Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

“Meme Kanserini Önlemede Fiziksel Aktivitenin Rolü”

Published

on

Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü Öğretim Görevlisi Uzman Fizyoterapist Beraat Alptuğ, meme kanseri farkındalık ayı kapsamında “Meme Kanserini Önlemede Fiziksel Aktivitenin Rolü” üzerine bilgilendirmelerde bulundu.

Her sekiz kadından biri ve her bin erkekten biri meme kanserinden etkilenmekte olduğunu ifade eden Alptuğ, “Kadınlar arasında en sık teşhis edilen kanser olan meme kanseri için hayatta kalma oranı, 1970’lerden bu yana yaklaşık yüzde 20 artarak şu anda yaklaşık yüzde 90’dır. Erken teşhis ve meme kanseri tedavisindeki gelişmeler sayesinde hayatta kalma oranı artmaktadır. Meme kanseri için tedavi zor bir süreçtir.

Tedavi seçenekleri arasında ameliyatlar (biyopsi, lumpektomi, mastektomi, rekonstrüksiyon), radyasyon ve/veya kemoterapi yer alır. Bu tedaviler sağ kalımı arttırsa da hem fiziksel hem de psikolojik olarak ağır yan etkilere neden olabilirler.

Meme kanseri tedavisinde en sık görülen yan etkiler yara dokusu, omuz, göğüs, sırt, boyun veya kolda ağrı, omuz ve boyun bölgesinde hareket kısıtlılıkları, lenfödem, zayıflık ve yorgunluk, nöropati (sinir hasarı), gastro-intestinal sistem bozuklukları, aksiller web sendromu olarak sıralanabilir ve uygulanan tedavilere göre çeşitlenebilir” dedi.

Uzman Fizyoterapist Alptuğ, açıklamalarının devamında meme kanserini önlemede fiziksel aktivitenin rolünden bahsederek, farkındalık için önemli mesajlar verdi:
Fizyoterapi nasıl yardımcı olabilir?
Fizyoterapi meme kanseri tedavisinin her aşamasında yer almaktadır. En önemlisi hasta eğitimi ve düzenli fiziksel aktivite programları ile meme kanserini öncelemede fizyoterapinin rolü önemlidir. Düzenli egzersiz (fiziksel aktivite) yapan kadınların meme kanseri riski aktif olmayan kadınlara göre daha düşüktür. Yapılan çalışmalara göre, düzenli egzersiz yapan kadınların meme kanseri riski aktif olmayan kadınlara göre yüzde 10-20 daha düşük. Bu etki, menopoz sonrası kadınlarda daha belirgin olmaktadır. Meme kanseri tedavisi sonrası fiziksel aktivite yine önemli olmaktadır.
Ne kadar fiziksel aktiviteye ihtiyacınız var?
Amerikan Kanser Derneği, haftada 150-300 dakika (2½-5 saat) orta derecede fiziksel aktivite (veya 75-100 dakika (yaklaşık 1-2 saat) şiddetli aktivite) yapılmasını önermektedir. Bu aktivite miktarı, genel olarak kanser riskinin azalmasıyla bağlantılıdır.
Orta düzeyde aktiviteler arasında yürüyüş, bahçe işleri ve yavaş dans sayılabilir. Yoğun aktiviteler arasında koşu, tenis oynama ve yüzme yer alır. Meme kanseri riskinizi azaltmak için yoğun egzersiz yapmanız gerekmez. Günde 30 dakika yürümeye eşit aktiviteye sahip olan kadınların meme kanseri riski, aktif olmayan kadınlara göre yaklaşık yüzde 3 daha düşürmüş olursunuz.
Egzersiz neden meme kanseri riski ile ilişkilidir?
Egzersiz, birkaç nedenden dolayı daha düşük meme kanseri riski ile bağlantılı olabilir. Öncelikle kilo kontrolüne yardımcı olabilir. Zayıf kadınların menopozdan sonra kilolu kadınlara kıyasla meme kanseri riski daha düşüktür. Ayrıca aktif olmak kan östrojen düzeylerini düşürebilir. Kan östrojen düzeyi düşük olan kadınların meme kanseri riski, yüksek düzeyli kadınlara göre daha düşüktür. Son olarak egzersiz vücudun bağışıklık sistemini güçlendirebilir, böylece kanser hücrelerinin öldürülmesine veya büyümesinin yavaşlatılmasına yardımcı olabilir.
Fiziksel aktiviteyi artırmak için ipuçları
Aktif olmak sağlığınız için iyidir, ancak egzersiz yapmak için zaman bulmak zor olabilir ama hayatınızda yapacağınız küçük değişiklerin büyük etkileri olabilir. Örneğin;
• Sizi hareket ettiren hoşunuza giden herhangi bir aktivite yapın (örneğin, dans veya bahçe işleri).
• Asansör yerine merdiven kullanın.
• Araba kullanmak yerine yürüyün veya bisiklet kullanın.
• Evcil hayvanınızı yürüyüşe çıkarın.
• Öğle yemeğinde egzersiz yapın veya esnemek veya hızlı bir yürüyüş yapmak için bir egzersiz molası verin.
• Aktif tatiller planlayın.
• Adımlarınızı takip etmek için teknolojiden yararlanın.
• TV izlerken sabit bir bisiklet veya koşu bandı kullanın.
MEME KANSERİNDE FARKINDALIK MESAJLARI

