Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Meclis Genel Kurulu tamamlandı

Published

on

 

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda hükümetin istifasına ilişkin tezkerenin okunmasının ardından iç tüzüğün 62’nci maddesi tahtında konuşmalar yapıldı.

Söz alan muhalefet liderleri hükümetteki partilere eleştirilerde bulunurken UBP ve YDP’den yanıtlar da geldi.

Bu bölümde ilk olarak HP Genel Başkanı Kudret Özersay, “son siyasi gelişmeler” başlıklı konuşma yaptı.

Hükümete “Aynaya bakıyor musunuz?” diye soran Özersay, “Devletin itibarını bitirdiniz, Meclis’in itibarı da bitti” dedi. Özersay sözlerine “Bu eğer sizin içinize siniyorsa, bundan rahatsız olmuyorsanız, biz artık muhalefet olarak söyleyecek bir şey bulamıyoruz” şeklinde devam etti.

Özersay, UBP’nin “iç istikrarsızlığı” nedeniyle Aralık 2020’den itibaren periyodik olarak, başkan, bakan ve kabine değişikliğine gidildiğini söyledi, “UBP’nin 2020’den bugüne kendi içinde yaşadığı bu istikrarsızlık bu çekişme nedeniyle memleketin, devletin altüst olduğunu inkâr edecek kimse yoktur” dedi.

Herkesin UBP’nin yeni bir ismi başbakan seçeceğini ve aynı ortaklarla hükümetin devam edeceğini konuştuğunu, böyle bir şey olması halinde ülkenin bir istikrarsızlık daha yaşayacağını belirten Özersay, eğer seçimden çekince varsa şimdi değilse 3 ay sonra yeniden seçimin gündeme geleceğini dile getirdi.

Bu durumun oluşmasında Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın da sorumluluğu olduğunu söyleyen Özersay, “bir bakanın değiştirilememesi” nedeniyle bu noktaya gelindiğini ifade etti.

Demokratik teamüllerin ihlal edildiğini söyleyen Özersay, YDP ve DP’nin hükümetin bozulması sürecinde halk tarafından samimi bulunmadığını söyledi. Özersay, Sucuoğlu’nun bu görevden gitmesi için bu adımların atıldığının konuşulduğunu kaydetti.

“Eğer çıkıp hükümeti kurma görevi bizim partimizden başka bir milletvekiline verilsin yönünde bir adım atılırsa hükümet milletvekillerine bunu hazmedecek misiniz diye sormak isterim” diyen Özersay, bunun yanıtını gerçekten duymak istediğini ifade etti.

“Eğer seçim sırasında size iradesini temsil eden seçmene sorumluluk hissediyorsanız size çağrım şudur, bu dönemde ille hükümette yer almanız gerektiğine inanıyorsanız o zaman Başbakanlık konusunda ısrarcı olmadan bir an önce CTP ile masaya oturun ve geniş tabanlı bir hükümet kurun bu ülkeyi düşünüyorsanız” diyen Özersay, “Bu ülke bu istikrarsızlığı hak etmiyor” dedi

UBP Milletvekili Özdemir Berova bunun üzerine kürsüye çıkarak, “ülkede bir partinin aynaya bakması gerekiyorsa bunun öncelikle HP olduğunu” söyledi.

Berova, HP’nin parlamentodaki kilitlenmeden sorumlu olanlardan olduğunu da söyledi.

Önceki parlamentonun kilitlenmesi nedeniyle seçime gidildiğini, iki buçuk ay sonra yeniden bir kilitlenme ihtimali olursa ve bu aşılamazsa ve en son çare seçim olacaksa bugünkü seçim sistemiyle bu kilitlenmenin çözülemeyeceğini dile getiren Berova, barajın değişmesi başta olmak üzere seçim sisteminin değişmesinin görüşülmesi gerektiğini belirtti.

UBP’nin yeni bir hükümet kurulması için her türlü formülü denediğini ve denemeye devam edeceğini dile getiren Berova, “Çünkü halk Meclis’i hizmet için seçti” dedi.

HP Genel Başkanı Kudret Özersay da yeniden kürsüye çıkarak, partilerin nasıl muhalefet yapacağına kendilerinin karar vereceğini belirtti.

