Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Meclis’in bugünkü toplantısı sona erdi

Published

on

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda bugün güncel konuşmalara yer verildi.

Konuşmaların ardından bugünkü oturum tamamlandı. Meclis Genel Kurulu’nun bir sonraki toplantısı 3 Haziran Pazartesi saat 10.00’da yapılacak.

-Oğuz

Cumhuriyetçi Türk Partisi Lefke Milletvekili Salahi Şahiner’in ardından eleştirileri yanıtlamak üzere söz alan İçişleri Bakanı Dursun Oğuz, Başbakanın aldığı kararların Bakanlar Kurulu’nda görüşülerek, uzlaşıyla alındığını, et ithalatına ilişkin kararın da bu şekilde alındığını belirtti.

Oğuz, Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği ile üç bakan arasında bugün görüşme yapıldığını, toplantının devam ettiğini belirtti.

Koalisyon hükümetinin üreticiye destek verirken amacının bu desteklerin üretim olarak geri dönmesi olduğunu dile getiren Oğuz, üreticinin gerekli desteği zamanında almasının önemli olduğunu belirtti.

İthal etin, bir alternatif yaratılması amacıyla ülkeye getirileceğini dile getiren Oğuz, kutuplaşmanın doğru olmadığını söyledi.

Hükümetin, eyleme yönelik sağduyulu olmaya devam ettiğini dile getiren Oğuz, eylemi engellemeye yönelik bir davranış içine girilmeyeceğini belirtti.

Dursun Oğuz, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı’nın eylemcilerle yönelik bugün kamuoyuna yansıyan görüşlerine ilişkin bir soruyu yanıtında, “İnşallah böyle gaflar yapmaz özür dilemek bir erdemdir” dedi.

Oğuz, bakanlar ile birlik arasındaki bugünkü görüşmelerin uzlaşıyla bitmesi temennisinde bulundu.

-Uluçay

Cumhuriyetçi Türk Partisi Gazimağusa Milletvekili Teberrüken Uluçay, “Çarşı, Ekonomi ve Siyaset” konulu konuşmasında,

narenciye konusunun haftalarca Meclis’te konuşulduğuna işaret ederek, konsantre ürünlerin Yeşil Hat Tüzüğü üzerinden yurt dışına ihraç edilmesiyle ilgili analiz sonuçlarının hala beklendiğini belirtti. Uluçay, kısa vadede KKTC narenciye ürünlerinin değerlendirilmesine yönelik pazarlama stratejilerinin geliştirilmesi gerektiğini söyledi.

Hane halkını zorlayan enflasyonun aşağı çekilmesi için farklı önerilerin paylaşıldığını söyleyen Uluçay, ekonomistlerin önerilerini aktarırken, gerçek enflasyonun belirlenmesinin önemine değindi.

Uluçay, Türkiye’de uygulanmaya çalışılan tasarruf tedbirleri ve uğraşların, ülkeye dışarıdan finansman girmesine yönelik çabaları anlattı.

Türkiye’de gıda arzı ve üretiminin desteklenmesiyle ilgili tasarruf yapılmayacağını ve teşviklerin devam edeceğinin açıklandığı dile getiren Uluçay, ülkede de girdi maliyetlerinin desteklenmesi gerektiğini Türkiye’nin de orta vadede öngördüğü tedbirlerin bu şekilde olduğunu belirtti.

Girdi maliyetlerinin desteklenmesinin yaşanan sorunu önlemede önemli olacağını dile getiren Uluçay, üretim süreçlerinde girdi maliyetlerinin düşürülmesi gerektiğini kaydetti.

Türkiye’de et ithaline ilişkin bir açıklamayı okuyarak, salmonella pozitif etler tespit edildiğini ve imhasına karar verildiğini dile getiren Uluçay, ülkeye gelecek ürünün her yönüyle analiz edilmesi gerektiğini söyledi. Et ithalatının neden birlikle istişare içinde Güney Kıbrıs’tan yapılmadığını soran Uluçay, Güney Kıbrıs’ta AB standartlarının uygulandığını kaydetti.

-Özuslu

Cumhuriyetçi Türk Partisi Lefkoşa Milletvekili Sami Özuslu, “Ercan’da neler oluyor?” başlıklı konuşmasında, geçen hafta yaptığı konuşmasında dile getirdiği “Ercan’da kumarhanesi olan otel yapılacak” konusunda yapılan yalanlamanın gerçeği yansıtmadığını belirtti.

Açıklamasının doğru olduğunu belgelerle kanıtlamaya hazır olduğunu ifade eden Özuslu, bakandan özür beklediğini kaydetti. Özuslu, T & T Şirketinin, Ercan Havalimanı arazisi içinde kumarhaneli otel yapacağına ilişkin olduğunu söylediği yazılı metinler okudu.

