Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Milli Mücadele Vakfı: Elektrik enerjisi sorununun bitirilmesi şart

Published

on

Milli Mücadele Vakfı, “ Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin acil olarak, Anavatan Türkiye ile birlikte ne gerekirse yaparak elektrik enerjisi sorununu bitirilmesinin şart olduğunu vurguladı.”

Vakıf’tan yapılan açıklamada, “halkın ve tüm sektörlerin sıcakların da bastırması ile elektrik kesintilerinden dolayı sıkıntı ve mağduriyetler yaşadığına, Devlet’e karşı düşmanlık besleyen bedbahtların bundan yararlanmaya çalıştıklarına dikkat çekildi.”

Açıklamada, Milli Mücadele Vakfı’nın elektrik sorununun giderilmesi için önerileri de ortaya konuldu ve şöyle denildi:

“ Yazın gelmesi , sıcakların bastırması ile elektrik kesintilerinin yeniden başlaması kabul edilebilecek bir durum değildir. Belli ki gerek iç gerekse dış nedenlerle yapılması gerekenlerde bir gecikme vardır. Sebepler ne isterse olsun Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti acil olarak, Anavatan Türkiye ile birlikte ne gerekirse yaparak elektrik enerjisi sorununu bitirilmelidir.

Halkımız, tüm sektörler, elektrik kesintilerinden dolayı sıkıntı ve mağduriyetler yaşarken Devlet’e karşı düşmanlık besleyen bedbahtlar bu durumu istismar ederek saldırılarını yoğunlaştırıyor, milli mücadelemize zarar vermeye çalışıyor.

Bize göre bu konuda ilk yapılması gereken gerek KIBTEK gerekse özel sektörün mevcut üretim kapasitelerini dorukta tutmalarını sağlamak, bu kapasitelerin halkımıza kesintisiz ulaşmasını başarmaktır.

Bu bağlamda önerilerimiz ve görüşlerimiz şöyledir:

Enterkonnekte sistem: (Elektriksel Kablo Bağlantısı)
Dünyada artık şebekesi arz güvenliği için bir başka şebeke ile enterkonnekte olmayan ülke sayısı çok azalmıştır.
Anavatan Türkiye’nin KKTC’yle arasında elektrik enerjisi iletimi için enterkonnekte sistem kurmak istediği, Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın bu konuda da kararlı bir duruş ortaya koyduğu fizibilite çalışmalarının başladığı ancak Rum-Yunan ikilisinin Türkiye’nin ETNSO Avrupa Elektrik İletim Sistemi Operatörleri Ağına bağlı olmasını kullanarak tüm adaya yarar sağlayacak bu projeyi engellemeye çalıştığı nettir.
Buna rağmen bizler, Anavatan Türkiye’nin bu sorunu aşacağına ve projenin gerçekleşeceğine inanıyor, güveniyoruz.
KKTC elektrik şebekesi büyük ve güçlü bir sisteme bağlanınca stabilite artacağı için sınırsız oranda güneş paneliyle üretim yapılabilecektir.
Bu da ülke için uygun fiyata enerji elde edilmesi, arz güvenliği, çevre ve sağlık alanında fayda sağlayacak yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilecek
Yatırımlar:
Önümüzdeki süreçte enerji arzını en ekonomik ve çevre dostu modern santral kurulumu ile sağlayacak şekilde yatırım projeleri yürütülmeli üretimde çeşitlilik sağlanmalıdır.
Üretime yatırım yapılacak ise bu ‘Concentrated Solar Power (CSP)’ santralı olmalıdır. Bu teknolojiye yatırımlar Dünyada hızla artmaktadır. Bu teknoloji ile Güneş ısısı kullanılarak buhar santralı aracılığı ile Elektrik enerjisi elde edilmektedir. Dünyada 20 MW lık santrallardan 800 MW hatta 1GW seviyesinde enerji üreten CSP ler mevcuttur ve sayıları hızla artmaktadır. Bu teknoloji üretim için Güneş enerjisini kullanmakta fakat Fotovoltaik (PV) den farklı olarak büyük güçlerde enerji (AC) üretim yaparken gelişen teknoloji ile Güneş ısısı gündüz hapsedilerek gece de ülektrik üretimine devam edilmektedir.

