Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Mülkiyet konusu.. Ertuğruloğlu:Ankara ile çalışmalar devam ediyor.. Tutumları cevapsız kalmayacak

Published

on

Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Rum Yönetimi’nin mülkiyet politikaları konusunda Ankara ile çalışmaların devam ettiğini, ciddi müzakere ve tartışmaların sürdüğünü belirterek “Bu tutumlar cevapsız kalmayacak” dedi.

Ertuğruloğlu, Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda CTP milletvekillerinin Güney Kıbrıs’ın mülkiyet konusundaki uygulamaları ve bununla ilgili yapılanlara yönelik eleştirileri yanıtladığı konuşmasında, Rum tarafının Kıbrıs Türk halkına uyguladığı politikanın herkesi rahatsız ettiğini belirtti.

Tahsin Ertuğruloğlu, Rum tarafının Kıbrıs sorunu tarifinin “istila ve işgal”; çözüme yönelik politikalarının da “işgalin sona ermesi” olduğunu kaydederek, “Rum tarafı 1974’ü ters döndürmeye çalışan bir politika güderken biz geleceği 1974’ün üzerine kurma politikasıyla siyaset yapıyoruz. Taban tabana zıt iki yaklaşım var… ” dedi.

Genel Kurulda federasyonla ilgili yapılan açıklamaları “Rum tarafının ekmeğine yağ-bal sürüyor” diye niteleyen Ertuğruloğlu, CTP’li milletvekillerine, “Nasıl onlar egemen eşitlik iddiamıza karşı geliyorsa, siz de karşı geliyorsunuz. Son tedbirlerin bununla hiçbir alakası yoktur” diye konuştu.

40 yıldır aynı şeyleri söylediğini, bunu da inkar etmediğini ifade eden Ertuğruloğlu, “Çünkü 40 senedir aynı sorunu yaşıyoruz. Rumlar Kıbrıs Cumhuriyeti olarak görüldüğü, bu sıfatı taşımalarına izin verildiği ve dünyanın onları şımartmaya devam ettiği sürece istediğiniz kadar müzakere edin hiçbir şey olmaz…” dedi.

Rumların Kıbrıslı Türklerin statüsünün yükseltilmesine bile tahammül edemediğini belirten Ertuğruloğlu, “Rumlar bizimle federasyon görüşmek istiyor de biz kaçıyoruz gibi bir tablo çiziyorsunuz, bu doğru değil” şeklinde konuştu.

Ertuğruloğlu, bağımsız milletvekili Ayşegül Baybars’ın yerinden söz alarak, mülkiyet konusuyla alakalı tutuklamalarla ilgili ne yapıldığını sorması üzerine, bu konuda Ankara ile çalışmaların devam ettiğini belirtti. Ertuğruloğlu, “Bu konu siyasilerin nutuk sallaması ile değil hukuki hazırlık, veriler ve tecrübe ile çözülecek bir konudur” dedi.

Ciddi müzakereler ve tartışmaların sürdürüldüğünü yineleyen Ertuğruloğlu, “Bu tutumlar cevapsız kalmayacak” dedi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

HP Genel Başkanı Özersay: “TMK hala etkili bir iç hukuk yoludur; gecikmeler acilen giderilmeli”

Published

on

By

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) tarafından KKTC’deki Kıbrıs Rum mallarına ilişkin bugün açıklanan kararı değerlendiren Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (TMK) tüm olumsuzluklara rağmen AİHM tarafından hâlâ etkili bir iç hukuk yolu olarak kabul edildiğini belirterek, “AİHM kararını hafife almak yerine ciddiyetle dikkate almalıyız” ifadelerini kullandı.

Halkın Partisi’nden yapılan açıklamaya göre, AİHM kararında başvuru sürecindeki gecikmeler nedeniyle Türkiye aleyhine tazminata hükmedildiğini ancak TMK’nın işlevselliğinin ortadan kalkmadığını belirten Özersay, bu gecikmelerin giderilmesi için acilen önlem alınması gerektiğini savundu.

“Bu konunun şakası yoktur” diyen ve TMK’nın bu çerçevede etkin şekilde değerlendirilmesi gerektiği yönünde görüş bildiren Özersay, Rum tarafının tutuklamalarla Kıbrıs Türk tarafına uyguladığı baskının mantıksızlığının dünya kamuoyuna anlatılması açısından da bu durumun önemli olduğunu söyledi.

