Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Maliye Bakanlığı’nın bütçesi oy çokluğuyla onaylandı… Gümrük Müdürü Öztekin “Gazimağusa Limanı’nda 2.5 Milyon Sterlin” iddialarını yanıtladı

Published

on

Maliye Bakanlığı bütçesi 500 bin TL artış ile 68 milyar 971 milyon 69 bin TL olarak oy çokluğu ile onaylandı.

Maliye Bakanlığı bütçesinde Gümrük ve Rüsumat Dairesi Müdürü Sinan Öztekin, Gazimağusa Limanı’na getirildiği iddia edilen 2,5 Milyon sterlinle ilgili sorular yanıtlandı.

Gümrük ve Rüsumat Dairesi Müdürü Öztekin, bu konuda resmi hiçbir ihbar almadıklarını, söylentileri de ihbar kabul ederek gemide mali polisin katılımıyla 2 gün arama yaptıklarını ancak bu yönde hiçbir emareye rastlamadıklarını açıkladı.

CTP Milletvekili Sami Özuslu’nun sorusu üzerine konuşan Öztekin, söylentiler üzerine Maliye Bakanı Özdemir Berova’ya bilgi vererek mali polisle harekete geçtiklerini, gemiden indirilen araçlarla ilgili denetim talep ettiklerini, araçlarda sadece para değil, kaçak mal ve uyuşturucu araması da yapıldığını ancak iddiaları doğrulayacak hiçbir bulguya rastlamadıklarını söyledi.

Süreç konusunda bilgi veren Öztekin, acenteler tarafından kiralanan iddiaya konu geminin kamyon, dozer gibi iş araçlarının da yer aldığı 240 aracı 21 Kasım’da sabah 10.00 sıralarında İngiltere’den Gazimağusa Limanı’na ulaştırdığını belirtti.

Öztekin, araçların tahliyesinin 21 Kasım’da öğle saatlerinde başladığını, gece yarısına kadar sürdüğünü, bunun için 5 gümrük memurunun görevlendirildiğini ve normalin dışında herhangi bir durum da yaşanmadığını aktardı.

Gümrük ve Rüsumat Dairesi Müdürü Sinan Öztekin, akü veya motor arızası nedeniyle bozuk olan 4 aracın gemiden indirilemediğini de belirterek, şunları kaydetti:

“Evrak işleri nedeniyle araçların hepsi zaten limandaydı. Mali şube ekipleri araçlarda manuel kontrol yaptı. Limandaki x-ray cihazı da 30 kez çalıştırıldı. Araçların tamamına yakını cihaza girdi. Mali polis cumartesi günü de limana geldi… Aramalara devam ettik. Herhangi bir emareye rastlamadık. Limanın giriş çıkışında bulunan güvenlik kameralarını da kontrol ettik…”

Bazı araçların torpido gözlerinin sökük olup olmadığıyla ilgili soru üzerine Öztekin, bu yönde tespitleri olduğunu ancak bunun ilk defa karşılaştıkları bir durum olmadığını belirtti.

Öztekin, bu konuda basından kendisine ulaşıp herhangi bir açıklama ve değerlendirme talep edilmediğini de vurguladı.

-Maliye Bakanlığı’nın bütçesi oy çokluğuyla kabul edildi

Konuşmaların ardından Maliye Bakanlığı bütçesi 500 bin TL artışla 68 milyar 971 milyon 69 bin TL olarak onaylandı.

Öte yandan komitede Gazimağusa Limanı ile ilgili iddialar konuşulmadan önce muhalefet milletvekilleri bazı konularda Maliye Bakanı Berova’ya soru yöneltti.

CTP Milletvekili Devrim Barçın, Maliye Bakanı’na yeni emekliye çıkacakların ikramiyelerinden ve emekli maaşlarından vergi alınıp alınmayacağını sordu. Maliye Bakanı Özdemir Berova, böyle bir şey yapılmayacağını söyledi.

