Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Öğretmenler ve Tabipler yüz yüze eğitimin başlaması için rehber hazırladı

Published

on

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS), Kıbrıs Türk Tabipler Birliği (KTTB) ve Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS), okulların sağlıklı ve güvenli bir ortamda yüz yüze eğitime başlayabilmesi için başlattıklarını çalışmanın son aşamasına geldiklerini duyurdu.

KTÖS tarafından yapılan açıklamada, Eğitim ve Kültür Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı yetkilileriyle işbirliğine giderek, okulları eğitim yılına hazırlama amacında oldukları belirtildi ve “Tüm taraf ve paydaşların katkılarıyla, ortak yürütülebilecek bir yöntem ile okulları açmak ve yıl boyunca açık tutabilmek gailesinde olduğumuzu vurgularız” ifadesi kullanıldı.

Okullarda sadece sağlık, güvenlik, hijyen ve sosyal mesafe kurallarının tek başına yeterli olmayacağını hatırlatılan açıklamada, yüz yüze eğitimin başlaması için gerekli gördükleri 12 adım ise şu şekilde sıralandı:

“ ‘Eğitim Bilim Danışma Komisyonu’ ivedilikle oluşturulmalı.

Uzaktan eğitim döneminin her yönü ile ilgili veri analizi yapılmalı.

Uzaktan eğitim döneminin ölçme ve değerlendirilmesi yapılmalı.

Çocukların fiziksel, psikolojik, sosyal gelişimleri ve okula yeniden geri dönüşleri ile ilgili ön hazırlık yapılmalı.

Yeni eğitim yılı başlamadan önce kayıplar ile ilgili destek programı planlanmalı.

Öğretim programları yeniden gözden geçirmeli, temel ihtiyaçlar belirlenmeli, yeni ihtiyaç duyulan davranış, beceri ve kazanımlar programa dahil edilmeli.

Öğretmenlerin ve ailelerin teknoloji ve program okuryazarlığı ile desteklenmesi için planlama yapılmalı.

Okullar kadro ve alt yapı bakımından sorunsuz açılmalı.

İstismar ve ihmalleri ortaya çıkarmak için ‘Okul aile sözleşmesi ve çocuk koruma politikaları’ gündeme alınmalı.

Sağlıklı ve güvenli okullar için her okula bütçe planlaması yapılmalı.

Eğitim Bakanlığı her türlü duruma hazır olacak bir seyrekleştirilmiş uzaktan eğitim modelini hazırda tutmalı.

Eğitim paydaşları ile işbirliği yapılmalı ve aileler planlamalardan haberdar edilmeli.”

“7 HAFTALIK BİR ZAMAN DİLİMİ KALDI…”

Açıklamanın devamında, okulların sağlıklı ve güvenli bir ortamda yüz yüze eğitime başlayabilmesi için 7 haftalık bir zaman dilimi olduğu hatırlatılarak, tüm yetkililer sorumluluk almaya davet edildi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

“Kıbrıs Türkü’nün davası, tüm Türk Dünyası’nın davasıdır”

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Rauf Raif Denktaş ve Dr. Fazıl Küçük 2. Uluslararası Kıbrıs Araştırmaları Sempozyumu’na katıldı.

Haydar Aliyev Uluslararası Kültür Merkezinde gerçekleşen sempozyumda konuşmasına Azerbaycan’dan gelen milletvekillerine “hoş geldiniz” diyerek sözlerine başlayan Cumhurbaşkanı Tatar, sempozyuma katılanlara ve sempozyumu düzenleyenlere teşekkür etti.

Kıbrıs Türkü’nün asırlardır manevi değerlerine sahip çıkarak Kıbrıs’ta var olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Tatar, Rum-Yunan ikilisinin saldırılarına direndiğini, Kıbrıs Barış Harekatı ile özgürlüğüne, bağımsızlığına, refahına ve devletine kavuştuğunu söyledi.

Kıbrıs Türkü merhum Alparslan Türkeş’in Türk Dünyası’na çok önem verdiğini anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, Türk Devletleri’nin Sovyetler Birliği’nden ayrılıp bağımsızlığına kavuştuğunu, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kurulduğunu ve Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte işbirliği yapmasıyla, Alparslan Türkeş’in hayalleri ve öngörülerinin gerçek olduğunu vurguladı.

