Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Organ bağışı ile hayata yeniden bağlandı….Damla Soyalp, Annesi Mediha Çerkezler’e donör oldu

Published

on

Organ nakli bekleyenler için tek umut organ bağışçıları…

Organ nakli; verici kişinin rızası ile cerrahi olarak bir organının çıkartılarak alıcı kişiye yerleştirilmesi işlemi olarak tanımlanıyor…

2014 yılında Hücre Doku ve Organ Nakli Yasası’nın yürürlüğe girmesiyle KKTC’de 2015’den beri böbrek ve kalp nakilleri yapılıyor….
Bu çerçevede bugüne kadar 70 civarında böbrek ve 5 kalp nakli yapıldı…

Uzun yıllardır BRT’de çalışan, ekranlarda birçok haber programı ve haberlerinden aşina olduğunuz Damla Soyalp, 32 yıldır böbrek hastası olan; ilaç tedavisi ve özel beslenmesi sayesinde yüzde 30’u çalışan böbrekle bugünlere gelen annesi Mediha Çerkezler’e donör oldu, 66’ncı böbrek nakli olarak kayıtlandı…

Böbreğindeki sorunun 1998 yılında ortaya çıktığını ve Doktoru Ersan Berksel’in takibinde, ilaç tedavisi ve diyetle yüzde 30 çalışan tek böbrekle bu günlere geldiğini dile getiren Mediha Çerkezler, sürecin nasıl nakil aşamasına geldiğini anlattı…

Diyalize girme aşamasında kızı Damla Soyalp’ın böbrek nakli için donör olmak istediğini dile getiren Çerkezler, bu süreçte kendisinden çok kızı için endişelendiğini anlattı…

Damla Soyalp da diyaliz sürecine giren hastalar ve aileler için sürecin çok zor olduğunu belirterek, gelinen aşamada nakil konusunu gündemlerine aldıklarını kaydetti.

Doktorlar ve hemşirelerin verdiği güvenle ,nakil konusunda herhangi bir endişe yaşamadıklarını dile getiren Damla Soyalp, Organ bağışının , nakil bekleyen hastalar için yeni bir yaşam umudu olduğunu vurguladı.

Nefroloji ve Böbrek Nakil Merkezi Organ Nakil Koordinatörü Meral Yükseliş de organ naklinin, ikinci bir şans, yenilenen sağlık ve hastalara sevdiklerine bir kez daha sarılma fırsatı olduğunu vurgulayarak, toplumda organ bağışının yaygınlaştırılması gerektiğine vurgu yaptı.

İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Doktor Ahmet Behlül de organ yetmezliği çeken hastalar ve yakınlarının yaşam umudunun organ nakline bağlı olduğunu belirterek, organ nakillerinin hayatları değiştirecek tıbbi bir mucize olduğunu vurguladı.

Ülkede Hücre Doku ve Organ Nakli Yasası’nın yürürlüğe girmesiyle 2015’den beri böbrek ve kalp nakilleri yapıldığını dile getiren Doktor Ahmet Behlül, bugüne kadar 34’ü beyin ölümü gerçekleşmiş kadavradan, 35’i canlı donörden 69 böbrek nakli yapıldığını dile getirdi.

Ülkede organ bağışı konusunda gelişmiş ülkelerden geride, ancak gelişmekte olan ülkelerden ileride olduğunu belirten Behlül, özellikle kadavradan bağışların arttırılmasının önemine vurgu yaptı…

Başta da belirttik; Damla Soyalp, 4 Kasım’da gerçekleşen operasyon sonucunda annesi Mediha Çerkezler’e böbreğini bağışlayarak, ona ikinci bir yaşam şansı hediye etti…

Biz de BRT ekibi olarak bu operasyonu görüntüledik…

Üroloji Uzmanları Operatör Doktor Necmi Bayraktar ve Ahmet Bindayı ile iki ayrı ekip tarafından gerçekleştirilen operasyon yaklaşık 4 saat sürdü…

Üroloji Uzmanları Operatör Doktor Necmi Bayraktar ve Ahmet Bindayı operasyonun ardından nakille ilgili değerlendirmede bulundu…

Operasyon başarıyla tamamlandı, bugün artık arkadaşımız Damla Soyalp ve annesi Mediha Çerkezler sağlıklı olarak aramıza dönmeye hazır…

Operasyondan bir buçuk ay sonra Damla Soyalp ve annesi Mediha Çerkezler’i ziyaret ederek, operasyonun ardından yaşadıkları süreci konuştuk..

