Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Mücahitler ve muharip derneklerden temsilciler, Meclis Başkanı Töre’yi ziyaret etti

Published

on

Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği, Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’nın (GKK) 48’inci, Türk Mukavemet Teşkilatı’nın (TMT) 66’ncı ve Kıbrıs’ın fethinin 453’üncü yıl dönümü nedeniyle Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre’yi ziyaret etti.

Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği’nin yanı sıra muharip derneklerden temsilcilerin de yer aldığı yaklaşık 150 kişilik heyet, Cumhuriyet Meclisi’nde ağırlandı.

Meclis’teki program saygı duruşuyla başladı, ardından İstiklal Marşı ve Mücahitler Marşı okundu.

Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği Başkanı Celal Bayar, Erenköy Mücahidi Ahmet Yıldırım, Meclis Başkanı Zorlu Töre konuşma yaparken, TMT Lefke Şube Başkanı Ahmet Ced “Bayrak” şiirinin okudu. Mücahitler, TMT andını Emekli Binbaşı Çetin Serez eşliğinde okudu.

Konuşmaların ardından Celal Bayar, Töre’ye 50’nci yıla özel plaket ve flama takdim de etti.
İlk sözü alan Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği Başkanı Celal Bayar, 1 Ağustos 1958 ile 1 Ağustos 1976 tarihleri arasında mukavemetçi mücahit olanlara “gazi” ünvanı verilmesi için Cumhuriyet Meclisi’nde oy birliğiyle karar aldığını anımsatarak, tüm milletvekillerine teşekkür etti.

Bugün Kıbrıs’ta bağımsız ve egemen bir devle varsa bunun 1 Ağustos 1958’de kurulan Türk Mukavemet Teşkilatı’na ve şehitlere borçlu olunduğunu belirten Bayar, “Türk Mukavemet Teşkilatı, 20 Temmuz 1974 Mutlu Barış Harekatı’na da zemin hazırladı. TMT olmasaydı Barış Harekatı da olmayacaktı. Çok şükür ki o günleri görmek bize nasip oldu” diye konuştu.

Kıbrıs davasının devam ettiğini, Rumlarla Yunanlıların Enosis hayallerinin kırıldığını ancak yok olmadığını belirten Celal Bayar, bundan sonraki müzakerelerin Anavatan Türkiye’nin de desteklediği “egemen eşit iki devlet temelinde” yapılması gerektiğini söyledi.

Rumlara yama olmayı asla kabul etmeyeceklerini ifade eden Celal Bayar, “Türk askerinin varlığı, Anavatan’ın garantörlüğü kırmızı çizgimizdir. Yüce Meclisimizin bu konuda duyarlı olmasını, karar almasını, hükümeti desteklemesini ve birlik olmasını bekliyoruz” dedi.

Celal Bayar, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde KKTC ile ilgili alınan kararın Cumhuriyet Meclisi’nde de alınması, yasaların güncellenmesi, pahalılığın önlenmesi, milli varoluş tarihinin okullarda ders olarak okutulması taleplerini de dile getirdi.

Erenköy Mücahidi Ahmet Yıldırım, 20 Temmuz’un, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kuruluşunun temellerinin Erenköy’de atıldığını kaydetti.

Erenköy’ün unutulduğunu söyleyen Yıldırım, “Yurt dışında bulunan 535 talebe, vatan sevgisi ve bayrağı için her şeyi geride bıraktı, hayatını hiçe saydı. Tek yumruk olduk ve Kıbrıs Türk halkının kalbi Erenköy’de çarptı ama anma törenlerinde, milli konuşmalarda Erenköy’ün lafı bile geçmiyor, üzülüyorum, içim burkuluyor…” diye konuştu.

Ahmet Yıldırım, Sönmezliler Ocağı’nda 20 Temmuz anısına bir anıt kurulduğunu burada düzenlenen anma törenlerine siyasilerden sadece Zorlu Töre’nin katıldığını da söyledi.