Değerlendirmesinde, AİHM’in Vakıflar İdaresi’nin TMK sürecine taraf olarak katılmasının adil yargılanma hakkını ihlal etmediğini, iadenin taşınmaz hakkı açısından tek çözüm yolu olarak görülmediğini ve Rum tarafının Yüksek İdare Mahkemesi yargıçlarının tarafsızlığına yönelik iddialarının da AİHM tarafından yerinde bulunmadığını ileri süren Özersay, TMK’nın geçerliliğinin bir kez daha teyit edildiğini vurguladı.

İdari gecikmelerin giderilmemesi halinde ileride daha ciddi sorunların yaşanabileceğini belirten Özersay, Komisyonun etkinliğinin artırılması için düzenli bir fon sistemi oluşturulması gerektiğini ifade etti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Dışişleri Bakanlığı’ndan AİHM kararına ilişkin açıklama: “TMK etkin bir iç hukuk yolu olarak teyit edildi”

Published

on

By

Dışişleri Bakanlığı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) bugünkü K.V. Mediterranean Tours Limited kararına ilişkin açıklama yaparak, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (TMK) etkin bir iç hukuk yolu olarak teyit edildiğine vurgu yaptı.

Açıklamada, AİHM’in söz konusu kararında, Kapalı Maraş’taki bir taşınmaza ilişkin hak iddialarını içeren başvuruyu değerlendirirken, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (TMK) Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kapsamındaki haklarını ileri sürmek isteyen Kıbrıslı Rumlar için etkin bir iç hukuk yolu olduğunu bir kez daha teyit ettiği belirtildi.

AİHM’in ayrıca, taşınmazın Kapalı Maraş’ta bulunması sebebiyle Kıbrıs Türk Vakıflar İdaresi’nin (Evkaf) TMK sürecine taraf edilmesinin adil yargılanma ilkesine aykırı olmadığına kanaat getirdiği ve Yüksek Mahkeme’nin tarafsızlığına yönelik iddiaları reddettiği vurgulandı.

Bakanlık açıklamanın devamında, “Gelinen aşamada, ülkemizdeki mülkiyet rejiminin güvencesi olarak gördüğümüz Taşınmaz Mal Komisyonu’nun çalışmalarını etkin bir şekilde sürdürmeye devam etmesi için gerekenin yapılması hususundaki kararlılığımızı bu vesileyle bir kez daha yineleriz” ifadelerine yer verdi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Genel Kurul’da güncel konuşmalar yapıldı

Published

on

By

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda güncel konuşmalar yapıldı.

Cumhuriyetçi Türk Partisi Milletvekili Devrim Barçın’ın sağlık konusundaki eleştirilerine yanıt veren Sağlık Bakanı Hakan Dinçyürek, partizanlık yapılıyor eleştirilerine sert yanıt verdi, Cumhuriyetçi Türk Partisi döneminde yapılan uygulamaları anımsattı.

Yıllarca CTP hükümetinin yaptığı yasa dışı işlemler unutularak şimdi yapılan yasal düzenlemelerin partizanca yapıldığının iddia edildiğini anlatan Dinçyürek, tüm yasal düzenlemeleri yaparak devletin ve vartandaşın hakkını koruduklarını söyledi.

Demokrat Parti Milletvekili Serhat Akpınar ise üniversitelerle ilgili güncel konuşma yaparak, yüksek öğretimin hak ettiği yeri yeniden kazanaması, stratejik bakış açısı oluşturulması gerektiğini belirtti ve bunun olmaması halinde ise dönüşümün bir parçası olma çabasını sürdürmeyeceğini ifade etti.

Milli Eğitim bakanı Nazım Çavuşoğlu da hükümetin yüksek öğrenimi çok önemsediğini kaydederek, 100 bin öğrenci hedefini ortaya koyan bir bakan olarak çalışmalar yaptığını kaydetti.

Çavuşoğlu, Kredi Yurtlar Kurumu’nu ülkeye getirdiklerinde uğradıkları saldırılara değinerek, yaşananları anımsattı …
Türkiye Cumhuriyeti ile imzalanan ve uygulamaya geçen çift vize uygulamasının bazı engeller yaratmış olma ihtimali olduğunu söyleyen Bakan Çavuşoğlu, YÖK ile KKTC deki kontenjanların arttırılması noktasında çalıştıklarını kaydetti.

Bakan Çavuşoğlu, YÖDAK ‘ın çok ciddi bir yasa çalışması olduğunu da söyleyerek, YODAK’ın yasasının da düzenlenmesiyle birlikte geleceğe daha iyi adımlarla yürüyeceklerini belirtti.