İletim ve Dağıtım şebekesine yatırımlar artırılmalıdır. Özellikle yüklerin artış oranı ve yeni gelişmeler (Elektrikli araç artışı vb.) göz önüne alınarak Dağıtım şebekesi gerekli olan bakım onarım ile tümü ile elden geçirilmeli ve yeni yatırımlar yasalara, kurallara uygun bilimsel yöntemler dikkate alınarak şeffaf olarak yapılmalıdır. Yüksek Gerilim ve Orta Gerilim başta olmak üzere elektrik iletim ve dağıtımda projelerin öncelik sırasına göre İhale edilip uygulanması hedeflenmlidir.
Şebeke Güç kalitesi ölçümleri tamamlanıp bilimsel önlemler alınmalıdır.
Enerji santrallarının zararlı baca gaz emisyonları azaltılmalıdır.
Yenilenebilir enerji, dağınık üretim teşvikleri artırılmalı ve özendirilmelidir.
Üretimden (dağıtık üretim dahil) tüketime kadar tüm elektrik sisteminin otomasyonuna ve teknolojik altyapıya yönelik eylemler hayata geçirilmelidir.
Enerji Yönetimi:
KKTC’de sırf enerji alanında çalışacak bir enerji dairesi oluşturulmalıdır.
Etkin işlev görebilecek denetim yapabilecek, donanımlı, yasalarla koruma altına alınmış, özellikle Enerji alanında uzman üyelerden ve akademisyenlerden oluşacak Enerji Üst Kurulu oluşturulmalıdır. Bu kurul hem enerji alanında devlet politikalarının geliştirilmesinden hem de alandaki uygulama ve gelişmeleri denetleyebilen, gerektiğinde caydırıcılık işlevi olan bir kurul olmalıdır. Bu sayede üretim yapan kuruluşlar ve enerji piyasasındaki diğer paydaşlar denetlenebilecek ve denetim fonksiyonunun yanı sıra enerji yönetiminin sağlanabilmesine yönelik de sistem oluşturulabilecektir.
Enerji verimliliği çalışmalarını tek bir çatı altında toplayabilecek, idari ve mali açıdan güçlü, yatay sektörlerde çalışmalar yapabilecek Enerji Üst Kurulu bünyesinde Enerji Verimliliği alt kurulu oluşturulmalıdır

Yasal Düzenlemeler:
Çağımıza uygun güncel, modern şartlarla yönetilecek etkinlik, verimlilik, şeffaflık, hesap verebilirlik temelinde bir KIB-TEK yasası çıkarılmalıdır. KIB-TEK bu yasa çerçevesinde yönetilmeli ve işlev görmelidir.
Dünya genelinde kullanımı yaygınlaşan ve yasal düzenlemeler ile zorunlu hale getirilmekte olan elektrikli taşıt kullanımı ve bu araçlar için kurulan şarj istasyonlarının, elektrik şebekesine ilave bir yük katacağı değerlendirilmeli bu hususta gerekli yasal mevzuatın ve altyapının hazırlanmasına yönelik çalışmalar hızlandmalı ve sonuçlandırılmalıdır.
Enerji verimliliğine yönelik yasa ve tüzük çalışmalarındaki eksikler hızla giderilmeli, Enerji verimliliğine yönelik çalışmaların yönlendirilebilmesi, denetlenebilmesi ve uygulanabilmesi için mevcut idari yapıların gözden geçirilmesi ve kapasite gelişimi sağlanmalıdır.

Enerji Verimliliği:
KKTC’de enerji verimliliğinin takibine yönelik olarak veri toplama, saklama ve ulaşma altyapısı kapasite, nitelikli insan gücü ve bilgi teknolojileri altyapıları ile birlikte oluşturulmalıdır.
Basın-yayın organlarında enerji verimliliği ile ilgili yoğun farkındalık programları yapılmalı. Okullarda bu alanda öğrencilere yönelik eğitimler verilmelidir.
Bina Enerji Performansı (BEP) ve Enerji sertifikası (ES) kriterleri belirlenmeli ve bu konuda yasal düzenlemeler yapılmalıdır.
Enerji Yöneticisi Sertifika Programları açılmalı ve Enerji Yöneticileri yetiştirilmelidir.
Enerji verimliliği projeleri için finansman mekanizmaları geliştirilmelidir.

