Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Meclis başkanlığında Töre için üçüncü tur oylamada yine salt çoğunluğa ulaşılamadı

Published

on

Ulusal Birlik Partisi (UBP) tarafından Cumhuriyet Meclisi başkanlığı için aday gösterilen Zorlu Töre, üçüncü turda da salt çoğunluk oyu alamaması nedeniyle dördüncü tur oylamaya geçildi.

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu, verilen aranın ardından yeniden toplanarak, meclis başkanlığı için üçüncü tur oylamaya geçti. Zorlu Töre için üçüncü tur oylamada 25 ret, 23 kabul bir de çekimser oy kullanıldı. Oylamada yine salt çoğunluğa ulaşılamadı.

Zorlu Töre’nin ilk üç turda salt çoğunluğu sağlayamaması üzerine yeniden oylama yapılıyor.

Meclis İç Tüzüğü’ne göre, ilk dört turda salt çoğunluğa ulaşılması gerekirken, beşinci turda adayın kazanması için, kabul oylarının ret oylarından 1 fazla olması yeterli olacak.

Mazareti nedeniyle önceki oylamalara katılamayan CTP Milletvekili Sıla Usar İncirli de üçüncü tur oylamaya dahil oldu.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Özçınar, KTBB heyetinin Brüksel temaslarını değerlendirdi: “Bu bir ilk”

Published

on

By

Kıbrıs Türk Belediyeler Birliği ve Güzelyurt Belediye Başkanı Mahmut Özçınar, Kıbrıs Türk Belediyeler Birliği’nin 19-22 Mayıs tarihleri arasındaki Brüksel temaslarının bir ilk olma özelliği taşıdığını belirtti.

Kıbrıs Türk Belediyeler Birliği’nden yapılan açıklamaya göre, “Kıbrıs’ta Bölgesel Kalkınma Yolu ile Yerel Yönetimleri Yakınlaştırmak” başlığı altında Brüksel’de temaslarda bulunan Kıbrıs Türk Belediyeler Birliği heyeti, Avrupa Parlamentosu’nda Avrupa Parlamentosu Üyesi, Hukuk İşleri Komitesi Başkanı İlhan Küçük’ün ev sahipliğinde düzenlenen panelin ardından Brugge Belediyesi’ne resmi ziyaret yaptı. Brüksel temaslarını değerlendiren Belediyeler Birliği ve Güzelyurt Belediye Başkanı Mahmut Özçınar, bu temasın bir ilk olma özelliği taşıdığını vurguladı.

-“Bu bizim attığımız ilk adımdı… Sesimizi çok daha güçlü duyurup, görünürlüğümüzü artıracağız…”

Özçınar değerlendirmesinde, “Kıbrıs Türk yerel yönetimlerinin, uluslararası platformlardaki görünürlüğünü artırmak amacıyla Brüksel’deydik. Kıbrıs Türk Belediyeler Birliği olarak gerçekleştirdiğimiz bu ziyaret, bir ilk olma özelliğini taşıyor. Gerçekleştirilen panelde, Kıbrıs Türk yerel yönetimlerinin sesini duyurduk. Bu organizasyon çok kıymetliydi. Ve bu bizim attığımız ilk adımdı. Artık sesimizi çok daha güçlü bir şekilde duyurup, uluslararası görünürlüğümüzü daha da artıracağız. Bu arttıkça ülke olarak hak ettiğimiz noktaya gelebileceğimize inanıyorum.” dedi.

-“Avrupa Birliği ile ilişkilerin canlı tutulması önemli…”

Mahmut Özçınar, Avrupa Birliği ile olan ilişkilerin canlı tutulmasının da çok önemli olduğunu vurguladı ve bu ziyaretle bu ilişkilerin nasıl daha iyi bir noktaya getirilebileceği noktasında görüş alışverişinde bulunma fırsatı yakaladıklarına değindi.  Özçınar, temaslarda şehir içi ulaşım modelleri ve çevre dostu yerel yönetim anlayışı üzerine hem gözlem yaptıklarını, hem de bilgi edinme şansı bulduklarını anlattı.

Mahmut Özçınar değerlendirmesinde şu ifadeleri kullandı:

“Kuzey Kıbrıs’ta Yerel Yönetimler Arasında Ada Genelinde İşbirliği Olanakları” başlıklı panelin açılışında yaptığım konuşmada da yerel yönetimlerin, toplumla en doğrudan temas içinde olan ve vatandaşların hayatına somut katkı sağlayan kurumlar olduğunu, bu nedenle halkımıza daha iyi hizmet verebilmek için, iş birliğimizi güçlendirmemiz gerektiğini vurguladım. Kuzey Kıbrıs’ta yerel yönetimler olarak, tanınmamışlık ve sınırlı kaynaklar gibi ciddi zorluklara rağmen vatandaşlarımızın yaşam kalitesini artırmak için kararlılıkla çalışıyoruz.”