Meclis Başkanı Zorlu Töre ise, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin aziz şehitlerin, kahraman gazilerin ve mücahitlerin mücadelesiyle kurulduğunu kaydederek, “Türk Mukavemet Teşkilatı’nın başlattığı direnişle bugünlere geldik. Kimse bizden Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden, Türk ordusundan vazgeçmemizi beklemesin” dedi.

146 ülkenin Filistin’i tanıdığını ancak Filistin’in halen bombalandığını söyleyen Töre, “Bizi sadece Türkiye tanıyor ve kimse kılımıza dokunamıyor. Bizim için en büyük Türkiye’dir, Türk ordusudur…” diye konuştu.

Yakın gelecekte Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin daha fazla tanınacağını, daha görünür hale geleceğini ifade eden Töre, “Özgürlükten, güvenlikten ötesi yoktur… Biz güvenlikten, özgürlükten, devletimizden, mücahidimizden, mukavemetçimizden, Mehmetçiğimizden asla taviz vermeyeceğiz” dedi.

Meclis Başkanı Töre, mukavemet ruhunun, mukavemetçi düşüncenin ebedi olmasını, gelecek nesillere aktarılmasını da temenni ederek, “Devletimize, şehitlerimize ancak bu şekilde layık oluruz…Kimse ‘Bunlar milliyetçidir, ırkçıdır’ demesin. Nereden geldiğimizi, nereye gittiğimizi biliyoruz” diye konuştu.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar YDÜ’de sergi açılışına katıldı

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Yakın Doğu Üniversitesi (YDÜ) Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi’nin akademisyen sanatçıları tarafından hazırlanan serginin açılışına katıldı.

Cumhurbaşkanlığı’ndan verilen bilgiye göre, 19 ödüllü sanatçı tarafından hazırlanan, YDÜ Atatürk Kültür ve Kongre Merkezi Sergi Salonu’ndaki  “Güzel Sanatlar Ekim Sergisi” Modern Sanatlar Müzesi için özel olarak hazırlandı.

Aşılışta yaptığı konuşmada Ersin Tatar, sergide bulunmaktan duyduğu memnuniyeti ifade etti. Eserleri sergilenen sanatçıları tebrik eden Cumhurbaşkanı Tatar, YDÜ’nün sanata, bilime, evrenselliğe ve çalıştaylara büyük önem veren kurumlardan olduğunu ifade etti.

KKTC’nin, haksız ambargo, kısıtlama ve engellemelere rağmen Doğu Akdeniz’de bir Türk devleti olarak varlığını sürdürdüğünü belirten Cumhurbaşkanı Tatar,  Kıbrıs Türk kültürünün sanata dönüştürülüp gelecek kuşaklara aktarılmasının önemine işaret etti. Yakın Doğu Üniversitesi’nin müzeleri ve sergileri ile binlerce eseri muhafaza etmesinin gelecek nesiller için büyük önem taşıdığını belirten Cumhurbaşkanı Tatar, kültür ve sanatın insanlığı ileriye taşıyan köprüler olduğunu, maddi değerlerin ve tüketimin peşinden koşulan bir dünyada, sanat ve kültürün, özgürlüğün ve yaratıcılığın ifadesini sunduğunu kaydetti.

Her eserin özgür bir ortamda üretildiğini ve sanatçıların duygu, düşüncelerini açıkça yansıttığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Tatar, “Tüm bu eserler birer hazine niteliğinde. Bizler Kıbrıs Türk halkı olarak; özgürlüğün, kültürün ve sanatın değerini çok iyi biliyoruz. Bu yüzden bu mirası daha da ileriye taşımayı hedefliyoruz.” dedi.

Yerli ve yabancı birçok sanatçının YDÜ’de sergi açtığını ve eserlerin Kıbrıs Sanat Müzesi’nde sergilendiğini anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, bu eserlerin geleceğe köprü olduğunu ve Kıbrıs Türkü’ne uygulanan haksız ambargoların sanat yoluyla aşıldığını ifade etti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Kıbrıs Türk Hemşireler ve Ebeler Birliği Eskişehir’de kongreye katıldı

Published

on

By

Kıbrıs Türk Hemşireler ve Ebeler Birliği, Türkiye Cumhuriyeti Eskişehir’de düzenlenen Ulusal ve Uluslararası Hemşirelikte Liderlik Kongresine katıldı.

