Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Meclis’te güncel konuşmalar yapılıyor

Published

on

 

Cumhuriyet Meclisi’nde milletvekillerinin güncel konuşma istemlerine yer veriliyor.

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Lefkoşa Milletvekili Doğuş Derya, “Otokrasi Heyulası Altında Ezilen Kıbrıs Türk Demokrasisi” konulu güncel konuşma yaptı.

Derya, Başbakan’ın, muhalefet partisi başkanlarının Meclis kürsüsünden yaptığı konuşmalara cevap vermemesini eleştirerek, bunu “saygısızlık” olarak niteledi. Ülkede acayip günlerden geçildiğini, kabine değişikliğinin ülke demokrasisine müdahale olduğunu, geçmişte de bunların yapıldığını ancak son dönemde yapılanların artık kabul edilemez olduğunu ifade eden Derya, ülkede otokratik bir hükümet sistemi uygulandığını söyledi ve bu sistemden örnekler verdi.

Derya, insan hakları, demokrasi ve bağımsız kurumlar açısından tehlikeli bir sistem olduğunu, dış politikada ülkeleri olumsuz etkilediğini ifade ederek, Türkiye Cumhuriyeti’ne yönelik bu konuda örnekler verdi, eleştirilerde bulundu, ülkedeki siyasi partilere uyarılarda bulundu.

Bir Kıbrıslı Türk olarak ülkede icazet alınarak hükümet kurulmasına, demokrasiye ve seçimlere müdahale edilmesine, siyasi baskılara karşı olduklarını ifade eden Derya, Türkiye’deki muhalefete de seslenerek, bu ülkeye yapılan müdahalelere ses çıkarmamasından dolayı eleştirdi, ses vermeye çağırdı.

Derya, Türkiye Cumhuriyeti iktidarına da, Kıbrıslı Türklerin seçimlerine, demokrasisine, güvenliğine, kardeşlik ilişkilerine zarar vermemeye çağırdı, “Eşitlik adalet karşılıklı saygı istiyoruz” dedi, iki ülke arasındaki ilişkilerin, bağların gerçekten güçlendirilmesi gerektiğini, Kıbrıs Türk halkının gerçekten eşit kabul edilmesini istedi.

Derya’ya yanıt için kürsüye gelen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hasan Taçoy da, bir ülkenin diğer ülkenin iç işlerine karışılmasını istemezken, Derya’nın başka bir ülkenin işlerine karıştığını, kimsenin kimsenin zoruyla oy vermeye gitmediğini, seçimlerin demokratik bir ortamda yapıldığını ve demokrasiye olan inancı savunmaya devam edeceklerini vurguladı.

Taçoy, Başbakan’ın tercihleri yönünde bir kabine değişikliği olduğunu, kimsenin müdahalesi ile bunun olmadığını, başarının da başarısızlığın da Başbakan’ın olacağını anlattı. Taçoy, zamlarla ilgili de haksız eleştiriler yapıldığını, dünyaya bakıldığında akaryakıt, demir, gıda, yem gibi ürünlerdeki artışlara işaret etti.

Popülist yaklaşımlara izin vermeyeceklerini ifade eden Taçoy, Türkiye Cumhuriyeti’ne Kıbrıs Türk halkına her dönemde verdiği destekten ötürü teşekkür etti.

Taçoy, kabine değişikliği konusunda kendi yerinin neden değiştirildiğinin sorulması üzerine, Başbakan’ın böyle uygun gördüğünü, kendisinin sorgulama haddinin olmadığını, ülkesi, partisi için verilen her görevi yaptığını ve yapacağını söyledi.

Doğuş Derya da bunun üzerine yeniden söz alarak, Taçoy’un konuşmasını saptırdığını ifade ederek, eleştirilerde bulundu, Türkiye ile iyi ilişkiler kurulması, ülkede demokrasiye sahip çıkılması gerektiğini söyledi.

CTP Gazimağusa Milletvekili Asım Akansoy, “Hükümetin Krizi, Haysiyet ve Kıbrıslı Türk Demokrasisi” konulu güncel konuşma yaptı.

Akansoy, sağlık çalışanlarının Tıp Bayramı’nı kutladı. Kıbrıs Türk halkının demokratik bir halk olduğunu, her görüşe saygı duyduğunu ve her görüşü dinlediğini ifade eden Akansoy, Tıp Bayramı kutlamasında yaşanan olayı eleştirdi.