Kızı Damla’nın verdiği böbrek ile sağlığına kavuşan Mediha Çerkezler, başarılı bir operasyon ve ardından özenli bir bakımla kendisini sağlığına kavuşturan tüm doktor ve sağlık personeline teşekkür etti.

Organ naklinin yetmezlik çeken hastalar ve aileleri için ikinci bir yaşam şansı olduğunu vurgulayan Çerkezler, tüm vatandaşları organ bağışçısı olmaya davet etti.

Annesi Mediha Çerkezler’in donörü olan Dama Soyalp da ameliyattan sonra kısa sürede iyileşme sürecine girdiklerini belirterek,organ bağışının bir sağlık görevi olduğunu anımsattı ve vatandaşları bağışçısı olmaya çağırdı…

Bu arada, 2015 yılından günümüze kadar 985 kişi, organ bağışı için gönüllü oldu.

Organ bağışı aslında bir sağlık mucizesi ve toplumsal bir görev, ancak ne yazık ki organ bağışı konusunda henüz istediğimiz noktada değiliz…

Oysa, sonsuzluğa göç eden sevdiklerimizi yaşatmanın belki de en kutsal yolu onların organlarını bağışlayarak şifa bekleyen hastalara ikinci bir yaşam şansı vermektir.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

HP Parti Meclisi Özersay’ın cumhurbaşkanı adaylığını oylamak amacıyla toplanacak

Published

on

By

Halkın Partisi (HP) Parti Meclisi Genel Başkan Kudret Özersay’ın cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, aday olup olmayacağını oylamak amacıyla toplanacak.

HP’den verilen bilgiye göre 30 Temmuz Çarşamba akşamı yapılacak toplantı Yakın Doğu Üniversitesi Kütüphanesi Konferans Salonu’nda yer alacak. Oylamanın ardından saat 21.00’de kararla ilgili basına açıklama yapılacak.

Devamını Oku

Kıbrıs

Asaf Şenol yarın toprağa verilecek

Published

on

By

Sağlık Bakanlığı eski müsteşarlarından Asaf Şenol yarın İsmail Safa Camii’nde kılınacak öğle namazından sonra Lefkoşa Kabristanlığı’nda defnedilecek.

1956 doğumlu Asaf Şenol bugün hayatını kaybetti. Şenol’un bir süredir tedavi gördüğü öğrenildi.

Veteriner hekim olan Asaf Şenol, Lefkoşa Kaymakamlığı ve Sağlık Bakanlığı Müsteşarlığı yapmıştı.

-Mesajlar

Sağlık Bakanı Dr. Hakan Dinçyürek, Şenol’un vefatı nedeniyle mesaj yayımladı. Dinçyürek mesajında, “Sağlık Bakanlığı eski müsteşarlarından Asaf Şenol’un vefatını derin bir üzüntüyle öğrenmiş bulunmaktayım. Kendisine Allah’tan rahmet, kederli ailesine, yakınlarına başsağlığı diliyorum” ifadeleri yer aldı.

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) Başkanı Cafer Gürcafer de Şenol’un vefatı nedeniyle yayımladığı başsağlığı mesajında, “Memleketine sevdalı, örnek bir yurtsever olarak yaşamını sürdürmüş, değerli dostumuz Asaf Şenol’u kaybetmiş olmanın derin üzüntüsü içerisindeyiz. Işıklar içerisinde, huzurla uyusun” ifadelerini kullandı.

Devamını Oku

Kıbrıs

Baybars, Rogers ve Manavoğlu’ndan Erhürman’a destek

Published

on

By

Gazimağusa Bağımsız Milletvekili Ayşegül Baybars, Girne Bağımsız Milletvekili Jale Refik Rogers ve eski milletvekili Gülşah Sanver Manavoğlu, Cumhurbaşkanlığı seçiminde CTP’nin adayı CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman’a destek vereceğini açıkladı.