Daha sonra Maliye Bakanlığı üzerine söz alan CTP Milletvekili Sami Özuslu, kurultay dönemindeki veri hareketlerine bakıldığında geçici işçi sayısında 241 kişilik artış görüldüğünü söyledi.

Maliye Bakanı Özdemir, Özuslu’ya yanıtında, “Mevsimlik işçi sayısında artış olmadı. Sağlıkta çalışan 190 mevsimlik işçinin statüsü geçici işçi statüsüne çevrildi” dedi.

Konuşmasının devamında DAÜ’den 50-100 milyon TL’nin esirgendiğini ancak paraların başka başka alanlara harcandığını söyleyen Özuslu, “Külliye devletin bütçesine ne kadar külfet getiriyor? Bu binalar oluk oluk para yutacak…” ifadelerini kullandı.

Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Referandum Değişiklik Yasa Tasarısı’nın Anayasaya aykırı olduğunu da savunan Özuslu, bu yasanın yürürlüğe girmesinin sendikal mücadeleyi sonlandırmak anlamına geleceğini ileri sürdü.

CTP Milletvekili Devrim Barçın da yasal düzenleme konusunda söz alarak bu yönde Anayasa Mahkemesi kararları olduğunu söyledi, işveren ve sendika dışında yasa ile Toplu İş Sözleşmesi hakkına müdahale etmenin Anayasaya aykırı olduğunu belirtti.

Maliye Bakanı Berova, Toplu İş Sözleşmelerini görerek yasaya aykırı madde olup olmayacağına bakacaklarını söyledi. Maliye Bakanı’nın bu açıklaması kısa süreliğine tartışma yarattı.

Konuşmasına devam eden CTP milletvekili Sami Özuslu, vatandaşların gelir dağılımındaki uçurumun büyük oranda açıldığını, bunun büyük bir yara olduğunu ifade etti.

Kamudaki eşel mobil sisteminin doğru bir sistem olduğunu ancak istikrarsız para birimi nedeniyle anlamını yitirdiğini ve sosyal uçurumları beslediğini söyleyen Sami Özuslu, istikrarlı muhasebe birimi önerilerini anımsatarak, bu konuda bir çalıştay düzenlemesini talep etti.

İnsanların bir domates alarak pazardan çıktığını, hayatın inanılmaz şekilde pahalı olduğunu söyleyen Özuslu, “Gözümüzü buna kapatamayız. Herkes memleketi terk etme psikolojisinde” dedi.

Bu yılın başında geçirilen Suç Gelirlerinin Aklanması Yasası’na işaret eden Özuslu, bu yasa ile hangi ekstra kontrolün sağlandığını sordu.

Özuslu, araç galeriyle ilgili rakamı ve durumu sordu.

Maliye Bakanı Özdemir Berova, kripto para ve kaldıraçlı FX işlemlerinin kontrol altına alınması gerektiğini belirterek, kaldıraçlı FX ile ilgili yasa tasarısı ilgili hazırlıklara işaret etti.

KKTC’de 603 araç galerisi olduğunu belirten Berova, araç galeriyle ilgili yasal düzenleme üzerinde de çalışılacağını açıkladı.

Komite Maliye Bakanlığı bütçesini oy çokluğuyla onayladıktan sonra kısa bir ara verdi. Komite daha sonra YÖDAK bütçesine geçti.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Üstel, Kıbrıs Türk halkının uluslararası alanda daha güçlü bir ses olması için birlik ve dayanışma çağrısında bulundu

Published

on

By

İngiltere’de Kıbrıslı Türk toplumu ile bir araya gelen Başbakan Ünal Üstel, yaptığı konuşmada, Kıbrıs Türk halkının tarihini, mücadelesini ve Anavatan Türkiye ile olan kopmaz bağlarını vurguladı.

İngiltere’deki Kıbrıslı Türklerin hem kimliklerini koruyarak hem de bulundukları toplumla köprü kurarak büyük bir sorumluluk taşıdıklarını belirten Üstel, Kıbrıs Türk halkının uluslararası alanda daha güçlü bir ses olması için birlik ve dayanışma çağrısında bulundu.