Özuslu, bu belge ve yazışmaları paylaşmasının ardından konunun basında haber olması üzerine Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı’nın T & T Şirketi’nin butik otel için müracaatta bulunduğunu açıkladığını belirtti. Özuslu, yapılmak istenen yatırımın kapasitesinin butik otelden daha büyük olduğuna işaret ederek, Arıklı’yı eleştirdi.

Şans Oyunları Yasası’na da değinen Özuslu, yasada öngörülen Lefkoşa kazası için kumarhane ön izin belirleme koşullarını okudu ve kumarhaneli otel için düğmeye basıldığını savundu.

T & T Şirketi’nin başvurusu altında teşviklendirme olup olmadığını soran Özuslu, kendisinin böyle bir izlenim edindiğini söyledi.

-Kürşat

Cumhuriyetçi Türk Partisi İskele Milletvekili Fide Kürşat, “Memleket yangın yeri, atama hükümet kaosa oynuyor” başlıklı konuşmasında, Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği’nin 9 gündür devam eden eylemine değindi. Kürşat, ülkede tarım ve hayvansal üretim bakımından sorun yaşandığını belirterek, hükümetin tutarsız açıklamalar yaptığını savundu.

Hayvan varlığı ve nüfus rakamlarının bilinmediğini ileri süren Kürşat, “halkın ucuza et yemesi için et ithal edilecek” denilerek halkın fakirleştiğinin kabul edildiğini söyledi.

Kürşat, Başbakanın eyleme yönelik tavrını da eleştirerek, halkı görmezden geldiğini ileri sürdü. Sürecin doğru yönetilmediğini savunan Kürşat, ilgili tüm tarafların bir araya gelerek, et ithalinin gerekirse paydaşlar tarafından yapılması yönünde bir ortak nokta bulunduğunu ancak bunun göz ardı edildiğini iddia etti.

Desteklerin revize edilmesi, günün koşullarına göre güncellenmesi gerektiğini dile getiren Kürşat, tansiyonu yükselterek bir yere varılamayacağını söyledi. Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Arıklı’nın açıklamalarının toplumu gerdiğini savunan Kürşat, toplumu bölmeye çalıştığını iddia etti. Kürşat, halkı esas zarar uğratanın eylemciler değil hükümet olduğunu savunarak, “KIBTEK’te ihalesiz yakıt alımı, vergi muafiyetleri, şans oyunları vergisinin düşürülmesi, vergi borçlarının düşürülmesi, partizanca istihdamlar bunlara en iyi örnektir” dedi.

Ülkede tarım arazisi kalmadığını savunan Kürşat, arazilerin öncelikli olarak hayvancılara verilmesi gerektiğini ancak partizanlık yapılarak, girdilerin artmasına yol açıldığını iddia etti. Kürşat, hükümeti istifaya çağırdı.

-Akpınar

Demokrat Parti Girne Milletvekili Serhat Akpınar da “KKTC iklim değişikliği yönetim planlamasının önemi ve çevre” konusunda konuşma yaptı.

Akpınar, iklim değişikliğinin olumsuz etkilerini unutmamak gerektiğini söyleyerek, ülkenin toprağı, doğası ve suyunun gelecek nesillere bırakılacağını belirtti.

Akpınar, her oturumunda plastik şişede su kullanılan Meclis’te gündem, davetiye ve diğer evrakların hala kağıt olarak dağıtıldığına işaret ederek, dijitalleşme ve çevre duyarlılığında Meclis’in daha etkin rol oynayabileceğini kaydetti.

Devlet dairelerinde, hastanelerde ve mahkemelerde de durumun farklı olmadığını dile getiren Akpınar, hizmetleri dijitale taşımanın önemine vurgu yaptı.

Üniversite, okul ve devlet hastanelerinde de ayrıştırma yapılması gerektiğini söyleyen Akpınar, bilinç olmadığından çevrenin israfla ve kirletilerek tüketildiğini belirtti. Akpınar, ülkede çevre katliamı yaşandığını ve durumun sürdürülebilir olmadığına işaret etti.

Akpınar nüfusun bilinmemesini de eleştirerek, Girne Belediye Başkanı Murat Şenkul’un nüfusa ilişkin açıklamalarına atıfta bulunarak, nüfusun bir milyona ulaştığının tahmin edildiği ülkede altyapı ve politikaların ne derece yeterli olduğunu sordu.

İklim kriziyle mücadelede KKTC’nin adım atması gerektiğini söyleyen Akpınar, kurumların etkili şekilde hareket etmesinin önemine vurgu yaptı.

Denetim yapmanın önemli olduğunu dile getiren Akpınar, acilen eğitim süreçlerinin başlatılması, çevre duyarlılığının artırılması gerektiğini belirtti.

Güncel konuşmaların ardından sözlü ve yazılı sorular bölümüyle toplantı sona erdi.