Kıbrıslı Türk Belediyeleri olarak, Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi’nde yer alarak Avrupa Komisyonu ile çeşitli iş birlikleri yürüttüklerini hatırlatan Özçınar, bu temaslar sayesinde, Avrupa’daki iyi yönetişim uygulamalarıyla deneyim paylaşımı yaptıklarını ve kendi yapılarını daha dayanıklı, kapsayıcı ve sürdürülebilir kılmak adına önemli adımlar attıklarını belirtti.

Mahmut Özçınar, açılış konuşmasında aynı zamanda Güzelyurt Belediye Başkanı olarak belediyede hayata geçirdikleri bazı örnek projelere de kısaca değindiğini ifade ederek, önce kanalizasyon alt yapısını kurduklarını ardından da modern bir atık su arıtma tesisini tamamladıklarını,  çevreye uyumlu şekilde, arıtılan suyun yeniden kullanımı için sürdürülebilir bir proje yürüttüklerini, bunun yalnızca çevre koruma değil aynı zamanda su kaynaklarının verimli kullanılması ve bölgesel kalkınma açısından da örnek teşkil ettiğini anlattığını kaydetti.

-“Yerel kalkınmanın sürdürülebilirliği doğrudan yerelde yaratılacak fırsatlarla mümkündür”

Yerinden yönetimin önemine de dikkat çeken Özçınar, yerel yönetimlerin güçlendirilerek özerk bir yapıya kavuşmasının, halka, hak ettiği gibi çok daha iyi bir hizmet sunulması noktasında önemli olduğunu söyledi. Projeleri planlarken çevresel etkilerin yanı sıra ekonomik katkılarını da dikkate aldıklarını anlatan Özçınar, özellikle gençlere ve yerel halka yeni iş olanakları yaratacak, yerelde istihdam sağlayacak kalkınma modellerine öncelik verdiklerini belirterek, “Çünkü yerel kalkınmanın sürdürülebilirliği doğrudan yerelde yaratılacak fırsatlarla mümkündür.” dedi.

Avrupa Birliği’nden gelen desteklerin kendileri için önemli olduğunu kaydeden Özçınar, ortak hedeflere ulaşmak için birlikte hareket etme çağrısı yaptı.

-“Hedeflerin hayata geçirilmesi Kıbrıs adasının tamamında yürütülecek iş birliğine bağlı”

Avrupa Birliği’nin önünde, iklim değişikliği ile mücadele, dijital dönüşüm ve sürdürülebilir kalkınma gibi büyük hedeflerin bulunduğunu belirten Özçınar, bu hedeflerin hayata geçirilmesinin Kıbrıs adasının tamamında yürütülecek iş birliğine bağlı olduğunu vurguladı.

Özçınar bir örnek vererek, Avrupa, Yeşil Mutabakatı kapsamında uygulamaya konulan karbon sınır ayarlama mekanizmasının yalnızca Güney Kıbrıs’ta uygulandığında yeterli etki yaratmayacağını ifade ederek, Ada genelinde karbon salınımına yönelik bütüncül bir strateji izlenmediği sürece bu tür önlemlerin sonuçlarının sınırlı kalacağını, bu nedenle Kuzey Kıbrıs’ta da bu alanda projeler geliştirilmesi ve desteklenmesinin büyük önem arz ettiğini söyledi.

-“Çevresel tehditler sınır tanımaz… ”

Siyasi konuların ne denli karmaşık olursa olsun, çevre, kamu sağlığı, ekonomik kalkınma ve sürdürülebilirlik gibi ortak alanlarda birlikte hareket etmek mümkündür.” diyen Özçınar ayrıca “Bölgemizin, ara bölgenin diğer tarafında yer alan komşu belediyelerle iş birliğine her zaman açık olduğunu da özellikle vurgulamak isterim. Erozyon, taşkın riski ve sel felaketleri gibi çevresel tehditler sınır tanımaz. Bu nedenle ortak önemler alınması bir zorunluluktur. Örneğin 2010 yılında Güzelyurt’ta yaşadığımız büyük sel felaketinde, eğer komşu belediyelerle daha önce önleyici tedbirlerde birlikte hareket etmiş olsaydık, yaşanan zararları önemli ölçüde azaltabilirdik. Geçmişten ders alarak gelecekte benzer felaketleri birlikte önleyebileceğimize inanıyorum.”  diye konuştu.

-“Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’na bağlıyız”

Yerel yönetimlerin sadece hizmet sunan kurumlar değil, aynı zamanda toplumsal barışa diyaloğa ve dayanışmaya katkı sağlayan yapılar olduğuna dikkat çeken Özçınar, “Orada yaptığım konuşmada da, bu anlayışla hareket ettiğimiz sürece, adanın tamamında daha adil, daha dirençli ve umut dolu bir gelecek inşa etmemizin mümkün olduğunu, Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’na da bağlı olduğumuzu, bu çerçevede demokratik yerel yönetişimi güçlendirme kararlılığımızı vurguladım.” dedi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Atan akaryakıta zam yapmasını eleştirdi.