Başbakan Üstel’in konuşmasının tamamı şöyle:

“Değerli Yurttaşlarım,

Bugün burada, İngiltere’nin bu güçlü topraklarında bir araya gelirken, hepimizi bir arada tutan o derin ve kutsal bağ üzerine düşünmek istiyorum:
Vatan sevgisi. Nerede yaşarsak yaşayalım, kimliğimizin, kültürümüzün ve tarihimizin kalbinde Kıbrıs’ın gururu ve onuru yatıyor.
Sizler, vatanımızın sadece evlatları değil, aynı zamanda dünyadaki temsilcilerisiniz. Kıbrıslı Türk olmak, sadece bir coğrafyanın insanı olmak değil; bir halkın mücadelesini, onurunu ve değerlerini taşımaktır.

Bugün, binlerce kilometre ötede bile olsa, aynı kültürü, aynı tarihi ve aynı değerleri paylaşan insanlarla bir arada olmak benim için tarifsiz bir mutluluk. Sizler, Kıbrıs Türk halkının dünya üzerindeki birer ışığısınız; kimliğimizin, kültürümüzün ve tarihimizin taşıyıcılarısınız.
Buraya, sadece bir siyasetçi olarak değil, aynı zamanda sizin gibi Kıbrıs’ın ruhuyla yoğrulmuş biri olarak geldim. Hepimiz biliyoruz ki Kıbrıslı Türk olmak, bir adadan çok daha fazlasını ifade eder. Bu, köklerimizi korurken dünyayı kucaklamayı, barış içinde ama onurlu bir şekilde yaşamayı, kimliğimizi kaybetmeden yeniliğe açık olmayı öğrenmek demektir. Bu ruh, uzaklarda olsanız bile sizlerle birlikte yaşamaya devam ediyor.

Kıbrıs Türk halkı olarak, tarih boyunca varlığımızı koruma mücadelemizde Ana Vatan Türkiye Cumhuriyeti, en büyük destekçimiz ve dayanağımız olmuştur.

Türkiye, milli davamızın her aşamasında yanımızda olmuş, haklarımızı uluslararası platformlarda savunmuş ve Kıbrıs Türk halkının güvenliği, refahı ve geleceği için fedakârlık yapmıştır.

Anavatanımız Türkiye’nin Kıbrıs Türk halkına sağladığı ekonomik, siyasi ve askeri destek, bugün bağımsızlığımızın temel taşlarından biridir.

Türkiye’nin desteğiyle eğitim, sağlık, altyapı ve daha birçok alanda önemli gelişmeler kaydettik. Unutulmamalıdır ki, Türkiye ile olan kardeşlik bağlarımız, sadece tarihsel bir dayanışma değil, aynı zamanda milli kimliğimizin ayrılmaz bir parçasıdır.

Sizler burada sadece İngiltere’deki birer birey değil, aynı zamanda bir halkın gururu, sesi ve yansımasısınız. Gittiğiniz her yere Kıbrıs’ın sıcaklığını, dostluğunu ve dayanışmasını taşıdınız. Kıbrıs Türk halkının sesi burada daha gür, daha güçlü çıkıyor. İngiltere gibi bir ülkenin toplumunda köklü bir yer edinmiş olmanız, bizi gururlandırıyor. Ancak bu sadece bir başarı hikâyesi değil; aynı zamanda büyük bir sorumluluk.

Sizlerin burada, hem kendi kimliğinizi koruyarak hem de bu toplumun bir parçası olarak nasıl bir köprü inşa ettiğinizi görüyoruz. Bu köprü, sadece Kıbrıs’la İngiltere arasında değil, aynı zamanda kültürler ve insanlar arasında bir bağ oluşturuyor. İşte tam da bu nedenle, sizlerle dayanışma içinde olmak bizim için hayati önem taşıyor.
Değerli yurttaşlarım, hepimiz biliyoruz ki Kıbrıs Türk halkı olarak tarihimiz, barış ve adalet arayışıyla dolu bir mücadeledir. Her adımımızda, her karış toprağımızda bu mücadelenin izlerini taşırız. Ancak bu mücadele sadece adada değil, sizlerin bulunduğu yerlerde de devam ediyor. Haklarımızı savunmak, kimliğimizi korumak ve uluslararası arenada sesimizi duyurmak için sizlere ihtiyacımız var.