Akansoy, son dönemde ülke demokrasisine müdahaleler yapıldığını ve bundan seçmenlerin etkilendiğini, halkın sandığa gitmediğini ifade ederek, bugün ülkede seçimlere katılımın yüzde 57’ler civarında olduğunu, bu durumun araştırılması gerektiğini anlattı.

Halkın, oy verdiği iradenin ülkede hakim olmadığını gördüğünü, siyasetin bundan zarar gördüğünü anlatan Akansoy, siyaset kurumunun halka güven vermesi gerektiğine işaret etti.

Son olarak kabine değişikliği konusunda gerekli açıklamanın yapılmadığını, neden değişiklik yapıldığının açıklanması gerektiğini ifade eden Akansoy, gerekçesini sordu, açıklık istedi, değerlendirmelerde bulundu, “Bu konuda adamcılık söz konusudur” dedi. Akansoy, konunun üzüntü verici olduğunu da kaydetti.

Akansoy, kabinedeki değişikliği “demokrasi lekesi” olarak niteledi, hükümetin “ölü doğduğunu”, reform yapabilme kapasitesi olmadığını savundu.

Daha sonra söz alan CTP Lefkoşa Milletvekili Devrim Barçın da, “Hayat Pahalılığı Ödeneği ve 100 Bin Ücretli İnsanın Durumu” başlıklı bir konuşma yaptı.

Barçın, ülkede bir numaralı gündemin ekonomi olduğunu, ancak siyaset anlamında “tiyatro” oynandığını savundu. Barçın, halkın, ülkenin kendilerinden sorunlara, özellikle de ekonomik sorunlara çözüm beklediğini ifade ederek, ekonominin ve zamların en büyük probleminin Türk Lirası kullanımı olduğunu kaydetti.

Barçın, akaryakıttaki fiyat artışlarının döviz veya petrol fiyatlarındaki artıştan dolayı değil, Türk Lirası ve yanlış politikalardan ötürü kaynaklandığını ifade etti, Fiyat İstikrar Fonu’nda yapılan vergi artışı kararının geri alınmasını ve bu farkın pompaya yansıtılmasını istedi.

Hükümete kamu reformu, belediye reformu, müdürlüklerin liyakata göre yapılması, atamalar konusunda önerilerde bulunan Barçın, bu alanlarda yapılacak düzenlemelerin ekonomiye olumlu yansıyacağını ifade etti, Hayat Pahalılığı konusunda hükümetin uygulamalarının ne olacağının şimdiden kamuoyuna açıklanmasını istedi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hasan Taçoy da, ekonomik değişimler, döviz ve bazı kalemlerdeki fiyat artışlarına işaret ederek, ülkede Türk Lirası’nın yeni kullanılmaya başlanmadığını, Euro kullanılsa da bazı sorunların aynı olacağını, enflasyon oranı ve hayat pahalılığının yine yaşanacağını anlattı, ülke şartlarında yapılabileceklerin belli olduğunu söyledi.

Taçoy, Fiyat İstikrar Fonu’nun kullanılma şeklinin belli olduğunu, fiyatlandırmaların geleceğe yönelik yapıldığını, dünyadaki ekonomik gelişmelere iyi bakılması gerektiğini, 2022’nin enflasyon yılı olacağını, KKTC’nin de ayrı bir gezegen olmadığını vurguladı.

Daha sonra söz alan CTP Lefkoşa Milletvekili Sıla Usar İncirli,  “14 Mart Tıp Bayramı, Yaşlı Bakım Uygulamalarında Etik ve Yasal Sorunlar” ile ilgili güncel konuşma yaptı. İncirli, hükümetin her şeye bir bahanesi olduğunu, ancak mazaretler, bahaneler arkasına saklanarak, sorunların çözülemeyeceğini kaydetti.

İncirli, bugün Tıp Bayramı olduğunu ancak sağlıkta herkesin yorulduğunu, sağlıkçının da hastanın da sorunlardan, düzgün hizmet alamamaktan yorulduğunu ve bayramın kutlanamadığını anlattı.