Teknik Eğitim:
Endüstri Meslek Liselerinin öğrenci kalitesi yükseltilmeli. (Ör: sınavla öğrenci alınması) Teknik öğretimin İmajı yükseltilmelidir. Teknisyen ve Tekniker yetiştiren Teknik Yüksek Okullara önem verilmeli yerli teknik eleman yetişmesi teşvik edilmelidir.
Veri Analizi:
Her alanda istatistiki veri tutulmalı. Tutulan veriler ilgili resmi kurumla paylaşılmalı ayni zamanda istatistiki analiz yapılmalı ve iyileştirme gereken yönler geliştirilmelidir.
Fiber iletişim:
Fiber haritası oluşturulmalı. Fiber bağlantılar her binaya ulaştırılması hedeflenerek iletişim kalitesi artırılmalı. Bu sayede elektronik otomasyon, elektronik dönüşüm sağlanmalı ve e-devlet sistemi güvenli bir şekilde hem halkın günlük hayatı kolaylaştırılmalı hem de devletin her alanda denetimini kolaylaştırılmalıdır. Veri akışı ve kaydı artırılmalıdır.. Bu Sanayi, Ticaret, Eğitim, Turizm, Sağlık ve diğer tüm kamu ve özel alanların daha verimli çalışabilmesi açısından çok önem arz eden bir konudur.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Published

on

By

Yapay zeka destekli kameralar tartışılmaya devam ederken; Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Arıklı, kameraların hız ihlallerine ceza kestiğini anımsattı, yeni yasal düzenlemelerin yolda olduğunu açıkladı.

Yüzde 30, 50 ve 100… Trafik cezalarının kademeli olarak yansıtılması için yasal düzenleme hazırlığı yaptıklarını ifade eden Arıklı, “Sürücü ilk kez ceza aldığında cezanın yüzde 30’unu, ikincisinde yüzde 50’sini üçüncüsünde cezanın tamamını ödeyecek.” dedi. Arıklı, ceza puanlarının bir miktar düşürüleceğini söyledi.

Elektronik sigara çalışması… Araçta sigara kullanımının yasak olduğunu anımsatan Erhan Arıklı, “Trafik Komisyonu’na ‘elektronik sigaralar serbest bırakılabilir mi?’ noktasında bir teklif götüreceğim. Sigaranın yangınlara yol açma gibi tehlikesi var, normal sigarada tolerans söz konusu değil.” diye konuştu.

“Birikmiş cezalar gönderiliyor”… Arıklı, bütçede yeterli para olmadığı için gönderimi yapılmayan cezalar olduğunu söyleyerek, cezaların dağıtımına başlandığını ifade etti. Arıklı, bunların tamamlanmasıyla (şubat ayı öngörülüyor) yeni radarların cezalarının da gönderilmeye başlayacağını kaydetti.

Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi’nde geçtiğimiz günlerde Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’nın bütçesi görüşülürken, yapay zekâ destekli yeni nesil kameralar yeniden gündeme geldi.

CTP Milletvekili Salahi Şahiner, trafik kameralarının aylardır sessiz sedasız devrede olduğunu ve tam kapasite çalıştığını belirterek, “Her ay yaklaşık 10 bin ceza kesiliyor. Şu anda vatandaşa gönderilmek üzere sistemde bekleyen en az 50 milyon TL tutarında ceza var” demişti.

Bunun üzerine “Kameralar devrede mi, her şeyi mi çekiyor?” soruları kamuoyunda merak uyandırırken, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, KIBRIS muhabirine yaptığı açıklamada konuya netlik getirdi.

“Kameralar başından beri aktif”

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, yapay zekâ destekli yeni nesil trafik kameralarının devreye alındığı ilk günden itibaren hız ölçümü yapmaya devam ettiğini vurgulayarak şöyle konuştu:

“Kameralar konulduğu andan itibaren sürat ölçmeye devam ediyor. Yani eski kameralar değiştiği andan itibaren hız tahdidini ölçüyor ve aşanlara ceza kesmeye devam ediyor. Bunu en başından beri defalarca söyledik. Yapay zekâ destekli kameraların sadece diğer özelliklerini henüz kullanmaya başlamadık. Bunlar arasında kemer, seyrüsefer ve sigorta denetimleri var. Bu özellikler için Bakanlar Kurulu’nda karar alındıktan sonra kullanımına geçilecek. Ama hız tahdidi ölçümü hiçbir zaman gündemden düşmedi; en başından beri aktif.”