Özersay, UBP’nin bütçenin HP desteğiyle geçtiğinin bile farkında olmadığını kaydetti, HP’nin muhalefet sorumluluğu bilinciyle hareket ettiğini ve UBP’nin ülkedeki yönetim krizinin kaynağı olduğunu ifade etti.

UBP’nin kendi içindeki sıkıntılara işaret etmeye çalıştığını anlatan Özersay, buna cevaben seçim sistemi hakkında sünnetçi korkusu verilmeye çalışıldığını söyledi.

YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı da kürsüye çıkarak “Gelinen nokta kimsenin memnun olduğu nokta değil” diyerek, ülkede ciddi sıkıntılar yaşanırken hükümet sorunu yaşanmasının kimsenin isteği olmadığını anlattı.

Bu noktada kendilerine yersiz eleştiriler yapılmasının da doğru olmadığını söyleyen Arıklı, hükümet kurma sürecinde YDP ve DP’nin uzun saatler süren beyin fırtınaları yaptığını, UBP’nin kendi iç sorunlarının hükümet icraatlarını engellediği sonucuna vardıklarını belirtti.

Arıklı bunun üzerine bir eylem planı hazırlayarak Sucuoğlu’na 100 günlük icraat süresi tanıma kararı aldıklarını dile getirdi.

Sucuoğlu’nun bu eylem planını ilgili bakanlara ilettiğini ve planın bir basın toplantısı yapmak olduğunu söyleyen Arıklı, Cumartesi günü eylem planı hakkında basın toplantısı düzenlenmesi planlanırken, Perşembe günü Sucuoğlu’nun grupta sıkıntı yaşandığını, UBP’lilerin “iki küçük parti bize bir şey dayatamaz” dediğini anlattı.

Bunun üzerine hükümete girmeme kararı aldıklarını dile getiren Arıklı, “Eylem planı imzalansa bu hükümet kurulmuş olacaktı” dedi.

Arıklı’nın “Geçmişte kimlerin talimatla hareket ettiğini biliyoruz” demesi üzerine CTP Milletvekili Doğuş Derya ve Arıklı arasında sözlü tartışma yaşandı.

KKTC’deki hükûmetlerin TC ile iyi ilişkiler kurması son derece normaldir diyen Arıklı CTP’ye “Aynaya bakın” dedi.

Bunun üzerine yerinden söz alan HP Genel Başkanı Kudret Özersay, “Arıklı’nın dediği gibiyse, bu üç parti yeniden hükümet kuracaksa, aynı şatlar kabul edilecek mi?” diye sordu.

Arıklı da aynı şartları yeniden sunacaklarını dile getirerek, bu şartların Türkiye ile imzalanan protokolde de yer aldığını belirtti.

Arıklı “Küçük ortaklar bize bir şey dayatamaz anlayışı doğru değildir” dedi. CTP Milletvekili Erkut Şahali ise yerinden söz alarak “Eğer size güven verecek şey takvimse bunu neden hükümet programında yer almadı” diye sordu.

Arıklı ise “Hükümet programında takvim yer almaz” dedi.

Ardından CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman da 62’nci madde tahtında söz aldı. Arıklı’nın konuşması sırasında CTP Milletvekili Doğuş Derya’ya “bir sus ya” dediğini anımsatan Erhürman, Meclis’teki konuşmaların seviyesine işaret etti.

Berova’nın ülkenin zor günlerden geçtiğini söylediğini anımsatan Erhürman, bunun doğru olduğunu kaydetti, bu durumun Arıklı’nın da konuşmasında belirttiği gibi hükümetin icraat yapamamasından kaynaklandığını anlattı.

“11 ay UBP ile hükümette kaldık, icraat yapamadık, 59 gün daha kaldık icraat yapamadık” dendiğini söyleyen Erhürman, bu duyduklarına inanamadığını söyledi.

“Tek sorun takvimsizlikti, ben açıklamalardan bunu anlıyorum” diyen Erhürman, artık öfkelenemez ve şaşıramaz hale geldiklerini belirtti.

Arıklı’nın CTP’yi talimat almakla da suçladığını söyleyen Erhürman, sonra sözünü iyi ilişkiler kurmak şeklinde değiştiğini söyledi.

CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, UBP’nin “siyasetin itibarı sarsıldı” dediğini kaydederek “Kim sarstı?” diye sordu. Erhürman, Arıklı’nın “hükümet programlarında takvim yoktur” sözüne işaret ederek, UBPCTP hükümet programında yer alan takvimi anımsattı.

Meclis’te hükümet programı okunmasının ardından YDP ve DP’nin 100 günlük program hazırlayıp sunmasını da eleştiren Erhürman, Türkiye ile imzalanan protokolde ne yazıp yazmadığını da sordu.

“Elini taşın altına almak cümlesi inşallah TDK tarafından sözlükten çıkarılır” diyen Erhürman, “CTP neden UBP ile koalisyona girmedi” sorusunun yanıtının 59 gün içinde ortaya çıktığını kaydetti.

Bu sürede yaşananlara işaret eden Erhürman, “Bir iyiliğimiz karşılık geldi de 2,5 ay önce böyle bir şey yaşanmadı” dedi.

Faiz Sucuoğlu başkanlığında CTP hükümete girsin dendiğini, ancak bunun demokraside normal olmadığını söyleyen Erhürman, öte yandan başka bir milletvekiliyle kurulacak bir hükümetin ise meşru olmayacağını dile getirdi.

Görevi alsalar 15 gün boşuna ziyaretlerde bulunacaklarını ve sonunda da “CTP kuramadı, biz memleketi hükümetsiz bırakmamak adına yeniden elimizi taşın altına sokacağız” deneceğini söyleyen Erhürman, “Bizim ne başbakan bakan olalım diye bir merakımız hevesimiz var ne de kaçmak gibi bir derdimiz var” dedi.

Erhürman, “Sizinle de diğer partilerle de görüşüp bu halkı bu cendereden kurtaracak bir geçiş hükümetini kurmaya hazırız dedik. Ama meşru olmadığını bilirken başka bir vekil başkanlığında kurulacak bir hükümetin meşrulaştırılmasına ortak olmayacağız” ifadelerini kullandı.

Sözlerine “Bu tabloyu beğenmezseniz Ersin Tatar ülkeyi seçime götürebilir. Meclis’in meşruluğunda eksilen bir şey yok hükümetin meşruluğunda eksilen bir şey var” şeklinde devam eden Erhürman bunun teknokrat bir hükümet de olabileceğini söyledi.

“Her bakanın koltuğu şu anda zangır zangır sallanır” da diyen Erhürman “Bu şartlar altında Arıklı’nın bahsettiği takvime nasıl onay verilsin” dedi, sürekli erken seçim konuşulduğunu kaydetti.

“Ülke gerecekten tarihinin en kötü zamanlarından geçmektedir” diyen Erhürman daha fazlasını ne ülkenin ne de toplumun kaldıramayacağını söyledi.

Erhürman’ın konuşmasının ardından Meclis Genel Kurulu bugünkü gündemini tamamladı. Meclis’in bir sonraki toplantısı haftaya pazartesi günü yapılacak.

 

TAK/BRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Limasol’daki yangının dumanları Lübnan kıyılarına kadar ulaştı… Kundaklama iddiaları var

Published

on

By

Limasol’un dağlık bölgelerinde çarşamba günü çıkan ve dün kontrol altına alınabilen orman yangınında, 125 kilometrekarelik alan kül oldu, 14 köy ciddi şekilde etkilendi. Uydu görüntülerinde, yangının sebep olduğu dumanların Lübnan sahillerine kadar ulaştığı görüldü. Basına, kundaklama iddiaları da yansımaya başladı.

-“İlk hasar tespiti…”

Fileleftheros’a göre yangının kontrol altına alınmasından sonra hasar tespitine başlandı. İlk belirlemelere göre 2 kişi yangından kaçmaya çalışırken araçları içerisinde yanarak can verdi. Vücutlarında yanıklar oluşan ya da dumandan etkilenen 7 kişi halen hastanede tedavi görüyor, 70 civarında kişi ise ayakta tedavi ve taburcu oldu. Yangında toplam 191 konut zarar gördü. 93 konut ve 120 araç tamamen yandı, 31 bina ağır hasar gördü. 28 köydeki bağ ve ekinler hasar gördü.