Tıp Bayramı için bugün düzenlenen törende talihsiz bir olay yaşandığını, Türkiye’den gelen bir konuğun Türkiye sağlık sistemi üzerine değerlendirmeler ve sorunların çözümüne yönelik öneriler ortaya koyarken Cumhurbaşkanı’nın müdahale ettiğini savunan İncirli, bunun kabul edilebilir olmadığını söyledi. İncirli, Cumhurbaşkanı’nın konuşulanlara sabır gösterememesinden ötürü rahatsız olduğunu kaydetti.

İncirli, ülkede sağlık alanında ciddi sıkıntılar, eksiklikler yaşandığını, yasal düzenlemeler gerektiğini, genç hekimlere ihtiyaç olduğunu anlatarak, hekimlik mesleği onuruna yakışır şekilde yasaların güncellenmesinin, geçirilmesinin gerektiğini, komitelerde bu yasaları ivedi bir şekilde görüşmeyi beklediklerini kaydetti.

Sağlıkta şiddet konusunda da gerekli adımların atılmasının önemine işaret eden İncirli, yaşlı bireylerin yaşam haklarının korunmasının önemine de vurgu yaptı, yaşlı bireylerin bakımının yapılması, ihtiyaçlarının giderilmesi ve bakım yapan aile bireylerine destek verilmesinin gerekliliğine dikkat çekti.

İncirli, yaşlı bakım evleri ve huzur evlerinin altyapı eksikliklerinin giderilmesi gerektiğini, ancak evinde bakım görmek isteyen yaşlıların da ailelerine destek verilebileceğini, bu yönde adımlar atılabileceğini anlattı.

TAK/BRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Güneş Sistemi’nin kıyısında garip bir ‘fosil dünya’ keşfedildi

Published

on

By

Gökbilimciler, Güneş Sistemi’nin uzak sınırlarında “Ammonite” adı verilen gizemli bir gökcismi keşfetti.

Ammonite, Neptün’ün ötesinde yer alan ve Trans-Neptunian Object (TNO) olarak sınıflandırılan bir cisim. Ancak onu özel kılan, yörüngesinin son derece eliptik olması.

Bu özelliğiyle, tıpkı Sedna gibi yalnızca üç benzeri daha bulunan Sednoid grubuna dahil edildi. Sednoid’ler, Güneş’e en yakın geçiş noktaları (perihelion) 60 astronomik birimin (au) çok üzerinde olan nadir nesneler.

Gökbilimciler, bu nesnelerin yörüngelerini açıklamak için Gezegen Dokuz adını verdikleri, henüz keşfedilmemiş büyük bir gezegenin varlığını öne sürüyor. Ancak Ammonite’in yörüngesi, mevcut Sednoid’lerden farklılık gösteriyor. Araştırmacılara göre bu durum, Gezegen Dokuz hipotezini daha da karmaşık hâle getiriyor.

4.5 milyar yıldır değişmeyen yörünge

Ammonite’in yörüngesi, bilgisayar simülasyonlarına göre Güneş Sistemi’nin oluşumundan bu yana, yaklaşık 4.5 milyar yıldır kararlı bir şekilde seyrediyor. Nesne ilk kez 2023 yılında Subaru Teleskobu’yla tespit edildi, ancak kesin tanımlama 2024’te Kanada-Fransa-Hawaii Teleskobu ve arşiv verileriyle doğrulandı.

Keşif, FOSSIL (Formation of the Outer Solar System: An Icy Legacy) adlı gözlem programı kapsamında yapıldı. Program, Güneş Sistemi’nin uzak bölgelerindeki buzul nesneleri araştırmayı amaçlıyor.

“Q-boşluğu”nu dolduran ilk nesne

Ammonite, şimdiye kadar gözlemlenememiş bir yörünge bölgesinde yer alıyor. Bu bölge, gökbilimcilerin “q-gap” adını verdiği ve neden boş kaldığı bilinmeyen bir yörünge aralığını temsil ediyordu. Araştırmanın yazarlarına göre, Ammonite bu boşluğu doldurarak önemli bir eksik halkayı tamamladı.

Yeni sorular doğuruyor

Çalışmanın ortak yazarı Dr. Yukun Huang’a göre, Ammonite’in yörüngesinin diğer Sednoid’lerle uyuşmaması, Gezegen Dokuz’un varlığını sorgulayan bir durum olabilir. Huang, bu nesnelerin oluşumunda, zamanında Güneş Sistemi’nde bulunan ama sonra dışarı atılan bir gezegenin etkili olabileceğini öne sürdü.