Bir milletin büyüklüğü, sadece sınırları içinde değil, diasporasının etkisiyle de ölçülür. Sizlerin İngiltere’de Kıbrıs Türk halkının haklarını savunma noktasında ne denli önemli bir rol oynadığınızı biliyoruz. Bizimle birlikte yürüdüğünüz bu yolda, daha güçlü bir ses olmak için omuz omuza çalışmaya devam edeceğiz.

Biliyorum ki burada, binlerce kilometre ötede yaşarken, vatan hasreti kalbinizin bir köşesinde hep var. Ancak bu hasret, bir eksiklik değil; aksine, kimliğinizin en güçlü yanıdır.
Kıbrıslı Türk olmak, kökleri derinlerde bir çınar gibi toprağa bağlı, dalları ise dünyanın dört bir yanına uzanan bir ağaç olmaktır.

Kıbrıslı Türk olmak, sadece bir adanın insanı olmak değildir. Kıbrıslı Türk olmak, Türk milletinin ayrılmaz bir parçası olmanın gururunu taşımaktır. Bizim için Kıbrıs Türk kimliği, Türklük şuuruyla yoğrulmuş bir kimliktir.

Bu şuur, milli mücadelemizde bizi güçlü kıldı, bağımsızlığımızı kazanmamızı sağladı ve bugün de haklı davamızı savunmamızın temelini oluşturuyor.

Ana vatan Türkiye’mize, Türk milletine olan bağlılığımız, Kıbrıs Türk halkının varoluşunun en önemli dayanaklarından biridir. Nerede yaşarsanız yaşayın, Türk bayrağının dalgalandığı her yer, bizim için bir vatan köşesidir. Kıbrıs Türk halkı olarak, bu milli birlik ve beraberlik duygusunu her zaman korumalı ve gelecek nesillere aktarmalıyız.

“Kıbrıslı Türk olmak sizin için ne ifade ediyor?” Sorunun verilecek Cevap aynen şöyledir: sadece bir coğrafya değil, bir aidiyet duygusu, bir tarih ve bir gelecek vizyonudur. Bu vizyonu birlikte korumak, gençlerimize aktarmak ve dünyaya tanıtmak bizim en büyük görevimizdir.

Kimin daha önce buralara gelip sizlere ne dedi, hangi vaatlerde bulunu, nelerin olup olmadığını bilmem!

Bugün burada, Kıbrıs Türk halkının geleceği için sizlere bir çağrıda bulunuyorum. Gelin, birlik olalım. Gelin, Kıbrıs Türk halkının haklarını daha güçlü savunmak için birlikte çalışalım. Gelin, gençlerimize kimliklerini unutturmadan daha parlak bir gelecek sunalım. Biz, küçük bir halk olabiliriz ama tarihin bize öğrettiği bir şey var: Dayanışma içindeki bir halkın gücü, her türlü zorluğu aşar!!! Bugün burada sizlerin, taleplerini, sizlerin saygın görüşlerini dinlemek, sizler için yapılması gerekenleri ve ülkemiz için atılması gereken adımları atmak adına birlikte bir akıl yolu çizmek için buradayım.
Sizlerin katkılarıyla Kıbrıs Türk halkı daha güçlü olacak. Eğitim, kültür, ekonomi ve siyaset alanlarında atacağınız her adım, bizimle birlikte bir halkın onurunu yükseltecek.