Published

on

By

Kıbrıs Türk Kamu Görevlileri Sendikası (KAMUSEN) Başkanı Metin Atan, brent petrol varil başı fiyatının düşmesine rağmen hükümetin akaryakıta zam yapmasını eleştirdi.

KAMUSEN’den verilen bilgiye göre, yapılan zamların halkın alım gücünü daha da zorladığını söyleyen Atan, bu durumu maliye yönetimindeki ciddi bir sorun olarak değerlendirerek, hükümetin ekonomik kararlarını daha şeffaf bir şekilde açıklaması ve alınan kararların yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini belirtti.

Atan, Maliye Bakanlığı’nın “bütçe açığını böyle zamlarla kapatmaya” çalıştığını öne sürerek, kamu yararını gözeterek hareket etmesi gereken hükümetin halkın ekonomik durumunu göz ardı ettiğini iddia etti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Tümgeneral Daniş Karabelen ölümünün 42’nci yılında anıldı

Published

on

By

Türk Mukavemet Teşkilatı’nın (TMT) kuruluş emrini veren “Cankurt” kod adlı emekli Tümgeneral Daniş Karabelen, ölümünün 42’nci yılında düzenlenen törenle anıldı.

Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği Genel Merkezi’nde gerçekleştirilen törene; Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Polis Genel Müdürü Kasım Kuni, UBP Milletvekili Zorlu Töre, TMT Mücahitler Derneği Başkanı Celal Bayar, merhum Karabelen’in kızı Özcan Atamert,  askeri yetkililer, dernek üyeleri ve davetliler katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklâl Marşı’nın ardından başlayan törende, Daniş Karabelen’in biyografisi okundu, ardından Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Celal Bayar ve Karabelen’in kızı Özcan Atamert konuşma yaptı.

– Tatar: “Kıbrıs Türk halkının direnişine ve mücadelesine öncülük eden tarihî bir isim”

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar konuşmasında, Karabelen’in, Kıbrıs Türk halkının direnişine ve mücadelesine öncülük eden tarihî bir isim olduğunu vurguladı.

“Babanız nezdinde Daniş Karabelen Paşa’ya hepimiz büyük saygı duyuyoruz ve bu saygımızı sonuna kadar sürdüreceğiz” diyen Tatar, o dönemdeki imkânsızlıklara rağmen Karabelen’in cesur adımlar atarak TMT’nin kuruluşunda belirleyici bir rol oynadığını ifade etti.

– “TMT’nin kuruluşu, Kıbrıs Türk halkının örgütlü direnişini mümkün kıldı”

Tatar, TMT’nin kurulmasıyla birlikte Kıbrıs Türk halkının kendi mücahitleri ve liderleriyle adanın dört bir yanında organize bir savunma ve direniş yapısı kurduğunu kaydetti.

Bu yapının, halkın varoluş mücadelesine yön veren güçlü bir iradeye dönüştüğünü vurgulayan Tatar, böylesine disiplinli ve kararlı bir duruşun, 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kuruluşunu mümkün kılan uluslararası anlaşmaların zeminini oluşturduğunu ifade etti.

– “TMT olmasaydı Kıbrıs Yunanistan’a bağlanacaktı”

Kıbrıs’ın İngiltere tarafından kiralanmasının ardından adanın Yunanistan’a verilmesini engelleyen en büyük unsurun TMT olduğunu vurgulayan Tatar, “İşi seyrine bıraksalardı, İngiltere çekilirken ada Yunanistan’a bağlanacaktı” diye konuştu. Tatar, TMT’nin kurulmasının Türkiye’nin bölgedeki güvenliği açısından da tarihî bir dönüm noktası olduğuna dikkat çekti.

– “Egemenlik temelindeki siyasetin kaynağı TMT’nin ruhudur”

Bugün yürütülen iki devletli çözüm politikasının temelinde TMT’nin ruhu ve verilen direniş mücadelesi olduğunu belirten Tatar, “Bu mücadele verilmeseydi, biz bugün egemenliğimizden söz edemezdik” dedi.

TMT’nin, Kıbrıs Türk halkını bir toplumdan halk statüsüne taşıdığını ifade eden Tatar, bundan sonraki mücadelenin de TMT’nin ruhunu yaşatarak, egemenlik temelli bir çizgide sürdürüleceğini kaydetti. “Biz toplum değiliz, halkız” diyen Tatar, Kıbrıs Türk halkının kendi dili, dini, kültürü ve geçmişiyle bir halk olduğunu ve bu mücadelenin artık bu temel üzerine inşa edildiğini vurguladı.

