız. Yunus’un görüşü doğrultusunda bağ kurmak ve insanları tanımak istiyoruz. Gelecek yıl bu planlamaların ürünleri olacak. Sahada, kırsal bölgelerde de nasıl etkin olabileceğimizi ele alacağız. Kendi çocuklarımızı, gençlerimizi, kadınlarımızı ve erkeklerimizi bu kültürel Türkiye misyonuyla, KKTC‘nin geliştirdiği kültürel özelliklerle nasıl birleştireceğimizi ele alacağız. Biz bir şeyi anlatmaya, dayatmaya değil, anlamaya ve birlikte hareket etmeye geldik. Buranın (KKTC) yüzyıllardır geliştirdiği bir kültürel doku var. Bu dokuyu anlayıp birlikte Türkiye, Avrupa ve farklı coğrafyalarda sese ve nefese dönüştürmek için uğraşıyoruz.”

Program, ASBÜ Kuzey Kıbrıs Rektörü Arpa ve YEE Mütevelli Heyeti Üyesi Kurt’un konuşmalarıyla başladı.

Daha sonra Lefkoşa YEE Koordinatörü Abdullah Aktaş, YEE Lefkoşa’nın 2022 faaliyetleri hakkında bilgi veren bir sunumunun ardından, diğer öneri ve bilgi aktarımını içeren konuşmalar yapıldı.

Lefkoşa YEE 2023 Faaliyet Stratejisi ve Planlaması Çalışma Toplantısı, yarın sona erecek.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Published

on

By

Başbakan Ünal Üstel, “Rum yönetimi sınır kapılarındaki caydırıcı uygulamalar, güneydeki turizm aktörlerine ek destek ve teşvikler vererek, kısıtlı ve taraflı yanlış bilgilendirmelerle turistlerin kuzeye geçişini engellemekte ve zorlaştırmaktadır.” dedi.

Üstel, Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliğince (AKTOB) bu yıl Antalya’da 15’incisi düzenlenen “Uluslararası Resort Turizm Kongresi”nin açılışında yaptığı konuşmada, turizmin barışın, refahın ve ortak geleceğin dili olduğunu söyledi.

Turizmin bir ekonomik faaliyet olmasının yanı sıra toplumların birbirini anlamasını, kültürlerin kaynaşmasını ve barışın yerleşmesinin sağladığını dile getiren Üstel, Kıbrıs Türk halkı için turizmin kalkınmanın ana damarlarından biri, refahı büyüten en stratejik sektör anlamına geldiğini kaydetti.

Siyasi istikrarın turizmin en büyük güvencesi olduğuna dikkati çeken Üstel, KKTC’de son yıllarda yakalanan siyasi istikrarın turizme yapılan yatırımların en büyük itici gücü olduğunu vurguladı.

“Siyasi istikrar yoksa turizm de sürdürülebilir başarı da yoktur.” ifadesini kullanan Üstel, KKTC’de atılan tüm adımların turizmcinin önünü açan, yatırımı cesaretlendiren, erişilebilirliği artıran, tanıtım kapasitesini büyüten bir anlayış ile şekillendiğinin altını çizdi.

KKTC turizminin, Rum yönetiminin yıllardır sürdürdüğü sistematik engellemelere, çıkardıkları zorluklara rağmen büyüyen, gelişen ve güçlenen bir sektör olduğunu anlatan Üstel, “Rum yönetiminin engellemeleri modern dünyanın turizm anlayışıyla, AB’nin kendi ilan ettiği değerlerle, uluslararası seyahat özgürlüğü ilkesi ile bağdaşmamaktadır. Direk uçuşların engellenmesi çağdışıdır. KKTC’ye doğrudan uçuşların hala siyasi nedenlerle engellenmesi turizmimizin hızını ve çeşitliliğini olumsuz etkilemektedir. Havacılık alanındaki kısıtlamalar turistin ulaşım süresinin gereksiz yere uzatılması ve maliyetleri arttırması tamamen siyasi bir tercihtir. Bunun insani ve ticari bir gerçeği yoktur.” diye konuştu.

– “Turistin adanın iki tarafına da özgürce gezmesi gerekmektedir”

Güneye gelen turistlerin Kuzey Kıbrıs’a geçişinin engellenmesinin turizm etiğine aykırı olduğunu belirten Üstel, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Güney Kıbrıs’a gelen birçok yabancı turist Kıbrıs’ın tümünü görmek istemektedir. Fakat Rum yönetimi sınır kapılarındaki caydırıcı uygulamalar, güneydeki turizm aktörlerine ek destek ve teşvikler vererek, kısıtlı ve taraflı yanlış bilgilendirmeler ile turistlerin kuzeye geçişini engellemekte ve zorlaştırmaktadır. Bu yalnızca Kuzey Kıbrıs Türk turizmine değil adadaki insanla etkileşime, karşılıklı işbirliğine ve kültürel barışa da zarar veriyor. Turist korkutulacak değil misafir edilecek kişidir. Turistin adanın iki tarafına da özgürce gezmesi gerekmektedir. Ulaşım ambargoları turizmin ruhuna aykırıdır. KKTC, hava ulaşımından ticari taşımacılığa spor ve kültür organizasyonlarında turizmin tanıtımına kadar 40 yıldır siyasi ambargolarla engellenmektedir. Bilinmesini isterim ki hiçbir ambargo Kıbrıs Türk halkının iradesinden, üretiminden ve turizm vizyonundan daha güçlü değildir. Bu baskılar bizi durduramaz. Tam tersine daha üretken daha yenilikçi ve daha dayanıklı bir turizm modeli geliştirmeye katkı sağlamaktadır.”