TAK

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

DAÜ, BÜRO-İŞ üyelerine yönelik atölye çalışması düzenledi

Published

on

By

Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ), Büro Banka Ticaret Çalışanları Sendikası (Büro-İş) üyelerine yönelik “iş yaşamında psikolojik şiddet” başlıklı atölye çalışması düzenledi.

DAÜ’den verilen bilgiye göre, “İş Yaşamında Sınırlar ve Sinirler: Psikolojik Şiddet-Mobbing” başlıklı atölye çalışması, Doğu Akdeniz Üniversitesi Psikolojik Danışma, Rehberlik ve Araştırma Merkezi (DAÜ-PDRAM) Kuzey Kampüs ile DAÜ Sürekli Eğitim Merkezi’nin (DAÜ-SEM) iş birliğinde gerçekleştirildi.

Çalışma, Lefkoşa’da Kıbrıs Türk Spor Yazarları Derneği Konferans Salonu’nda yapıldı.

Atölyede, Kuzey Kampüs DAÜ-PDRAM Psikologları Dr. Psk. Fatoş Özeylem ve Uzm. Psk. Haşim Haşimoğulları sunum yaptı.

Devamını Oku

Kıbrıs

CTP Genel Başkanı Erhürman, Emekli Polisler Derneği’ni ziyaret etti

Published

on

By

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Emekli Polisler Derneği’ni ziyaret etti.

CTP Basın Bürosu’ndan yapılan açıklamaya göre, ziyarette Dernek Başkanı Birol Atasu, dernek yöneticileri ve bazı üyelerle görüşen Erhürman’a milletvekili Filiz Besim eşlik etti.

Erhürman ziyarette, ülke sorunlarıyla ilgili çözüm önerileri hakkında görüş alış verişinde bulundu.

Devamını Oku

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar, İngiltere Parlamentosu KKTC Dostluk Grubu ile bir araya geldi

Published

on

By

  

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Londra temasları çerçevesinde, İngiltere Parlamentosu KKTC Dostluk Grubu (APPG-TRNC) üyeleriyle toplantı gerçekleştirdi.

 

Toplantıya APPG TRNC Başkanı Imran Hussain, Milletvekilleri Yasmin Qureshi, Nesil Çalışkan, Lord Rogan, Baroness Mobarik CBE, Lord Qurban Hussain ve Elliott of Ballinamallard katıldı.

 

Cumhurbaşkanı Tatar, Westminster’daki Portcullis House’da gerçekleşen toplantıya ev sahipliği yaptığı APPG-TRNC teşekkür ederek, “APPG-TRNC, Kıbrıs Türk Halkı’nın maruz kaldığı büyük haksızlığı bakanlara ve parlamenterlere aktarma konusunda her zaman proaktif çalışmalar yürütmektedir. Bu meseleye gösterdiğiniz hassasiyet ve desteğiniz için hepinize teşekkür ederim” dedi.

 

Cumhurbaşkanı Tatar konuşmasında şunları kaydetti:

 

“Avrupa’dan Sorumlu Bakan Stephen Doughty ile gerçekleştirdiğim görüşmede, Kıbrıs konusundaki son gelişmelere dair görüşlerimi paylaşma fırsatı buldum. 

 

Rum tarafının iddialarının aksine, Kıbrıs Türk Halkı eşit ve doğuştan gelen haklara sahiptir; bu haklar, 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kurucu ortakları olarak kendi kaderini tayin etme haklarını kapsamaktadır. Cumhuriyetin kurulmasını sağlayan antlaşmalar, Kıbrıs Türk tarafının imzasıyla yürürlüğe girmiştir; bu antlaşmalar aynı zamanda iki Egemen Üs Bölgesi kurulmasına da olanak tanımıştır. Ancak Kıbrıs Türkleri, 1963 Aralık ayında silah zoruyla devletin dışına itilmiş ve Rum-Yunan ikilisinin Kıbrıs’ı Yunanistan’a bağlama hedefi doğrultusunda 11 yıl süren zulme maruz kalmıştır.”

 

Cumhurbaşkanı Tatar, 15 Temmuz 1974’te Yunan Cuntası’nın darbe gerçekleştirdiğini ve “Helenik Kıbrıs Cumhuriyeti” ilan ettiğini belirterek, “Anavatanımız ve garantör ülkelerden biri olan Türkiye, bu zulmü durdurmak amacıyla Kıbrıs Barış Harekâtı’nı gerçekleştirmek zorunda kalmıştır. Bu harekâtın ardından Gönüllü Nüfus Mübadelesi Anlaşması yapılmış, Kıbrıs Türkleri Kuzey’e, Rumlar ise Güney’e geçmiştir. Yarım asrı aşkın süredir federal temelde sürdürülen müzakereler ise denenmiş, başarısız olmuş ve tüketilmiştir” dedi.