-“Kundaklama şüphesi…

Alithia’ya göre yangının Ay. Amvrosio’daki evinin avlusuna kadar ulaştığı bir kadın, çarşamba günü tarlalar içerisinde gizlenen siyah giyimli, yüzünü maskeyle gizleyen ve sırt çantası bulunan bir kişi görüldüğünü, söz konusu kişinin fark edildiğini anlayınca kaçtığını, kısa süre sonra da yangın çıktığını açıkladı. Bir yayın organına konuşan kadın bu durumun tesadüf olmadığını belirterek, çarşamba gecesi komşu bölgelerin alevlerle kaplandığını ve evlerin boşaltıldığını söyledi.

Yangının etkili olduğu bölgelerde, tahliye edilen evlerin yağmalandığı bilgisini de veren gazete, bu durum Adalet Bakanı Harçiotis’e sorulduğunda “polisin bilgisi var, araştırıyor” cevabı alındığını kaydetti.

Fileleftheros “Malia” (Bağlarbaşı) köyündeki köprünün altındaki çöp alanında iki noktada yangın çıktığının görüldüğünü, bunun kundaklama olup olmadığının henüz bilinmediğini ancak bölge sakinlerinin, son 15 gün içerisinde aynı noktada 3 yangın çıktığına dikkat çektiklerini yazdı.

-“Yardım kampanyaları yasa dışı…”

Haravgi ve Alithia Rum Gönüllülük Koordinasyon Konseyi’nin, bu günlerde kişi veya gruplar tarafından yangından zarar görenlere yardım amaçlı ilan edilen bütün bağış kampanyalarının yasa dışı olduğunu açıklayarak kişileri dikkatli olmaya çağırdığını yazdı.

Devamını Oku

Dünya

İngiltere Başbakanı Starmer, Gazzeli çocukları ülkede tedavi etmek istediklerini açıkladı

Published

on

By

İngiltere Başbakanı Keir Starmer, acil tıbbi desteğe ihtiyacı olan Gazzeli çocukları bölgeden tahliye edip İngiltere’de tedavilerini yapmak için çabaları hızlandıracaklarını bildirdi.

Starmer, Gazze’deki duruma ilişkin açıklamasında, bölgeden gelen görüntülerin İngiltere’de halkı derinden etkilediğini, açlık ve çile görüntülerinin dehşet verici olduğunu söyledi.

“Bebekler ve çocuklar için gönderilen yardımların girişinin engellenmesi kabul edilemez.” diyen Starmer, esirlerin varlığının da kabul edilemez olduğunu ifade etti.

Starmer, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yüzlerce sivil yardım ararken öldürüldü, çocuklar su doldururken öldürüldü. Bu bir insani felakettir ve sona ermelidir. Gazze’ye milyonlarca sterlinlik yardım yaptık. Bu yıl 40 milyon sterlinlik ekstra yardım açıkladık ancak bu yardımlar içeri (Gazze’ye) giremiyor. Şimdi Gazze’de acil tıbbi desteğe ihtiyaç duyan çocukları tahliye etmek ve tedavilerini İngiltere’de yapmak için çabalarımızı hızlandırıyoruz.”

İsrail’in başka ülkelerin Gazze’ye havadan yardım bırakmasına izin vereceği haberini değerlendiren Starmer, “Çok geç alınmış bir karar ancak bu yolla yardımları Gazze’ye sokabilmek için elimizden gelen her şeyi yapacağız.” dedi.

Starmer, Ürdün makamlarıyla İngiliz yardımlarını Gazze’ye sokmak için çalıştıklarını dile getirdi.

Yakın müttefiklerle bölgede barışa giden bir yol için çalıştığının altını çizen Starmer, bu yolla ateşkesi kalıcı barışa dönüştürmenin somut adımlarının atılacağını ifade etti.

Starmer, Filistin devletini tanıma kararına değinerek, “Filistin devletinin tanınması bu adımlardan biri olmalı. Ancak bu, iki devletli bir çözümün ve Filistinliler ile İsrailliler için kalıcı bir güvenlikle sonuçlanacak daha geniş bir planın parçası olmalı.” dedi.

Tanımanın nihai hedef olduğunu vurgulayan Starmer, İngiltere’nin gerçek, anlamlı ve pratik çözümlerle uluslararası hareketleri arkasında topladığını belirtti.