“Rakamlar poliste var”

Muhalefet milletvekili Salahi Şahiner’in açıkladığı ceza rakamlarını “uçuk” olarak nitelendiren Arıklı, eleştirileri sert bir dille yanıtladı:

“Salahi Bey’in rakamlarla bir problemi var herhalde. Hiçbir istatistiksel veriye dayanmayan son derece uçuk ve hayali rakamlardan bahsediyor. Gerçekten şaşırıyorum. Kulaktan dolma bilgilerle insanları kışkırtıyor.”

Bakan Arıklı, gerçek ceza sayılarına dair soruyu da yanıtlayarak bu bilgilerin poliste bulunduğunu belirterek “Onu bizim bilmemiz mümkün değil. Kaç tane vatandaşın kameralarda hız tahdidine takıldığını ancak polis bilebilir. Bu konuda açıklamayı polis yapar.”

Kameraların “sessiz sedasız devreye alındığına” ilişkin söylemlere de değinen Arıklı, “Biz bilmiyorduk” söylemlerini kesin bir dille reddetti:

“Biz hiçbir zaman kamaraların devre dışı kaldığını söylemedik. Hatta bunu söyleyen arkadaşlara da “sıkıysa bas geç” esprisini de yaptık. Geçmişte kameralar hangi oranda ceza kesmeye devam ediyorsa yine kesmeye devam ediyor. Ben dahil bu suçu işleyen herkes cezasını çekmeli.”

Ceza gönderimi başladı mı?

Bakan Arıklı, sürat ihlali yaptığı yeni kameralarca tespit edilen sürücülere ceza gönderiminin yapılmaya başlanıp başlanmadığı ile ilgili soruya da şu şekilde yanıt verdi:

“Henüz daha ona sıra gelmediğini düşünüyorum çünkü geçmişten kalan 2 yıllık bir birikme vardı. Bütçemizde para olmadığı için ihaleye çıkamamıştık. Ceza gönderimleri ihale ile yapılıyor, ihaleyi alan firma dağıtıyor bunları. 2024’ün sonuna kadar olan geçmişte birikmiş olan cezalar vardı sırayla geçmişten bugüne kadar onlar dağıtılıyor. Ceza gönderimlerinde 2025’in ortalarına kadar geldiğini düşünüyorum. Zannediyorum ki yeni cezalar da ocak-şubat sonu gibi gönderilmeye başlanır.”

“Başbakan’ın açıklaması hız ihlalleri dışındaki tespitlerle ilgiliydi”

Bakan Arıklı, Başbakan Ünal Üstel’in 1 Ekim 2025 tarihinde yapay zeka destekli hız tespit kameralarının eğitim ve devreye alma süreci ile ilgili yaptığı açıklamada “1-2 Ekim 2025 tarihlerinde kullanıcı eğitimleri gerçekleştirilecek, ardından kamuoyu ayrıntılı şekilde bilgilendirilecek ve kameralar aktif olarak görev yapmaya başlayacaktır. İhlallere yönelik cezalar da bu bilgilendirme tarihinden itibaren uygulanacaktır. Vatandaşlarımız kapsamlı bir şekilde bilgilendirilmeden ve uyarıcı levhalar tamamlanmadan ceza yazma süreci başlamayacaktır” ifadelerine yönelik de “O açıklama diğer özelliklerle alakalıdır. Hız tahdidi ile ilgili Sayın Başbakan’ın öyle bir açıklaması yok.” dedi.

“Yeni kameraların hız ölçüm mesafesini Trafik Komisyonu belirleyecek”

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, yapay zekâ destekli yeni nesil trafik kameralarına ilişkin teknik detayları ve uygulanacak prosedürü anlatarak yeni kameraların hız ölçüm sistemiyle ilgili olarak şu bilgileri paylaştı:

“Yeni kameralar hız tahdidini, eski kameralar hangi mesafeden ölçüyorsa o mesafeden ölçmeye devam etti. Şimdi bu konuda bir değerlendirme sürecine giriyoruz. Önce konuyu Trafik Komisyonu’nun bilgisine getireceğiz. Komisyonun görüşlerini aldıktan sonra Bakanlar Kurulu’nda durumu değerlendireceğiz. Mevcut kameralar 200 metreden çekiyor, eski kameralar ise şimdiye kadar 50 metreden çekiyordu. O yüzden yeni kameralar da şu an 50 metreden çekiyor. Bu mesafenin 200 metreye çıkarılıp çıkarılmayacağına Trafik Komisyonu karar verecek ve bize bildirecek.”