Meclis’te ülke ekonomisi da gündemdeydi.

Cumhuriyetçi Türk Partisi Milletvekili Erkut Şahali’nin eleştirilerini yanıtlayan Maliye Bakanı Özdemir Berova Muhasebe Meslek Denetim Yasasının Meclis’ten geçtiğini, vergi adaletini sağlamak maksadıyla, muhasebecilerin muhasebesini tuttukları şirketlerin beyanlarını zamanında bakanlığa sunması gerektiğini kaydetti.

Bakan Berova, Vergi Dairesi’nin kendi çalışmalarını yasal çerçeve içerisinde yapmaya devam ettiğini kaydederek, geçen yıl ile bu yıl açısından vergilerde yüzde 79 a yakın bir artış olduğunu ve bunun da vergi memurlarının sıkı denetim ve çalışmaların sonuucu olduğunu söyledi.

Bütçeyi meclisten; eksikliklerin bilinerek geçirildiğini de söyleyen Bakan Berova, kayıt dışılığı ve vergi kaçakçılığını da azaltmak için bu hafta içerisinde E-Fatura uygulamasının hayata geçirileceğini belirtti…

Bakan Berova, bakanlığı döneminde her şeyin bilgisi ve onayı dahilinde yapıldığını da söyleyerek, yalan yanlış söylemlerle halkın yanıltılmaması gerektiğini vurguladı.

Başbakan Yardımcısı Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ağaoğlu da, Binboğa Yem Fabrikası’nda yaşananlara değinerek emeklilerin durumunun ve maaliyetlerinin düzenlemesi gerektiğini söyleyerek buraların, kooperatif Merkez bankasına devredilmesi gerektiği düşüncesinde olduklarını anlattı.

Bu konularda çalışmaların son aşamaya geldiğini ve buraların sürdürülebilir duruma getirilmesini amaçladıklarının anlatarak, çalışmaların tamamlanması ile sonucu paylaşacaklarını anlattı.

Üniversiteler için ülkeye gelenlerle ilgili eleştirileri yanıtlayan İçişleri Bakanı Dursun Oğuz ise Milli Eğitim Bakanlığının verdiği bilgiler doğrultusunda ülkeye girişlere izin verdiklerini kaydetti…
Oğuz, “Biz bu ülkeye gelen öğrencilere karşı değiliz ancak ülkenin güvenliğini de düşünmek zorundayız. 1690 kişinin 1399 u şüpheli durumda. Bunlar ülkeye alınmıyor. Kontrol edilmezse kaçak ve kayıt dışı girişler artar. Polisle beraber takibini yapıyoruz. Gelen yolculardan artık parmak izi alınıyor ve bütün kayıtları veri havuzunda tutulmaya başladı. Bununla birlikte üniversitelere gidilecek ve oradaki öğrencilerin parmak izleri alınacak ve bu konu da böylelikle açıklığa kavuşacak. Buradaki amaç olası suçların tespitidir” dedi.

Bakan Oğuz, vatandaşlık yasasının elden geçmesi gerektiğini de söyleyerek, bununla ilgili çalışmaların başlatıldığını ve ülkeye yeni bir vatandaşlık yasasının kazandırılacağını belirtti.

Şartlı tahliye ile ilgili olarak da ilk şartlı tahliyede yapılan 197 başvurudan 127’sinin şartlı tahliyeden yararlanamadığını söyleyen Bakan Oğuz, adam öldürme ve cinsel suçların şartlı tahliyeye kapalı olduğunu kaydetti.

İkinci şartlı tahliyede ise 242 kişinin başvurduğunu ve 208’inin şartlı tahliyeden yararlanarak deport edildiğini anlatan Bakan Oğuz, yasaların el vermediği hiçbir şeyi yapmadıklarını anlattı.

12 kişinin ise deportunun kaldırıldığını söyleyen Bakan Oğuz, polisi darp eden bir kişinin nasıl 2 ay hapis cezası alabildiğini sordu ve Ömer Sürek isimli KKTC doğumlu şahsın deportunun aile bütünlüğü bozulmaması adına kaldırıldığının anlattı.

Oğuz, diğer kişilerin de aile bütünlüğünün bozulmaması ve suçlarının hafif olması nedeniyle deportlarının kaldırıldığını anlattı.

Bakan Oğuz, güvenlik araştırması ve sağlık araştırması yapılmadan kimsenin vatandaş yapılmadığını da anımsattı.

Devamını Oku

Trending

Reklam