Birlik Başkanı Ali Özgöçmen yaptığı açıklamada, birliğin Kıbrıs Türk hemşirelerinin uluslararası alanda daha görünür ve dünya ile entegre olma amacı kapsamında katıldığı kongrede üç bilimsel sunum yaptığını belirtti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Milli Mücadele Vakfı Başkanı Gülbahar:Kıbrıs’ta iki devletli bir anlaşmadan yanayız

Published

on

By

Milli Mücadele Vakfı Başkanı Aziz Gülbahar, Kıbrıs’ta iki devletli bir anlaşmadan yana olduklarını belirterek, Rum tarafı bunu kabul edene kadar siyasi ve hukuki mücadeleyi sürdüreceklerini kaydetti.

Yazılı açıklama yapan Gülbahar, “Biz Kıbrıs’ta iki devletli bir anlaşmadan yanayız. Rum komşularımızın kendi devletlerini, bizim kendi devletimizi egemen olarak yöneteceğiz ama iki halkın, iki devletin ortak çıkarları için iş birliği yapacağı bir çözüm şekli aklın, mantığın gereğidir.” ifadelerini kullandı.

KKTC’nin tanınması, uluslararası alanda hak ettiği yeri alması için çaba göstereceklerini dile getiren Gülbahar, bu noktadan geri adım atmanın, Kıbrıs Türkü’nün haklarını kaybetmeye, Rumların tek amacı olan 1974 öncesine dönüşün yolunun açılmasına neden olacağını ve Türkiye’nin Kıbrıs’tan çıkarılmasıyla sonuçlanacağını söyledi.

Dünyada yaşanan siyasi sorun ve savaşlara değinen Gülbahar, “KKTC bazı sorunlarına ve henüz tam istediğimiz noktada olmamasına rağmen tüm dünya göz önünde bulundurulduğunda bir güven ve huzur odağıdır.” ifadelerini kullandı.

“Sorunlarımız çözülemeyecek sorunlar değildir” diyen Gülbahar, basiretli, milletini gerçekten sevenlerin bir gün Kıbrıs Türk halkının sorunlarını hızla giderecek noktalara geleceğini ve başarının yolunun açılacağını söyledi.

Gülbahar, şu ifadeleri kullandı:

“Bütün araştırmalar, Kıbrıs Türk halkının büyük çoğunluğunun iki devletli çözüm istediğini, federal bir çözüme artık prim tanımadığını, Türkiye’nin Kıbrıs’taki askeri varlığı ile etkin ve fiili garantörlüğünün devamından yana olduğunu, Rumlara güvenmediğini göstermektedir.

Hal böyleyken, KKTC devletinin tüm olanaklarından yararlanan bazılarının orada burada halkımızın bu taleplerinin aleyhine konuşmaları, faaliyet göstermeleri bardağı taşma aşamasına getirmiştir.

Türk milleti ile onun ayrılmaz bir parçası olan Kıbrıs Türk halkının kökleri tarihimizin derinliklerine uzanan bir sivil toplum kuruluşu, vakfı olarak, bu işlere bulaşan herkesi uyarıyoruz; yeter artık. Milletimiz uyumuyor. Yaptıklarınız asla yanınıza kalmayacaktır.

Yetkililere de sesleniyor ve diyoruz ki; gereken yasalar düzenlemeleri yaparak Türk aile yapısını, milleti, devleti dış güçlerin beşinci kol faaliyetlerinden koruyacak yasal düzenlemeleri yapınız. Halkımız bunların yapılmamasından dolayı rahatsız ve öfkelidir. Neden KKTC’de o veya bu kesimi koruyan yasalar var da aileyi, milleti, devleti koruyan yasalar yok?”

Devamını Oku

Trending

Reklam