Ayrıca, bazı teorilere göre bu tür uzak nesneler; Güneş’in yıldız kümesi içindeki erken döneminde başka yıldızlarla yaşanan etkileşimler, hatta başka sistemlerden yakalanmış cisimler sonucu oluşmuş olabilir.

Gezegen Dokuz ortaya çıkabilir mi?

Ammonite’in keşfi, Gezegen Dokuz’un yörüngesini daraltıyor ve muhtemel saklanma alanlarını azaltıyor. Gökbilimciler henüz bu varsayımsal gezegeni gözlemleyemedi, ancak umutlar yeni nesil teleskoplarda.

Vera Rubin Gözlemevi, yakında on yıl sürecek LSST (Legacy Survey of Space and Time) projesine başlayacak. Bu teleskop, Güneş Sistemi’ndeki en karanlık ve zor tespit edilen nesneleri gözlemlemek için tasarlandı. Eğer Gezegen Dokuz gerçekten varsa, Rubin bu bilinmeyen devi ortaya çıkarabilecek en güçlü aday olabilir.

Devamını Oku

Dünya

Madrid’de devam eden orman yangınlarından kaynaklanan duman gökyüzünü kapladı

Published

on

By

İspanya’nın başkenti Madrid’de henüz kontrol altına alınamayan orman yangınlarından kaynaklanan duman, gökyüzünü kapladı.

Madrid’in 50 kilometre güneybatısında yer alan Mentrida kasabası civarında orman yangını çıktı.

Yaklaşık 3 bin hektarlık alanın kül olduğu yangından kaynaklanan duman, Madrid’de gökyüzünün tamamen kaplanıp turuncu bir görüntünün oluşmasına yol açtı.

Yangınların henüz kontrol altına alınamadığını belirten yetkililer, vatandaşlara evlerinde kalmalarını ve pencerelerini kapatmalarını tavsiye etti.

Devamını Oku

Dünya

BM: 18 Mart’tan bu yana Gazze’de 737 binden fazla kişi yerinden edildi

Published

on

By

Birleşmiş Milletler (BM), mart ayında İsrail’in ateşkesi bozmasından bu yana Gazze’de 737 binden fazla kişinin yerinden edildiğini bildirdi.

BM Genel Sekreter Sözcü Yardımcısı Stephanie Tremblay, günlük basın toplantısında gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Bölgedeki meslektaşlarından edindiği bilgiyi aktaran Tremblay, sadece 8-15 Temmuz’da Gazze’de 11 bin 500 kişinin yerinden edildiğini belirtti.

Tremblay, diğer taraftan 18 Mart’ta İsrail’in ateşkesi bozmasından bu yana Gazze’de 737 binden fazla kişinin yerinden edildiğini söyledi.

Gazze’de hemen hemen herkesin yerinden edildiğine dikkati çeken Tremblay, bazı kişilerin birkaç kez yerinden edildiğini vurguladı.

– “İbadethanelere yönelik saldırılar kabul edilemez”

Tremblay, BM Genel Sekreteri’nin Gazze kentinin kuzeyinde yerinden edilen Filistinlilerin sığındığı Kutsal Aile Kilisesi’ne (Latin Manastırı) yönelik saldırıyı şiddetle kınadığını bildirdi.

İbadethanelere yönelik saldırıların kabul edilemez olduğunun altını çizen Tremblay, aynı zamanda sığınan insanların hedef alınmaması gerektiğini söyledi.

Tremblay, AA muhabirinin, “Genel Sekreter İsrail tarafından, El-Halil kentindeki Harem-i İbrahim Camisi’nin statüsünün değiştirilmesine ne tepki veriyor?” sorusuna ise bu konuya ilişkin gelişmelerden henüz haberdar olmadığını ifade etti.

BM Sözcü Yardımcısı, “Ancak her zaman tüm ibadethanelerin korunması çağrısında bulunuyoruz.” dedi.

Israel Hayom gazetesinde yer alan haberde, Tel Aviv yönetiminin El Halil kentindeki Harem-i İbrahim Camisi üzerindeki yetkileri El Halil Belediyesinden alarak bölgedeki yasa dışı yerleşim birimlerinden “Kiryat Arba” yönetimine verildiği belirtilmişti.

Devamını Oku

Trending

Reklam