KKTC’yi ayakta tutanın stratejik yatırımlar olduğunu dile getiren Üstel, siyasi engellemelere rağmen KKTC turizminin Akdeniz’in yükselen destinasyonlarından biri haline geldiğini kaydetti.

Üstel, bu durumu mümkün kılanın, Türkiye’nin desteğiyle yapılan stratejik yatırımlar ve turizm konusunda attıkları adımlar olduğunu ifade etti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Rum Yönetimi Başkan Nikos Hristodulidis, Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman ile bugün ara bölgede gerçekleştirilen görüşme sonrasında yaptığı açıklamada “asıl konuyu, müzakerelerin kaldığı yerden yeniden başlaması konusunu hedefleyen bir sürece giriyoruz” ifadesini kullandı.

“Kathimerini” gazetesinin haber sitesine göre Hristodulidis, “bugünkü görüşmede müzakere olmadığını, Erhürman’ın bazı konuları gündeme getirdiğini, kendisinin de bazı başka konuları gündeme getirdiğini” belirterek, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguin ile ortak görüşme yapılmasında uzlaşılmasının “olumlu bir olay olduğunu” vurguladı.

Rum Radyo Televizyon Kurumu RİK’in haberinde ise Hristodulidis’in, Holguin’in 5 ve 6 Aralık tarihlerinde liderlerle görüşeceğini söylediğini aktardı.

Habere göre Hristodulidis ayrıca, bugünkü görüşmede müzakerecilerin, hem Holguin’le ortak görüşmenin hem de yeni gayrı resmi konferansın hazırlıkları için görüşmelere başlamaları kararının alındığını da vurguladı.

 


Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Kıbrıslı Türk lider Tufan Erhürman, Kıbrıslı Rum lider Nikos Hristodulidis ile ilk görüşmesinde masaya 10 maddelik öneri paketi koyduğunu kaydetti.

Erhürman ayrıca, Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Mehmet Dana’nın müzakereci olacağını da ifade etti.

Erhürman, görüşmede iki tarafın temsilcilerinin gerekli durumlarda düzenli aralıklarla bir araya gelmesi konusunda mutabık kaldığını söyledi. “Temsilcilerimize tam yetki verdik, ihtiyaç duyuldukça bir araya gelecekler. Biz de gerekirse yeniden görüşebiliriz” ifadesini kullandı.

Görüşmenin bir saat 15 dakikası heyetler arası, 15 dakikası ise liderlerin baş başa temasları şeklinde yapıldı.

Erhürman, öngörülen “5+1” formatındaki yeni konferans öncesinde bazı konularda uzlaşma sağlanmasının hem BM Genel Sekreteri María Angela Holguín Cuéllar’ın ziyaretini hem de süreci olumlu etkileyeceğini vurguladı. Öne çıkan başlıklar arasında “yeni geçiş noktalarının açılması” ve ara bölgedeki güneş paneli önerisi yer aldı.

Erhürman, 5’inci Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile Hristodulidis’in bugüne kadar ele aldığı başlıkların odakta olmaya devam edeceğini ve 5+1 toplantısı öncesi bazı uzlaşmaların sağlanmasının sürece olumlu katkı yapacağını ifade etti.

Erhürman çözüm atmosferinin yaratılmasına yönelik 10 maddelik öneri paketi sunduğunu kaydetti.

Erhürman bu başlıkları da basın toplantısında açıkladı: 

  • Karma evlilikler ve vatandaşlık hakkı
  • Eşlerin güneyde ehliyet ve araç kullanabilmesi
  • Kuzeyde doğanların güneye geçememesi sorunu
  • Metehan’da üç kabinli geçiş düzenlemesi
  • Bostancı ve Derinya’da geçişlerin kolaylaştırılması
  • Gençlik Teknik Komitesi kapsamında U14 dostluk maçları önerisi
  • Kayıp Şahıslar Komitesi ve bayrak yakma eylemlerinin çözüm atmosferine etkisi
  • İki liderin karşılıklı ziyaret önerisi
  • Mülkiyetle ilgili tutuklamaların ve yargı süreçlerinin olumsuz etkileri
  • Yeşil Hat tüzüğü kapsamındaki ticarette yaşanan sıkıntılar
  • Hellim konusunda sözleşme imzalanmasının gerekliliği
  • Crans-Montana sonrası kaldırılan AB Ad-hoc Komitesi’nin yeniden kurulması
  • Güvenlik kuvvetleri arasında iletişim kanalının oluşturulması

Devamını Oku

Trending

Reklam