Buna örnek olarak Ukrayna için Gönüllüler Koalisyonunun kurulmasını gösteren Starmer, “Orta Doğu’da da olması gereken, acıları şimdi ve uzun vadede sona erdirecek bir planın arkasında yeni bir uluslararası koalisyon kurmak.” diye konuştu.

Devamını Oku

Dünya

Trump, Fransa’nın Filistin’i tanıma kararını “önemi yok” diye yorumladı

Published

on

By

ABD Başkanı Donald Trump, Fransa’nın Filistin Devleti’ni tanıma kararını, “(Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron) Çok iyi bir adam, onu severim ama açıklamasının bir önemi yok.” ifadesiyle değerlendirdi.

ABD Başkanı Trump, İskoçya ziyareti için Beyaz Saray’dan ayrılırken basın mensuplarına gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Trump, bir soru üzerine, Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un Filistin’i tanıma kararına ilişkin, “Macron farklı bir adam. Fena biri değil. Takım oyuncusu sayılır. Ama açıklamasının hiçbir önemi yok. Çok iyi bir adam, onu severim ama açıklamasının bir önemi yok.” yorumunu yaptı.

Öte yandan ABD Başkanı Trump, resmi ziyaret için gittiği İskoçya’ya indikten sonra havalimanında basın mensuplarının konuyla ilgili sorusunu yanıtladı.

Trump, “Bu onun kararı, benim kararım değil. Ben ABD’nin tarafındayım, Fransa’nın değil.” ifadelerini kullandı.

Fransa Cumhurbaşkanı Macron, dün, ülkesinin Filistin Devleti’ni tanımasına karar verdiklerini ve eylülde resmi bir açıklama yapacağını bildirmişti.

İrlanda, Norveç ve İspanya da 28 Mayıs 2024’te Filistin’i resmen tanıdığını duyurmuştu.

-ABD’li senatörlerden Trump’a “Gazze’de ateşkes için Netanyahu’ya baskı yapması” çağrısı

Öte yandan ABD Senatosunun önde gelen 6 Demokrat ismi, Başkan Donald Trump’a, “Gazze’de ateşkes için İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’ya baskı yapması” çağrısında bulundu.

ABD Senatosunun farklı komitelerinde başkan yardımcısı veya kıdemli üye olarak görev yapan 6 Demokrat senatör, Trump’a Gazze konusunda bir mektup gönderdi.

Mektupta, Senato İstihbarat Komitesi Başkan Yardımcısı Mark Warner, Senato Silahlı Kuvvetler Komitesi Kıdemli Üyesi Jack Reed, Senato Yargı Komitesi Kıdemli Üyesi Dick Durbin, Senato Dış İlişkiler Komitesi Kıdemli Üyesi Jeanne Shaheen, Savunma Bütçesi Üst Düzey Üyesi Chris Coons ve Brian Schatz’ın imzası yer aldı.

Demokrat senatörler, mektupta, Trump yönetimine İsrail Başbakanı Netanyahu’ya “Gazze’deki savaşta derhal rota değişikliği yapması” için baskı yapması çağrısında bulundu.

Mektupta şu ifadelere yer verildi:

“Gazze’deki insani koşullar korkunç ve vicdansız bir noktadadır. Bu hafta, Mercy Corps, Sınır Tanımayan Doktorlar, Save the Children ve Oxfam dahil olmak üzere 100’den fazla STK, Gazze’de yayılan kitlesel açlık konusunda uyarıda bulundu. Başbakan Netanyahu’nun insani yardımı neredeyse 3 aydır engellemesinin ardından, nüfusun dörtte üçü acil veya felaket düzeyinde açlıkla karşı karşıya.”

İsrail’in saldırılarının bölgedeki sivilleri tehlikeye attığına dikkati çekilen mektupta, “Trump yönetiminden, sahip olduğu nüfuzunu kullanarak Başbakan Netanyahu’ya şu hususlarda baskı yapmasını talep ediyoruz: İsrail ile Hamas arasında, rehinelerin mümkün olan en kısa sürede serbest bırakılmasını öngören bir ateşkes anlaşması yapılması. Yeterli miktarda insani yardım ve etkili dağıtım için güvenilir mekanizmalar sağlayan insani yardımın artırılması.” ifadeleri kullanıldı.

Devamını Oku

Trending

Reklam