– “Kıbrıs Türk halkı geleceğini kendi devletiyle inşa edecek”

KKTC’nin tüm kurum ve kuruluşlarıyla ayrı bir devlet olduğunun altını çizen Tatar, uluslararası camiaya da bu gerçekleri anlatmaya kararlılıkla devam ettiklerini söyledi.

Egemenliğe dayalı, devlet temelli bir çözümden yana olduklarını belirten Tatar, “İki eşit devletin iş birliğiyle bir anlaşma olacaksa, biz buna varız. Elektrik, su ve benzeri alanlarda halkımıza fayda sağlayacak iş birliklerine açığız ancak bu yalnızca egemenlik temelinde mümkündür” dedi.

– “Mücadelemizi geleceğe emin adımlarla taşıyacağız”

Konuşmasının sonunda, “Devletimizi ve cumhuriyetimizi korumak, halkımızın özgürlüğü ve refahı için elimizden geleni yapacağız. Çünkü biz büyük bir milletin ayrılmaz bir parçasıyız” ifadelerini kullanan Tatar, geçmişte verilen mücadelelerin çok büyük bedellerle yürütüldüğünü hatırlatarak, bu kutsal emanetin gelecek nesillere güçlü bir şekilde aktarılması gerektiğini vurguladı.

Törende konuşan TMT Mücahitler Derneği Başkanı Celal Bayar, Karabelen’in Kıbrıs Türk halkı için verdiği tarihi mücadeleyi ve katkılarını saygı ve minnetle andıklarını belirtti. Bayar, Karabelen’in yalnızca bir asker değil, aynı zamanda vatansever, sporcu ve halk tarafından sevilen bir lider olduğunu vurguladı.

Karabelen’in Kıbrıs’ta TMT’nin kuruluşuyla Rum-Yunan saldırılarına karşı Türk halkını koruyan tarihi bir adım attığını ifade eden Bayar, TMT’nin 1974 Barış Harekâtı’na kadar süren mücadelesiyle Kıbrıs Türk halkının özgürlük ve egemenliğe kavuştuğunu hatırlattı.

Bayar, Rum tarafının Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni tanımamakta ısrar ettiğini, ancak devletin bugün 42 yaşında olduğunu ve varlığını sürdüreceğini belirterek, Kıbrıs Türk halkının bedel ödeyerek kurduğu devletin yaşatılmasının herkesin görevi olduğunu söyledi.

Konuşmasının sonunda Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’ın “Söyleyin onlara, burası bağımsız bir devlettir” sözünü hatırlatan Bayar, bu ifadenin Kıbrıs Türk halkının kararlılığını ve bağımsızlık iradesini simgelediğini vurguladı. “Bu devlet bizim namusumuzdur, yaşatmak hepimizin görevidir” diyen Bayar, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bir onur ve direniş simgesi olduğunu belirtti. bayar,  anavatan Türkiye’nin desteğiyle bu mücadelenin kararlılıkla sürdürüleceğini ifade etti.

Karabelen’in kızı Özcan Atamert de babası Daniş Karabelen’in Kıbrıs Türk mücadelesindeki rolünü ve TMT’nin kuruluş sürecini anlattı.

Karabelen’in, Kore Savaşı’ndan döndükten sonra Kıbrıs’ta Türk halkını korumak amacıyla verdiği mücadeleye değinen Atamert, babasının Atatürk’ün yanında şifre subayı olarak görev yapmış olması ve taşıdığı askeri disiplinin, Kıbrıs’taki direnişe yön veren liderlik vasıflarını şekillendirdiğini vurguladı.

Konuşmasında, Rum saldırılarına karşı Türk halkının silahsız ancak kararlı direnişini vurgulayan Atamert, Türk askerinin insanlık onurunu koruyan yaklaşımını ve Anadolu’dan gelen desteğin hayati rolünü örneklerle anlattı. Atamert ayrıca, Çanakkale Savaşı’nda babasıyla bir Anzak askeri arasında geçen karşılaşmayı aktararak savaşın insani boyutuna dikkat çekti.

Kıbrıs’ın sadece bir toprak parçası değil, bir onur ve kimlik meselesi olduğunu belirterek, bu mücadelenin gelecek nesillere aktarılması gerektiğini de ifade eden Atamert, konuşmasının sonunda, Kuzey Kıbrıs için yazdığı şiiri okudu.

– TMT’ye hizmet veren mücahitlere Milli Mücadele Madalyası

Konuşmaların ardından, TMT’ye hizmet veren mücahitlere Millî Mücadele Madalyaları; Cumhurbaşkanı Tatar, UBP Milletvekili Zorlu Töre ve Özcan Atamert tarafından takdim edildi.

Devamını Oku

Trending

Reklam