Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Ombudsman İlkan Varol: “Ada’daki eşitsizlik ve adaletsizlik son bulmalı”

Published

on

Ombudsman İlkan Varol, Kıbrıs Türk halkının dünya ile buluşmasının önündeki engellerin kaldırılması ve Ada’daki eşitsizlik ile adaletsizliğin son bulması gerektiğini vurguladı.

Varol, Uluslararası siyasette maruz kalınan adaletsiz yaklaşımlara rağmen, uluslararası normları iç hukuk ile bütünleştirilip uluslararası toplum nezdinde hak ettiği yeri almak isteyen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin, insan hakları bağlamında ağır ihlallerle karşılaştığını vurguladı.

Ombudsman’dan yapılan açıklamaya göre, İstanbul’da düzenlen ve kurucu üyesi olduğu Türk Devletleri Ombudsmanlar Birliği toplantısına katılarak bir konuşma yapan Varol, yapılan davetten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Kıbrıs Adasında yıllardan beri hayatın her alanında insan hakları ihlallerine maruz kalan Kıbrıs Türk halkının yaşadığı zorlukları anlatan Varol, “Kıbrıs meselesinin ortaya çıktığı 1963 yılından itibaren Kıbrıs Türk halkı, eşit ortağı olduğu adada büyük zorluklar yaşamış ve hala yaşamaktadır. Uluslararası Antlaşmalarla kurulan ‘1960 Kıbrıs Cumhuriyeti’ bir ortaklık devleti idi. Ancak 3 yıl gibi kısa bir süre içinde bu ortaklık son bulmuştur.” dedi.

Ortaklık devletinin son bulmasının ardından, Kıbrıs Türk halkının kendi ülkesinde göçmen olduğunu ve adanın yüzde 3’üne tekabül eden enklavlarda yaşamaya mecbur bırakıldıklarını vurgulayan Varol, “1963-1974 yılları arasında birçok Kıbrıs Türkü vatanlarından göç etmek zorunda kalmış ve dünyanın farklı ülkelerine yerleşmişlerdir. Şu anda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki nüfusa yakın bir nüfus, Kıbrıs Türk diasporası olarak yurtdışında ikamet etmektedir.” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin, adanın Yunanistan’a bağlanmasını engellemek amacıyla gerçekleştirdiği 1974 Barış Harekatı sonrasında ise demokratik gelişimini tamamlayan Kıbrıs Türk halkının, Self- Determinasyon hakkına dayanarak 1983 yılında kendi devletini kurduğuna dikkat çeken Varol, “Ne yazık ki Kıbrıs Türklerine yönelik insan hakları ihlalleri bu noktada sona etmiş değildir. Uluslararası toplumun Kıbrıs meselesini yanlış tahlil etmesi neticesinde ortaya çıkan statü farkı, ne yazık ki Kıbrıs meselesinin adil ve kalıcı bir şekilde çözülmesine engel teşkil etmekte, dolayısıyla Kıbrıs Türk halkının her kesiminden bireyinin insan haklarına erişebilme hususunda mağduriyeti devam ettirmektedir.” şeklinde konuştu.

-Adada eşitsizlik var…

Uluslararası toplum tarafından adadaki bir tarafa devlet, diğer tarafa ise yalnızca bir “toplum” olarak muamele gösterilmesinin bugün adada var olan eşitsizliği getirdiğini kaydeden Varol, Kıbrıs Türk halkının uluslararası alanda herhangi bir sportif, kültürel ve sosyal aktiviteye katılamamakta olduğunu vurguladı.

Gençlerin uluslararası spor müsabakalarında yer alamamasından dolayı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin resmî olarak tanınmadığı gerekçesiyle gençlerin dünyanın bir parçası olmasının engellendiğine dikkat çeken Varol şöyle dedi:

“Bu eşitsizlik ve adaletsizlik Covıd-19 salgını döneminde kendini daha da çok göstermiştir. Kıbrıs Türk halkı, böylesi insani ve hayati bir konuda dahi uluslararası işbirliği mekanizmalarının dışında bırakmıştır.

Dünya Sağlık Örgütü ülkemiz ile doğrudan temastan imtina etmiş, ülkemize herhangi bir tıbbi malzeme gönderilmesi veya aşı programlarına dahil edilmemiz engellenmiştir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, bu zor süreci her zaman olduğu gibi Türkiye Cumhuriyeti’nin desteğiyle aşmıştır.”

-“Uluslararası toplumun bir parçası olma zamanı geldi”

Kıbrıs Türk halkının, Uluslararası toplumun bir parçası olmasının zamanının çoktan geldiğini vurgulayan Varol, “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ve İnsan Hakları ve Özgürlüklerine İlişkin Diğer Uluslararası Belgeleri, Anayasası için model olarak almıştır.” dedi.