Kıbrıs Türkü’nü azınlığı düşürüp, asimile edecek federasyon defterinin kapandığını belirten Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs’ta Kıbrıs’ta bir antlaşmanın gerçekleşmesi için ayrı iki eşit egemen devlet siyasetinin yürütüldüğünü ifade etti.

Kıbrıs Türkü’nün davasının tüm Türk Dünyası’nın davası olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, 300 milyona yakın Türk Dünyası’nın birbirine vereceği desteğinin önemli olduğuna dikkat çekti.

Türk Dünyası’nda alfabe ve dil birliğinin pekişmesiyle daha sağlık iletişim kurulacağını anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, gelecek nesillerin; ekonomi, ticari kültürel ve milli bağlarının daha iyi olacağına dair inanç belirtti.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin anayasal adı ve bayrağıyla gözlemci üye olduğu Türk Devletler Teşkilatı’ndaki toplantılarda yer almasının tanınma yolunda önemli bir adım olduğunu kaydetti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar, 6 Şubat Depremi’nde hayatını kaybeden vatandaşların ailelerini ziyaret etti

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Türkiye Cumhuriyeti’nde 6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen depremde yaşamını yitiren  Fatma ve Atay Arkan’ın ailesinin yanı sıra Elif, İlknur ve Arda Akbaba ve Amaç Arnavutoğlu’nun ailesi ile görüşerek, acılarını paylaştı ve çiçek takdimi yaptı.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, ziyaretlerde yaptığı açıklamada, depremin üzerinden 2 yıl geçtiğini ancak acının dinmediğini söyledi.

Devletin her zaman depremde yaşamını yitirenlerin ailelerinin yanında olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Tatar, depremde hayatını kaybedenlerin adlarının yaşatılması için çalışmaların sürdüğünü vurguladı.

Deprem şehidi oldukları için Şampiyon Melekler için anma töreni düzenlendiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, depremde hayatını kaybeden diğer vatandaşları da kendisinin ziyaret ettiğini kaydetti.

Depremde hayatını kaybedenleri unutmadıklarını ve unutturmayacaklarını anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, depremde yaşamını yitirenlere Allah’tan rahmet, geride kalanlara sabırlar diledi.

Depremde yakınlarını yitiren vatandaşlar da gerçekleştirilen ziyaretten dolayı duydukları memnuniyeti ifade ederek, sürecin başından beri yanlarında olan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a teşekkür etti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Mağusa Kalesi’nin deniz kapısı restore edildi

Published

on

By

Mağusa Kalesi’nin denize açılan tarihi ahşap deniz kapısı Eski Eserler ve Müzeler Dairesi tarafından Mağusa Suriçi Derneği’nin de girişimiyle restore edildi…

Osmanlı dönemine ait tarihi ahşap kapı; restorasyon ve konzervasyon işleminden geçerek yerine takıldı…

BRT’ye açıklama yapan Eski Eserler ve Müzeler Dairesi Müdürü Emine Ziba, Mağusa surlarının Lüzinyanlar döneminde inşa edildiğini belirterek, kente giriş çıkışın ise kara ve deniz kapısı olmak üzere 2 kapıdan sağlandığını anlattı.

Kapının açıldığı burcun içindeki Demir kapının Venedikliler dönemine ait olduğunu ancak, ahşap kapının ise Osmanlılar tarafından takıldığının altını çizen Ziba, kapının zaman içinde yıprandığını ifade etti.

Ziba, 1996 yılında Eski Eserler ve Müzeler Dairesi tavafından kapının restorasyon ve konzervasyon çalışması yapılması amacıyla söküldüğünü belirtti.

Çevre Bakanlığı’nın Eski eserlere gösterdiği hassasiyet çerçevesinde uzun yıllar muhafaza edilen kapının orijinaline sadık kalınarak gerekli bakımının yapıldığına vurgu yapan Ziba, Sivil toplum örgütlerinin de bu süreçte itici güç olduğunu söyledi.

Mağusa Suriçi Derneği Başkanı Serdar Atai de 1996 yılından bu yana aradan uzun süre geçtiğini, bu sürenin ardından kapının yerine takılmasının çok sevindirici olduğunu vurguladı.

Yavru aslan heykelinin de uzun aradan sonra yerine getirildiğini işaret eden Atai, birçok Mağusalı’nın dört gözle kapının yerine takılmasını beklediğini ifade etti.

Atai, kapının deniz Gazimaĝusa Limanı’nda kalan yüzünün de koruma altına alınması gerektiğini sözlerine ekledi.

Devamını Oku

Trending

Reklam