Değerli yurttaşlarım, sizler burada sadece birer birey değil, aynı zamanda Kıbrıs Türk halkının taşıyıcılarısınız. Sizlerin çabaları, bizim adada verdiğimiz mücadeleyi uluslararası alana taşır.
Ben buradan, Kıbrıs’tan taşıdığım selam ve sevgiyle sizlere şunu söylemek istiyorum: Nerede olursanız olun, Kıbrıs’ın kalbi sizlerle atıyor. Bizim birliğimiz, köklerimiz kadar güçlü; ve geleceğimiz, birlikte attığımız her adım kadar parlak olacaktır.
Yaşasın Kıbrıs Türk halkının dayanışması, Yaşasın Ana Vatan Türkiye, yaşasın kardeşlik!”

Devamını Oku

Kıbrıs

Girne Belediyesi Ramadan Cemil Meydanı- Antik Liman arasında ücretsiz buggy servisi başlattı

Published

on

By

Girne Belediyesi, Ramadan Cemil Meydanı (eski belediye binası) ile Antik Liman arasında ücretsiz  buggy servisi başlattı.

Girne Belediyesi’nden yapılan açıklamaya göre, proje ziyaretçilerin Antik Liman’a daha konforlu bir şekilde ulaşmasını sağlamak amacıyla yerel bir işletme ile işbirliği içerisinde hayata geçirildi.

Buggy servisinin düzenli aralıklarla verileceği kaydedilen açıklamada, Baldöken Otoparkı’na araçlarını park eden ziyaretçiler için kolaylık sağlayan hizmetin, limanda zaman geçirmek isteyen ziyaretçiler tarafından kullanıldığı ifade edildi.

Açıklamada, buggy servisinin Girne Limanı’ndaki tüm işletmelere ücretsiz hizmet verdiği de vurgulandı.

Devamını Oku

Kıbrıs

Birleşik Krallık Yüksek Komiseri Tatham, Harmancı’yı ziyaret etti

Published

on

By

Birleşik Krallık Yüksek Komiseri Michael Tatham, Lefkoşa Türk Belediyesi (LTB) Başkanı Mehmet Harmancı’yı ziyaret etti.

Lefkoşa Türk Belediyesi’nden verilen bilgiye göre, ziyarette, Kıbrıs sorunu başta olmak üzere bölgede ve dünyadaki gelişmeler hakkında görüş alışverişinde bulunuldu.

LTB Başkanı Mehmet Harmancı görüşmede yaptığı konuşmada, hem bölgede hem de dünyada çok dinamik bir sürece girildiğine ve yeni bir düzenin kurulmakta olduğuna dikkat çekti. Harmancı, bunun birçok olası tehdit ve belirsizlikle beraber barış ve savaş süreçlerinde olumlu yönde fırsatlar da yaratabileceğini belirtti. Harmancı, Kıbrıs’ta iki lider arasında yeniden başlayan diyalog ve Mart ayında gerçekleşmesi beklenen 5’li görüşme ile birlikte sürecin olumlu yönde ilerlemesi için ciddi şekilde çalışma yapılması gerektiğini vurguladı.

Harmancı, iki lider tarafından bugün dile getirilen resmi çözüm tezlerinin birbirine zıt ve uyuşmaz göründüğünü ancak, somut talepler ve iki tarafın somut endişeleri üzerinden masaya oturulursa BM Güvenlik Konseyi kriterlerinin iki tarafın da talep ve endişelerine cevap verebilecek esneklikte kavramlar içerdiğini belirtti.

Harmancı, son dönemlerde Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Amerika Birleşik Devletleri ve Birleşik Krallık gibi ülkelerle askeri iş birliği ve NATO’ya üyeliği gibi konuların daha çok gündeme geldiğine dikkat çekerek, bunların çözümsüzlüğün kilit unsurlarından olan güvenlik konusunun salt askeri bir mesele olarak ele alınmasını meşrulaştırmaya hizmet ettiğini kaydetti.

Harmancı, “İki toplum da insani güvenliği, yani iklim değişikliği, doğal afetler, gıda ve su güvenliği, enerji güvenliği, insan hakları gibi kavramları güvenlik anlayışının merkezine oturtmadığı ve bu anlayışla birlikte hareket etmediği sürece güven, barış ve refah dolu bir gelecek iki taraf için de bir yanılsama olarak kalacak” dedi.

Devamını Oku

Trending

Reklam