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Published

on

By

CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, Kıbrıs meselesinde iki eşit kurucu devlet vurgusu yaptı. “Bir anlaşma olması halinde, Kıbrıs Türk halkının iradesi dışında karar alınamaz” dedi.

CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, Kıbrıs meselesinde iki eşit kurucu devlet vurgusu yaptı. “Bir anlaşma olması halinde, Kıbrıs Türk halkının iradesi dışında karar alınamaz” dedi.

“iki eşit kurucu devlet olacak”

Erhürman, önerdikleri düzende iki eşit kurucu devletin kendi içlerinde eşit olacağını, birbirlerine müdahale edemeyeceğini söyledi. Spor gibi bazı alanlarda ayrı ayrı uluslararası anlaşmalar yapılabileceğini belirten Erhürman, deniz yetki alanları ve enerji gibi konularda ise siyasi eşitlik temelinde ortak karar alınması gerektiğini kaydetti.

“Hristodulidis tek başına karar üretiyor”

Rum lider Nikos Hristodulidis’in hidrokarbon konusunda tek taraflı kararlar ürettiğine ve İsrail ile güvenlik anlaşmaları yaptığına dikkat çeken Erhürman, “Bir anlaşma olması halinde, Kıbrıs Türk halkının iradesi dışında hiçbir karar alınamayacak” ifadelerini kullandı.

“Samimiyetsizlik görünür kılınmalı”

CTP lideri, Rum tarafının uzlaşmaz tavrına değinerek, Crans Montana’dan devam etme yönündeki açıklamaları samimi bulmadığını söyledi. Ancak, Kıbrıs Türk tarafının bu samimiyetsizliği uluslararası alanda görünür kılması gerektiğini vurguladı.

“Çözüm bölgesel barış için şart”

Erhürman, adada kalıcı bir çözümün yalnızca Kıbrıslı Türkler için değil, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti ve bölge ülkeleri için de istikrar ve kalıcı barış açısından hayati önem taşıdığını dile getirdi.

 


Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler, Kıbrıs Türk halkının geçmişinde verdiği mücadeleden aldığı ruhla geleceğe umutla baktığını söyledi.

Başkan Öztürkler, çekimleri Türkiye, Azerbaycan ve Amerika’da yapılan ve final bölümü çekimleri  Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde gerçekleşecek  olan White Kingdom  isimli dizinin yapımcısı Defne Film Şirketi heyetini kabul etti.

Öztürkler, kabulde yaptığı konuşmada KKTC’nin sahip olduğu doğal güzellikleri, tarihi mirası ve kültürel çeşitliliği ile büyük bir potansiyele sahip olduğunu ifade ederek dizi ve film gibi etkili araçlarla  bu potansiyelin yurt içi ve yurt dışında daha fazla tanıtılmasının sağlanabileceğini söyledi.

Film yapım şirketine bu anlamda teşekkür eden Öztürkler, son yıllarda dünya genelinde görsel medya aracılığıyla yapılan tanıtımların ülkeler üzerinde yarattığı etki göz önüne alındığında, KKTC’de dizi çekilmesinin ülkenin turizmine, kültürüne ve ekonomik kalkınmasına önemli katkılar sağlayabileceğine değindi.