 

Yeni iki devletli vizyonunun halk tarafından desteklenerek göreve seçildiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Tatar, sözlerine şöyle devam etti:

 

“Yeni vizyonumu uluslararası kamuoyuna ilk kez Nisan 2021’de Cenevre’deki gayriresmî toplantıda sundum. Bu vizyon, egemen eşitlik ve eşit uluslararası statü temelinde, iki tarafın iş birliğine dayalı bir çözüm arayışıdır. Biz, Kıbrıs sorununa gerçekçi, sürdürülebilir ve pratik bir çözüm istiyoruz.”

 

Cumhurbaşkanı Tatar, BM Genel Sekreteri’nin Kişisel Temsilcisi Maria Holguin tarafından bir keşif çalışması yapıldığını ve yeni, resmî müzakerelerin başlaması için ortak bir zemin bulunmadığının tespit edildiğini anımsattı. Mart ayında katıldığı diğer bir gayriresmî toplantı sonrası tarafların altı yeni iş birliği girişimi üzerinde anlaştığını ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, ancak dönüşünde Rum liderin “taşınmaz mallarla” ilgili Kıbrıs Türk halkını tehdit eden ve sindiren bir kampanya başlattığını, bunun halkta büyük öfkeye neden olduğunu ve kabul edilemez olduğunu belirtti.

 

Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs’ın jeopolitik ve jeostratejik açıdan büyük öneme sahip olduğunu ve Türkiye’nin güney kıyılarına sadece 40 mil mesafede bulunduğunu hatırlatarak, “İngiltere’nin Ada’da iki Egemen Üs Bölgesi bulunmaktadır. Ortadoğu’daki gelişmeler nedeniyle bu üslerin önemi daha da artmıştır” dedi.

 

İngiltere’deki görüşmesinde Bakan Doughty’e, Kıbrıs Türk Halkına yönelik “eşit olmayan muamele politikasının” gözden geçirilmesi çağrısında bulunduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar, şöyle devam etti:

 

“2004 Annan Planı döneminde uluslararası toplum tarafından Kıbrıs Türk Halkı’na yönelik insanlık dışı izolasyonun sona erdirileceğine dair verilen sözlerin hiçbiri tutulmamıştır. Direkt uçuşlar, doğrudan ticaret ve doğrudan temaslar başlatılmamıştır. Bu, halkımızın temel insan hakları meselesidir.”

 

KKTC’nin Türk Devletleri Teşkilatı’na gözlemci üye olarak kabul edildiğini ve Türk devletleriyle ve İslam ülkeleriyle ilişkilerini geliştirmeyi sürdürdüğünü belirten Cumhurbaşkanı Tatar, İngiltere’de yaşayan yaklaşık 350.000 Kıbrıslı Türk’ün güçlü bağlara sahip olduğunu belirtti.

 

Cumhurbaşkanı, “izolasyonun sonlandırılması için somut adımlar görmek istiyoruz. Gençlik ve spor kulüplerimiz dahi uluslararası dostluk maçları oynayamıyor. Bu çağda böyle bir durum söz konusu olmamalı, bu konular siyasi bir çözüme bağlı kalmamalıdır; çünkü çözüm önerileri Rum tarafı tarafından defalarca reddedilmiştir” diye konuştu.

 

Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın BM Genel Kurulu’nda üç yıl üst üste yaptığı konuşmalarda, Kıbrıs Türk Halkı’na yönelik adaletsizliğe son verilmesi, ekonomik, siyasi ve diplomatik ilişkiler kurulması ve KKTC’nin tanınması yönünde çağrısı bulunduğunu hatırlattı. “İki devletli çözüm modelimize ve halkımıza verdiği tam destekten dolayı Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bir kez daha bu vesileyle teşekkür ediyorum” dedi.

 

Cumhurbaşkanı Tatar, toplantıyı düzenleyen “Kuzey Kıbrıs için Özgürlük ve Adalet” kampanyasına ve katılan tüm parlamenterlere de teşekkür etti.

 

Toplantıda yaptığı konuşmada Milletvekili İmran Khan ise, halkların “kendi kaderini tayin hakkı”nın önemine dikkat çekerek, karar vericileri etkilemek ve onları Kıbrıs’ın gerçekleri ve Kıbrıs Türk Halkı’nın yaşadığı mağduriyet konusunda aydınlatmanın önemini vurguladı.

 

Lord Rogan da, Cumhurbaşkanı Tatar’ın KKTC’yi ve Kıbrıs Türk davasını tanıtmak için yılmadan çalışmaya devam ettiğini ve daha önce Lordlar Kamarası oturumuna katılmış ilk KKTC Cumhurbaşkanı olduğunu kaydetti.

Devamını Oku

Trending

Reklam