“IQOS gibi elektronik sigaralar için teklif götüreceğim”

Bakan Arıklı, yapay zekâ kameralarının hız dışında tespit edeceği diğer ihlallerin Trafik Komisyonu tarafından onaylandığını belirtti:

“Trafik Komisyonu, yapay zekâ kameralarının hız tahdidi dışında tespit edeceği diğer ihlaller konusunda da onay verdi. Araç içindeki yolcuların fotoğraflanması meselesinde ise biz görüntülerin flu olmasını önermiştik; Komisyon ‘hayır, karartılsın’ şeklinde karar aldı.”

Arıklı, trafik güvenliği açısından yeni bir düzenleme ihtiyacına da dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:

“Trafik Komisyonu’na IQOS gibi elektronik sigaraların acaba serbest bırakılabilir mi noktasında bir teklif götüreceğim. Çünkü sigaranın yangınlara yol açma gibi birkaç yönden ciddi tehlikesi var. Normal sigara konusunda herhangi bir tolerans söz konusu değil.”

“Yasal düzenleme hazırlığındayız”

Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

İskele Kaza Mahkemesi’nde yargılanan iki Kıbrıslı Rum sanık A.K. (E-60) ve A.K. (K-60), dün yeniden mahkemeye çıkarıldı. İki Kıbrıslı Rum sanığın hakkındaki dava 9 Aralık’a ertelendi.

Geçmiş duruşmalarda savcılık, beş sanık aleyhine getirilen “mülke tecavüz” ve “genel rahatsızlık” suçlamalarına ilişkin davayı geri çekmiş; sanıklar söz konusu suçlamalardan serbest kalmıştı.

“Kişisel Verileri Koruma Yasası’nı ihlal” ve “özel hayatın gizliliğini ihlal” suçlamalarıyla yargılanan iki sanık hakkındaki dava ise dün de devam etti.

Öte yandan, “askeri yasak bölgeyi ihlal” suçlamasıyla Lefkoşa Askeri Mahkemesi’nde yargılanan sanıkların beraat ettiği belirtildi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Hür-İş ve Kamu-İş Başkanı Ahmet Serdaroğlu, yaptığı açıklamada ülkede hayat pahalılığı artmadan, piyasadaki zamlar durdurulmadan asgari ücrete hayat pahalılığı oranının eklenmemesini beklemenin “egoistlik” olduğunu belirtti.

Serdaroğlu, Avrupa’nın 14 ülkesinden yüksek asgari ücret verildiğinin söylenmesinin doğru bir karşılaştırma olmadığını ifade ederek, bu değerlendirmelerde alım gücü, enflasyon ve fiyat seviyelerinin göz ardı edildiğini vurguladı.

Serdaroğlu, “Hayat pahalılığı Avrupa’dan yüksek, alım gücü Avrupa’dan düşükse rakamın büyük olması kimseye fayda sağlamaz. Önemli olan asgari ücretin kaç Euro olduğu değil, o ücretle pazar filesinin doldurulup doldurulamadığıdır.” dedi.

Açıklamada, ülkede hayat pahalılığının Avrupa’dan daha hızlı arttığı, enflasyonun Avrupa’nın 5–6 katına ulaştığı ve temel ürün fiyatlarının birçok Avrupa ülkesinden daha yüksek olduğu belirtildi. Serdaroğlu, bu şartlarda rakamların yüksek görünmesinin çalışanın alım gücünü artırmadığını, tam tersine daha da erittiğini kaydetti.

Gerçek bir karşılaştırma yapılacaksa aynı sepetteki ürünlerin fiyatlarına, kiralara, enflasyon farklarına ve çalışanın ay sonunda cebinde kalan paraya bakılması gerektiğini ifade eden Serdaroğlu, “Mesele yüksek maaş vermek değil, hayatı yaşanabilir kılmaktır.” dedi.

Serdaroğlu, hayat bu kadar pahalıyken asgari ücrete hayat pahalılığı oranının eklenmemesini istemenin çalışanı yok saymak olduğunu dile getirdi.

Devamını Oku

Trending

Reklam