Uluslararası Medeni ve Siyasi Özgürlükler Sözleşmesi ve İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına ilişkin Avrupa Sözleşmesi gibi, Uluslararası İnsan Hakları Hukukunun temel araçlarının, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti iç hukukunun bir parçası ve iç hukukun yorumunda önemli bir rol oynamakta olduğunu söyleyen İlkan Varol, uluslararası siyasette maruz kalınan adaletsiz yaklaşımlara rağmen uluslararası normları iç hukuku ile bütünleştirip uluslararası toplum sahnesinde hak ettiği yeri almak isteyen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin, ne yazık ki insan hakları bağlamında ağır ihlallerle karşılaştığını vurguladı.

-“Kıbrıs Türk halkına verilen sözler yerine getirtilmeli…”

Kıbrıs Türk halkına uluslararası toplum tarafından verilen sözlerin artık yerine getirilmesinin zamanının geldiğine dikkat çeken Varol, Kıbrıs Türk halkının dünya ile buluşmasının önündeki engellerin kaldırılması ve adadaki eşitsizlik ve adaletsizliğin son bulması, gençlerin sportif, kültürel ve sosyal etkinliklere katılabilmeleri için tüm insan hakları savunucularına görev düştüğünü vurguladı ve uluslararası camianın desteğinin önemli olduğunu kaydetti.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar’dan Türkiye’ye geçmiş olsun mesajı

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Türkiye’de meydana gelen ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde de hissedilen deprem nedeniyle bir mesaj yayımladı.

Cumhurbaşkanı Tatar, mesajında şu ifadelere yer verdi:

“Türkiye’de meydana gelen ve ülkemizde de hissedilen depremden etkilenen vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Herhangi bir can kaybı olmaması en büyük tesellimizdir. Allah, ülkemizi ve milletimizi her türlü afetten korusun.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Başbakan Ünal Üstel’den Türkiye’deki depreme ilişkin geçmiş olsun mesajı

Published

on

By

Başbakanı Ünal Üstel, Balıkesir ve çevre illerde hissedilen 6.1 büyüklüğündeki deprem nedeniyle bir mesaj yayımlayarak, Türkiye halkına geçmiş olsun dileklerini iletti.

Üstel, yaşanan depremden dolayı büyük üzüntü duyduğunu belirterek, “Anavatan Türkiye Cumhuriyeti’nin Balıkesir ili ve çevre illerinde hissedilen 6.1 büyüklüğündeki depremden etkilenen tüm vatandaşlarımıza ve kardeşlerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Yaralılarımıza acil şifalar diliyor, hayatın en kısa sürede normale dönmesini temenni ediyorum,” ifadelerini kullandı.

KKTC olarak her zaman Türkiye’nin yanında olduklarını vurgulayan Üstel, deprem sonrası Türkiye’ye destek vermeye hazır olduklarını da belirtti.

“Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak, ihtiyaç duyulduğu anda her zaman olduğu gibi Anavatanımız Türkiye Cumhuriyeti’nin yanında olmaya, yardım ve desteğimizi sunmaya hazırız,” diyen Başbakan Üstel, dayanışma ve kardeşlik vurgusuyla mesajını tamamladı.

Devamını Oku

Kıbrıs

Kamu Hizmeti Komisyonu öğretmenlik sınavlarının tamamlandığını açıkladı

Published

on

By

Kamu Hizmeti Komisyonu Başkanı Ömer A. Köseoğlu 2025-2026 öğretim yılı öğretmenlik sınavlarının tamamlandığını açıkladı.
Köseoğlu, 1 Ağustos tarihinde Eğitim Bilimleri Testi, 2 – 3 Ağustos ile 9 – 10 Ağustos tarihlerinde de branş sorularından oluşan sınavların başarıyla tamamlandığını belirtti.
Ömer Köseoğlu, konuya ilişkin açıklamasında, sınav sonrası açıklanan sonuçların geçici olduğunu hatırlatarak, sonuçlara itirazı olan adayların 3 iş günü içerisinde itiraz edebileceklerini aktardı.

Köseoğlu, “İtirazlar sonrası kesinleşecek liste sonuçlarına göre 60 ve üzeri puan alan adaylar başarı listesine girmiş olacaklar. Sınav tüzüğü çerçevesinde ihtiyaç sayısı kadar aday mülakata çağrılacaktır” dedi.
Köseoğlu, mülakat sonrasında başarılı olan adayların atamalarının yine Kamu Hizmeti Komisyonu Başkanlığı tarafından yapılacağını belirtti.
Genel Ortaöğretim Dairesi ve Mesleki Teknik Öğretim Dairesi’nin mülakat ve atamalarının 24 Ağustos’ta başlayacak seçim yasaklarından önce yapılmasının mümkün olamayacağını aktaran Köseoğlu, Milli Eğitim Bakanlığından taleplerin gecikmeden gelmesi halinde İlköğretim Dairesine ait mülakat ve atamaları ise yasaklar öncesinde gerçekleştirmeyi hedeflediklerini belirtti.

Devamını Oku

Trending

Reklam