Baybars, Rogers ve Manavoğlu tarafından yapılan ortak açıklamada, ülkenin son dönemde, iç ve dış politik krizlerin, belirsizliklerin ve güvensizliklerin hakim olduğu bir siyasi iklimden geçtiği ifade edildi. “Kötü yönetimin etkisiyle oluşan bu ortam; toplumsal adalet duygusunu aşındırmış, demokratik değerleri yıpratmış, kurumsal yapıyı çökme noktasına getirmiştir” denilen açıklamada, bu süreçte Kıbrıs Türk halkının, iradesinin gölgelendiğini, geleceğe dair umutlarının zayıfladığını derinden hissettiği kaydedildi.

Genç kuşakların, bu topraklarda yaşam kurma umudundan uzaklaştığı, gözlerini göç yollarına çevirdiği ifade edilen açıklamada, “Uluslararası hukukla uyumlu kapsayıcı ve vizyoner bir siyasi anlayışın eksikliği halkımızın dünyayla bütünleşmesini zorlaştırmış, toplumu dışa kapalı ve yalnız bir konuma itmiştir. Sürdürülebilir olmadığı artık açıkça ortada olan bu siyasi anlayışın terk edilmesi kaçınılmazdır” denildi.

Açıklamada, Kıbrıs Türk halkının, artık günü kurtaran değil, geleceği inşa etmeyi öncelik edinen bir yönetişim anlayışına geçmesi gerektiği belirtildi. Ülkenin, bir yandan içeride kurumsal yapısını yeniden inşa etme, diğer yandan ise dış dünyada görünürlüğünü ve meşruiyetini artırma zorunluluğuyla karşı karşıya olunduğu ileri sürülen açıklamada, “Yaklaşan Cumhurbaşkanlığı seçimi, kişilere veya partilere indirgenmiş bir tercihten öte halkımızın geleceğini tayin edecek tarihi bir yol ayrımıdır.” denildi.

Anayasa’da devletin başı olarak Cumhurbaşkanının, halkının birliğini temsil etme görevi olmasına rağmen bu dönemin, halkın kutuplaştırıldığı ve birleştirici bir iradenin sergilenmediği bir dönem olduğu savunuldu.

– Kıbrıs meselesi

Kıbrıs meselesinde çözümsüzlüğün kalıcılaşmasına karşı olunduğu ifade edilen açıklamada, adil, sürdürülebilir ve her iki halkın da siyasi eşitliğini ve güvenliğini gözeten kapsamlı bir çözüm iradesiyle; diplomasi masasından kaçmayan, yapıcı ve kararlı bir liderliğin arkasında durulması gerektiğine inanç belirtildi.

Açıklamada, “Rum liderliğinin mülkiyet konusunda yarattığı kriz karşısında somut ve etkili bir girişimde bulunulmamış, karma evliliklerden doğan çocukların temel hakları ve diğer haklarımızla ilgili net ve kararlı bir duruş sergilenememiş, Rum liderliğinin attığı adımlara karşı proaktif bir siyaset üretilememiştir.” eleştirisi yapıldı.

-“Sayın Tufan Erhürman’a açık ve samimi desteğimizi kamuoyuyla paylaşıyoruz”

İhtiyaç duyulan şeyin, birleştiricilik misyonunu hayata geçirecek, kriz anlarında sorumluluk alan, halkın hak ve çıkarlarını cesaretle savunan, hukuki donanımı yüksek, güven duyulan bir liderlik olduğu belirtilen açıklamada, halkın hak ve çıkarları doğrultusunda, hakikatin ve tarihin doğru tarafında durma sorumluluğuyla hareket edildiği ifade edildi.

Açıklama şöyle devam etti:

“Kıbrıslı Türklerin; Kıbrıs Türk halkının demokratik iradesine saygılı, hukuk devleti ilkelerinden ve kurumsallıktan sapmayan, kutuplaşma yerine birlik ve toplumsal uzlaşıyı esas alan, şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkesiyle hareket eden, halkımızın siyasi eşitliği ve uluslararası temsiliyeti için kararlılıkla mücadele eden, diyalog ve diplomasi zeminini her koşulda önceleyen, dış politikada saygın ve akılcı bir çizgiyi temsil eden liderlik anlayışıyla yönetilmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu nedenle yaklaşan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Sayın Tufan Erhürman’a açık ve samimi desteğimizi kamuoyuyla paylaşıyoruz”

Devamını Oku

Trending

Reklam