Kıbrıs Türk kültürünün, hem Doğu’nun hem Batı’nın izlerini taşıyan zengin bir mozaiğe sahip olduğunu ifade eden Başkan Öztürkler, mutfaktan müziğe, geleneklerden halk danslarına kadar uzanan bu çeşitliliğin, sanat ve kültür alanında büyük bir yaratıcı güç barındırdığını söyledi.

Kıbrıs Türk halkının, tarihin zorlu dönemeçlerinden geçmiş, varlığını korumak adına büyük mücadeleler vermiş bir halk olduğunu dile getiren Öztürkler, bu mücadeleci ruhun, bugün Kıbrıs Türkü’nü geleceğe umutla bakan, üretmeye ve gelişmeye açık, dinamik bir halk haline getirdiğini kaydetti.

Öztürkler, Anavatan Türkiye’den aldıkları güç ve destekle son yıllarda eğitimden sağlığa, turizmden ulaşıma, teknolojiye ve altyapıya kadar birçok alanda önemli mesafeler kat ettiğini ve bu durumun ülkenin geleceğine dair umutları güçlendirdiğini vurguladı.

Defne Film Şirketi Yapımcısı Hasan Arslan da, Kıbrıs’ın tarihi değerlerini ve kahramanlarını ön plana çıkaracak büyük bir projeye imza attıklarını açıkladı.

Arslan, Kıbrıs’ın dünya genelinde daha güçlü tanınması ve özellikle Avrupa Birliği nezdinde hak ettiği statünün kabul görmesi için kültürel tanıtım çalışmalarının önemine dikkat çekti. “Kıbrısımızın turizmde ve gelişme alanında daha iyi bir noktaya taşınabilmesi için diziler ve belgeseller yoluyla yapılacak görsel tanıtımın büyük katkı sağlayacağına inanıyoruz” dedi.

Uluslararası bir proje üzerinde çalıştıklarını belirten dizinin yönetmeni Mehmet Çetin ise , çekimlerin üç aylık bir sürede farklı ülkelerde tamamlandığını söyledi.

Çetin, Los Angeles, Azerbaycan ve Türkiye’de gerçekleştirilen çekimlerin ardından projenin final kısmı için Kıbrıs’a geldiklerini ifade ederek, “Bu bölüm, Kıbrıs’ın tarihini anlatırken aynı zamanda günümüzden de kesitler sunacak. Sekiz bölümden oluşacak dijital dizimiz, oldukça yüksek kalite bir prodüksiyonla hazırlanıyor ve uluslararası vizyona çıkarmayı hedefliyoruz” dedi.

Projeye büyük emek verdiklerini vurgulayan Çetin, “Çok çalıştık, çok mücadele ettik. Kıbrıs’ı çok seviyoruz ve bu sevgimizi de dizimize yansıtmaya gayret ettik” ifadelerini kullandı.

Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Polis Basın Subaylığı, 8-14 Eylül tarihleri arasında ülke genelinde gerçekleştirilen trafik denetimlerinde toplam 16 bin 876 araç sürücüsünün kontrol edildiğini açıkladı. Denetimler sonucunda suç işlediği tespit edilen 2 bin 517 sürücü hakkında yasal işlem başlatıldı.

Polisin açıkladığı verilere göre en çok tespit edilen suçlar arasında süratli araç kullanmak (869), mobil araçla tespit edilen sürat suçları (187), seyir esnasında ruhsatsız araç kullanmak (253), alkollü araç kullanmak (81), muayenesiz araç kullanmak (84) ve aracın camlarına görüşü engelleyici cam filmi yapıştırmak (198) yer aldı. Ayrıca dikkatsiz sürüş, emniyet kemeri takmama, trafik levha ve ışıklarına uymama gibi ihlaller de rapor edildi.

Denetimler kapsamında toplam 366 araç trafikten men edilirken, 8 sürücü ise tutuklandı. Polis yetkilileri, denetimlerin güvenli trafik ve kazaların önlenmesi amacıyla düzenli olarak devam edeceğini bildirdi.

 


Devamını Oku

Trending

Reklam